Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/997
KARAR NO: 2022/1123
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 17/06/2021
NUMARASI: 2018/354 E. – 2021/139 K.
DAVANIN KONUSU: Patent (Patent Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/06/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı adına TPMK nezdinde … no ile tescilli “Elle tutulan bir jeofizik lokasyon saptama cihazının çalıştırılmasına ait düzenek” başlıklı patent belgesi ile korunan buluşun Sınai Mülkiyet Kanunu ile öngörülen koruma kriterlerinden yoksun olduğu için hükümsüz kılınması gerektiğini, davalıya ait … sayılı patent belgesinin yenilik kriterini içermediğini, hükümsüzlüğü talep edilen patent belgesi ile korunmak istenen unsurların daha önce kamuya açıklanmış olduğunu, bu anlamda davalı buluşunun tekniğin bilinen durumuna dahi olduğunu, yenilik vasfını haiz olmadığını iddia ederek, davalı şirket adına TPMK nezdinde tescilli … nolu patent belgesinin hükümsüzlüğüne ve siciliden terkinine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Yargılamanın sırasında TPMK’ya yazılan yazıya verilen 29/01/2021 tarihli cevapta, dava konusu … sayılı patent kaydının 2019 yılı ücretinin vade tarihinde ve vadeyi takip eden 6 aylık ek süre içinde telafi ücretiyle birlikte ödenmemesi sebebiyle geçersiz kılındığının tespit edildiğinin bildirildiği, aldırılan bilirkişi raporuna göre, dava tarihi itibariyle hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, yargılamanın devamında dava konusu patentin yıllık ücretinin ödenmemesi sebebiyle 29/01/2021 tarihi itibariyle hükümsüz kılındığı, davanın konusuz kaldığı gerekçeleriyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesine” karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı adına TPMK nezdinde … no ile tescilli “Elle tutulan bir jeofizik lokasyon saptama cihazının çalıştırılmasına ait düzenek” başlıklı patent belgesi ile korunan buluşun Sınai Mülkiyet Kanunu ile öngörülen koruma kriterlerinden yoksun olduğu için hükümsüz kılınması gerektiğini, hükümsüzlük kararlarının geçmişe etkili sonuçlar doğurduğunu, yıllık ücretlerin ödenmemesinin istisnalar kapsamında yer almadığını, müvekkilinin, patent hakkına tecavüz ettiği yönünde davalı yanca gönderilen ihtarname üzerine eldeki davayı açtığını, Bilirkişi raporunda, kendilerince ileri sürülen hususların incelenmediğini, eksik inceleme neticesinde sunulan rapora göre verilen kararın da eksik olduğunu, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasının hatalı olduğunu beyan ederek, Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, davalı adına tescilli olan … nolu patent belgesinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir. Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlara göre, dava tarihi itibariyle … nolu patent belgesinin, 30/08/2011 tarihinden itibaren 20 yıl müddetle davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Yine yargılama sırasında, Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen 29/01/2021 tarihli yazı cevabına göre, dava konusu … sayılı patent kaydının 2019 yılı ücretinin vade tarihinde ve vadeyi takip eden 6 aylık ek süre içinde telafi ücretiyle birlikte ödenmemesi sebebiyle geçersiz kılındığının tespit edildiği bildirilmiştir. Dava konusu edilen patent belgesinin yıllık ücretinin ödenmemesi sebebiyle geçersiz kılındığı, davanın bu haliyle konusuz kaldığı, bilimsel ve teknik yönden denetime elverişli bilirkişi raporuna göre, dava konusu patentin yenilik ve buluş basamağı kriterlerini koruduğu, buna göre davacının iddiasını ispatlayamadığı anlaşılmakla, konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesis edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, aksi yöndeki iddiaya rağmen, davacı aleyhine vekâlet ücreti tekdir edilmediği, ancak yukarıda açıklanan sebeplerle yargılama giderlerinin haklılık durumuna göre, davacıya yükletilmesinde bir hata bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 17/06/2021 tarih ve 2018/354 E., 2021/139 K. sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 30/06/2022