Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2023/948 E. 2023/700 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/948
KARAR NO: 2023/700
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 2. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 15/03/2023 ara karar
NUMARASI: 2023/41 E.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/06/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin 2010 yılından beri aydınlatma ve elektrik ürünleri sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin, müvekkili şirketin 4 adet bahçe aydınlatması ürün için TPMK nezdinde tasarım tescili gerçekleştirdiğini, İstanbul Karaköy’de sürekli satış yaptığı firmalar tarafından 2022 yılı Kasım ayında muhatap …’nın müvekkilinin 4 adet tasarım ürününü taklit ettiğini ve daha ucuz fiyatla satışa sunduğundan haberdar olduğunu, “… Mah. … Cad. No:…/İstanbul” adresinde bulunan işletmede ve belirtilen internet sitelerinde delil tespiti yapılarak, muhatabın belirtilen ürünleri kalıplar ile ürettiğnin ve ticaret mevkiine koyduğunun, muhatap … Aydınlatma’nın müvekkilinin …,… ve … sayılı tasarımlarının tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, tespit sonucu, karşı tarafın, müvekkilinin …, .. ve …, … tescil numaralı tasarımlarından doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturan tüm fiillerinin önlenmesi ve durdurulmasına, tecavüz ve haksız rekabet oluşturan üretim kalıplarına, ürünlerin görsellerini üzerinde taşıdığından ürün ambalajlarına, ticaret mevkiinde online ve dükkanlarda satışa arz edilmiş ürünlere ve bu ürünlerin tanıtımına dair hazırlanmış broşürler, afiş, tanıtım vb.tüm iş ve tanıtım evrakına el konulmasına, tecavüz ve haksız rekabet oluşturan ürünlerin online satış sitelerinden satışının durdurulmasına, anılan internet sitesi sahiplerine müzekkere yazılarak satış faaliyetlerinin durdurulmasına, tecavüz ve haksız rekabet oluşturan ürünlerin internet sitesi ve sosyal medya hesaplarından tüm tanıtımlarının çıkarılmasına, çıkarılamıyorsa, belirtilen adreslerdeki internet sitesi ve online satış yeri ile sosyal medya hesaplarına erişimin engellenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği görülmüştür. İlk derece Mahkemesince … değişik iş sayılı dosya üzerinden verilen 19/01/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile; 100.000,00 TL teminat karşılığında -https://www…com/…, -https://www…com/…, -https://www….com/…, -https://…, -https://www…com/…-https://www….com/…, -https://www….com…, -https://www….com/…, -https://www…, -https://www…com/pd/.., -https://www….html internet adreslerine Türkiye’den erişimin tedbiren engellenmesine karar verildiği görülmüştür. Daha sonra Mahkemece 2022/309 değişik iş sayılı dosyası üzerinden verilen 30.01.2023 tarihli ek karar ile, https://www….com/… internet adresine Türkiye’den erişimin tedbiren engellenmesine, talep eden adına tescilli …, … ve …, … numaralı tasarımlarına benzer olduğu tespit olunan ve görsellerine yer verilen, karşı tarafa ait …, …, … ve … kod numaralı ürünlerin görsellerini üzerinde taşıyan ürün ambalajlarına ve bu ürünlerin tanıtımlarına dair hazırlanmış broşürlere, afiş, tanıtım vb.tüm iş ve tanıtım evrakına tedbiren el konularak yed-i emine teslimine karar verildiği görülmüştür. Mahkemenin 01.02.2023 tarihli tashih kararı ile “talep eden adına tescilli …, … ve …, … numaralı tasarımlarına benzer olduğu tespit olunan ve görsellerine yer verilen, karşı tarafa ait …, …, … ve … kod numaralı ürünlerine ve münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılmaları kayıt ve koşuluyla kullanılan kalıplara tedbiren el konularak yed-i emine teslimine” şeklindeki kararın “talep eden adına tescilli …, … ve …, … numaralı tasarımlarına benzer olduğu tespit olunan ve görsellerine yer verilen, karşı tarafa ait …, …, … ve … kod numaralı ürünlerin görsellerini üzerinde taşıyan ürün ambalajlarına ve bu ürünlerin tanıtımlarına dair hazırlanmış broşürlere, afiş, tanıtım vb.tüm iş ve tanıtım evrakına tedbiren el konularak yed-i emine teslimine” olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.Karşı yan vekili itiraz dilekçesinde özetle; Talep edene ait ürünler ile müvekkiline ait ürünlerin karşılaştırmasını ürünler üzerinden değil, internetteki görseller üzerinden yapıldığını, sadece internetteki görseller üzerinden yapılan karşılaştırma ve inceleme sağlıklı sonuçlar vermediğini, konusunda uzman bilirkişi heyetince yapılacak inceleme neticesinde tescilli tasarım ürünlerin müvekkiline ait ürünler ile genel izlenim itibarıyla benzer olmadığı ortaya çıkacağını, ayrıca tescilli tasarım ürünler yenilik içermediği gibi, ayırt edici özelliğe de sahip olmadığını, bu nedenle teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise mahkemenin belirleyeceği teminat ile ivedilikle kaldırılmasına, konusunda uzman başka bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına, müvekkili şirketin davacının …,… ve …,… sayılı tasarımlarının tescilinden doğan haklara tecavüz etmediğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Dava dışı … Limited Şirketi yetkilisi … 17.02.2023 tarihli dilekçesi ile; 19.01.2023 tarihli ihtiyati tedbir kararı gereğince şahsına ait olan hepsiburada ve trendyolda bulunan sunlighttr sayfalarına erişimin engellemesine karar verildiğini, ancak karşı tarafın … – … olduğu, dosyada taraf sıfatının olmadığını, dava konusu erişim engeli verilen internet satış sayfalarındaki ürünleri karşı taraf …’dan satın alarak sayfalarında satışa sunduğunu, talep eden tarafla herhangi bir alakasının olmadığını, dava konusu ürünlerin imalatçısı değil, yalnızca karşı taraftan satın alarak sayfalarında satışa sunan tacir olduğunu, ayrıca dava konusu 4 adet ürün olmasına rağmen şahsına ait olan hepsiburada ve trendyolda bulunan satış sayfalarının tamamına erişim engeli konulduğunu, ihtiyati tedbir kararı neticesinde çok büyük zararlara uğradığını, bu nedenle mahkemenizce verilmiş ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, tedbirin kaldırıldığı hususunun iİlgili pazar yerlerine bildirilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince 15.03.2023 tarihli ara karar ile; ”…Mahkememizce erişim engeli kararı verilen linklerin davalıya ait olmadığı, dava dışı … Elektrik Ltd. Şti.’ne ait olduğu yönündeki beyan ve iddianın aksine dosyada delil bulunmadığı, bu itibarla dava tarafı olmayan 3. kişinin hak ve menfaatlerini etkileme ihtimali bulunan erişim engelinin kaldırılması gerektiği anlaşıldığından Mahkememizce 2022/309 D.İş sayılı dosya üzerinden verilen 19/01/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararındaki erişim engellerinin tümünün kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. …Buna göre, alınan rapor ve tüm dosya kapsamına göre davacı vekilinin sair ihtiyati tedbir talebi için yaklaşık ispat koşulları oluştuğu, davalının mahkememizce verilmiş ihtiyati tedbir kararına karşı yapmış olduğu sair itirazlarının tahkikat aşamasında incelenecek ve değerlendirilecek iddialar olduğu, bu aşamada mevcut delil durumu itibariyle tedbir kararı verilebilmesinin yasal koşullarının bulunduğu anlaşıldığından tahkikat aşamasında alınacak heyet raporundan sonra yeniden değerlendirilmek üzere bu aşamada itirazın reddine…” şeklinde ara karar ile itirazın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Söz konusu tedbir kararı ile, müvekkilinin ticari itibarı zedelendiği gibi, alıkonulan kalıplar, dava konusu dışında diğer ürünlerinin üretiminde de kullandığı için ticari hayatının tehlike altına girdiğini, yargılama yapılmaksızın verilen ihtiyati tedbir kararının, müvekkilinin dava konusu olsun olmasın bir çok ürününü üretmesini engellediğini, halbuki açılan tazminat davası ile davacının haklı çıkması halinde tüm zararının zaten karşılanmış olacağını, hukuka ve yasalara aykırı olarak verilen tedbir kararının, müvekkilinin ticari faaliyetlerini ciddi derecede olumsuz etkilediğini, teminat karşılığıyla da olsa ihtiyati tedbir kararının ivedilikle kaldırılması gerektiğini, Mahkemece iki kişilik bilirkişi heyeti görevlendirilmesine rağmen müvekkiline ait işyerine bir tek bilirkişi geldiğini, sözde yerinde inceleme yapıldığını, ancak müvekkilinin taklit ettiği iddia edilen ürünlerin numunelerinin dahi alınmadığını, davacının işyerinde ise hiçbir inceleme yapmadığını, sonuç olarak davacıya ait dava konusu ürünler ile müvekkiline ait ürünlerin karşılaştırılmasının ürünler üzerinden değil, internetteki görseller üzerinden yapıldığını, sadece internetteki görseller üzerinden yapılan karşılaştırma ve incelemenin sağlıklı sonuçlar vermeyeceğini, bilirkişi heyetinin, ürünlerin benzer ve farklı yönlerini raporlarında ortaya koymadıklarını iki kişilik bilirkişi heyetinde konunun uzmanı olmayan bilgisayar mühendisine yer verilmesinin bir mantığı da olmadığını, Davacıya ve müvekkillerine ait ürünler mevcut olup, bu ürünleri Mahkemeye sunmaya hazır olduklarını ve konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetince her iki tarafın ürünleri üzerinde inceleme yapılarak rapor hazırlanması talebi olmasına rağmen yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmaksızın tedbir talebine itirazın reddedildiğini, Davacının dava konusu …,… ve …,… sayılı tasarımlarının hiç birisinin yenilik içermediğini, bu ürünlerin tamamının davacının tescil tarihinden önce dünyada kamuya sunulmuş ürünler olduğunu beyan ederek HMK’nun 395. ve 396.maddeleri dikkate alınarak anılan tedbirini kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Talep, Mahkemece 15.03.2023 tarihli ara karar ile, ihtiyati tedbire itirazın kısmen kabulüne, dava dışı şirkete ait internet sitelerine erişimin engellenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, sair tedbirin devamına yönelik ara kararın istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasından ibarettir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 159/1. maddesinde, sinai mülkiyet haklarına tecavüz olduğunu ispatlamak şartıyla ihtiyati tedbir talep edilebileceği, 159/3. maddesinde ise ihtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. HMK’nın 389/1. maddesinde, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesinin yer aldığı, düzenlemeye göre, tedbir kararına hükmedilebilmesi için; şartlara uygun tedbir kararı verilmemesi halinde mevcut durumda olabilecek değişiklik nedeniyle hakkın elde edilmesinin zor hatta imkansız hale gelmesine yönelik kuvvetli endişenin bulunması gerektiği, ayrıca HMK’nın 390/3. maddesinde, “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” şeklinde düzenleme yer aldığı, düzenleme gereği, ihtiyati tedbir kararının verilmesi için tam bir ispat aranmadığı, talebin yeterliliği hususunda mahkemeye kanaat verecek delilerin varlığının yeterli olduğu görülmektedir. Mahkemece aldırılan bilirkişi raporuna, tarafların iddia ve savunmalarının mahiyetine göre; ”davacı tasarımının yenilik içermediği, daha önce kamuya sunulduğu ve bilgilenmiş kullanıcı yönünden belirgin farklılıklar içermediği” şeklindeki davalı iddialarının yargılamayı gerektirdiği, gelinen aşamada “talep eden adına tescilli …, … ve…, … numaralı tasarımlarına benzer olduğu tespit olunan ve görsellerine yer verilen, karşı tarafa ait …, …, … ve … kod numaralı ürünlerin görsellerini üzerinde taşıyan ürün ambalajlarına ve bu ürünlerin tanıtımlarına dair hazırlanmış broşürlere, afiş, tanıtım vb.tüm iş ve tanıtım evrakına tedbiren el konularak yed-i emine teslimine” şeklinde verilen karara yönelik itirazın reddine karar verilebilmesi için yaklaşık ispat koşullarının gerçekleştiği, dolayısıyla ilk derece mahkemesince tedbire itirazın kısmen kabulüne dair kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış olmakla, aleyhine tedbir kararı verilen tarafça ileri sürülen istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 2. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 15/03/2023 tarih ve 2023/41 E., sayılı ara kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15/06/2023