Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/713 E. 2022/902 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/713
KARAR NO: 2022/902
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 17/02/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/41 E. – 2022/42 K. D.iş
DAVANIN KONUSU: Tespit (D.İş)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/05/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Talep eden vekili tedbir talepli dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin plastik ve kauçuk ürünlerin üretimi ve ihracatını yaptığını, müvekkili şirketin tasarımı kendisine ait olan … numaralı tasarım tescilli “…” adlı ürünlerinin üretimini seri şekilde yapabilmek için gerekli olan kalıpların üretilmesi için aleyhine tespit talep edilen … Tic.Ltd.Şti.ile anlaştığını, bunun üzerine müvekkili tarafından kalıp üretimi için gerekli tüm bilgilerin aleyhine tespit talep edilen tarafa verildiğini, ancak kalıbı üreterek müvekkiline teslim etmesi gereken karşı tarafın müvekkilinin tüm ticari ve sınai mülkiyet sırlarını herhangi bir izin, lisans ve/veya yetki almaksızın müvekkilinin rekabet halinde olduğu firmalarla paylaşarak aynı kalıbı başkaca firmalar adına da üretmeye başladığını, müvekkilinin … numaralı tasarım tesciline konu ürünlerin üretimine ilişkin kalıpların başka firmalar için de üretilip üretilmediği konusunda … Cad. … Sok. No:… Avcılar/İstanbul adresinde yer alan işyerinde gerek üretim aşamasında gerekse de üretilmiş kalıplar içerisinde tespit isteyene ait … numaralı tasarım tescilli “…” ürününün üretilebileceği özelliklere sahip kalıplara rastlanıp rastlanmadığı, söz konusu kalıp üretimlerinin tasarım hakkı ihlali oluşturup oluşturmadığının tespitini ve ihlal oluşturan ürün, kalıp, üretim araçları ve bilgisayarda yer alan tespit isteyene ait know-howlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmesi üzerine dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Bilirkişiler 03/03/2022 tarihli raporlarında; “tespit isteyen yanın delil tespiti için bahsi geçen karşı tarafın “… Tic. Ltd. Şti.’nin … Cad. … Sok. No:… Avcılar / İSTANBUL” adresinde bulunan işyerinin/ofislerinin açık ve faaliyette olduğu, karşı tarafın faaliyette ve açık olan işyerindel/ofisinde inceleme esnasında bilgisayarların olduğu, tüm bulunan bilgisayarlarda tespit isteyen yanın talepleri doğrultusunda yapılan incelemeler sonucunda 1 adet bilgisayarda bahsi geçen “…” tasarımının ham ve tamamlanmış çizim dosyaların bulunduğu, karşı taraf yetkilisi … tarafından ilgili tasarımların kendilerinin tespit talep eden firma tarafından talepleri doğrultusunda sıfırdan çizmiş olduklarını belirtmesi üzerine; tespite konu … tasarımın bulunduğu tespit edilen “…” isimli bilgisayarda karşı taraf yetkilisi … söz alarak “kendi firma çalışanları tarafından ilgili tasarımın bitmiş son halinin kendi şahsi e-posta adresine mail olarak iletildiğini” beyan etmesi üzerine, beyan edilen mailin içeriğinin gösterilmesi talep edilmiş ve ilgili mail içeriği açılmış olup, ilgili tasarımın “…” isimli kişiden firma yetkilisi “…’e ait E-posta adresine “11 Aralık 2018″ tarihinde saat 20:59 da mail olarak iletildiği, mail içeriği detayları incelenmiş olup mail içeriğinde iletilen tasarımın tespite konu tasarıma ait çizilmiş son hali olduğu, tasarımın çizim/oluşturma tarihinin “11 Aralık 2018″ olduğu, çizimin bitmiş hali dışında tespite konu … tasarımın çizim aşamalarına ait tasarımın ham hallerinin de bulunduğu (tüm bu tespitler kapsamında tespite konu tasarımın karşı taraf olan “…” tarafından tespit talep eden “…” için özel olarak sıfırdan çizimlerin yapıldığı kanaati oluştuğu, bu sebeple bilgisayarda tespite konu tasarımın silinmemesi ve bulunmasının sektörel açıdan doğal olduğu), incelenen bilgisayarda karşı taraf olan “…” tarafından tespit talep eden “…” ile ilgili tespite konu tasarım dışında da yapılmış başkaca işlerin bulunduğu, inceleme esnasında tutulan tutanakla da tespit edildiği üzere tescil konusu tasarım ve tasarım üretmeye yarayan kalıpların tespit mahallinde bulunmadığı” hususları tespit ve rapor edilmiştir. İlk derece mahkemesi 08/03/2022 tarihli ara kararıyla;” 6100 sayılı HMK’nun 389.maddesi “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Alınan bilirkişi raporunda karşı taraf adresinde, talep eden tarafa ait tescilli tasarıma ve tasarım üretmeye yarayan kalıpların bulunmadığı tespit edilmiş olup, ihtiyati tedbir verilmesi için yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından talep eden vekilinin tedbir talebinin reddine,” karar verilmiştir. İhtiyati Tedbir Talep vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-İhtiyati tedbir talebine konu, Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli tasarıma konu ürünlerin üretim metotlarının, aleyhine tespit talebinde bulunulan … şirketi tarafından üçüncü kişilere devrinin önlenmesi ile tasarım tescilinden doğan hakların tedbir talebinde bulunan müvekkile karşı kullanılmamasına yönelik olarak, ilk derece mahkemesine ihtiyat tedbire karar verilmesi için yapılan başvuruda, tedbir talebinde bulunulan müvekkilin faaliyet alanı olan trafik ekipmanları üretiminde ülkemiz ve hatta dünya çapında tanınmış olması ve 90’dan fazla ülke ile tedbir talebine konu tescilli tasarım ürünlerinin ihracatını gerçekleştiriyor olması sebebiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddi halinde müvekkil şirketin ticari faaliyetlerinde önlenmesi mümkün olmayan önemli derecede zararların meydana gelmesinin söz konusu olacağını, 2-İlk derece mahkemesinde görülen dosya kapsamında 03/03/2022 tarihinde tanzim edilen Bilirkişi Heyet Raporu’nun sonuç kısmında; “2-Karşı tarafın faaliyette ve açık olan işyerinde/ofisinde inceleme esnasında bilgisayarların olduğu görülmüştür. Tüm bulunan bilgisayarlarda tespit isteyen yanın talepleri doğrultusunda yapılan incelemeler sonucunda 1 adet bilgisayarda bahsi geçen “…” tasarımının ham ve tamamlanmış çizim dosyaların bulunduğu, karşı taraf yetkilisi … tarafından ilgili tasarımların kendilerinin tespit talep eden firma tarafından talepleri doğrultusunda sıfırdan çizmiş olduklarını belirtmesi üzerine; Tespite konu … tasarımın bulunduğu tespit edilen “…” isimli bilgisayarda karşı taraf yetkilisi … söz alarak “kendi firma çalışanları tarafından ilgili tasarımın bitmiş son halinin kendi şahsi e-posta adresine mail olarak iletildiğini” beyan etmesi üzerine, beyan edilen mailin içeriğinin gösterilmesi talep edilmiş ve ilgili mail içeriği açılmış olup, ilgili tasarımın “…” isimli kişiden firma yetkilisi “…”e ait E-posta adresine “11 Aralık 2018” tarihinde saat 20:59 da mail olarak iletildiği, mail içeriği detayları incelenmiş olup mail içeriğinde iletilen tasarımın tespite konu tasarıma ait çizilmiş son hali olduğu, tasarımın çizim/oluşturma tarihinin “11 Aralık 2018” olduğu, çizimin bitmiş hali dışında tespite konu … tasarımın çizim aşamalarına ait tasarımın ham hallerinin de bulunduğu (tüm bu tespitler kapsamında tespite konu tasarımın karşı taraf olan “…” tarafından tespit talep eden “…” için özel olarak sıfırdan çizimlerin yapıldığı kanaati oluştuğu, bu sebeple bilgisayarda tespite konu tasarımın silinmemesi ve bulunmasının sektörel açıdan doğal olduğu), incelenen bilgisayarda karşı taraf olan “…” tarafından tespit talep eden “…” ile ilgili tespite konu tasarım dışında da yapılmış başkaca işlerin bulunduğu,” şeklinde eksik inceleme neticesinde hatalı olarak, zaten ihtiyati tedbir talep dilekçesinde belirttikleri hususlara sanki kendilerince hiç değinilmemiş gibi gösterilerek, sadece aleyhine tespit talebinde bulunulan taraf ile tedbir talebinde bulunan müvekkil arasındaki tescili tasarım ürünlerinin üretimine ilişkin olan ticari ilişkiden bahsedildiğini, 3-Tespit talebinde bulunan müvekkili … şirketi, ihtiyati tedbir talep dilekçesinde de belirttikleri üzere, tasarımı kendisine ait olan … numaralı tescilli “…” adlı tasarımının üretiminin seri şekilde yapılabilmesi adına, tasarım için gerekli olan kalıpların üretimi hususunda aleyhine tespit talebinde bulunulan … şirketi ile anlaşılmış ve ticari faaliyette bulunulduğunu, ancak, tasarım kalıbını üreterek tespit talep edene teslim etmesi gereken … şirketi, tespit talep edenin tüm ticari ve sınai mülkiyet sırlarını herhangi bir izin, lisans ve/veya yetki almaksızın tespit talep edenin rekabet halinde olduğu firmalarla paylaşarak aynı kalıbı başkaca firmalar adına da üretmeye başladığını, Bu sebeple, tedbir talebinde bulunan müvekkili şirketin tescilli tasarımdan doğan hakları ile ticari faaliyetlerinin daha fazla zarara uğramaması adın taraflarınca ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuşsa da, bilirkişi heyeti tarafından yapılan incelemelerin eksik ve hatalı olduğundan, tanzim edilen raporunda, Mahkemece hükmedilen karara esas alınması neticesinde ihtiyati tedbir talebini reddine karar verildiğini, 3-İlk derece mahkemesinin tedbir ve tespit talebi doğrultusunda, aleyhine tespit talebinde bulunulan şirketin üretim faaliyetlerini gerçekleştirdiği yerde yapılan 23/02/2022 tarihli yerinde inceleme esnasında, her ne kadar, müvekkiline ait tescilli tasarımlarla bu tasarımların üretim kalıplarına rastlanamamışsa da, üretim yapılan yerde incelenen bilgisayarda müvekkile ait tescilli tasarıma konu trafik ürünlerinin görüntülerinin, bu tasarımların ham hallerinden tamamlanmış hallerine her türlü detaylı 3 boyutlu ve 2 boyutlu çizimlerinin, sınai mülkiyet bilgilerini içerir bilgilerin vb. çeşitli bilgilerin mevcut olduğunun tespit edildiğini, ancak, bilişim uzmanı bilirkişi tarafından yapılan bu incelemelerin, sadece tedbir talebinde bulunan … şirketi ile aleyhinde tespit talebinde bulunulan … şirketi arasındaki e-posta yazışmaları, … şirketinde … adına oluşturulan şirket dosyalarına ilişkin olan ve zaten kendilerince belirtilen iki şirket arasındaki müvekkilinin tescilli tasarıma konu ürünlerinin üretimine ilişkin olarak kurulan ticari ilişkiyi işaret eden bilgiler dışında, asıl tespit edilmesi gereken … şirketinin üçüncü kişilere tescilli tasarıma konu ürünleri ürettiğine ve bu tasarıma ait her türlü bilgiyi sunduğuna dair hususlara ilişkin hiçbir tespit yapılmaksızın raporun eksik olarak tanzim edildiğini, 4-Nitekim, Bilirkişi Heyet Raporu’nda yer verilen “Resim-7” isimli görsel ile aleyhinde tespit talebinde bulunulan … şirketinin bir çok şirket ile farklı projelerde çalıştığı tespit edilmesine rağmen, ihtiyati tedbir talebinde bulunma sebebi olan ticari faaliyette bulunulan diğer şirketlerle aleyhinde tespit talebinde bulunulan … şirketi arasındaki faaliyetin inceleme konusu yapılmamış olmasının hatalı olarak raporun tanzim edilmesine sebep olduğunu, Ayrıca, tedbir talebinde bulunan müvekkiline ait tescilli tasarıma konu ürünlerin detaylı çizimlerinden, üretim bilgilerine ve ürünlerin hem hallerinden tamamlanmış hallerine kadar bütün verilerin hala daha aleyhine tespit talebinde bulunulan şirketin üretim yapılan bilgisayarlarında depolu olarak tutulmasının ihtiyati tedbir talebi verilmesi için gereken yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını gösterdiğini, 5-Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 2020/4675 E., 2020/8340 K. Sayılı ve 07/10/2020 tarihli kararında, “…Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 28.02.2019 tarihli temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; İlk derece mahkemesince tarafların gösterdikleri delillerin çoğu toplandığından Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/l-a-6. Maddesi uyarınca eksik hususların ikmali için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, eksik delillerin toplanması konusunda özellikle HMK’nun 353, 354 ve 373. maddeleri ele alındığında da, kanundaki düzenleme karşısında bölge adliye mahkemesince verilen kararın yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Bu maddelere bakacak olursak; HMK’nun 353/l-b-3 maddesinde; “Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında duruşma yapılmadan karar verilir” HMK’nun 354. maddesinde “(1) Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesince inceleme, davanın özelliğine göre heyetçe veya görevlendirilecek bir üye tarafından yapılır.(2) İnceleme sırasında gereken hâllerde başka bir bölge adliye mahkemesi veya ilk derece mahkemesi istinabe edilebilir. Yine HMK’nun 357/3. maddesinde “İlk derece mahkemesinde usulüne uygun olarak gösterildiği halde incelenmeden reddedilen veya mücbir sebeple gösterilmesine olanak bulunmayan deliller bölge adliye mahkemesince incelenebilir.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen hükümler değerlendirildiğinde; eksik delillerin bölge adliye mahkemesince toplanması gerektiğinden bölge adliye mahkemesince toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir.” denilerek, eksik delillerin istinaf mahkemesi tarafından toplanarak, toplanan deliller doğrultusunda ihtiyati tedbire dair karara verilebileceği açıkça kabul edilmiş olup, yukarıda açıkladıkları sebeplerle, eksik inceleme sonucunda hatalı olarak tesis edilen 03/03/2022 tarihli Bilirkişi Heyet Raporu’nun ilk derece mahkemesi tarafından hükme esas alınması neticesinde, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen kararın kaldırılmasına, dosya kapsamında belirttikleri hususlarında dikkate alınarak yeniden rapor alınmasına ve eksikliklerin giderilerek ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı vekili tarafından, davalıyla yapılan ticari iş kapsamında tasarımı kendisine ait olan … numaralı tasarım tescilli “…” adlı ürünlerinin üretimini seri şekilde yapabilmek için gerekli olan kalıpların üretilmesi için aleyhine tespit talep edilen … Tic.Ltd.Şti.ile anlaştığını, fakat karşı tarafın, bu tescilli tasarımları, müvekkilinin tüm ticari ve sınai mülkiyet sırlarını herhangi bir izin, lisans ve/veya yetki almaksızın müvekkilinin rekabet halinde olduğu firmalarla paylaşarak aynı kalıbı başkaca firmalar adına da üretmeye başladığını,müvekkilinin … numaralı tasarım tesciline konu ürünlerin üretimine ilişkin kalıpların başka firmalar için de üretilip üretilmediği konusunda … Cad. … Sok. No:… Avcılar/İstanbul adresinde yer alan işyerinde gerek üretim aşamasında gerekse de üretilmiş kalıplar içerisinde tespit isteyene ait … numaralı tasarım tescilli “…” ürününün üretilebileceği özelliklere sahip kalıplara rastlanıp rastlanmadığı, söz konusu kalıp üretimlerinin tasarım hakkı ihlali oluşturup oluşturmadığının tespitini ve ihlal oluşturan ürün, kalıp, üretim araçları ve bilgisayarda yer alan tespit isteyene ait know-howlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece yerinde tespit yaptırılarak bilirkişilerden rapor aldırılmış ve neticede, yaklaşık ispat şartları oluşmadığından tedbir talebinin reddine karar verilmiş, iş bu karar talep eden vekilince yukarıdaki sebeplerle istinaf edilmiştir. 6100 Sayılı HMK’nın 389. maddesi ile ihtiyati tedbir kararı, bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında uygulanacak geçici bir hukuki koruma niteliğindedir. İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat şartı gerekmektedir. Ayrıca marka hukukunda tescilli markalar bakımından 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu m.159’da özel bir düzenleme yer almaktadır. SMK m.159/1; “Bu Kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkinliğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire karar verilmesini mahkemeden talep edebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Maddede belirtildiği üzere dava açma hakkı olan kişiler, markanın ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek biçimde kullanıldığını veya bu tecavüz halinin gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla mahkemeden ihtiyati tedbir talep edebilecektir. Mahkemece ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi açısından bilirkişi heyetinden 03.03.2022 tarihli ön rapor alınmıştır. Ön raporda, sadece bir bilgisayarda tespit isteyen şirket tasarımlarına ait çizimlerin bulunduğu, bununda aralarında bu tasarımla ilgili yapılan iş gereğince normal olduğu tespiti yapıldığı, ayrıca tarafların bu tasarım dışında da yapılan işlerin bulunduğu, karşı tarafın bu tasarımları başka şirketlerle paylaştığı yada başka şirketler adına üretim yaptığına dair herhangi bir tespite yer verilmediği görülmüştür. Somut olayda dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna göre, yaklaşık ispat şartlarının oluşmadığı, ileride değişen koşullara göre bilirkişi raporu alınabileceği ve yaklaşık ispat şartlarının varlığının tespiti halinde mahkemece her zaman tedbir kararı verilebileceği, bu durumda, yargılama sonucunda elde edilecek bir sonucun tedbir kararıyla verilmesi mümkün olmadığından, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, mahkemece tedbir konusunda verilen kararın, esas ve usul yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla, talep eden vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 17/02/2022 tarih ve 2022/41 E., 2022/42 K. sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 26/05/2022