Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2023/1481 E. 2023/1361 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1481
KARAR NO: 2023/1361
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 2. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 05/07/2023
NUMARASI: 2023/88 E. –
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/11/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; Davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen … sayılı marka tescil belgelerinin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın kötüniyetin varlığına ilişkin iddialarının yerinde olmadığını, kötüniyetin varlığının ispatlanamadığını, davacının markasının tanınmış olmadığını, TPE’nin davacı markasının tanınmış marka iddiasını ve eskiye dayalı kullanım iddiasını haksız bulduğunu, tescil ile kazanılmış bir sınai mülkiyet hakkının, yeterli inceleme yapılmaksızın tedbir kararı ile kısıtlandığını, davacı tarafından yaklaşık ispatın söz konusu olmadığını, dava açılmadan önce markanın terkini için davacı yan müvekkili ile görüşmeler yapıldığını müvekkilinin beyan ettiğini, yani müvekkili kendisine dava açılacağından haberdar olmasına rağmen markayı devretmediğini, öncelikle tedbirin kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise teminat miktarının arttırılmasını talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece; “Davalı vekilinin mahkememizce verilmiş ihtiyati tedbir kararına ve teminat miktarına yapmış olduğu itirazların ayrı ayrı REDDİNE,” karar verilmiştir.
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme 05/07/2023 tarihli htiyati tedbir kararına ve teminat miktarına yapmış olduğu itirazların reddine karar verdiğini, bu karar hatalı olup, kararın kaldırılması gerektiğini, … tescilli markanın 3. kişilere devrinin engellenmesi amacıyla sayın mahkemece tedbir kararı verildiğini, 05/07/2023 tarihli htiyati tedbir kararına ve teminat miktarına yapmış olduğu itirazların reddine kararının istinaf incelemesinde neticesinde kaldırılması ve müvekkil markasına konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına aksi takdirde teminat miktarının artırılmasını, yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İstinafa Cevap: Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davada talep edilen tedbir, dava konusu … sayılı “…” markasının nin mı sırasını raf teşkili sağlanması hususunda zorluk ve verilecek kararın infazında sıkıntı yaşanmaması adına üçüncü kişilere devredilmesinin önlenmesini dava konusu markanın yalnızca dava sonuçlanana ve esas hakkındaki hüküm kesinleşene kadar üçüncü kişilere devrinin önlemesine karar verilmiş olduğunu, ilgili tedbirin infazı da bu kapsamda gerçekleştirildiğini, ayrıca bu denli sınırlı bir biçimde tanzim edilen devrin önlenmesine yönelik tedbir kararı için yerel mahkemece 10.000 TL tutarında teminat ödenmesi öngörüldüğünü, ve ilgili teminat davacı tarafından süresinde yatırılarak tedbir işlemi gerçekleştirildiğini, mahkemenin takdirinde bir durum olduğu için herhangi biri itirazda bulunulmadan teminat depo edildiğini, davalı ise hiçbir hukuki miktarın yetersiz olduğunu iddia etmekte olduğunu, bu sebeplerle davalı tarafın istinaf taleplerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek istinaf taleplerinin reddine, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava, davalı adına tescilli … sayılı “… ” ibareli markanın nispi ret nedenlerine dayalı hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Davacı vekili dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece 24/04/2023 tarihli ara karar ile 10.000,00 TL teminat karşılığında, davalı adına … sayı ile tescilli markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi talebinin kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin ihtiyati tedbir ve teminat kararına karşı itirazının duruşmalı incelenerek 05/07/2023 tarihli ara karar ile reddine karar verildiği, davalı vekilinin bu karara karşı istinaf talebinde bulunduğu görülmektedir. Eldeki davada davalı adına tescilli markanın dava açılmasından kısa süre önce davalıya devredildiği, önceki sahibi ile davalının akrabalık ilişkisi bulunduğu iddiasını içerdiği ve bu hususlarda ihtilaf olmadığı, bu durumda hükümsüzlük talepli davada, davacının tedbir istemekte hukuki yararının bulunduğu, markanın yargılama sırasında el değiştirmesinin yargılamanın sürüncemede kalmasına yol açacağı bu bakımdan söz konusu tedbir kararının yargılama sırasında taraf değişikliğinin önlenmesine yönelik olup usul ekonomisine de uygun olduğu ve 3. Kişilere rızai devri önlemek dışında verilen tedbir kararının marka sahibince markadan kaynaklanan hakların tasarrufunu engelleyici, ticari faaliyetleri kısıtlayıcı bir fonksiyonunun bulunmadığı, HMK 392.maddesi uyarınca davalının zararların karşılanması yönünden makul bir teminat alınmak suretiyle tedbire hükmedildiği, tedbir ve teminata ilişkin kararların yargılamanın seyrine göre her zaman değiştirilmesinin mümkün olduğu hak kayıplarının önüne geçilmesini temin amacı güden , HMK.’nun 389 ve devamı maddelerinde ön görülen, tedbir amaçlarına, usul ve yasaya, hak ve yarar dengesine göre, yasal koşulları oluştuğundan ihtiyati tedbir kabulüne ve itirazın reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı dikkate alındığında davalı vekilinin istinaf başvuru sebepleri yerinde görülmemiştir. Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 2. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin tarih ve 2023/88 E. sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 08/11/2023