Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1207 E. 2023/165 K. 01.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1207
KARAR NO: 2023/165
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/07/2019
ESAS NO: 2016/199
KARAR NO: 2019/679
DAVA: İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/03/2016
KARAR TARİHİ: 01/02/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davalının müvekkilinin daire tahsis ettiği üyesi olduğunu, müvekkili kooperatifin B.Çekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/775 E. sayılı dava dosyası ile tazminat ödemeye mahkum olduğunu, müvekkilinin anılan davanın davacısı ile anlaşmaya vardığını ve tazminatta indirim yaptırdığını, 20/05/2012 tarihli genel kurulda bu tazminatın karşılanması için daha önce tahsis yapılan üyelerden 9.000,00 TL toplanması kararı alındığını, davalının üye olmadığı gerekçesiyle aidat ödemediğini, bunun üzerine davalı hakkında Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptığını, davalının bu icra takibine haksız ve kötüniyetle itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir,
CEVAP Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davada taraf ehliyetinin bulunmadığını, dava dilekçesinde bildirilen kooperatiflere üye olmadığını, dosyada müvekkilinin borçlu olduğuna dair herhangi bir belge sunulmamış olduğunu, müvekkilin hissesini 11/06/2010 tarihinde … Ltd. Şti. ne satıp devrettiğini, aradan 5 yıl gibi bir süre geçtikten sonra icra takibi yapılmasının dikkat çekici ve şaşırtıcı olduğunu, 1996 yılında bir dava sonucu belli iken 2010 yılında müvekkiline tapu verilmesinin açıklanması gerektiğini davacının tüm taleplerinin reddi ile aleyhe açılan davanın reddini, haksız icra takibi nedeniyle davacının %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”Dava kooperatif aidat borcundan kaynaklanan itirazın iptali davasıdır. Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler, icra dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere; Davacının davalı aleyhine Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyası ile toplam 10.579,50 TL 20/05/2012 tarihli genel kurul kararı gereği alacak ile geçmiş gün faizi için icra takibi yaptığı, davalının süresinde itirazı üzerine iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır. Yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda alınan bilirkişi raporunda “davacı kooperatifin 20/05/2012 tarihli genel kurul toplantısında alınan 7 nolu karara istinaden davalının 9.000,00 TL aidat borcu olduğu bildirilmiştir. Davalının kooperatif ortaklığı yolu ile hak sahibi olduğu bağımsız bölümün tapusunu almasından ve 3. Bir kişiye satmasından sonra kooperatif ortaklığından istifa ettiğini yada satın alan kişiye mülkiyet ile birlikte ortaklığını da devrettiğini gösteren herhangi bir belge bulunamadığını, 20/05/2012 tarihli genel kurulda alınan ve iptal edilmediği anlaşılan genel kurul kararının davalı açısından da bağlayıcı olduğunu bildirmiştir. Davalı vekilinin bilirkişi raporlarına itirazları üzerine, Bilirkişi …tan ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, 27/06/2019 havale tarihli ek rapor da takibe yapılan itirazı haklı kılacak belge ve bilgiye rastlanmaması nedeniyle görüşünün değiştirmesi gereken herhangi bir husus bulunmadığı bildirilmiştir. Bilirkişi raporu ve ek rapor gerekçesine nazaran hükme esas alınmaya değer görülmüştür. Diğer yandan davalı ile aynı durumda olan benzer üyeler hakkında aynı aidat borcu için davacı kooperatif tarafından açılan emsal davalar sonucunda verilen kabul kararları Yargıtayca da onanarak kesinleştiği saptanmıştır. (BKZ.23. HD. 11/11/2015 gün ve 2014/9797E-2015/7200K sayılı kararı) Hal böyle olunca tarafların iddia ve savunmalarına, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgelere, kooperatif kayıtlarına, davalının kooperatif üyesi olarak kayıtlı bulunmasına ve üyeliğine bağlı dairenin de davacı kooperatiften üyeliğine tahsisen adına tescil edilmiş bulunmasına, davacı kooperatifin 20/05/2012 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlara ve tüm dosya kapsamına göre takip tarihi itibariyle davalının 9.000,00 TL aidat borcunun bulunduğunun alınan bilirkişi raporu ile saptanmış bulunmasına ve bu miktar borcun da ödenmediğinin anlaşılmasına göre davanın kabulüne” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; kooperatifte bulunan hissenin 11/06/2010 tarihinde satılıp devredildiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının defter ve kayıtlarının sunulmadığını, müvekkilinin tapu alınmadan önce tüm borçlarını ödeyerek kooperatif üyeliğini kendisi açısından sonlandırdığını, daha sonra tapuyu aldığını ve üçüncü kişiye devrettiğini, beş yıl sonra takip yapılmasının şaşırtıcı olduğunu, ortada alacağın kaynağı olan belge ve kayıt olmadığından alacağın miktarının tespit edilemeyeceğini belirterek usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE Dava, kooperatif genel kurulunca toplanmasına karar verilen borç için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ilişkindir. Davacı tarafça sunulan dava dilekçesi ile; Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/775 Esas sayılı dosyasında yüklenicisi oldukları … Yapı Kooperatifine tazminat ödemelerine karar verildiğini, 20.05.2012 tarihli toplantıda daha evvel tapu tahsis yapılmış üyelerden 9.000 TL toplanmasına karar verildiği ve davalının da kooperatif üyesi olup daha önce tapusunu aldığı, genel kurul kararı uyarınca ödenmesi gereken aidat borcunu ödemediği ve aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı tarafçı iş bu icra takibine itiraz edildiği belirtilerek 9.000,00 TL alacak üzerinden itirazın iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş olup iş bu karara yönelik davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasında, davacı tarafından (… Birlik Koop. 20.05.2012 tarihli genel kurul kararı uyarınca ödenmesi gereken borç) 9.000,00 TL asıl alacak ve 1.579,50 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.579,50 TL alacağın tahsili istemiyle 13/01/2015 tarihinde başlatılan icra takibine ilişkin ödeme emri davalıya 27/03/2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalı tarafça 01/04/2015 tarihinde itiraz dilekçesi sunulmuş ve dava yasal süre içerisinde açılmıştır. 20.05.2012 tarihli genel kurul tutanağının 7. Maddesinde ”2011 yılı genel kurulunda alınan ”tapulu ortaklardan 12.000 TL alınması” hakkındaki kararın yeniden görüşüldüğü ve otopark inşaatında öngörülen 12.000 TL yerine 9.000 TL maliyet ile bitirilebileceğini ve bu sebeple üyelerden 9.000 TL alınması için yönetim kuruluna yetki verilmesi” 4 muhalif oya karşı oy çokluğuyla kabul edilmiştir. Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/775 Esas ve 2010/1261 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; dava dışı … Yapı Kooperatifince dava açıldığı ve … limited şirketine yönelik kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış sözleşmesi nedeniyle namı ifaya izin, ödenmek zorunda kalınan bedelin gecikme tazminatı istemine ilişkin açılan tazminat ve ifaya izin davasında mahkemece yapılan yargılama sonucunda davalı … Şirkete yönelik açılan davanın takipten vazgeçilmesini sebebiyle açılmamış sayılmasına, diğer davalı … Yapı Kooperatifine yönelik açılan davanın ıslah dilekçesi nazara alınmak suretiyle kabulü ile 1.000.000,00 TL gecikme tazminatı alacağının dava tarihi olan 05.06.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte işbu davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verildiği, anılan dosyadaki davacı … kooperatifi ile dosyamız davacısı … kooperatifi arasında 24.02.2011 tarihli sulh protokolü düzenlendiği ve buna göre taraflar arasında Büyükçekmece Noterliğinin 01.04.1996 tarih … sayısında kayıtlı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile Büyükçekmece … Noterliği’nin 18.03.2005 tarih … sayısında kayıtlı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine ek sözleşme başlıklı sözleşmeler ve düzenlenen protokoller ile Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/775 Esas sayılı dosyasıyla açılan dava sonucunda verilen 08.11.2010 tarih, 2009/775 Esas 2010/1261 Karar sayılı karar kapsamında işbu düzenlenen protokol hükümleri uyanınca uyuşmazlığın sulhen çözümlendiği anlaşılmaktadır.Davaya konu somut olayda, davacı kooperatifin Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/775 Esas sayılı dava dosyası ile yapılan yargılama sonucunda verilen kararda; dosyamız davacısı kooperatifin, 04.01.1996 yılında yüklenici olarak sözleşme yaptığı dava dışı … Yapı Kooperatifi’ne tazminat ödenmesine karar verildiği, taraflar arasındaki sulh protokolü ile tazminat miktarının indirildiği, davacı kooperatifin bu protokoldeki tazminat yükümlüğünü yerine getirmek için bir dizi olağan-olağanüstü toplantı yapıldığı ve nihayetinde 21.05.2012 tarihli toplantıda daha evvel tapu tahsisi yapılmış üyelerden 9.000 TL toplanmasına karar verildiği belirtilmiştir.Davacı kooperatifin, genel kurul kararına dayalı aidat ödemelerinin tahsilini davalıdan talep edilmesi için öncelikle, davalının davacı kooperatifin ortağı olup olmadığının tespit edilmesi gerekmektedir. Davalının kooperatif ortağı olduğu ve bağımsız bölümün tapusunu aldığı hususu taraflar arasında ihtilafsızdır.Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının malik olduğu bağımsız bölümü, 11/06/2010 tarihinde üçüncü bir kişiye satmasından sonra ortaklığın devam edip etmediği, ve 20/05/2012 tarihli genel kurul kararı ile borçlandırılıp borçlandırılamayacağından ibarettir.Kooperatif ortakları “(…) kooperatif amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak üzere genel kurulca kararlaştırılacak miktarlardaki arsa, altyapı ve üstyapı, inşaat, ortak alan ve tesisler ile genel giderler katılım payları taksitlerini ödemek zorundadır (K.K Madde 42) Bu zorunluluğun amacına ulaşılarak dağılma sürecine girmiş olan kooperatiflerden çıkan veya çıkarılan ortağın konutu veya işyeri çıkma veya çıkarılma sebebiyle geri alınamaz; ancak, bu eski ortaklar daha sonra oluşabilecek tasfiye masraflarına katılırlar.” Hükmü gereğince, sınırlı olarak kooperatifin ticaret sicil kaydının terkin edilmesine kadar devam edeceği açıktır. (K.K.Madde 81) Ortakların kanuna, anasözleşmeye ve iyiniyet esaslarına aykırı olduğunu iddia ettikleri genel kurul kararlarının iptali için dava açma hak ve yetkileri bulunmaktadır İptal edilmeyen genel kurul kararları tüm ortaklar için geçerli ve bağlayıcıdır. (K.K. Madde 53)Kooperatif ortaklığı 1) ortaklığın devri, 2) ortaklıktan çıkma (istifa etme), 3) kooperatiften çıkarılma (ihraç), 4) ölüm hallerinde sona ermektedir. (K.K Madde 8,10-13,14,16.) Ortaklığın devrinde devreden ortak ile devir alan kişi arasında devir sözleşmesi yapılması, durumun sözleşme ile birlikte yazılı olarak yönetim kuruluna bildirilmesi ve yönetim kurulunun devir alan kişinin ortaklık şartlarına sahip olduğunu tespit ettikten sonra devri onaylaması, kooperatiften çıkma halinde yönetim kuruluna yazı ile başvurulması ve yönetim kurulunun bir ay içinde kabul etmesi, kabul etmemesi halinde çıkma dileğini noter aracılığı ile bildirilmesi gerekmektedir. Davalı bu yönde herhangi bir belge ibraz etmemiştir.20/05/2012 tarihli genel kurul toplantısında tapusunu almış olan ortaklardan garaj yapımı için 9.000 TL alınmasına karar verilmiş, bu kararın iptal edildiğine veya geçersiz sayıldığına ilişkin iddia ve belgeye de rastlanmamıştır. Dolayısıyla sözü edilen genel kurul kararının istifa veya devir yoluyla kooperatif ortaklığından ayrılmamış bulunan davalıyı da bağladığı açıktır. Bu bağlamda; mahkemece davanın kabulü ile takibe itirazın iptaline ve alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmadığı anlaşılmakla; kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1.b.1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b.l bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davalı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından, davalı tarafından yatırılan 153,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,20 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,4-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, 5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davalıya ilk derece mahkemesince iadesine,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/02/2023