Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2023/1275 E. 2023/1049 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1275
KARAR NO: 2023/1049
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/06/2023
NUMARASI: 2023/42 E.
DAVANIN KONUSU: Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (İtirazın İptali)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/10/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/218 D.İş sayılı dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde özetle; mahkemenin görevsiz olduğunu, görevli mahkemelerin Tüketici/Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin tacir olmadığını, müvekkilinin Türkiye sınırlarında bilinen son adresinin İzmir olduğunu, bu sebeple mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemelerin İzmir Mahkemeleri olduğunu, davalı yanın alacağının kesin olmayıp yargılamaya muhtaç olduğunu, davacı tarafından müvekkiline teminat tamamlama çağrısının yapılmadığını, müvekkilinin teminattan fazla zarara uğramasının kanunen mümkün olmadığını, davacı tarafın kendi kusurları olduğunu, kendi kusuruyla doğan ve var olduğunu iddia ettiği borca ilişkin takibe geçtiğini beyan ederek verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Davacı itiraza cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafından görev ve yetki itirazında bulunulmuş ise de taraflar arasında akdedilen sözleşme gereğince görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olduğunu, derdestlik itirazında bulunulmuş ise de aynı konuda tarafları aynı olan bir dava bulunmadığını, esasa ilişkin yapmış olduğu itiraza ilişkin olarak dava dilekçelerini tekrar ederek VIOP piyasasının organize bir piyasa olduğunu, SPK denetiminde olduğunu, her işlemin sözleşmeye dayalı ve müşteri bilgisi dahilinde yapıldığını, davalı …’ın üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmemekle müvekkilin … karşı sorumluluğunun doğduğunu, buna ilişkin kayıtları sunduklarını, ihtiyati haczin hukuki koruma olması ve karşı tarafın mal kaçırma kastı bulunması müvekkilin telafisi imkansız zararlara uğrayacak olması nedeniyle davalının itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince İstanbul 8. ATM 03/03/2023 tarih, 2023/218 D.İş 2023/222 D.İş karar ile; “Alacaklının borçlulardan alacağı olan (10.000.000,00-TL)’nın tahsilinin ifasını temin bakımından, vaki isteği İ.İ.K.’nun 257.maddesi 1.fıkrasına uygun bulunduğundan borçlunun/borçluların ve üçüncü şahısların muhtemel zarar ve ziyanlarına karşı %15 oranında (1.500.000,00-TL) teminat yatırılması suretiyle tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, borçlunun/borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının borca yeter miktarının İcra İflas Kanunu’nda gösterilen muayyen tahditler dairesinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ve bu dosyadan ihtiyaten haczine,” karar verilmiştir.İlk Derece Mahkemesince İstanbul 8. ATM 28/04/2023 tarihli ek karar ile; “İhtiyati haciz talebine konu hususla ilgili olarak İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/42 esas sayılı dosyası ile esas hakkında dava açılmış olduğu anlaşıldığından ihtiyati haciz hususunda artık esas mahkemesince inceleme yapılıp karar verilmesi gerekmesi nedeniyle yapılan itirazla ilgili olarak mahkememizce KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, ihtiyati hacze itiraz ile ilgili olarak karar verilmek üzere dosyanın İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/42 esas sayılı dosyası arasına gönderilmesine, ” karar verilmiştir.İlk Derece Mahkemesince İstanbul 7. ATM 08/06/2023 tarih 2023/42 Esas sayılı kararı ile; “Taraflar arasındaki Yatırım Hizmetleri Çerçeve Sözleşmesi ve Vadeli İşlem ve Türev Araçlarının Alım Satımına Aracılık Çerçeve Sözleşmesi’ndeki hükümler kapsamında, borçlunun sermaye piyasası işlemleri nedeniyle eksiye düşen hesabında teminat tamamlama yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle alacaklı aracı kurum tarafından bu yükümlülük yerine getirildiğinin cari hesap ekstreleri, hesap açılış belgeleri, türev araçlarının alım satımına aracılık çerçeve sözleşmesi, sermaye piyasası araçlarının kredili alım, açığa satış ve ödünç alma verme işlemlerine ilişkin çerçeve sözleşmesi, sözleşme öncesi bilgilendirme seti, … Anonim Şirketi teminat tamamlama dökümü ile hareket raporu içeriğine göre alacağın varlığı ve miktarı konusunda dosya kapsamı itibariyle yaklaşık ispatı sağlayan delillerin sunulduğunun kabulü ile; İstanbul BAM 14. Hukuk Dairesi’nin 2023/395 Esas 2023/470 Karar sayılı ilamı, İstanbul BAM 13. Hukuk Dairesi’nin 2023/395 Esas 2023/421 Karar sayılı ilamları da göz önünde bulundurulduğunda somut olayda; 2004 sayılı İİK’nın 257. maddesindeki şartların oluştuğu ayrıca esas hakkında açılan mahkememiz dosyasında henüz ön inceleme aşamasına geçilmemiş olup yetki ve görev itirazlarının ön inceleme duruşmasında değerlendirileceği dikkate alındığında ihtiyati hacze itiraz edenin itiraz sebepleri yerinde görülmediğinden” ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davada görevli mahkemenin Tüketici/Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi ile tüketicinin taraf olduğu bankacılık sözleşmelerinin tüketici işlemi olarak kabul edildiğini, …’in kanunda açıkça yazılmasa da bankacılık sözleşmesi benzeri bir sözleşme niteliğinde olduğunu, taraflar arasında İstanbul 7 ATM’nin 2023/42 sayılı dosyası üzerinden itirazın iptali davası görülmekteyken davacı tarafın İstanbul 8. ATM 2022/248 D.İş dosyası ile ihtiyati haciz talep ettiğini, ilk derece mahkemesinin derdestlik nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermesi gerekirken dosyayı itirazın iptali davasının görülmekte olduğu mahkemeye resen göndermesinin hatalı olduğunu, mahkemenin yetkili mahkeme olmadığını, davalının Türkiye’de muhkim son ikamet adresinin Ödemiş/İzmir olması nedeniyle İzmir mahkemelerinin yetkili olduğunu, haciz talebi daha önce reddedilmiş dahi olsa dürüstlük kuralı ve derdestlik itirazının kıyas yolu ile uygulanması gerekçesiyle talep eden tarafın talebinin reddi gerekeceğini, ihtiyati haciz talep eden tarafın işbu ihtiyati haciz talebinde icra dosyası 106.476.126,86 TL olmasına karşı 10.000.000,00 TL üzerinden talepte bulunduğunu ancak açıkça bakiye alacağından feragat etmediğini, ihtiyati haciz talep eden tarafın harçtan kaçmak ve teminat bedelinden kaçınmak gayesiyle bedeli düşük belirttiğini, itirazın iptali davasında da ihtiyati haciz talebinde bulunabilecekken bulunmayarak teminatın yükünden kurtulduğunu, ihtiyati haciz talep eden tarafın alacak talebinde samimi olmadığını, icra takibinde talep ettiği tutarın dava değeri ve ihtiyati haciz talebinde bulunduğu bedelin birbirinden farklı olduğunu, davacı tarafın alacağının kesin olmayıp yargılamaya muhtaç olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafından müvekkile teminat çağrısı yapılmış ise dahi bunun ne şekilde yapılmış olduğu hususunun hukuki gereklilik yönünden incelenmesi gerektiğini, müvekkilin teminatından fazla zarara uğramasının kanunen mümkün olmadığını, VIOP işleminin kaldıraçlı işlem olduğuna dair …’un bilgi notu bulunduğunu, müvekkilin satın aldığı varlıkların fiyatlarında yaşanan değişimler sebebiyle teminatının eksildiği ve kayıpların yatırdığı teminatı aşarak zarar oluştuğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin yüzlerce sayfa olup müvekkilin tüm bu sözleşmeleri aynı anda okuyabilmesi ve anlayabilmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasındaki işlemin vadeli işlem sözleşmesi niteliğinde olup oluşan zararların ya da nakit dışı teminatların değerlerinin düşmesi sonucunda teminat seviyesinin sürdürme teminatının altına düşmesi durumunda ilgili yatırımcılara teminat çağrısı yapıldığını, tüm bu nedenlerle istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davalının istinaf başvuru dilekçesi ile haczin kaldırılmasına ilişkin talepleri bakımından ileri sürdüğü iddiaların gerçeği yansıtmadığını, müvekkil şirketin SPK denetiminde ve …’te işlem yapan aracı bir firma olduğunu, müvekkilin davalıya teminat tamamlama çağrısı yaptığını davalının ise bu çağrıyı yerine getirmediğini, dosyada mübrez dilekçelerin müvekkil şirketin alacağının varlığını kanıtladığını, müvekkil şirketin müşterilerinin zararlarından kaynaklanan yasal yükümlülükleri yerine getirmek amacıyla kullandığı yöntemlerden birinin … A.Ş.’den kredi kullanmak olduğunu, davalının etminat tamamlama çağrısını yerine getirmemesi nedeniyle müvekkil tarafından …’a yapılan ödemelere ilişkin excel tablosunu sunduklarını, davalının hacze itirazının haksız olduğunu, davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Sermaye Piyasası İşlemleri Genel Çerçeve Sözleşmesi kapsamında davacının uğradığı zararın giderilmesi için açılan itirazın iptali davasıdır. İstinafa konu talep, taraflar arasındaki sermaye piyasasında alım satım işlemlerinde aracılık çerçeve sözleşmesinden doğan alacak için ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Mahkemece talebin kabulüne karar verilmiş ve ihtiyati hacze itiraz eden vekilince itirazın reddi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekilinin ihtiyati hacze itirazında ve istinaf dilekçesinde, mahkemenin görevli ve yetkili olmadığı yönünde itirazlar ileri sürmüşse de; istinaf başvurusuna konu ihtiyati haciz kararının İstanbul 8. ATM’nin 2023/218 D.İş 2023/222 K. sayılı kararı ile verildiği, itiraz üzerine dava açılması sebebiyle İstanbul 7. ATM’nin 2023/42 E. sayılı dosyasında ihtiyati hacze itirazın değerlendirildiği, davaya yönelik görev ve yetki itirazının mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği, bu aşamada mahkemece yetki ve görev yönünden verilen bir karar bulunmadığından, istinaf incelemesinin verilen karar çerçevesinde yapılması gerektiği kanaatiyle, görev ve yetki itirazı yönünden ileri sürülen istinaf sebepleri incelenmemiştir.İİK’nın 257/1. fıkrası uyarınca; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK’nun 258 maddesi uyarınca; ihtiyati haciz talep eden alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur. Burada aranan ölçü yaklaşık ispat ölçüdür. İİK’nun 265. maddesi hükmü gereğince, borçlu kendisi dinlenilmeden verilen ihtiyati haciz kararına yönelik haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata, huzuru ile yapılan hacizlerde haczin uygulandığı, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde itiraz edebilir. Bu durumda mahkeme, gösterilen itiraz sebepleri ile bağlı inceleme yaparak itirazı kabul veya reddeder.Talep eden, taraflar arasındaki Sermaye Piyasası İşlemleri Genel Çerçeve Sözleşmesi uyarınca, borçlunun hesabında yapılan işlemler nedeniyle hesabın eksiye düştüğünü, sözleşme ve mevzuat gereğince borçlunun teminat tamamlama yükümlülüğünün bulunduğunu ancak yapılan çağrıya rağmen yükümlülüğün yerine getirilmediğini, davalının Türev Araçları Sözleşmesi uyarınca yerine getirmesi gereken teminat tamamlama yükümlüğünü yerine getirmeyerek temerrüde düştüğünü, …’ın teminat tamamlama yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle müvekkili şirketin …’a teminat ödemek zorunda kaldığını, müvekkili şirketin ödemek zorunda olduğu teminat nedeniyle borçlunun borcu oluştuğunu ileri sürmüş olup, taraflar arasındaki “Sermaye Piyasası Araçları Alım-Satımına” ilişkin hükümler kapsamında, borçlunun sermaye piyasası işlemleri nedeniyle eksiye düşen hesabında teminat tamamlama yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle alacaklı aracı kurum tarafından bu yükümlülük yerine getirilerek cari hesaba yansıtıldığı, bu haliyle alacağın varlığı ve miktarı konusunda dosya kapsamı itibariyle yaklaşık ispatı sağlayan delillerin sunulduğu, davacının SPK mevzuatına aykırı ve yetkisiz işlemleri nedeniyle asıl itiraz edenin zarara uğradığına yönelik itiraz sebebinin ise İİK’nın 265. maddesinde sayılan tahdidi itiraz sebeplerinden olmadığı, yapılacak esas yargılamanın konusunu teşkil ettiği, ilk derece mahkemesince itirazın reddine dair verilen kararda isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak, talep eden tarafça ihtiyati haciz talebinin dayanağı olarak, taraflar arasında düzenlenen yatırımcı çerçeve sözleşmesi, 26.09.2022 tarihli hesap özeti, 26.09.2022 tarihli VOP hesap durumu, 28.02.2023 tarihli gün sonu teminat tamamlama çağrılarının yapıldığı, log kayıtlarının sunulduğu, e-mail yolu ile teminat tamamlama çağrılarının yapıldığı, ibraz edilen belgelerin İİK’nın 258. maddesi gereğince mahkemeye kanaat getirecek deliller niteliğinde olduğu, ihtiyati haciz talebinin kabulü ve yapılan itirazın reddi kararında bir isabetsizlik görülmediği, İİK’nın 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri olarak, ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edilebileceği, sözleşme kapsamında İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu, hesaptaki hisse ve viop kontratlarının değerinde satılıp satılmadığının, tarafların sözleşme kapsamında yükümlülüklerini yerine getirip getirmediklerinin, zararın artmasına ya da doğmasına neden olup olmadıkları gibi tüm hususların yargılama gerektirdiği, yetkiye ilişkin itirazların ve görev itirazının Mahkemece dava sürecinde karşılanması gereken itirazlar olduğu, yargılama gerektiren istinaf istemlerinin ihtiyati hacze itiraz kapsamındaki nedenler arasında değerlendirilemeyeceği, bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 ve İİK’nın 265 maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/06/2023 tarih ve 2023/42 E., sayılı ara kararına karşı davalı borçlu vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,6-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.