Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/688 E. 2022/783 K. 20.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/688
KARAR NO: 2022/783
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 07/03/2022
NUMARASI: 2021/213 E.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/05/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati tedbir talep eden davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıya ait ”http://…com/” ibareli internet sitesindeki tüm kullanımların marka hakkına tecavüz ettiği gerekçesiyle durdurulması yönünde ek ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; Dosyanın bilirkişi heyetine verilmesine, ek ihtiyati tedbir talebinin rapor geldikten sonra değerlendirilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi raporu dosyaya sunulduktan sonra, 07.03.2022 tarihli ara karar ile; http://…com/ alan adlı internet sitesinin ana sayfasının yayından kaldırılmış olduğu, alan adının kime ait olduğunun tespit edilemediği, ancak açılan sayfalarda “…” adına yer verilmiş ise de, Mahkemece 22.02.2022 tarihli ara karar ile davalı-karşı davacının itirazı üzerine www…com alan adlı internet sitesi ve “…” markasının kullanımıyla ilgili verilen 21.10.2021 tarihli ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ve davalı-karşı davacının 100.000,00 TL teminat yatırmasına karar verildiği ve teminatın yatırıldığı gerekçeleriyle davacı-karşı davalının ek ihtiyati tedbir talebinin reddine,” karar verilmiştir. İhtiyati tedbir talep eden davacı-karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesi tarafından, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması yönünde verilen 22.02.2022 tarihli ara karara atıfta bulunularak, ek ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiğini, söz konusu 22.02.2022 tarihli ara kararın hukuka aykırı olduğunu, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması ve ters teminata dönüştürülmesine yönelik olarak verilen 22.02.2022 tarihli ara kararın, taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğunu, Müvekkili markasının anonim hale gelmesini ve ürün adı olarak kullanılmasını önlemek adına, gerekli tüm önlemleri aldığını ve almaya da devam ettiğini, Nitekim, “…” markasına ilişkin olarak gerek sektörde yer alan diğer firmaların gerek üçüncü kişilerce izinsiz şekilde gerçekleştirilen ve müvekkilinin marka haklarına tecavüz teşkil eden kullanımların önüne geçmek için, markasının anonimleştirilmesini önlemek adına bu kişilere/firmalara ihtarnameler gönderdiğini, davalar açtığını, Müvekkiline ait “…” markalarının davalı tarafından markasal biçimde kullanılmasının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği gibi müvekkilinin marka haklarının ve ticari itibarının zarara uğraması tehlikesinin mevcut olduğunu, bu kapsamda Mahkemece hüküm altına alınan 100.000 TL teminatın az miktarda olduğunu beyan ederek, ek tedbir taleplerinin reddi yönündeki kararının kaldırılarak, davalıya ait ”http://…com/” ibareli internet sitesine erişimin engellenmesine karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Talep, İlk Derece Mahkemesince 07.03.2022 tarihli ara karar ile ”http://…com/” ibareli internet sitesine erişimin engellenmesine yönelik ek tedbir talebinin reddine dair kararın istinafen incelenmesinden ibarettir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 159/1. maddesinde, sinai mülkiyet haklarına tecavüz olduğunu ispatlamak şartıyla ihtiyati tedbir talep edilebileceği, 159/3. maddesinde ise ihtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. HMK’nın 389/1. maddesinde, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesinin yer aldığı, düzenlemeye göre, tedbir kararına hükmedilebilmesi için; şartlara uygun tedbir kararı verilmemesi halinde mevcut durumda olabilecek değişiklik nedeniyle hakkın elde edilmesinin zor hatta imkansız hale gelmesine yönelik kuvvetli endişenin bulunması gerektiği, ayrıca HMK’nın 390/3. maddesinde, “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” şeklinde düzenleme yer aldığı, düzenleme gereği, ihtiyati tedbir kararının verilmesi için tam bir ispat aranmadığı, talebin yeterliliği hususunda mahkemeye kanaat verecek delilerin varlığının yeterli olduğu, yukarıda içeriği açıklanan deliller dikkate alındığında, somut olayda; dosyaya celbedilen bilirkişi raporuna göre, http://…com/ alan adlı internet sitesinin ana sayfasının yayından kaldırılmış olduğu, alan adının kime ait olduğunun tespit edilemediği, Mahkemece 22.02.2022 tarihli ara karar ile davalı-karşı davacının tedbire itirazı üzerine www…com alan adlı internet sitesi ve “…” markasının kullanımıyla ilgili verilen 21.10.2021 tarihli ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ve davalı-karşı davacının 100.000,00 TL teminat yatırmasına karar verildiği, teminatın yatırıldığı, mevcut delil durumuna göre yaklaşık ispat olgusunun gerçekleşmemiş olduğu, tedbir talep eden tarafça ileri sürülen iddiaların yargılamayı gerektirdiği, ilk derece mahkemesince ek tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, tedbir talep eden tarafça ileri sürülen istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 07/03/2022 tarih ve 2021/213 E., sayılı kararına karşı davacı-karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 161,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 80,70 TL harcın talep halinde davacı-karşı davalıya iadesine, 3- Davacı-karşı davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5- Davacı-karşı davalı tarafından yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/05/20222