Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1237 E. 2023/285 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1237
KARAR NO: 2023/285
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/574 Esas
KARAR NO: 2018/379
KARAR TARİHİ: 09/04/2018
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 22/02/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının eşinin eskiden imza yetkilisi olduğu hali hazırda Tasfiye halinde … ile davalı şirket arasında uzun yıllardan beri ve sonuncusu 2015 yılı ocak ayı sonuna kadar sürecek gümrük müşavirliği hizmeti konulu sözleşme akdedildiğini, … üstlenmiş olduğu tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, davalı şirket gerekçe göstermeksizin başka bir Gümrük Müşavirliği şirketiyle çalışmaya başladığını ve sözleşmeye aykırı davrandığını, … Tarafından davalı şirkete Kartal … Noterliği İhtarnamesiyle sözleşmeye aykırı davranışlarına son vermesi ve tahakkuk eden alacağı ödemesi ihtar edilmesine rağmen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacının diğer şirket yetkilileriyle şirket giderlerine katılma ve şahsi krediler oluşturmaya katılmış ve karşılığında Kartal … Noterliği … Yevmiye Alacağın devri sözleşmesiyle 70.900 TL kısmı devir almış ve noter kanalıyla bu hususu davalıya bildirdiğini, bu nedenlerle; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirket nezdinde ödenmemiş bir alacağı olmadığını, dava dışı … ekstresi ve faturalarla açıklanan … Alacak kalemlerinin zaman aşımına uğradığını, İtirazın İptali davası zamanında açılmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”… davacının dava dışı … Müşavirliği Ltd. Şti. den temlik aldığı alacağını tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.Nolu dosyasında 70.900,00 TL asıl alacak için başlatılan takibe davalının, takibe dayanak gösterilen devir sözleşmesine konu … Ltd.Şti. alacaklısına borcu olmadığından dolayı aslına, faizine ve tüm ferilerine itiraz etmesi nedeniyle açılan itirazın iptali, takibin durdurulması talepli davadır. Davacı …’ nun davalı … San. Ve Tic. A.Ş. hakkında yaptığı icra takibinin kaynağı dava dışı … Ltd. Şti. den temlik aldığı alacağı olduğu, dava dışı … Ltd. Şti.nin ise alacağını oluşturan 16.01.2015 tarihinde …, … ve … nolu faturalardan kaynaklandığı, faturaların davalıya verilen 2010,2011,2012 ve 2013 yıllarına ait hizmet karşılığı olduğu, tarafların defterlerinin incelenmesi sonucu Noter tasdiklerinin usulüne uygun olduğu, dava dışı … Ltd. Şti.nin 2015 yılı defter kayıtlarında davalıdan 321.875,68 TL alacaklı olduğu, davacı …’ na ait her hangi bir kayıt olmadığı, davacının alacak ve temlik kayıtlarına rastlanmadığı, davalı kayıtlarında 2015 yılında dava dışı şirketle ilgili bir kayıt olmadığı, 6100 sayılı yasanın 190. Maddesine göre ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia eden vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğu, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesinde faturanın; satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmış, 231 inci maddenin 5’inci bendinde; faturanın, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı, Mülga 6762 sayılı TTK 23/2 ve 6102 sayılı TTK 21/2 ‘de bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamış ise bu içeriği kabul etmiş sayılır amir hükümler olup, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 27/06/2003 tarih ve 2001/1 E. 2003/1 K. Sayılı ilamında da açıklandığını üzere; bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi takdirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır, Yasal düzenlemeler doğrultusunda dava dışı … Gümrük Müşavirliği Ltd. Şti.nin alacağını ispat edemediği, bilirkişi tarafından yapılan incelemede düzenlenen faturaların ispata muhtaç olduğunun tespit edildiği bu nedenlerle davacının icra takibinin mesnetsiz olduğu anlaşıldığından davanın reddine” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle… Gümrük Müdürlüğü nezdindeki kayıtların celp edilerek incelemeye tabi tutulması gerektiği, dava konusu fatura alacağının dava dışı şirketin dosyadaki sözleşmeler uyarınca davacı şirkete verilen gümrük müşavirliği ve danışmanlığı hizmetlerinin karşılığı olduğu ve gümrük müdürlüğü genelgesi ekinde yayınlanan asgari ücret tarifesi uyarınca belirlendiği , davalı şirketin yasal süre içerisinde faturaları itiraz etmediği, taraftan dışında fatura alacaklarına ilişkin herhangi bir mutabakatın bulunmadığı, dava dışı şirket ile davalı arasında cari hesap usulü çalışılmakta olup dava konusu faturalara ilişkin olarak bilinmesi gereken beyannamelerin tamamının dava dışı şirket tarafından ilgili kuruma gecikmeksizin ve eksiksiz olarak verildiği, bilirkişi raporunun hukuken isabetsiz eksik inceleme ve çelişkili olarak düzenlendiği belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nin 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, hizmet sözleşmesine dayalı olarak davalı taraf aleyhine başlatılan takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasında, davacı tarafça davalı aleyhine Kartal … Noterliği’nin 16.01.2015 tarih ve … yevmiye numaralı alacağın devri sözleşmesinden kaynaklı olarak alacağından kaynaklı olarak 70.900,00 TL alacağın tahsili talepli takip başlatılmış olup, ödeme emri davalı tarafa 21.05.2015 tarihinde tebliğ edilmiş ve davalı tarafça 23.05.2015 havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’lerine itiraz edilmiştir. Kartal … Noterliği’nin 16.01.2015 tarih ve … yevmiye numaralı alacağın devri sözleşmesinin incelenmesinde, dava dışı … Ltd. Şti.’nin … A.Ş.’den olan alacağının 178.304,76 TL’sinin …, 70.900 TL’sinin …, 47.800 TL’sinin… ve 24.870 TL sinin …e devir ve temlik edildiği belirtilmiştir. Dava dışı ….Şti. ile davalı arasında düzenlenen 31.12.2013 tarihli sözleşmede, iş bu sözleşmenin 01.01.2014 tarihinde başlayıp 31.12.2014 tarihine kadar devam edeceği, sözleşme konusunun Standart’ın her türlü gümrükleme işlemleri olduğu belirtilmiş ve davacı tarafça dava dışı şirket ile davalı arasında düzenlenen 2012, 2011, 2010 ve 2009 yılında imzalanan sözleşme örnekleri sunulmuştur. Dava dışı …. Şti. tarafından davalıya gönderilen Kartal … Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi’de gümrük müşavirliği hizmet sözleşmesinden kaynaklı sözleşmeden kaynaklanan ve taahhüt etmiş ancak ödenmeyen hizmet ve sair bedelleri ihtarnamenin tebliğini izleyen bir hafta içerisinde ödenmesi talep edilmiş ve 09.03.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Kadıköy … Noterliği vasıtasıyla davalı tarafça dava dışı gümrük müşavirliği şirketine gönderilen 19.09.2014 tarihli ihtarnamede 31.12.2013 tarihli sözleşmenin feshedildiği belirtilmiştir. Kartal … Noterliği vasıtasıyla ….Şti. tarafından davalıya gönderilen 16.01.2015 tarihli ihtarnamede … ,… ve … numaralı faturaların ödenmesi talep edilmiş ve iş bu ihtarname 20.01.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Beyoğlu … Noterliği vasıtasıyla davalı tarafça gönderilen 28.01.2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamede ise, anılan faturaların iade edildiği belirtilmiştir. Bilirkişi heyetince düzenlenen raporda özetle; Davacının, davalı hakkında yaptığı icra takibinin kaynağının dava dışı … Şti.’nden aldığı temlik alacağı olduğu, dava dışı şirketin alacağını oluşturan 16.01.2015 tarihinde …-… ve … numaralı faturalardan kaynaklandığı ve faturaların davalıya verilen 2010, 2011, 2012 ve 2013 yıllarına ait hizmet karşılığı olduğu, tarafların defterlerinin incelenmesi sonucunda noter tasdiklerinin usulüne uygun olduğu, dava dışı gümrük müşavirliği şirketinin 2015 yılı defter kayıtlarında davalıdan 321.875, 68 TL alacaklı olduğu, davacı adına hain herhangi bir kayıt olmadığı, davacının alacak ve temlik kayıtlarına rastlanılmadığı ve davalı kayıtlarında 2015 yılında dava dışı şirketle ilgili kaydı olmadığı, davalının düzenlenen faturalara itiraz ederek iade ettiği, bu nedenle işbu faturalarını ispata muhtaç olduğu kanaatine varıldığı ve davacının alacak takibinin doğmuş bir alacağa dayanmadığı belirtilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair karar verilmiş olup davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilince sunulan 14.04.2021 tarihli beyan dilekçesinde, iş bu dava ile konusu aynı olan ve Kartal … Noterliğinin 16.01.2015 tarih ve .. yevmiye numaralı alacağın devri sözleşmesinde davacı dışında temlik alan sıfatını haiz kişiler tarafından davalıya yönelik açılan davaların (İstanbul 10 Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/574 Esas, İstanbul 14 Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/563 esas ve 2016 /564 esas sayılı dava dosyaları) İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/561 Esas sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesine karar verildiği, yargılamanın iş bu dava dosyası üzerinden devam ettiği ve mahkemece 12.04.2021 tarihinde asıl ve birleşen dava dosyaları yönünden davanın kabulüne karar verdiğine dair mahkeme ilamı sunulmuştur. 6102 sayılı TTK’nin 21/2 maddesinde “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmü yer almaktadır. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 08/02/2016 tarihli 2015/4521 E. 2016/549 K. sayılı ilamı; “… Faturaların borçluya tebliğ edilip edilmediği, itiraza uğrayıp uğramadığı belirlenmeli, faturaların tebliğ edilmiş ve 8 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz edilmemiş olduğunun tespiti halinde faturaların içeriğinin sözleşmeye uygun olduğunun alacaklı tarafça kanıtlanmış olduğu ve sadece fatura içeriğinin kesinleştiği, bunun aksinin yani faturaların içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığının ve kesinleşmediğinin kanıt yükünün bu kez borçluya geçtiği kabul edilmelidir. Faturaların tebliğ edildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanamaması ya da kanıtlanıp da süresinde iade edildiğinin borçlu tarafça kanıtlanması halinde, borçlu taraf alacaklının hizmet vermediğini savunmakta ise, faturaya konu hizmetin verildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanması; borçlunun faturaları tebliğ alıp süresinden sonra iade etmesi halinde de faturanın alacaklı tarafça gönderilmesi şeklindeki icabı, borçlunun (faturayı defterine kaydetmemek ve hizmet almadığını savunmak suretiyle), kabul etmemesi ya da borçlunun faturayı kendi defterine kaydetmekle birlikte süresinde itiraz ve iade etmesi halinde hizmetin verildiğini yine alacaklının kanıtlaması gerekeceğinden, bu doğrultuda alacaklının delillerinin toplanıp değerlendirilmesi, şayet borçlunun faturaları kendi defterlerine kaydetmesi (faturaları deftere kayıt öncesinde ya da sonrasında süresi geçtikten sonra itiraz ve iade etmiş olması) halinde alacaklının (hizmet vermiş olsun ya da olmasın) HMK’nın 222. (6762 sayılı TTK’nın 84. ve 85.) maddesi uyarınca alacağını ispatladığının kabul edilmesi gerektiği gözetilmelidir..” şeklindedir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 10/02/2016 tarihli 2015/4576 E. 2016/621 K. sayılı, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 08/02/2016 tarihli 2015/5485 E. 2016/550 K. sayılı, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 09/12/2015 tarihli 2015/2467 E. 2015/7975 K. sayılı, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 11/01/2016 tarihli 2015/4473 E. 2016/19 K. sayılı ilamları da aynı mahiyette olup, mahkemece yapılacak yargılamada belirtilen bilgiler doğrultusunda davacının alacağını ispatla yükümlü olduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekili tarafından sunulan delil listesinde, davacının banka kayıtları ile diğer tüm kayıtlarına dayanıldığı belirtilmiştir. Davacının faturalara dayanak teşkil eden ve taraflar arasındaki sözleşmeler ile ilgili olarak davalı şirkete sunduğu hizmetlerin çerçevelerinin, resmi kayıt altında ithalat, ihracat ve sair gümrükleme işlemlerinin Muratbey Gümrük Müdürlüğü (eski Halkalı Gümrük Müdürlüğü) nezdinde yapıldığı belirtilerek Gümrük Müşaviri bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesi yönünde talebi nazara alındığında, Halkalı Gümrük Müdürlüğü nezdinde inceleme yapılması gerektiği zira, davacı tarafça tüm kayıtların delil olarak dayanıldığı ve davacı talebinin de bu kayıtlar çerçevesinde yer aldığının düşünülmesi gerekmektedir. Aynı zamanda, davacı dışında temlik alan sıfatını haiz kişiler tarafından davalıya yönelik açılan davaların safahatı nazara alınarak usul ekonomisi gereğince iş bu dava dosyasının da HMK’nin 166. maddesi uyarınca birleştirilmesi gerektiği göz ardı edilmemeli ve varılacak sonuç dairesinde karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda yer alan gerekçeler doğrultusunda HMK’nin 353/1.a.6 bendi gereğince kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine iadesine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE,2-İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2016/574 Esas, 2018/379 Karar sayılı ve 09/04/2018 tarihli kararının HMK’nin 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İadesine,4-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye GELİR KAYDINA, istinaf karar harcının talep halinde davacıya İADESİNE, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/02/2023