Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1263
KARAR NO: 2023/911
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13.04.2023
NUMARASI: 2023/239 E. – 2023/242 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz (Finans)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/09/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İlk Derece Mahkemesince 08.03.2023 tarih, 2023/239 değişik iş, 2023/242 Karar sayılı karar ile; 206.500,00 TL bedelli çeke dayalı olarak İİK 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmiş, bu karara karşı yetki yönünden yapılan itiraz üzerine, 13.04.2023 tarihli ek karar ile ”ihtiyati hacze itirazın kabulüne, ihtiyati haciz kararının Mahkemenin yetkisizliği nedeniyle itiraz eden … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yönünden kaldırılmasına” karar verilmiş olup, bu karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. İlk Derece Mahkemesince; “çekin bankaya ibrazıyla borçlunun ödeme yapacağı kimseyi tespit ettiği ve aramanın tüketildiğini kabul etme ve bunun sonucu olarak da çek borcunun götürülecek borca dönüştüğünü kabul etme olanağı bulunmadığı, yine kambiyo senetlerinde ve bu bağlamda çekte hak doğrudan doğruya çeke ait kayıtları ihtiva eden evrakta tecessüm ettiği için çekteki borcu tek başına para borcu sayma olanağı da bulunmadığı, bu yönüyle TBK’nun 89/1 maddesine göre çekteki borcun götürülecek borç olduğunu kabul etme imkanı bulunmadığı gerekçesiyle, ihtiyati hacze itirazın kabulüne, ihtiyati haciz kararının Mahkemenin yetkisizliği nedeniyle itiraz eden … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yönünden kaldırılmasına,” karar verilmiştir. İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; Talep konusu çekin bankaya yasal süresi içerisinde müvekkilce ibraz edildiğini, çek üzerine karşılıksız şerhi vurulduğundan ve çek karşılıksız kaldığından müvekkiline ödeme yapılmadığını, müvekkili tarafından aranması tüketilen borcun götürülecek borç niteliğine dönüştüğünü, emsal BAM ve Yargıtay kararlarının aynı doğrultuda olduğunuMüvekkilinin merkez adresinin Sarıyer/İSTANBUL’da olup, İstanbul Adliyesi yargı çevresinde yer aldığını, borcu sürüncemede bırakmaya yönelik yetki itirazının reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, ek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Talep; İlk Derece Mahkemesince 04.05.2023 tarihli ek karar ile verilen ”ihtiyati hacze itirazın reddine” dair kararın istinaf yoluyla incelenmesi talebi olup, uyuşmazlık; talebin dayanağını oluşturan çeke ilişkin olarak ihtiyati haciz verme konusunda yetkili Mahkemenin hangisi olduğu noktasında toplanmaktadır. 2004 Sayılı İİK’nun 258. maddesinde; ihtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili olan mahkeme tarafından karar verileceği, İİK.’nun 50. maddesinde ise ihtiyati hacizde yetkili mahkemenin belirlenmesinde, HMK’nun yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanacağı belirtilerek HMK’ya atıfta bulunulmuştur. Bu durumda, çekten kaynaklanan borcun alacaklısı borçlunun yerleşim yerinde, birden fazla borçlu bulunması halinde borçlulardan birinin yerleşim yerinde, çekin keşide yeri veya ödeme yerinde ihtiyati haciz talebinde bulunulabilir. Diğer yandan çekin ibrazının borçlunun ödeme yapacağı kimseyi öğrenmesini sağlayıcı bir fonksiyonu yoktur. Dolayısıyla çekin bankaya ibrazıyla borçlunun ödeme yapacağı kimseyi tespit ettiği ve aramanın tüketildiğini kabul etme ve bunun sonucu olarak da çek borcunun götürülecek borca dönüştüğünü kabul etme olanağı yoktur. Yine kambiyo senetlerinde ve bu bağlamda çekte hak doğrudan doğruya çeke ait kayıtları ihtiva eden evrakta tecessüm ettiği için çekteki borcu tek başına para borcu sayma olanağı da yoktur. Bu yönüyle TBK’nun 89/1 maddesine göre çekteki borcun götürülecek borç olduğunu kabul etme imkanı bulunmamaktadır. İhtiyati hacze konu … Bankası Bolu Şubesi’ne ait 28/02/2023 keşide tarihli olan, 212.500 TL meblağlı çek yönünden yukarıda açıklanan seçimlik yetkilerden hiç birinin İstanbul Adliyesi yetki sınırları içerisinde kalmadığı anlaşıldığından Mahkemece verilen ek kararda bir isabetsizlik görülmemiştir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından talep eden vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/04/2023 tarih ve 2023/239 E., 2023/242 K. sayılı kararına karşı talep eden vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL karar harcından peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile 89,95 TL harcın talep edenden tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Talep eden tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 14/09/2023