Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1039 E. 2023/191 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1039
KARAR NO: 2023/191
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1208
KARAR NO: 2018/1367
DAVA TARİHİ: 08/11/2016
KARAR TARİHİ: 27/12/2018
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/02/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yapı denetim firması, davalılardan …’ın yapı sahibi, diğer davalının ise yapı müteahhiti olduğu Sarıyer … Mahallesi … ada, … ve … parseller üzerine kayıtlı arsa üzerinde inşa edilecek yapı yönünden aralarında “yapı denetim sözleşmesi” imzalandığını, müvekkilinin edimlerini yerine getirmesine rağmen hakediş bedelinin ödenmemesi üzerine Beyoğlu … Noterliğinden 19/11/2015 tarihli … yevmiye nolu ihtarname keşide edilerek 15/02/2016 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen ihtardan herhangi bir sonuç alınamadığını, bunun üzerine davalılar aleyhine Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu, inşaatın 2015 yıl sonu seviye tespit işlemi yapılarak Sarıyer Belediyesi tarafından bu seviyenin onaylandığını, bu onay sonunda müvekkili şirketin Denetim Hizmetine Ait 3 Nolu Hakediş Raporu (YİBF no: 632444) gereği 314.706,73 TL hak edişi oluştuğunu, yasa gereği yapı denetim sisteminde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı denetiminde oluşan bu hak ediş ödemesinin yapı sahibi ve müteahhit tarafından Sarıyer Belediyesi hesabına yatırılması gerektiğini ancak davalıların bu hak edişi yatırmadıklarını, davalılar inşaat yapım ruhsatını 07/09/2010 tarihinde aldıktan sonra sadece hafriyat çalışması yaparak inşaatın yapım aşamasına geçmediklerini, sözleşmenin feshinin müvekkili tarafından Kadıköy …Noterliğinden gönderilen 16/11/2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile davalı …’ya bildirildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıdan %20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yapı denetim hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağını icra takibine konu ettiğini, … ve … parselin birçok parselin birleşmesi sonunda oluştuğunu, müvekkillerinden … Yapınında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalamak suretiyle hem sözleşme gereği müteahhit hem de bir kısım hisseyi devralmak suretiyle taşınmazlarda hissedar olduğunu ancak …’nın malikler arasında yer almadığını, yapı denetim sözleşmesi gereğince maliklerden ücret istenebileceğini bu nedenle … aleyhine açılan davanın reddi gerektiğini, kaldı ki yapı denetimle ilgili borcun inşaatın tabii olduğu belediyenin yapı denetim hesabına yatırılan borçlardan olduğunu, bu sebeple yapı deneticisinin alacağını belediyeden talep etmesi gerektiğini, müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, sözleşmeden sonra ilçe sınırlarında yapılan değişiklik ile baştan Şişli Bedeliyesinin sınırları içindeki taşınmazın Sarıyer Belediye sınırları içinde kaldığını, … ve … parsellere ait yerin imar durumunun iptali için İstanbul 10. İdare Mahkemesinin 2010/1149 Esas sayılı dosyası ile Sarıyer Belediyesi aleyhine dava açıldığını, müvekkillerinin bu davaya müdahil olarak katıldıklarını, verilen karar sonunda imar planlarının iptal olduğunu, kararın kesinleştiğini artık inşaat yapılmasının mümkün olmadığını, davacının dayandığı yapı denetim hizmet sözleşmesinin imkansızlık sebebiyle hükümsüz hale geldiğini, bu sebeple davacının icra takibine koyduğu alacağın talep edilebilir nitelikte olmadığını, müvekkilleri tarafından Sarıyer Belediyesine yapı denetimi yönünden para yatırma zorunluluklarınında kalmadığını, imar değişikliği ve ilçe sınır değişiklikleri nedeniyle esasen yapı ruhsatının geçerliliğinin de tartışılması gerektiğini, yapı denetim uygulama yönetmenliğinin 23. Maddesi ve geçici 1. Maddesi gereğince taraflar arasında yenilenen bir sözleşmenin bulunmadığını belirterek davacı tarafın haksız icra takibine yönelik itirazın iptali talebinin reddi ile %20 kötü niyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “İcra takibine konu alacak yapı denetim sözleşmesinden kaynaklı ve eser sözleşmesi niteliğindeki sözleşmeden kaynaklı bir alacaktır. Yapı denetim kanununun 5. Maddesinde yapı denetim hizmet sözleşmelerinin yapı sahibi ile yapı denetim kurulu arasında akdedileceği, bu sözleşmenin bir suretininde taahhütname ekinde idareye verileceği; yapı denetim hizmetleri için yapı denetim kuruluşlarına ödenecek hizmet bedellerinin, asgari hizmet bedelinden az olmamak kaydıyla projenin özellikleriyle yapının bulunduğu bölgenin fiziki, ekonomik ve sosyal özellikleri dikkate alınarak sözleşme ile belirleneceği asgari hizmet bedelinin yapı maaliyetinin %3’ü olduğu, yapım süresi 2 yılı aşkın yapılarda bu oranın her 6 ay için %10 artırılacağı, iki yıldan kısa süren yapılarda ise her 6 ay için %5 azaltılacağının yapı denetim kuruluşu tarafından da katma değer vergisi hariç yaptığı hizmetlerden hariç yapı sahibinden başka ad altında ayrıca hiç bir bedel talep edilemeyeceğinin düzenlendiği; yine anılan yönetmenliğin 27. Maddesinde ise hizmet bedeli taksitlerinin düzenlendiği buna uygun ödemenin gerçekleşmesinin düzenlendiği; Açıklanan mevzuat hükümleri çerçevesinde; her ne kadar yapı denetim sözleşmelerinden kaynaklı ödemelerden yapı malikleri sorumlu iseler de; yapı maliki ile yüklenici, aralarında sözleşme ile bunun aksinin; yani yapı denetim bedelinden yüklenicinin sorumlu olacağını açıkça kararlaştırabilecekleri, somut olayda sözleşmeyi davalı …’nın imzaladığı; taşınmazda çok sayıda hissedarın bulunduğu, ancak kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile davalılardan … İnşaat AŞ’nin yapı müteahhiti olduğu; yine yapı denetim sözleşmesinin ilk %10’luk dilimine ilişkin 620.862,00 TL yapı denetim ücretininde davalı … AŞ tarafından ödendiği; sözleşmeyi imzalayanında bu yüklenici şirketin yönetim kurulu başkanı olduğu anlaşıldığından; her iki davalınında sözleşme gereği ve mevcut durum gereği sözleşmeden sorumlu olacağı kanaatine varılmış; davalı tarafın husumet yönünden itirazlarına bu nedenle itibar edilmemiştir. Ancak, bahse konu taşınmaz yönünden 07/09/2010 günü ilgili belediyece 2/61 sayılı yapı ruhsatı verildiği; yapı ruhsatının düzenlendiği gün yapı denetim bedeli ücretinin ilk dilimi olan %10’un ödendiği; yapı denetim ücretinin ilk %10’luk diliminin gerek sözleşme gerekse yasa gereği ruhsatın alım aşamasında ödenecek olan proje inceleme bedeli olduğu; ikinci %10’luk birimin kazı ve temel üstü kotuna kadar olan kısımla ilişkili olduğu; ikinci %10’luk dilim aşamasına göre davacı tarafça hizmet verilmediği; bizzat davacı beyanlarından da anlaşıldığı kadarıyla da inşaata herhangi bir temel atılmadığı; kaldı ki, ruhsata esas imar durumunun iptal edildiği; plan dışı kaldığının Sarıyer Belediye başkanlığının 24/10/2017 tarihli yazısından anlaşıldığı; durum böyle olunca ücretin ilk %10’luk dilimine göre verilen hizmet kapsamında olduğu; Sarıyer Belediye Başkanlığının 16/02/2016 tarihli yazısı ekinde gösterilen YİBF … sıra sayılı tarafların imzasına havi yapı denetim sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak 07/09/2010 ödeme / ruhsat tarihi itibariyle ilk %10’luk dilim için hakedişin düzenlenmesi gerekeceği; buna göre ilk hakediş tutarının 526.153,94 TL olacağı; (153.382,00 m2 x 945,00 TL / m2 x 3,63 / 100 ) x 0,10 ) buna %18 KDV eklendiği zaman 620.861,65 TL’nin davalı şirketçe 07/09/2010 tarihinde … Bankası Altunizade Ticari Şubesine dekontla 620.861,00 TL olarak yatırıldığı; eksik ödeme bulunmadığı; yatırılan paradan gerek sözleşme gerekse mevzuat gereği herhangi bir eksikliğin bulunmadığı; proje inceleme ücretinin ruhsatla aynı tarihte olması gerekeceği; bu tarihte düzenlenmesi gereken hakedişin 2011 yılında yeniden düzenleyerek yükleyici aleyhine fiyat farkı çıkarılamayacağı; esasen 07/09/2010 tarihinde bir hakediş düzenlenmiş olduğunun kesin olduğu; bahse konu ücretin ruhsatla beraber aynı anda alındığı; davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu imza taşımayan 3 nolu hakediş olarak nitelenen belgenin varsayım olarak idarece düzenlendiği kabul edilse dahi gerçekleşme oranının İLK DİLİM OLAN %10’U GÖSTERDİĞİ, 2014 yılı birim fiyatı ve ruhsat süresinin uzadığından bahisle %5,31 oranı kullanılmak suretiyle fiyat farkı oluşturulduğu; varsayım olarak idarece bu yönde 2014 yılı sonunda (davacıya göre 2015 yılı sonunda) yeniden proje inceleme denetim ücreti olarak ilk %10 karşılığı için davacının 07/09/2009’da edimini yerine getirdikten sonra yeniden aynı hakedişe 3. Hakediş yüklenemeyeceği; 3. Hakedişin mevzuat gereği taşıyıcı sistem bölümünün tamamlanmasından sonra söz konusu olacağı; esasen içeriğinden de anlaşılacağı üzere ilk %10’luk ücret karşılığının düzenlendiği; ancak buna ilişkin hakedişin esasen daha önce ruhsat aşamasında düzenlendiğinden fiyat farkı oluşturulamayacağı mahkememizce belirlenmiş bu yönde 24/04/2018 tarihli bilirkişi raporu kabule şayan bulunmuş; bu rapordan sonra davacı tarafın ilk %10’luk dilimin üstüne iş yaptığının iddia etmesi üzerine; mahallinde yapılan keşif ile sadece harfiyatın daha geniş alınması yoluyla ilk %10’luk birimin dışında %1’lik bir kısmın arazide gerçekleşmiş olduğu; ancak ikinci %10’luk kısmın gerçekleşmesine bağlı olarak 2. Hakedişe hak kazanabilmek için kazı ve temel üstü kotuna kadar ulaşılması gerektiği; herhangi bir temelin atılmadığı; temel üstü kotuna ulaşılmadığı bu nedenle ödemenin gerçekleştiği ilk %10’luk kısmın dışında ikinci %10’luk kısım yönünden herhangi bir talepte bulunamayacağı kanaatine mahkememizce varılmış bu nedenle davanın reddine karar verilmiş ancak davacının icra takibinde kötü niyetli bulunmadığı nazara alınarak kötü niyetli takip tazminatına da hükmedilmeyerek…” davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusunun ilave hizmet bedeli olup, yapının seviyesine göre belirlenen %10’luk dilimlere ilişkin yapı denetim ücreti alacağıyla ilgisi bulunmadığını, Dava konusu alacağın dayanağı olan taraflar arasında imzalanan 06/09/2010 tarih ve 36 ay süreli Yapı Denetim Sözleşmesinin 4/son fıkrasında “Yapı Denetim Hizmet Sözleşmesinde belirtilen hizmet süresi, herhangi bir sebeple uzadığı takdirde, uzayan sürenin her altı ayı için Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 26.maddesinde yer alan hizmet oranlarına göre, işin tamamını kapsayacak şekilde ilave hizmet bedeli ödenir”, 26778 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış olan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 26/4.maddesinde “Yapı denetimi hizmet sözleşmesinde belirtilen hizmet süresi, herhangi bir sebeple uzadığı takdirde, uzayan sürenin her altı ayı için yukarıda belirtilen hizmet oranlarına göre, işin tamamını kapsayacak şekilde ilave hizmet bedeli ödenir” düzenlemelerinin yer aldığını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından da yapının bitirilmesi için öngörülen 36 aylık yapım süresinin geçirilmiş olması nedeniyle 11/06/2015 tarihinde 314.706,73 TL’lik ilave hizmet bedelinin otomatik olarak sisteme işlendiğini ve müvekkili şirket lehine 314.706,73.TL’lik dava konusu İlave Hizmet Bedelinin tahakkuk ettiğini, Denetim Hizmet Bedeline Ait 3 nolu Hakediş Raporunda da ödenmesi gereken denetim hizmet bedeli tutarı karşılığının “0”, İlaveler ve Kesintiler karşılığının ise “314.706,73 TL” olduğunu, Taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından feshedilmediğini, sözleşmenin 4/son fıkrası ve Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 26/4.maddesinin davalılar yönünden bağlayıcı nitelikte olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun bu süreçte devam ettiğini ve müvekkilinin hiçbir kusuru olmaksızın sözleşmede kararlaştırılan yapım süresi uzadığı için bedelin ödenmesi gerektiğini, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 13/04/2015 tarih 2014/47945 E. 2015/11829 K., 20/10/2017 tarih 2017/7036 E. 2017/9983 K. sayılı emsal ilamlarının da aynı yönde olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır.Dava, yapı denetim sözleşmesi kapsamında ilave hizmet bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davacı tarafından 314.706,73 TL asıl alacak 8.328,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 323.035,68 TL alacağın, takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa uyarınca asıl alacağa işleyecek yıllık 10,5 avans faizi oranından az olmamak üzere artan faiz oranları ile birlikte tahsili istemiyle başlatılan icra takibine ilişkin ödeme emrinin tebliği üzerine davalılar vekili tarafından takibe itiraz edilmesi sonucu eldeki dava 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır. Davacı tarafça yapı denetim hizmet sözleşmesi, yapı ruhsatı, ihtarnameler ve 3 no.lu hakediş raporu takip talebine eklenmiştir. 3 no.lu hakediş rapor incelendiğinde; 31/12/2014 tarihi itibariyle toplam gerçekleşme oranı %10, 31/12/2012 tarihli bir önceki hakediş raporundaki toplam gerçekleşme oranı %10, uygulama yılı yapı yaklaşık birim maliyeti 1.150, bu hakedişte denetim hizmet bedeline esas tutar 0, denetim hizmet bedeli oranı (gerektiğinde ilave hizmet bedeli oranı) 5.31, bu hakedişte tahakkuk eden denetim hizmet bedeli 0, ödenmesi gereken denetim hizmet bedeli tutarı (KDV dahil) 0, ilaveler ve kesintiler (KDV dahil) 314.706,73, yapı denetim kuruluşuna ödenecek tutar 314.706,73 olarak gösterilmiştir. Davanın, icra hukuk mahkemesinde maktu harç yatırılarak açıldığı, İstanbul Anadolu 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 29/07/2016 tarihli görevsizlik kararının ardından İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edildiği ancak yargılama aşamasında eksik harcın yatırılmadığı, karar tarihinden sonra dosya istinaf aşamasındayken 21/10/2021 tarihinde davacı tarafça nispi harcın ikmal edildiği anlaşılmakla, mahkemece harç eksikliği giderilmeden yargılamaya devam edilerek esasa yönelik inceleme yapılması hatalı ise de harç ikmal edildiğinden, açıklanan husus eleştiri konusu yapılmıştır.Tapu kaydı incelendiğinde; taşınmaz üzerinde birçok hissedarın bulunduğu, hissedarlardan birinin de davalı … İnş. Taah. San. Tic. A.Ş. olduğu ancak diğer davalı …’nın hissesinin bulunmadığı tespit edilmiştir. Şişli Belediyesi tarafından düzenlenen 07/09/2010 gün 2/61 no.lu yapı ruhsatında; yapı sahibi ve yapı müteahhidi olarak … İnş. Taah. San. Tic. A.Ş. yer almaktadır. Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi; Dava dilekçesi ekinde sunulan, imzasız Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi ile Sarıyer Belediye Başkanlığı’nın 16/02/2017 tarihli yazısı ekinde gönderilen taraflarca imzalanan sözleşme arasında sözleşmenin süresi, inşaat alanı, birim maliyet, hizmet bedeli yönünden farklılıklar bulunmaktadır. Mahkemece öncelikle bu husustaki çelişkinin giderilmesi gerekmektedir. Sarıyer Belediye Başkanlığı’nın 16/02/2017 tarihli yazısı ekinde gönderilen 06/09/2010 düzenleme tarihli ve imzalı Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi incelendiğinde; Sözleşmenin 1. Maddesinde … “Yapı Sahibi”, … Ltd. Şti. “Yapı Denetim Kuruluşu” olarak anılmaktadır. Sözleşmenin 2. Maddesinde; “Yapı sahibine ait İstanbul İli, Şişli Belediyesi, … Mah. … Sitesi Alanı adresinde bulunan ve tapunun … pafta, … ada …-… parsel numarasında kayıtlı arsa/arazi üzerine yapılacak bodrum katları dahil 58 kat toplam 153382 m2 inşaat alanına sahip yapının, yapı denetim kuruluşu tarafından projelerinin incelenmesi, ruhsata ve eklerine uygun olarak yapılmasının denetlenmesi hizmetidir.” Sözleşmenin 3. Maddesinde; “Hizmetin süresi, sözleşmenin imzalandığı 06/09/2010 tarihinden yapı kullanma izninin alındığı tarihe kadar geçen süredir. Yapı ruhsatı alındıktan sonra iki yıl içinde inşaata başlanmadığı veya başlanıldığı halde, başlama müddeti ile birlikte beş yıl içinde bitirilmediği ve bu süre içerisinde ruhsat yenilenmediği takdirde, bu sözleşme başkaca bir bildirime gerek kalmaksızin kendiliğinden sona erer. Bu yapının bitirilmesi için öngörülen süre 36 aydır.” Sözleşmenin 4. Maddesinde; “Yapı denetimi hizmet bedeline, proje ve yapı denetimi ile her türlü muayene ve deney ücreti dahildir. Bu işe ait yapı denetimi hizmet bedeli, Toplam yapı kalan inşaat alanı: 153382 m2 (4708 sayılı Kanunun 1. maddesine göre hesaplanır) Sözleşme Yılı Yapı Birim Maliyeli 945.0 TL/m2 Sözleşme Yılı Yapı Yaklaşık Maliyeti = Toplam Yapı İnşaat Alanı x Yapı Birim Maliyeti = 153382 m2 x 945.0 TL/m2 = 144.945.990 TL’dır. Sözleşme Yılı Hizmet Bedeli = Yapı Yaklaşık Maliyeti x Öngörülen Hizmet Süresine Ait Hizmet Bedeli Oranı = 144.945.990 TL x 3.63 / 100 x 1 = 5.261.539,44 TL’dir. Belirlenen bu miktarın, toplam inşaat alanı bin m2’yi (dahil) geçmeyen yapılar için, yapı sahibi tarafından yapı denetim hesabına defaten yatırılması esastır. Toplam inşaat alanı bin m2’nin üzerindeki yapıların yapı denetim hizmet bedeli yapı sahibinin tercihine göre, defaten veya 5’inci maddede belirtilen taksitler veya kısmi taksitler halinde hesaba yatırılır. Buna ait ödeme makbuzunun bir sureti yapı sahibi tarafından ilgili idareye ve yapı denetim kuruluşuna verilir. Yapı sahibi taksidini peşin olarak yatırmadan, müteakıp bölümün devamına ilgili idarece izin verilmez. Sözleşme yılı hizmet bedeline ilave olarak, yapı sahibi ve yapı müteahhidi veya yapı müteahhidi adına şantiye şefi ile birlikte yapı denetim kuruluşu tarafından her yıl sonu itibariyle düzenlenecek Yönetmelik ekindeki form-21’e uygun seviye tespit tutanağı esas alınmak suretiyle kalan işlere ait hizmet bedeli, uygulama yılı yapı yaklaşık maliyeti ve hizmet bedeli oranına göre yeniden belirlenir. Bu durumda doğabilecek bedel farkı, yapı sahibi tarafından yapı denetim hesabına yatırılır. Bu oranın belirlenmesi sırasında taraflar arasında ihtilaf olması halinde, ilgili idareye müracaat edilerek, seviye tespiti yapılması talep edilir. Belirlenen bu oran üzerinden yapı denetim kuruluşuna ödeme yapılarak yıl sonu itibariyle hesap kesilir. Yapı denetimi hizmet sözleşmesinde belirtilen hizmet süresi, herhangi bir sebeple uzadığı takdirde, uzayan sürenin her altı ayı için Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 26. maddesinde yer alan hizmet oranlarına göre, işin tamamını kapsayacak şekilde ilave hizmet bedeli ödenir. Sözleşmede belirtilen hizmet süresi herhangi bir nedenle kısaldığı takdirde, işin tamamı üzerinden, kısalan sürenin her altı ayı için söz konusu hizmet oranları %5 azaltılarak ödenir.” Sözleşmenin 5. Maddesinde; “Yapı denetim hizmet bedeli, aşağıdaki tabloda açıklandığı şekilde, Yönetmelik eki form-22’ye uygun olarak düzenlenen hakediş raporu ile ilgili idaresince yapı denetim kuruluşuna ödenir.” denilerek tabloda ise; “Ruhsat alınması aşamasında ödenecek olan proje inceleme bedeli %10 Kazı ve temel üstü kotuna kadar olan kısım %10 Taşıyıcı sistem bölümü %40 Çatı örtüsü, dolgu duvarları, kapı ve pencere kasaları, tesisat alt yapısı dahil yapının sıvaya kadar hazır duruma getirilmiş bölümü %20 Mekanik ve elektrik tesisatı ile kalan yapı bölümü %15 İş bitirme tutanağının ilgili idare tarafından onaylanması %5” olarak belirtilmiştir. Sözleşmenin 7. Maddesinde; “Yapı sahibi, yapı denetim hizmet sözleşmesini bizzat veya hukuken temsile yetkili vekili aracılığı ile imzalamak zorundadır.Yapı sahibinin aynı zamanda yapı denetim kuruluşunun denetçisi olduğu hâllerde, yapı sahibi olan denetçiye görev verilmemek kaydı ile, mensubu olduğu yapı denetim kuruluşunca işin denetiminin üstlenilmesi mümkündür…” hükmü yer almaktadır. İhtarnameler; Davacı vekili tarafından, davalı …’ya Kadıköy … Noterliği’nden keşide edilen 16/11/2015 tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnameyle; Sarıyer ilçesi … Mah. … ada …-… parselde bulunan … YİBF numaralı işe ait yapı denetim sözleşmesinin 3 Nolu hakkediş tutarının yapı sahibi ve/veya müteahhidi tarafından Sarıyer Belediye Başkanlığı yapı denetim hesabına yatırılmaması ve hakedişin taraflarına ödenmemesi, 2 yılı aşkın süredir inşaatın yapımına başlanılmaması sebebiyle feshedildiği bildirilmiştir. Davacı vekili tarafından, davalılara Beyoğlu … Noterliği’nden keşide edilen 19/11/2015 tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamede ise; 2015 yılı sonu seviye tespit işleminin Sarıyer Belediyesi tarafından onaylandığı, müvekkili şirketin denetim hizmetine ait 3 nolu hakediş raporu gereğince 314.706,73 TL hakedişi oluştuğu belirtilerek, anılan hakediş tutarının ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 2 iş günü içerisinde Sarıyer Belediye Başkanlığı yapı denetimi hesabına yatırılarak dekont örneğinin gönderilmesi istenerek aksi taktirde yasal yollara başvurulacağı ihtar edilmiştir. Sarıyer Belediye Başkanlığı’nın 24/10/2017 gün … sayılı yazısında; Sarıyer, … Mah., … ada … no.lu parselin 30/03/2014 tarihinden itibaren Sarıyer ilçesi sınırlarına dahil edildiği, bahse konu … parselin … Mah. … ada … parsel, … ada …, …, …, …, …, …, … ve … parseller, … ada …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … parseller … ada …, …, …, …, …, …, …, …, …, … parseller, … ada …, …, … parseller ile adalar arasındaki kadastral boşluklarının birleştirilmesiyle oluştuğu, İstanbul 10. İdare Mahkemesi’nin 2013/1843 Esas sayılı dosyasıyla 04/03/2010 gün 64 sayılı Şişli Belediye Meclis Kararı ve bu kararın dayanağı olan … ada yeni … parseli de kapsayan 26/02/2007 tt.li 1/5000 ölçekli … Mah. …, …, …, … adalar Mevzi İmar Planı’nın iptaline karar verildiği, söz konusu parselin plan dışı alanda kaldığı, bu aşamada herhangi bir imar uygulaması yapılamadığı, Söz konusu parsele ilişkin imar işlem dosyasında yapılan incelemede Şişli Belediyesi tarafından 07/09/2010 gün 2/61 sayıyla yapı ruhsatı düzenlendiği ve yasal süresi olan 5 yılın dolduğu, 19/11/2015 tarihinden önce yapı ruhsatı için herhangi bir başvuru belgesine rastlanılmadığı bildirilmiştir. Bilirkişi raporları; 1-Mali müşavir ve inşaat mühendisi bilirkişi heyetinden alınan 24/04/2018 tarihli raporda; -Yapı denetimi hizmet sözleşmelerinin 4708 sayılı Kanunun 5. maddesi hükmü gereği yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilmesi gerektiği, mevzuat hükümleri gereğince yapı denetim sözleşmelerinden sorumluluk kural olarak yapı malikine ait ise de yapı maliki ile yüklenicinin aralarındaki sözleşmeyle bunun aksini yani yapı denetim bedelinden yüklenicinin sorumlu olacağını açıkça kararlaştırabilecekleri, somut olayda taşınmazda çok sayıda hissedar bulunduğu, sözleşmeyi davalı …’nın imzaladığı, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicisinin diğer davalı …A.Ş. olduğu, 07/09/2010 gün 351592 sayılı … Bankası Altunizade Ticari Şubesi’nin dekont örneğinden yapı denetim sözleşmesinin ilk %10’luk dilimine ilişkin 620.862,00 TL yapı denetim ücreti ödemesini davalı …A.Ş.’nin yaptığı, sözleşmeyi imzalaya …’nın yüklenici şirketin yönetim kurulu başkanı olduğu, bu nedenle sorumluluk konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu, -Taşınmaza ilişkin 07/09/2010 gün 2/61 sayılı yapı ruhsatı verildiği, yapı ruhsatının düzenlendiği gün mevzuat kapsamında yapı denetim bedeli ücretinin ilk dilimi olan %10 karşılığının ödendiği, yapı denetim ücretinin ilk %10’luk diliminin gerek sözleşme gerek yasa gereği ruhsat alınması aşamasında ödenecek olan proje inceleme bedeli olduğu, ikinci %10’luk birimin kazı ve temel üstü kotuna kadar olan kısımla ilişkili olduğu, ikinci %10’luk dilim aşamasına göre hizmet verilmediği, beyanlardan anlaşıldığı kadarıyla herhangi bir temel atılmadığı, ruhsata esas imar durumunun iptal edildiği ve plan dışı kaldığının Sarıyer Belediye Başkanlığı’nın 24/10/2017 tarihli yazısından anlaşıldığı, hal böyle olunca ücretin ilk %10’luk dilime göre verilen hizmet kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği, Sarıyer Belediye Başkanlığı’nın 16/02/2016 tarihli yazısı ekinde gönderilen YİBF … sıra sayılı tarafların imzasına havi yapı denetim sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak 07/09/2010 ödeme/ruhsat tarihi itibariyle ilk (% 10’luk dilimin) hakedişin düzenlenmesi gerekeceği; buna göre ilk hakediş tutarı; [(153.382,00 m2 x 945,00 TL/m2 x 3,63/100) x 0,10] = 526.153,94 TL olduğu, %18 KDV tutarı olan 94.707,71 TL’nin ilavesi sonucu ilk %10 hak ediş toplamının 620.861,65 TL olduğu, 07/09/2010 tarihli … Bankası Altunizade Ticari Şube’nin dekont içeriğine nazaran 620.862,00 TL yatırıldığı, bir başka anlatımla ilk %10’luk taksitin sözleşme hükümlerine, sözleşme tarihine ve hak edişin düzenlenme aşaması olan ruhsat tarihine göre uygun olduğu ve eksik ödeme bulunmadığı, -Her ne kadar Belediye Başkanlığı’nın yazısı ekinde 2011 yılına ilişkin aynı hakediş düzenlenerek 2011 yılı birim fiyatı uygulanmak suretiyle KDV dahil 679.991,33 TL tahakkuk yapılmış ise de, ilk %10’luk birimin ruhsat alınması aşamasında ödenecek proje inceleme bedeli olmasına göre 07/09/2010 tarihli birim fiyatın kullanılması zorunlu olduğu gibi sözleşme ve yasa hükmü gereği olduğu, bir başka anlatımla proje inceleme ücretinin ruhsatla aynı tarihte olması gerekeceği, bu tarihte düzenlenmesi gereken hak edişin 2011 yılında yeniden düzenlenerek yüklenici aleyhine fiyat farkı çıkarılamayacağı, zira bahse konu ücretin ruhsatla beraber aynı anda alındığı,-Davacının, dava dilekçesi ekinde sunduğu imza taşımayan 3 nolu hak ediş olarak nitelenen belgenin varsayım olarak idarece düzenlendiği kabul edilse bile, gerçekleşme oranının ilk dilim olan %10 olarak gösterildiği, 2014 yılı birim fiyatı ve ruhsat süresinin uzadığından bahisle %5,31 oranı kullanılmak suretiyle fiyat farkı oluşturulduğu, varsayım olarak idarece bu yönde 2014 yılı sonunda (davacıya göre 2015 yılı sonu) yeniden proje inceleme denetim ücreti olan ilk %10 karşılığı için davacının 07/09/2010’da edimini yerine getirdikten sonra yeniden aynı hakedişe 3. hakediş yüklenemeyeceği, 3. hakedişin mevzuat gereği taşıyıcı sistem bölümünün tamamlanmasından sonra söz konusu olduğu, esasen içeriğinden anlaşıldığı üzere ilk %10’luk ücret karşılığının düzenlendiği ancak buna ilişkin hakediş daha önce ruhsat aşamasında düzenlendiği için fiyat farkı oluşturulamayacağı yönünde görüş bildirilmiştir.2-Yapı denetim uzmanı bilirkişiden alınan 26/10/2018 tarihli raporda;-Davaya konu inşaatın, imar planlarının iptali neticesinde durdurulduğu, taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin hükümsüz kaldığı ve feshedildiği,-Sözleşme feshedilmeden önce davacı Yapı Denetim Firması tarafından, 4708 sayılı Yasa ve bağlı Uygulama Yönetmeliği hükümlerine göre hizmet hakedişlerinin yönetmelikte belirlenen oranlara göre fazlar halinde tahsil edileceği, bu doğrultuda “Ruhsat ve Proje İncelemesi” adı altındaki yapı maliyetinin %10’u olan 1.Hakedişin alındığı, Yapı Denetim Yönetmeliğinde ikinci %10 luk dilimi kapsayan 2.Hakedişin “Temel Üst Kotu”nun tamamlanması halinde alınacağının hüküm altına alındığı,-Dava konusu … No.lu parselin birçok parselden ve adalar arasındaki kadastral boşlukların birleştirilmesiyle oluştuğu, Bilirkişi Kurulunda yer alan Fen Bilirkişi Raporunda görüleceği gibi davaya konu parsel çevresinde …sokaklar ile yol ve dava dışı parsellerle çevrildiği, parsel üzerinde derinliği -21mt, yüzölçümü..m2 olan natamam kazı ve kazı çevresine iksa amaçlı fore kazıklar çakıldığı, kazık bağ kirişlerinin atıldığı, kazı zemininde herhangi bir temel betonu atılmadığı, -4708 sayılı Yapı Denetim Yasasının ilgili Yönetmelik 6.madde 3.fıkrasının amir hükmü olan; “işyeri teslimi yapıldıktan sonra, ihtisas alanlarına göre kontrol elemanları tarafından, Temel Bölümünün İnşası sırasında gerekli denetim ve gözetim yapılır, Temel Kalıp ve Donatı İmalatı Kontrol Tutanağı, Temel Topraklanması Kontrol Tutanağı ve Beton Döküm Tutanağı tanzim edilerek, yapılan işlerin uygunluğu onaylanır.” maddesine uygun bir tutanak düzenlendiğine dair dosyada herhangi bir belgeye ve tutanağa da rastlanmadığı, davacı yapı denetim firmasınca bu tutanakların hazırlanmadığı,-Davacının talep ettiği 2.faz Hakediş seviyesinin “Temel Üst Kotu” olarak belirlendiği, Temel’in bir dizi imalatların yapılmasıyla vücut bulacağı, bu imalatların; derin kazılarda kazı çeperinin kaymaması için iksa (fore kazık, istinat duvarı) yapılması, temel alt blokajlarının döşenmesi, temel donatılarının projesine uygun olarak bağlanması, elektrik ve sıhhi tesisatların beton/toprak altında kalan imalatlarının yapılması, temel betonunun projesine uygun şekilde dökülmesi, temel üst kotunda teknik şartnameye ve projesine uygun çap ve sayıda taşıyıcı kolonların donatı filizlerinin bırakılması, temel drenajlarının yapılması, temel izolasyonun yapılması, temel toprak dolgularının yapılmasının teknik ve zorunlu uygulamalar olduğu, bu imalatların tümünün yapılması neticesinde temel imalatının yapılmış sayılacağı,-Huzurdaki davaya konu Temel imalatları, çokgen geometrik bir yapıdaki 24.328,18m2 alana sahip parselin çevre uzunluğunun 800mt olduğu, söz konusu parsel üzerinde 10.910m2 lik alanda kazı yapıldığı, temel imlatlarının teknik şartnameye ve projesine uygun olarak tamamlanmadığı, temel kazısı natamam olarak yapılmış ve 380mt uzunluğunda, parselin üç tarafını çevreleyecek şekilde yine natamam iksa (fore kazık) çalışmaları yapıldığı, bu imalatların 2. faz hakedişi için öngörülen oransal payı % 10 olan “Temel Üst Kotu” seviyesine ulaşmadığı ve ilgili yasada belirtilen hakediş seviyesine gelmediği, yapılan imalatların gerçekleşme oranının %1 mertebesinde olduğu, imar planlarının iptaliyle birlikte sözleşmenin iptali aşamasında, yasa ve yönetmeliklerin ön gördüğü “Seviye Tespit Tutanağı”nın da düzenlenmediği ve inşaatın hangi seviyede bırakıldığının tarafların ortak imzasıyla hazırlanmış bir tutanakla belirlenmediği, -Bu durumda; 2.Hakedişte Alınması Gereken Bedel: Sözleşme Yılı Hizmet Bedeli = Yapı Yaklaşık Maliyeti x Öngörülen Hizmet Süresine Ait Hizmet Bedeli Oranı: 169.794.120 TL x 5,31/100 (yönetmelik yer alan 5 yıllık hizmet süresine göre) x 1 = 90.160,70 TL olacağı, -Davalının savunmasında belirttiği “…imar planlarının iptal edilmesiyle inşaatın durdurulması neticesinde Yapı Denetim Hizmetlerinin yapılamayacağı bu nedenle herhangi ibr hakedişin düzenlenemeyeceği…” şeklindeki iddiasının hukuki nitelikte olması nedeniyle taraflarınca değerlendirilemeyeceği yönünde görüş bildirilmiştir. Davalı … yönünden inceleme; 4078 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun, “Yapı Denetim Kuruluşları ve Görevleri” başlıklı 2. Maddesinde; “Bu Kanun kapsamına giren her türlü yapı; Bakanlıktan aldığı izin belgesi ile çalışan ve münhasıran yapı denetimi ile uğraşan tüzel kişiliğe sahip yapı denetim kuruluşlarının denetimine tabidir. Yapı denetim hizmeti; yapı denetim kuruluşu ile yapı sahibi veya vekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütülür. Yapı sahibi, yapım işi için anlaşma yaptığı yapı müteahhidini vekil tayin edemez.” “Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmeleri” başlıklı 5. Maddesinde; “(Değişik birinci fıkra:11/5/2018-7143/19 md.) Yapı denetim hizmet sözleşmeleri, yapı sahipleri ile Bakanlıkça yayımlanacak usul ve esaslara göre elektronik ortamda belirlenen yapı denetim kuruluşları arasında akdedilir. Bu sözleşmenin bir sureti taahhütname ekinde ilgili idareye verilir. Yapı denetim hizmet sözleşmeleri Bakanlıkça belirlenen haller dışında feshedilemez.” hükmüne yer verilmiştir. Buna göre 4078 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 2. maddesi ile aynı kanunun 5. maddesindeki hükümler uyarınca yapı denetim hizmetini veren şirkete karşı yapı denetim hizmet bedelinin ödenmesinden arsa sahibi sorumlu olup taraflar arasında yapılan sözleşme ile yapı denetim hizmet bedelinden yapı müteahhidin sorumlu olduğunun kararlaştırılması da bu sorumluluğu değiştirmeyecektir. Bu husus Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 02/12/2015 tarih 2014/35361 E. 2015/35230 K. Sayılı ilamında “…Davalı arsa sahibi ile dava dışı yüklenici … arasında imzalanan Büyükçekmece … Noterliği’nin 05.08.2007 tarih ve … yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki gayrımenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapı denetim hizmet bedelinin ödenmesinden davalı arsa sahibine karşı dava dışı yüklenici sorumlu ise de 4708 sayılı Yapı Denetim Yasa’sının 2. maddesindeki, “…Yapı denetim hizmeti, yapı denetim kuruluşu ile yapı sahibi veya vekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütülür. Yapı sahibi, yapım işi için anlaşma yaptığı yapı müteahhidini vekil tayin edemez.” ve aynı Yasa’nın 5. maddesindeki, “Yapı denetim hizmet sözleşmeleri, yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilir…Yapı denetim hizmet bedeli, yapı denetim kuruluşlarının hizmet bedellerinin ödenmesinde kullanılmak üzere yapı sahibince il muhasebe birimlerinde açılacak emanet nitelikli hesaba yatırılır.”şeklinde düzenlenen hükümler uyarınca yapı denetim hizmetini veren şirkete karşı yapı denetim hizmet bedelinin ödenmesinden arsa sahibi sorumlu olduğu” şeklinde ifade edilmiştir. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 28/11/2019 tarihli 2016/25151 E. 2019/11671 K. sayılı ilamında da, aynı yasa hükümleri uyarınca yapı denetim hizmetini veren şirkete karşı yapı denetim hizmet bedelinin ödenmesinden arsa sahibinin sorumlu olduğu, Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinde yapı denetim hizmet bedelinden yüklenicinin sorumlu olduğunun kararlaştırılmasının ise bu sorumluluğu değiştirmeyeceği belirtilmiştir. Bu nedenle 4078 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 2. maddesi ile aynı kanunun 5. maddesindeki amir hükümleri uyarınca davacının, hizmet ücretinden arsa maliklerinin sorumlu olacağı gözetilerek, davalı … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmemesi hatalı olmuştur.Davalı … San. Tic. A.Ş. yönünden inceleme; 05/02/2008 tarih ve 26778 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’nin 23/1.maddesinde; “Yapı ruhsatı alındıktan sonra iki yıl içinde inşaata başlanmadığı veya başlandığı halde, başlama müddeti ile birlikte beş yıl içinde yapı bitirilemediği ve bu süre içerisinde ruhsat yenilenmediği takdirde, yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilen sözleşme başkaca bir bildirime gerek kalmaksızın kendiliğinden sona erer. Bu durumdaki işler için ilgili idare tarafından onaylanmış seviye tespiti İl Yapı Denetim Komisyonuna gönderilir. Söz konusu işin inşaat alanı, yapı denetim kuruluşu ile birlikte, denetçi mimar ve mühendisleri ile yardımcı kontrol elemanlarının sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından minha edilir. Yapı sahibi, yeni bir yapı denetim hizmet sözleşmesi imzalayarak işe devam edebilir.” 23/6.maddesinde; “Fesih işlemi sonrasında yapı sahibi, yapı denetim kuruluşu ve yapı müteahhidi tarafından ek-22’de gösterilen form-20’ye uygun seviye tespit tutanağı tanzim edilir ve ilgili idarenin onayına sunulur.” 26/4.maddesinde; “Yapı denetimi hizmet sözleşmesinde belirtilen hizmet süresi, herhangi bir sebeple uzadığı takdirde, uzayan sürenin her yılı için üçüncü fıkrada belirtilen hizmet oranlarına göre, işin kalan kısmını kapsayacak şekilde ilave hizmet bedeli ödenir. Sözleşmede belirtilen hizmet süresi herhangi bir nedenle kısaldığı takdirde, işin tamamı üzerinden, kısalan sürenin her yılı için üçüncü fıkrada belirtilen hizmet oranları %5 azaltılarak ödenir.” hükümleri yer almaktadır. Sarıyer Belediye Başkanlığı’nın 16/02/2017 gün 3437 sayılı yazısı ekinde gönderilen kayıtlar ve bilirkişi raporları birlikte incelendiğinde; 06/09/2010 tarihli Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi imzalandığı, Şişli Belediyesi tarafından 07/09/2010 gün 2/61 no.lu yapı ruhsatı düzenlendiği, Davalı şirket tarafından 07/09/2010 tarihinde … Bankası Altunizade Ticari Şubesi’nden Şişli Belediye Başkanlığı Yapı Denetim hesabına yapı denetim sözleşmesinin ilk %10’luk dilimine ilişkin 620.862,00 TL yapı denetim ücreti ödendiği, Ancak bu bedelin davacıya ödenmemesi üzerine, davacı tarafından Şişli Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’ne yazılan 30/05/2011 tarihli dilekçe ile Bayındırlık Bakanlığı Yapı Denetim Sistemine ruhsat girişi yapılmadığı için %10 hakedişin taraflarına ödenmediği belirtilerek, ruhsat girişinin yapılması ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yapı Denetim Komisyonuna verilmek üzere seviye tespit tutanağının hazırlanarak verilmesinin talep edildiği, talep üzerine 1 no.lu hakediş raporunun “ruhsat alınması aşamasında ödenecek olan proje inceleme bedeli %10″, gerçekleşen oran %10”, bedelin KDV dahil 679.991,33 TL olarak düzenlendiği görülmektedir. Davalı tarafça 07/09/2010 tarihinde … Bankası Altunizade Ticari Şubesi’nden Şişli Belediye Başkanlığı Yapı Denetim hesabına yapı denetim sözleşmesinin ilk %10’luk dilimine ilişkin 620.862,00 TL yapı denetim ücreti ödenmesine rağmen, aynı oranın yer aldığı 1 no.lu hakediş raporunun, sözleşme ve mevzuata göre “Ruhsat alınması aşamasında ödenecek olan proje inceleme bedeli” olarak mı düzenlendiği, yine 3.hakedişin kayıtlarında olup olmadığı, 3.hakedişin kayıtlarında mevcut ise bu hakedişin düzenlenme gerekçesi ve bedelinin hesaplanması hususlarında bilgi alınmalıdır. Davalı tarafça cevap dilekçesinde baştan Şişli Belediyesi’nin sınırları içindeki taşınmazın Sarıyer Belediyesi sınırları içinde kaldığını, … ve … parsellere ait yerin imar durumunun iptali için İstanbul 10. İdare Mahkemesi’nin 2010/1149 Esas sayılı dosyası ile Sarıyer Belediyesi aleyhine dava açıldığını, müvekkillerinin bu davaya müdahil olarak katıldıklarını, verilen karar sonunda imar planlarının iptal olduğunu, kararın kesinleştiğini ve artık inşaat yapılmasının mümkün olmadığını ifade etmektedir. Ancak dosya kapsamında idare mahkemesi dosyası mevcut olmadığından kararın hangi tarihte verildiği belli değildir. İlgili dosya getirtilerek 05/02/2008 tarih ve 26778 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’nin 23/1.maddesi kapsamında sözleşmenin değerlendirilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, mahkemece davalı … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi, davalı … Taah. San. Tic. A.Ş. yönünden ise eksiklikler ikmal edildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1208 E. 2018/1367 K. Sayılı ve 27/12/2018 karar tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE, 3-Davacı tarafça yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1.g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/02/2023