Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2023/1353 E. 2023/1219 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1353
KARAR NO: 2023/1219
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 03/05/2023
NUMARASI: 2023/115 E. – 2023/114 K.
DAVANIN KONUSU: Tespit (D.İş)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/10/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilimiz …San. Tic. A.Ş.’ye ait aşağıdaki tasarımlarımız tescil edilmiş ve koruma altına alındığını, … tasarım numaralı kolye-1,4, ve bileklik 2,3, 11-01 Lokarno sınıfında 31/10/2019 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle, … tasarım numaralı kolye 11-01 Lokarno sınıfında 19/02/2020 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle, … tasarım numaralı kolye-1 , kolye-2, kolye-3 adlı tasarımları 11-01 Lokarno sınıfında 15/10/2019 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle, … Takı Kilit Sistemi 11-01 Lokarno Sınıfında 17/06/2021 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle, … tasarım numaralı Takı Kilit Sistemi 11-02 Lokarno Sınıfında 04/06/2021 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle, … tasarım numaralı Takı Kilit Sistemi 11-01 Lokarno Sınıfında 05/06/2021 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle, … tasarım numaralı Takı Kilit Sistemi 11-01 Lokarno Sınıfında 14/07/2021 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle, … ve … numaralı bileklik ve takı kilit sistemleri için de tasarım başvurusunda bulunulmuş olup tescil aşamasında olduğunu müvekkil şirketler bir süredir marka ve tasarımlarının izinsiz olarak üçüncü kişiler tarafından kullanıldığını, piyasada müvekkil şirketlerin marka ve tasarımlarını taklit eden ürünlerin mevcut olduğu duyumunu almaktadır. müvekkil şirketler aynı şekilde işbu tespitin karşı tarafı hakkında da ekte sunulu tescilli tasarımlarının yeni/ayırt edici unsurunu teşkil eden ögesinin aynısını ve ayırt edilemeyecek derecede benzerini, markalarının aynısını ya da ayırt edilemeyecek derecede benzerini müvekkillerin herhangi bir izni olmaksızın kullandığını, tasarımı ve markaları kullanarak meydana getirdiği ürünleri piyasaya sunduğunu, kalıplarını yaptığı ve ürünlerin satışını gerçekleştirdiği duyumunu müşterilerinden aldığını, müvekkillerimize ait marka ve tasarımların sayısı ve değeri de belirlenmek sureti ile kullanılıp kullanılmadığının satışa arz edilip edilmediğinin, tespit edilen ürünlerin taklit ürün niteliğinde olup olmadığının, müvekkillere ait marka ve tasarımlar ile iltibas teşkil edecek nitelikte ürün tasarım, kalıp eylemlerin olup olmadığının var ise ürün türünün, miktarının ve parasal değerinin, müvekkillere ait marka ve tasarımların kullanıldığının satışa arz edildiğinin tespiti halinde bu eylemin tüketici nezdinde karışıklığa ve aldatıcılığa yol açıp açmadığının, müvekkile marka ve tasarılara tecavüz eyleminin oluşup oluşmadığını, bilgisayar ve bilgisayar programlarında inceleme yapılarak tecavüz teşkil eden fiillerin olup olmadığını, tecavüz teşkil eden ürünlerin üretiminde kullanılan araç ve teçhizat ve programların olup olmadığının, fotoğraf ve video kaydı da kullanılmak suretiyle tespit edilmesine karar verilmesini, keşif neticesinde tespit edilen tecavüze konu ürünler ile bunların üretiminde kullanılan vasıtalara el konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece;”Talep eden vekilinin tedbir talebinin 150.000,00 TL teminat karşılığı KABULÜ ile, tecavüz oluşturduğu beyan ve iddia olunan ve bilirkişi raporunda görsellerine yer verilen ürünler ile, münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılmaları kayıt ve koşuluyla üretim vasıtalarına el konularak yed-i emine teslimine, 150.000,00 TL teminatın veyahut aynı miktardaki teminat mektubunun yatırılması için talep eden vekiline iş bu kararın tefhiminden itibaren bir haftalık kesin süre verilmesine, aksi halde tedbirin kendiliğinden kalkmış sayılmasına,” karar verilmiştir.İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Uyuşmazlık konusu takı tasarımı hip-hop kültüründen esinlenerek meydana getirilmiş, uzun yıllardır onlarca farklı mücevherat şirketi tarafından kullanılan bir tasarım olduğunu, davacıların piyasaya sunduğu mücevherlerin tasarımının yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olmadığını, dünyanın her yerinde bulunan mücevher mağazalarında “…” ismiyle bu tasarımı görüldüğünü, tüketiciler nezdinde takılardaki taş ve dizilişi, taşlar arasındaki mesafeler gibi küçük farklılıkların takıların ayırt ediciliğini sağladığı bilidiğini, Bu noktada, davacı tarafından tescil edilen takı tasarımda baget taşlar kullanılmış olduğu, bu taşların birinci sırası dikey olarak düzenlenmişken, ikinci sıra yatay olarak dizildiğini, ayrıca kilidin sol tarafında iki sıra taş zincir yönünde devam ettiğini, Müvekkile ait tasarımda ise taşlar yuvarlak olup; kilit kısmında tek sıra taş bulunduğunu, Dolayısıyla takılar arasındaki ufak farklılıkların dahi ayırt ediciliği için yeterli olduğunu, bu sebeplerle yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Talep marka ve tasarım hakkına tecavüzün teşkil eden eylemlerin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulması istemine ilişkindir. Mahkemece yukarıda yazılı olduğu üzere ihtiyati tedbir isteminin teminat karşılığı kabulüne karar verilmiş, aleyhine tedbir talep edilen vekili bu karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. HMK 391/3 maddesi hükmüne göre (Değişik : 7251 – 22.7.2020 / m.40) İhtiyati tedbir talebinin reddi kararı gerekçeli olarak verilir ve bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir. Yüzüne karşı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf da kanun yoluna başvurabilir. Bu başvurular öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Eldeki dosyada davalı tarafın aleyhine olarak verilen ihtiyati tedbir kararı yüzüne karşı verilmiş olduğundan HMK391/3 maddesi gereği doğrudan istinaf yoluna başvurulabilecek nitelikte bir karar olduğu görülmüştür. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 159/1. maddesinde, sinai mülkiyet haklarına tecavüz olduğunu ispatlamak şartıyla ihtiyati tedbir talep edilebileceği, 159/3. maddesinde ise ihtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.HMK’nın 389/1. maddesinde, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesinin yer aldığı, düzenlemeye göre, tedbir kararına hükmedilebilmesi için; şartlara uygun tedbir kararı verilmemesi halinde mevcut durumda olabilecek değişiklik nedeniyle hakkın elde edilmesinin zor hatta imkansız hale gelmesine yönelik kuvvetli endişenin bulunması gerektiği, ayrıca HMK’nın 390/3. maddesinde, “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” şeklinde düzenleme yer aldığı, düzenleme gereği, ihtiyati tedbir kararının verilmesi için tam bir ispat aranmadığı, talebin yeterliliği hususunda mahkemeye kanaat verecek delilerin varlığının yeterli olduğu anlaşılmaktadır.Dosya kapsamı ve 01/06/2023 tarihli bilirkişi heyet raporu içeriğine göre , “aleyhine tedbir talep edilenin ürünlerinde “…” unsurun bulunmadığı, ancak ürünlerin , tedbir talep eden yana ait markaların nihai tüketici nezdinde iltibasa sebebiyet verecek kadar benzer olduğu, tespite konu 2 adet takının talep eden tarafa ait 18.12.2020 başvuru tarihli … numaralı tescilli takı tasarımı ile tespite konu takı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları,” tespit edilmiş olup, bu aşamada mevcut delillere göre, iltibas tehlikesi oluşturduğu belirlenen ürünlerle ilgili ihtiyati tedbir uygulanması bakımından yaklaşık ispat koşulunun mevcut olduğu, benzerlik karşılaştırmasının talep edenin tescilli tasarımına göre yapıldığı, bu tasarımın yenilik unsuru taşımadığına yönelik savunmanın eldeki dosyada tartışılmasına olanak bulunmadığı, tedbir amaçlarına, usul ve yasaya, hak ve yarar dengesine göre, teminat karşılığı ihtiyati tedbir talebinin kabulü kararı verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, aleyhine tedbir talep olunan vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Aleyhine tedbir talep olunan vekilinin İstinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 1. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 03/05/2023 tarih ve 2023/115 E. 2023/114 K. sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 26/10/2023