Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/955 E. 2022/1099 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/955
KARAR NO: 2022/1099
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 10/03/2022
NUMARASI: 2022/61 D.İş. – 2022/62 K.
DAVANIN KONUSU: Tespit (D.İş)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/06/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: İhtiyati tedbir isteyen, İhtiyati tedbir talep eden dilekçesi ile; Müvekkilinin TPMK nezdinde … sayı ile tescilli “…” markası ile abiye giyim alanında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, marka ve tasarımlarını mevzuatın öngördüğü şekliyle kurum nezdinde tescil ettirdiğini, aleyhine delil tespiti talep edilen karşı tarafın, müvekkiline ait yeni sezon ürünleri taklit ederek, satışına, tanıtımına ve arz- talep oluşturmaya başladığını, karşı tarafın bu eylemlerinin müvekkilinin tescilli tasarımından doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, müvekkilinin tasarım tecavüzüne sebebiyet veren ürünlerin üretiminin tedbiren engellenmesini ve durdurulması talebi üzerine dosya, mahkememizin 10/03/2022 tarihli kararı ile bilirkişiye tevdi edilmiştir. İlk derece mahkemesinin 10/03/2022 tarihli D.İş kararıyla; “TPMK kayıtları ve mahallinde yapılan tespit sonucu alınan bilirkişi raporuna göre 6100 Sayılı HMK’nın 389. ile SMK 159. ve devamı maddelerinde aranan koşullar gerçekleştiğinden ihtiyati tedbir talebinin takdiren 20.000,00 TL teminat karşılığı kabulüne” karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -İhtiyati tedbir kararının açık bir şekilde usul ve esas yönünden hukuka aykırı olduğunu, HMK madde 389/1 ve SMK M 159/1 md. şartlarının somut olayda oluşmadığını, -Bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, bilirkişi raporunda; genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzer olduklarına yönelik bir tespit ve değerlendirmenin bulunmadığını, Yargıtay tarafından son dönemde şekillendirilen kararlarda, ayırt edilmeyecek derecede benzerlik kavramını, aynılık kavramıyla eş düzeye indirgendiğini, -6769 Sayılı Kanunun 81. maddesinde, tasarım hakkına tecavüz sayılan fiillerin belirtildiğini, bu kanun hükmünde belirtilmiş olan filler ile ilgili bir tespitin de söz konusu olmadığını, haksız tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davalı vekili 21/06/2022 tarihli dilekçesi ile, istinaf kanun yolundan feragat ettiklerini beyanla gerekli işlemlerin yapılmasını talep etmiştir. İstinaf başvuru hakkından feragati düzenleyen 6100 Sayılı HMK’nın 349/2. maddesi uyarınca; başvuru yapıldıktan sonra feragat edilir ve dosya Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmiş ve henüz karar bağlanmamış ise, başvurunun feragat sebebiyle reddolunacağı hüküm altına alınmıştır. Davalı vekili tarafından 21/06/2022 tarihli dilekçe istinaf başvurusundan feragat edildiğinden, vekaletnamesinin incelenmesinden kanun yollarından feragat etmeye yetkili ve e-imzasının güvenli olduğu görüldüğünden, 6100 Sayılı HMK’nın 349/2. maddesi gereğince davalı tarafın istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf aşamasında istinaftan feragat etmesi sebebiyle istinaf dilekçesinin 6100 Sayılı HMK’nın 349/2. maddesi gereğince REDDİNE, 2- Peşin alınan 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde istinaf talebinde bulunan davalı tarafa iadesine, 3- İstinaf talebinde bulunan davalı tarafça yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, 4- İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, 6100 Sayılı HMK’nın 349/2. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 30/06/2022