Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1081 E. 2022/1129 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1081
KARAR NO: 2022/1129
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/608
KARAR NO: 2019/106
TARİHİ: 29/01/2019
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 03/07/2017
KARAR TARİHİ: 12/10/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREGİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil kooperatifin üç binin üzerinde üyesi bulunan bir toplu iş yeri ve konut yapı kooperatifi olduğunu, davalı borçlunun müvekkili kooperatifin 1646 no.lu ortağı olduğunu, kooperatif aidat bedellerini ödemediğini, ödenmeyen işbu aidat bedellerinin tahsili amacıyla müvekkili tarafından Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun takip konusu meblağı ödemediğini, ödenmeyen işbu aidat bedellerinin tahsili amacı ile başlatılan takibe 21/02/2017 tarihinde haksız olarak itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, davalı borçlunun takibe itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu müvekkilinin zarara uğramasına sebebiyet verdiğini beyanla; icra takibine yapılan itirazın iptaline, haksız itirazdan dolayı davalının icra inkar tazminatı ödemesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “…davalının, davacı kooperatif ortağı olduğu, kooperatif genel kurul kararları doğrultusunda davalının aidat ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, davalının ödeme emrine itirazında alacağın zamanaşımına uğradığı yönünde defi ileri sürdüğü, alacağın niteli gereği 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, oluşa uygun ve tutarlı bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere takip tarihinden geriye doğru 5 yıllık dönem için tespit edilen davacının aidat alacağı 9.505,00 TL olup, bu tutar üzerinden tespit edilen işlemiş faiz miktarının ise 4.312,03 TL olduğu kooperatif genel kurul kararları gereğince asıl alacağa aylık %1.5 oranında faiz işletilmesi gerektiği sonucuna varılmış ve davanın kısmen kabulüne ayrıca alacak likit olup, davalı itirazında haksız olduğundan davacı yararına tazminata hükmedilmesine” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekilinin yasal süresi içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davalı yanın yargılama esnasında usulüne uygun yapılmış bir zamanaşımı itirazı bulunmadığından ve davalının Kooperatif üyesi olduğu dikkate alındığında halen iş bu ortaklığın devam etmesi nedeniyle aidat alacaklarına zamanaşımı işlemeyeceğinden mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava kooperatif aidat borçlarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2. maddesinde “Miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir.”, aynı yasanın “Parasal sınırların artırılması” üst başlığı ile Ek Madde 1’de, “(1) 200 üncü, 201 inci, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz. (2) 200 üncü ve 201 inci maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hukuki işlemin yapıldığı, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktar esas alınır.” hükümleri yer almaktadır. Dava değeri 17.665,03 TL olup, mahkemece davanın 13.817,03 TL yönünden kısmen kabulüne, 3.848,00 TL yönünden reddine karar verilmiş, karara karşı reddedilen kısma ilişkin davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesine konu kararın verildiği tarih 29/01/2019, reddedilen miktar 3.848,00 TL’dir. Kararın verildiği tarih itibariyle istinaf kanun yoluna başvuru için parasal sınır 4.400,00 TL olarak belirlenmiştir. Yani bu miktarın altında olan kararlar kesin olup, istinafa konu kararın verildiği tarih itibariyle kararın kesin olduğu anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 346. maddesi gereğince kesin karara yönelik istinaf başvurusu ile ilgili ilk derece mahkemesince karar verilebileceği gibi, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar oluşturulmadan, istinaf incelemesine gönderilen dava dosyaları ile ilgili olarak aynı yasanın 352/1.b maddesi gereğince, istinaf mahkemesince karar verilir.Açıklanan yasal düzenlemeler gereğince, kanun yolu başvurusuna konu edilen kararın, karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olması nedeniyle, istinafı kabil bir karar olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 352/1.b maddesi uyarınca reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1.b maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,3-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,4-İstinaf yargılaması için davacı tarafça yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine,6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352/1.b bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/10/2022