Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1106 E. 2022/1451 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1106
KARAR NO: 2022/1451
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/915
KARAR NO: 2019/71
KARAR TARİHİ: 23/01/2019
BİRLEŞEN DOSYA
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1061
KARAR NO: 2018/1329
ASIL DAVA: Tazminat (Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Rücu)
BİRLEŞEN DAVA: İstirdat
KARAR TARİHİ: 21/12/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketine Ticari Risk Sigorta Poliçesi/Paket Poliçe ile sigortalı bulunan … Tic. A.Ş nin su soğutma kulesinde davalı tarafından yapılan çalışma sırasında çıkan kıvılcımların su kulesi içine düşerek tutuşturması sonucu sigortalının işyerinde hasar meydana geldiğini, müvekkili şirketin Eksper marifetiyle hasar tespiti yaptırarak sigorta tazminatı ödediğini, davalı tarafın yapılan çalışma esnasında gerekli yükümlülüğü yerine getirmediğini, davalının olay nedeniyle kusursuz-tehlike sorumluluğu esaslarınca B.K. hükümleri gereğince ve üçüncü şahıslara zarar verilmemesi için gerekli önlemlerin alınmaması, dolayısıyla haksız fiil hükümleri gereğince kusuru ve sorumluluğunun olduğunu, müvekkilinin yaptığı ödeme gereğince davalının kusur/kusursuz sorumluluğunu karşılayan alacak için rücu hakkı doğduğunu, davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından borca itiraz edildiğini belirterek fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kaydıyla; 2.040,00 EURO’nun fiili ödeme günündeki TCMB döviz satış kuru karşılığı olan Türk Lirası hasar bedelinin, ödeme tarihi olan 09/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek Euro reeskont avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, … A.Ş.’nin Şeyhli Pendik/İSTANBUL adresindeki işyerinde borulama, bakım ve kaynak işlerinin yapılması konusunda 01/04/2015 tarihinde “Müteahhit Hizmet Sözleşmesi” imzaladığını, imzalanan işbu sözleşme kapsamında müvekkili şirketin, kendisine tevdi edilen işleri yerine getirmek adına su soğutma kulesi tadilatını yapmakta iken, müvekkili şirketin hiçbir kusuru olmaksızın 12/01/2016 tarihinde iş yerinde yangın meydana geldiğini, 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanuna göre Asıl İşveren … Tic. A.Ş’ nin, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğunu, işverenin risk değerlendirmesi yapması/yaptırması veya gerekli tedbirleri alması gerektiğini, ayrıca işverenin İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izlemek, denetlemek ve uyumsuzlukların giderilmesini sağlamakla yükümlü olduğunu, meydana gelen somut olaydan önce … Tic. A.Ş. yetkilileri, İş Sağlığı ve Güvenliği uzmanları ve müvekkili şirket yetkilileri tarafından tutulan ıslak imzalarını havi “Tehlikeli Çalışmalar İSG Çalışma İzni’nde aynen; “…Tehlikeli maddeler emniyet alanı dışına alındı.” şeklinde tutanak tutulduğunu, müvekkili şirket çalışanlarının, tutulan bu tutanak ve kendilerine sağlanan İş Sağlığı ve Güvenliği nezdinde işlerini devam ettirdiğini, somut olayın meydana geldiği sırada müvekkili şirketin, kendisine tevdi edilen işleri yaparken, kendi sorumluluk alanında olmayan ve dahi olay yerinde müvekkili şirketin iş alanıyla ilgili olmayan bir alanda bulunan plastik malzemelerin kaynak yapımı sırasında çıkan kıvılcımların tutuşarak, alev almasıyla sorumlu tutulduğunu, meydana gelen olayda müvekkile şirketin hiçbir kusurunun olmadığını, gerçekte kusurun tamamen asıl işveren konumundaki … Tic. A.Ş.’den kaynaklandığını, zararın müvekkili şirkete rücu edilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı davalının sigortalısı …A.Ş ile müvekkili arasında müteahhit hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında kendisine tevdi edilen iş gereğince sigortalının iş yerinde su soğutma kulesi tadilatını yapmakta iken yangın meydana geldiğini, davalı sigortanın yangın nedeniyle sigortalısına ödediği bedelin tahsili için müvekkili aleyhine haksız olarak takip başlattığını, müvekkili şirket hesaplarına, makinelerine haciz uygulanması nedeniyle işin devamının sağlanması için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasına 22.410,58 TL ödeme yapılarak haciz işleminin sonlandırıldığını, olayın nedeniyle davalı sigortalısı …A.Ş’nin tam kusurlu olması, yangının oluşmasında müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmaması nedeniyle icra baskısı altında ödenen 22.410,58 TL’nin davalıdan tahsili gerektiğini beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyası kaynağı borcun davacı sorumluluğunda olduğunu, yangının davacı firma tarafından yapılan tadilat çalışması sırasında çıkan kıvılcımların kule içine düşmesi ve bigudileri tutuşturması sonucunda çıktığını belirterek davanın reddi ile davacının %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “…Asıl davanın davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına ödenen tazminatın rücuen davalıdan talep edilip edilemeyeceğine ilişkin olduğu, davacı ile dava dışı … tic A.Ş arasında 31.03.2015-31.03.2016 tarihleri arasında … nolu poliçe ile ALL Risk Sigorta poliçesi düzenlendiği ve sigortalının zararının zararının % 6 sı teminat altında olduğundan davacı tarafından ödendiği, Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre olayın fabrika içindeki bakım onarım birimiin arka cephesine yakın bulunan fiber su soğutma kulesi üzerinde işçilerin çalışması sırasında kaynak makinesinden çıkan kıvılcımlar nedeni ile yangının meydana geldiği, dosyada mevcut 01.03.2016 tarihli … Sig.Hiz tarafından alınan rapor, İBBİD Başk.Anadolu Yakası Müdr.13.01.2016 tarihli Yangın raporu ilede bu durumun belirlendiği, dava dışı asıl işveren davacının sigortalısının yangının meydana gelmesinde % 100 kusurlu olduğu, davalı taşeronun yangının meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, davalının kusuru bulunmaması nedeni ile asıl davanın reddi gerektiği, Mahkememiz dosyası ile birleşen İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mah.2016/1061 E. sayılı dosyasında ise davacı …LTd.Şti nin davalı … Sigorta tarafından yapılan İstanbul Anadolu …İcra Müd. … E. Sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafından aynı yangın sebebi ile dava dışı firmaya ödenen bedelin talep edildiği takibin süresinde itiraz edilmemesi üzerine kesinleştiği ve davacı tarafından 02.09.2016 tarihinde bu bedelin takip dosyasına ödendiği, Mahkememizin asıl dosyası ile alınan bilirkişi raporunda davacı … Ltd.Şti.nin yangının meydana gelmesinde bir kusurunun bulunmadığı ve ödemek zorunda olmadığı bir bedelin davalıya ödendiği anlaşılmakla 22.410,58 TL nin takip dosyasına ödendiği tarih olan 02.09.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiği, birleşen dosyada HMK 124 maddesi gereğince taraf değişikliği gerçekleştiğinden ilk olarak davalı gösterilen ve davalı Zürich Sigorta lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği” açıklanarak, “Asıl davanın REDDİNE, Birleşen İst. And. 2 ATM nin 2016/1061 E. sayılı dosyasındaki davanın KABULÜ ile davacının İstanbul Anadolu … İcra Md. nün … E. sayılı dosyasına yatırmış olduğu 22.410,58 TL nin ödeme tarihi 02/09/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı … SİGORTA AŞ den istirdatı ile davacıya ödenmesine,” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Asıl dosya davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirket sigortalısı ile davalı şirket arasında işçi-işveren ilişkisinin olmadığını, taraflar arasında eser sözleşmesi imzalandığını, eser sözleşmesi gereğince davalı şirketin, sigortalının denetimi ve gözetimi olmasızın bağımsız bir çalışmayla edinimi yerine getirdiğini, bu nedenle dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporlarındaki işçi-işveren nitelendirmelerine itiraz ederek sigortalı ile davalı arasındaki sözleşmenin niteliğinin tespiti noktasında Borçlar Hukuku konusunda uzman bir bilirkişinin de olduğu heyetten rapor alınması gerektiğini ifade ettiklerini ancak bu taleplerinin reddedildiğini, eser sözleşmesi kapsamında çalışma şartlarını davalı belirleyeceği için sigortalıya kusur izafe edilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla yangının önlenmesi noktasında sigortalı tarafından gerekli önlemlerin alındığını, itfaiye ekipleri gelene kadar yangının kontrol altına alındığını, yangının davalının çalışmaları esnasında gerekli önemleri almamasından kaynaklandığını, sigortalı ile davalı arasında imzalanan eser sözleşmesi hükümlerinde de gerekli önlemlerin davalı tarafından alınacağının ve meydana gelebilecek zararlardan davalının sorumlu olacağının düzenlendiğini beyan ederek eksik inceleme neticesinde tesis edilen hüküm kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Asıl davanın reddine dair verilen mahkeme karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu için, asıl dosya kapsamında inceleme yapılmıştır. Asıl dava; Paket Sigorta Poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı sigorta şirketi, poliçedeki % 6 sorumluluk oranına göre sigortalısına 2.040,00 EURO hasar bedelini ödemiş, TTK’nun 1472. maddesi gereğince sigortalısının haklarına halef olarak, sigortalı ile davalı arasında imzalanan “Müteahhitlik Hizmetleri Sözleşmesi” kapsamında, işyerinde kaynak çalışmasını yapan davalı şirketin yangın nedeniyle sorumlu olduğu iddiasıyla eldeki dava açılmıştır. … Tic. A.Ş.’nin işyerlerine ilişkin, davacı sigorta şirketinin de aralarında bulunduğu 12 sigorta şirketi tarafından müşterek sigorta ile 31/03/2015-2016 vadeli … poliçe numaralı paket sigorta poliçesi tanzim edilmiş, dava konusu hasar 12/01/2016 tarihinde meydana gelmiştir. Yapılan ekspertiz çalışması neticesinde 34.000,00 EURO olarak belirlenen hasar bedeli yönünden, davacı şirket %6 sorumluluk oranı nispetinde 2.040,00 EURO’yu 09/03/2016 tarihinde sigortalıya ödemiştir. Rücu ve halefiyete ilişkin Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22/03/1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 03/07/1944 sayılı kararı ve 6102 sayılı TTK’nın 1472.maddesi uyarınca dava görevli mahkemede açılmıştır. İstanbul Pendik Bölge Grup Amirliği tarafından hazırlanan 13/01/2016 tarihli Yangın Raporunda; olayının sigortalı şirkete ait fabrikada fiber su soğutma kulesi iskeleti üzerinde davalı işçileri tarafından kaynak makinesi ile yapılan tadilat sırasında kaynak makinesinden çıkan kıvılcımların fiber su kulesi üzerine düşerek tutuşturması neticesinde meydana geldiği yönünde kanaat bildirilmiştir. Ekspertiz Raporunda; yangının itfaiye raporunda açıklandığı şekilde meydana geldiği, ekspertiz çalışmaları sırasında su soğutma kulesi üzerinde (iş güvenliği çerçevesinde açık duran kısımlara çelik hasır imalatı yapılması vb) tadilat işlerinin devam ettiğinin öğrenildiği, söz konusu tadilat işlerinin taşeron (davalı …) tarafından yapıldığı, kaynak makinesi ile yapılan bu tadilat işlemleri sırasında çıkan kıvılcımların kule içine düşmesi ve bigudileri tutuşturması ile yangının başladığı, soğutma kulesinin olay esnasında tamamen yandığı, soğutma kulesinin ventilatörünün, bakım onarım birimi aspiratörünün, odanın camlarının zarar gördüğü, … firmasına rücu imkanı olduğu, hasar miktarının 34.000,00 EURO olup, davacının % 6 oranında 2.040,00 EURO ile sorumlu olduğu açıklanmıştır. Makine mühendisi/iş güvenliği uzmanı … ve inşaat mühendisi … tarafından düzenlenen 14/03/2018 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; -Olay günü davalı taşeron şirketi tarafından rafineri 1 soğutma kulesi yakınında kaynak makinesi ile çalışmalar yapılırken, kule içerisinde bulunan çok sayıda polipropilen malzemeden imal bigudiler üzerine kaynak kıvılcımları sıçraması neticesinde bigudilerin bir anda alev alarak soğutma kulesinin hızla yanmaya başladığı, fabrika yangın söndürme ekibi tarafından yangının söndürülmeye çalışıldığı ancak soğutma kulesinin tamamen yanarak zarar gördüğü, 01/04/2015 tarihli Müteahhitlik Hizmetleri Sözleşmesinde davalının yüklenici, dava dışı sigortalının iş sahibi olarak belirtildiği, sözleşmenin “EK-I” 6.maddesinde “İşveren tarafından yapılacak işlerin detayları: Proje ve Teknik Müdürlük tarafından istenen Mekanik hizmet talepleridir” denildiği, bu hususun asıl işverenin kendi tesisinde yapılmasını istediği tüm işlerde tedbir alacağı, izleyeceği, denetleyeceği görevleri olduğundan ayrı düşünülemeyeceği, asıl işveren işin yapılması talimatı verirken, risklerin belirlenmesi ve tedbir alınması ile denetimi, izlenmesi hususlarının da asıl işverenin görevinin mütemmim cüz’ü olduğunu, -Asıl işveren, dava dışı sigortalı olduğundan, yapılan çalışmalar sırasında yeterli denetim ve gözetim yapması, bu tür kaynak işleri çalışmaları sırasında planlama yaparak kendi personeli yetkili bir kişinin gözetimi altında işlerin yürütülmesini temin etmesi, Soğutma Kulesi içerisindeki polipropilen malzemeden imal bigudilerin yanıcı olduğunu bilerek davalı taşeronun çalışmalarını güvenlikli yapacağı şekilde tüm tedbirleri alması ve yangın çıkma tehlikesine karşı önlemleri belirleyerek, kule üstü seviyesi tehlikeli bölümde taşeronun tehlikeleri ve risklerini bilmeden serbestçe hareket etmesine engel olan tüm uygulamaları hayata geçirmesi, fabrikanın tümünün zarar göreceğinin bilincinde olarak kaynak yapılan alan çevresindeki diğer mal ve cana karşı zarar vermemesini sağlaması, bu türden işlerin önceden planlanmasını ve organize edilmesini sağlaması, risk değerlendirmesi yaptırarak olası riskleri ve alınacak tedbirleri belirlemesi, çalışmaların plana uygun olarak yürütülmesini sağlaması, denetleme yapması, taşeron tarafından çalışma yapılmadan hemen önce asıl işverenin iş güvenliği uzmanı ve fabrika teknik bakım yetkilisinin tehlikeli bölgede hazır bulunması, çalışmaları tedbir alarak yürütmesi, taşeronu uyarması, kıvılcımların soğutma kulesine ve varsa çevredeki başka yanıcı, parlayıcı yer ve malzemelere sirayet etmemesi için çeşitli koruyucu malzemeleri örneğin yangına dayanıklı branda veya yangın battaniyesi ile riskli bölümün üzerinin örtülmesi, yangın tüpü ve fabrika bünyesindeki asıl işverenin yangın personelinin o bölümde hazır edilmesi gerektiği ancak dava konusu olayda asıl işveren teknik olarak tedbir alınabilecek iken, iş güvenliği kanun ve yönetmeliğine göre alınması gerekli tedbirleri almayarak tehlikeli çalışma biçimlerinin sürdürülmesine izin vermiş olması nedeniyle olayda %100 kusurlu olduğu, -Davalı şirketin taşeron olarak soğutma kulesi yakınında kaynak işleri çalışmalarını yürüttüğü sırada Rafineri 1 soğutma kulesi içerisinde yanıcı petrol türevi bigudi adlı maddelerin olduğunu, kulenin dış yüzeyinin yanıcı petrol türevi fiberden mamul olduğunu bilmesinin kendisinden beklenemeyeceği, davalı şirketin asıl işverenin talimatları doğrultusunda taşeron olarak kendisinden istenen işlerde faaliyetini yangının meydana geldiği kule çevresinde yürütmekte olduğu sırada, çevresindeki tehlikeli ve yanıcı maddelerin neler olduğunu, ne tür tedbirleri alması gerektiği konusunda eğitimin verildiğini gösteren belgenin dosya içerisinde bulunmadığı, soğutma kulesi üzerinde yangın tehlikesini belirten/işaretleyen tabelaların asılı olduğunu gösteren dokümanların dosyada bulunmadığı, kaynak işleri sırasında çevrede bulunan malzemelere kıvılcımların sıçraması ile olası risklerin belirtildiği eğitimin davalıya verilmediği, bu konuda hemen kaza öncesi zamanda riskli hareketlerden/kule seviyesinde riskli ne olduğunu, kulenin içinde ne olup olmadığının davalıya bildirilmediği, kıvılcım ile oluşacak risklerin bildirilmediği, bu nedenlerle yangın olayı nedeniyle davalıya kusur yüklenmesinin mümkün olmadığı yönünde kanaat bildirilmiştir. Sigorta uzmanı … ve hukukçu … tarafından düzenlenen 14/08/2018 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; önceki bilirkişi raporundaki tespitlere yer verilerek dava dışı asıl işverenin (sigortalı) % 100 kusurlu olması nedeniyle rücu imkanının olmadığı belirtilmiştir. Sözleşme; Dava dışı sigortalı ile davalı arasında 01/04/2015 tarihinde “Müteahhitlik Hizmet Sözleşmesi” imzalanmış, sözleşmede dava dışı sigortalı “İşveren”, davalı ise “Yüklenici” olarak adlandırılmıştır. Sözleşmenin konusu; teknik detayları eklerde belirtilen işlerin Yüklenici tarafından yerine getirilmesine ve eklerde belirtilen hizmetlerin verilmesine ilişkin şartların belirlenmesi olarak açıklanmıştır. Sözleşme hükümleri incelendiğinde; “1. Sözleşmenin Genel Şartları: 1.1.Yüklenici, İş’i, en son teknik gelişmelere, işbu sözleşme ve eklerinde belirtilen şartlara uygun ve her türlü ayıptan ari olarak yapacak ve İşveren’e teslim edecektir. 1.2.İşbu sözleşme ve ekleri, taraflar arasında bu konuda mevcut olan sözleşmenin tamamını teşkil eder… 1.3.İş, aksi İşveren tarafından yazılı olarak kabul edilmedikçe bizzat Yüklenici tarafından yapılacaktır. Yüklenici, İşveren’in ön yazılı onayını almadan İş’in bir kısmını veya tamamını üçüncü bir kişiye devir edemez, alt yüklenici atayamaz. İşveren tarafından bu tür alt yüklenici tayinine izin verilmesi halinde dahi Yüklenici, alt yüklenicilerinin yaptığı işlerden İşveren’e karşı doğrudan sorumludur. 2. İş’in yapılması: 2.1.Yüklenici, basiretli bir tacir olarak işbu Sözleşmenin imzalanmasından önce sözleşmeyi, eklerini, sözleşme kapsamında yapılacak işleri ve İş’in yapılacağı yerleri incelediğini, bu sözleşme ve eklerinde belirtilen yükümlülüklerin neler olduğunu anladığını ve sonuçlarının bilincinde olduğunu, uzun süreden beri, benzer işleri yapmaları sebebiyle yeterli bilgi ve tecrübelerinin olduğunu, mali imkânlarının, teknik malzeme ve teknik eki bu sözleşmedeki yükümlülükleri yerine getirecek güçte ve donanımda olduğunu kabul ve beyan etmektedir. 2.2.Yüklenici, İş’in TSE, ISO, CE Uygunluk Direktifleri gibi ulusal ve uluslararası mühendislik standartlara uygun olarak yapılacağını ve işbu sözleşmedeki hiçbir hükmün, Yüklenici tarafından yapılacak İş’in tam bir özen, dikkat ve uluslararası mühendislik kuralları içerisinde yapılması sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağını kabul ve beyan etmektedir. 2.3.İşveren tarafından hazırlanan tasarım, çizim ve projeler Yüklenici tarafından kontrol edilecek ve mühendislik bilgi ve tecrübeleri doğrultusunda Yüklenici tarafından uygulanacaktır. Uygunsuzluklar karşılıklı görüşmeler ile giderilecektir. 2.4.İşbu sözleşme ve eklerinde İşveren tarafından temin edileceği açıkça belirtilmedikçe İş’in yapılması için gerekli her türlü çizim, proje, tasarım ve sair işlemler Yüklenici tarafından yapılacak ve İşveren’in onayına sunulacaktır. İşveren tarafından verilen onaylar hiçbir şekilde Yüklenicinin İş nedeniyle üstlendiği sorumluluğu azaltmayacaktır. 2.11.İş’in yapılması esnasında ve/veya tesliminde, İşveren yapacağı/yaptıracağı denetim ile İş’in sözleşme ve/veya eklerine uygunluğunu kontrol edebilir. Ancak İşverenin kontrol yetkisi ve vereceği onaylar Yüklenicinin sorumluluğunu hafiflettiği veya değiştirdiği anlamına gelmeyecektir. 4. İş Güvenliği Ve Personel Sorumluluğu: 4.1.Yüklenici, mevzuat hükümlerinin yanı sıra ILO, İSO 9001, İSO 14001 ve İSO 18001’de yer alan emniyet, işçi iş ve çevre güvenliği ile ilgili gerekli kuralları bildiğini ve İşveren’in işletmesi dâhilinde, mevzuat ve standartlarda belirlenen emniyet, işçi sağlığı, iş ve çevre güvenliğine ilişkin bütün kurallara harfiyen uyarak gerekli tedbirleri alacağını, ilgilileri uyaracağını aksi durumda doğacak sonuçlardan tek başına sorumlu olacağını, yine kendisi veya adına hareket edenlerin anılan standartlara ve kanuni gereklere uymamasından dolayı İşveren’in veya 3.kişilerin uğrayacağı zararlar ile Yüklenici personelinin uğrayacağı iş kazaları nedeniyle maruz kalacakları her türlü zararlar ile tazminatlar sorumlu olduğunu kabul eder… 4.4.Yüklenici çalışanları işin görülmesi esnasında gerekli dikkat ve özeni göstermekle yükümlüdür. Doğrudan veya dolaylı olarak fçüncü şahıslara, İşveren’in personeline ve çalışma düzenine, işyerindeki elektrik tesisatı, bilgi işlem alt yapısı vs gibi genel teşkilatına ve elektrikli olan/olmayan diğer tüm makine, ekipman ve teçhizatlarına, bina ve müştemilatına ve araçlarına zarar vermeyeceğini, aksi durumda meydana gelen zararı defaten tazmin edeceğini kabul ve taahhüt eder. 4.7.Yüklenici, kendi elemanlarının ve alt yüklenici elemanlarının İşveren tarafından konulan işyeri kural ve uygulamalarına riayet etmesinden sorumludur. İşveren, bu tür kural ve uygulamalara uygun davranmayan Yüklenici veya alt yüklenici elemanlarının İşveren’e ait sahayı terk etmesini Yükleniciden talep edecektir. Yüklenici bu talebi derhal yerine getirecektir.” hükümlerine yer verilmiştir. “Ek 1 Ticari ve Teknik Koşullar” başlıklı sözleşme ekinde ise; Ticari ve teknik şartları düzenleyen Ek’in, Yüklenici ile İşveren arasında imzalanan 01/04/2015 tarihli Müteahhitlik Hizmetleri Sözleşmesinin eki ve ayrılmaz bir parçası olduğu ifade edilmiştir. “1.Yüklenici tarafından yapılacak işin tanımı, teknik özellikleri: Proje ve Teknik müdürlük tarafından özellikleri belirtilen ve talep edilen Mekanik hizmet talepleri” “6.İşveren tarafından yapılacak işlerin detayları: Proje ve Teknik müdürlük tarafından istenen Mekanik hizmet talepleridir.” ifadesi yer almaktadır. Dosya kapsamında yapılacak işe yönelik, Proje ve teknik müdürlük tarafından talep edilen mekanik işlerin neler olduğuna dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Somut dosyada, yangın olayının sigortalı şirkete ait fabrikada fiber su soğutma kulesi iskeleti üzerinde davalı işçileri tarafından kaynak makinesi ile yapılan tadilat sırasında kaynak makinesinden çıkan kıvılcımların fiber su kulesi üzerine düşerek tutuşturması neticesinde meydana geldiği sabit olup, yangın davalı şirket çalışanlarının çalışmaları sırasında meydana geldiğine göre davalı şirketin olayda hiçbir kusurunun olmadığı tespitine yer veren bilirkişi raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmesi, dava dışı sigortalı ile davalı arasında imzalanan sözleşme hükümleri nazara alındığında oluşa uygun değildir. Bu durumda çalışmanın yapıldığı yer ve yangının hangi noktada başladığı hususlarında refakate alınacak iş güvenliği uzmanı (elektrik mühendisi), iş güvenliği uzmanı (yangın inc. ve güv. uzmanı), iş güvenliği uzmanı (makine mühendisi)’ndan oluşturulacak en az 3 kişilik bilirkişi heyeti ile yapılacak keşfen inceleme neticesinde, tarafların kusur ve sorumlulukları, ödenen bedelin kadri maruf olup olmadığı hususlarının, önceki bilirkişi raporunda yer verilen tespitlerin ve davacı vekilinin itirazlarının da değerlendirildiği hükme elverişli rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden asıl dosya davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca asıl dosya yönünden kaldırılmasına, Dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Asıl dosya davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/915 E. 2019/71 K. sayılı 23/01/2019 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca asıl dosya yönünden KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE,3-Asıl dosya davacısı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,4-Asıl dosya davacısı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,5-Asıl dosya davacısının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1.g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/12/2022