Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/551 E. 2022/652 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/551
KARAR NO: 2022/652
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
NUMARASI: 2022/14 E.
TARİHİ: 24/02/2022 (ARA KARAR)
DAVANIN KONUSU: Faydalı Model Belgesi (Faydalı Model Belgesinin Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/04/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 20/01/2022 ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; Yenilik ve buluş basamağı kriterlerini içermediğini bilmesine rağmen davalının, dava konusu faydalı modeli kötü niyetli şekilde adına tescil ettirdiğini, müvekkiline ait … kodlu ürünün davalıya ait … tescil nolu faydalı modele tecavüz etmediğinin tespitini ve davalıya ait … tescil nolu faydalı modelin hükümsüzlüğüne karar verilmesini, davalının … tescil nolu faydalı modelin tescilden doğan haklarını müvekkiline karşı kullanmasının önlenmesi yönünde öncelikle teminatsız olarak, aksi halde mahkemece uygun bulunacak teminat uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini, hükmün etkinliğinin sağlanabilmesi için dava konusu … numaralı faydalı modelin üçüncü kişilere devrinin önlenmesine yönelik TPMK kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 20/01/2022 tarihli ara kararıyla; ”Davalıya ait … tescil numaralı faydalı modelin EURO Paletlerde Nakliye Avantajı Sağlayan Kova ile ilgili olup, tek isteminde 9 kiloluk, 9980 ml hacimli, plastikten mamul bir kovaya ilişkin yükseklik ve çap ölçülerinin koruma altına alındığı, Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D.İş sayılı dosyası ile davacıya ait … kodlu ürün üzerinde yapılan incelemede yükseklik ve çap ölçülerinin davalının faydalı modelindeki ölçülerle birebir aynı olmadığının tespit edildiği, davacının ürünün davalının faydalı modeline tecavüz teşkil edip etmediğinin tespitinin yargılamayı gerektirdiği, ancak bu aşamada dosyada mevcut bilirkişi raporu ve faydalı model tescil belgesi kapsamına göre davalının davacıya ait … kodlu ürünüyle ilgili faydalı modelden kaynaklanan haklarını kullanması halinde davalının zarara uğrayabileceği, ayrıca davalıya ait faydalı modelin hükümsüzlüğünün talep edildiği, söz konusu faydalı modelin üçüncü kişilere devri halinde davada taraf teşkili sağlanmasının uzayabileceği, davacının haklı olması halinde hakkını elde etmesinin gecikebileceği, HMK 390/son maddesi uyarınca yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği anlaşılmakla, dava konusu … tescil numaralı faydalı model tescil belgesinin dava sonuçlanıncaya kadar 3. kişilere devrinin önlenmesi ve yalnızca bilirkişi incelemesi yapılan ve davaya konu edilen davalının … tescil numaralı faydalı modelden kaynaklanan haklarını dava sonuçlanıncaya kadar davacıya ait … kodlu ürünle ilgili olarak davacıya karşı kullanmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine” karar verilmiştir. Davalı vekili 24/02/2022 havale tarihli ihtiyati tedbire itiraz dilekçesinde özetle; HMK’nun 390/3. maddesi kapsamında davanın esası hakkında yaklaşık ispat şartının yerine getirilmediğini, Konya 4.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D.İş sayılı dosyasında yaptırılan delil tespitinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu davada tedbir talebinde delil olarak gösterilemeyeceğini, bilirkişi raporunda dava konusu taleplere ilişkin herhangi bir tespit yaptırılmadığını, incelemenin sadece davacı şirketin … kodlu ürün numunesinin ölçülerine ilişkin olduğunu, müvekkili şirkete ait … tescil numaralı faydalı model hakkı kapsamında bir değerlendirme yapılmadığını, ihtiyati tedbirin geçici koruma olduğunu, davacının talebi ile aynı neticeyi doğuracak nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesinin hukuka aykırı olacağını, ihtiyati tedbir kararının müvekkili nezdinde geri dönülemeyecek zararlara sebebiyet verebileceğini, takdir edilen teminatın bu zararları karşılamaktan uzak olduğunu, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, bu mümkün değilse teminat tutarının arttırılmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; “Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalıya ait … tescil numaralı faydalı modelin EURO Paletlerde Nakliye Avantajı Sağlayan Kova ile ilgili olup, tek isteminde 9 kiloluk, 9980 ml hacimli, plastikten mamul bir kovaya ilişkin yükseklik ve çap ölçülerinin koruma altına alındığı, Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D.İş sayılı dosyası ile davacıya ait … kodlu ürün üzerinde yapılan incelemede yükseklik ve çap ölçülerinin davalının faydalı modelindeki ölçülerle birebir aynı olmadığının tespit edildiği, her ne kadar davalı tarafça dosyaya sunulan uzman görüşünde davacıya ait ürünün internet sitesinde yer alan görüntülerine bakılarak incelendiği belirtilmişse de, uzman görüşünde tespit edilen ölçülerin doğruluğunun bu aşamada mahkemece denetlenemediği, aynı zamanda davalıya ait faydalı modelin hükümsüzlüğü için de dava açılmış olduğu, faydalı modelin yalnızca belli ölçüleri koruma altına aldığı, ayrıca içine koyulacak ürünün niteliğine göre ağırlığı değişecek olan plastik kovaya ilişkin faydalı modelin buluş özetinde ve tarifnamesinde ağırlık birimine yer verildiği, davalının faydalı modelinin hükümsüz kılınıp kılınmayacağı ve davacının ürünün davalının faydalı modeline tecavüz teşkil edip etmediğinin tespitinin yargılamayı gerektirdiği, davacının ürününde hangi eş değer unsurun yer aldığının uzman görüşünde açıklanmadığı, bilirkişi raporu ile uzman görüşünün çelişkili olması nedeniyle bu aşamada uzman görüşü denetlenemediğinden bu görüşe itibar edilemeyeceği, dosyada mevcut bilirkişi raporu ve faydalı model tescil belgesi kapsamına göre davlının davacıya ait … kodlu ürünüyle ilgili davalının faydalı modelden kaynaklanan haklarını kullanması halinde davalının zarara uğrayabileceği, söz konusu faydalı modelin üçüncü kişilere devri halinde davada taraf teşkili sağlanmasının uzayabileceği, davacının haklı olması halinde hakkını elde etmesinin gecikebileceği, HMK 390/son maddesi uyarınca yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği, hükmedilen ihtiyati tedbirlerin niteliğine, dava konusu ürünün ambalaj olarak kullanılan plastik kova olmasına göre, davalının faydalı modelden kaynaklanan haklarını, davacının dava konusu ürünü dışında kullanma hakkı devam ettiğinden, takdir edilen 50.000,00 TL teminat hakkaniyete uygun olduğundan, davalının ihtiyati tedbir kararına itirazının reddine” karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Mahkemece ihtiyati tedbir talep eden davacının HMK 390/3. maddesi kapsamında davanın esası hakkında yaklaşık ispat şartını yerine getirmediğinin dikkate alınmadığını, Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunun yaklaşık ispat koşulunu sağlamaya elverişli olmadığını, incelemenin sadece davacı şirketin … kodlu ürünün tek bir numunesinin ölçülerine ilişkin olduğunu, müvekkili şirkete ait … tescil numaralı faydalı model hakkı kapsamında bir değerlendirilme yapılmadığından, davacı taleplerine (müvekkiline ait faydalı model hakkına davacının tecavüzünün olmadığının veya hükümsüzlüğe) ilişkin herhangi bir tespitin de bulunmadığını, davacı bu durumu bildiğinden, dava açıldıktan sonra yetkisiz ve görevsiz Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/26 D.İş sayılı dosyasından usul ve yasaya aykırı olarak delil tespiti talebinde bulunduğunu, Bilirkişi incelemesinin davacının tek bir numunesi üzerinden gerçekleştirildiğini ve ürünlerin hammaddesini oluşturan plastik hammaddesindeki çekme ve genleşme payının dikkate alınmadığını, Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D. İş dosyası kapsamında numune üzerinden gerçekleştirilen bilirkişi raporu ile tespit edilen, gerekse de davacının kendi web sitesinde yayınladığı davacıya ait … kodlu ürün ile müvekkili şirkete ait … tescil numaralı faydalı modelin karşılaştırılmasında; ürünlerin Gövde yüksekliği, Kapak ağzı, Kapak hariç dış çapı, Kapak kenar yüksekliği gibi esaslı unsurlarının müvekkili şirkete ait … tescil numaralı faydalı model hakkının referans aralığında bulunduğunu, silme hacmi, taban çapı, Kapak dıştan en üst çapı, Kapak dıştan dışa feder çapı, diğer unsurların ise referans aralığı sınırlarında bulunduğunu, plastik hammaddesindeki genleşme ve büzülme payları da dikkate alındığında, davacının ürünlerinin birebir müvekkili şirketin faydalı model hakkında belirtilen referans aralığında bulunduğunun kabulü gerekip, dosyadaki tüm delillerin tedbir talep eden davacı aleyhinde olduğunundan, ihtiyati tedbire itirazın reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Tedbir isteyen davacının müvekkiline ait faydalı model belgesinin yenilik unsurunu taşımadığı, faydalı model belgesinin açık olmadığı iddiasının, soyut ve varsayımsal olup, bu iddiasını destekler nitelikte somut bir delil sunamadığını, Davacının, hükümsüzlük ve davacının … kodlu ürününün müvekkilin faydalı model hakkına tecavüz etmediğinin tespiti talebi yönünden yaklaşık ispat şartını sağlayacak nitelikte, hukuken geçerli, somut bir delil sunamadığından, tedbire itirazlarının mahkemece reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun yürürlüğü ile birlikte, faydalı model başvurularında araştırma raporu düzenlenmesinin zorunlu hale getirildiğini, müvekkili şirketin de faydalı model başvurusunun, Kurum uzmanlarınca araştırma raporu düzenlenerek (yenilik ve sanayiye uygulanabilirlik) tescil edildiğinden, müvekkilinin faydalı model belgesinin yeni ve sanayiye uygulanabilir nitelikte olduğunun resmi kurum raporuyla sabit olduğu göz ardı edilerek, Türk Patent ve Marka Kurumu yok sayılarak, soyut iddialara dayalı tedbire hükmedilmesinin usul ve yasaya açıkça aykırılık teşkil ettiğini, 2- Davacı tarafın, dava dilekçesinde Türkiye’nin önde gelen gıda firmalarıyla büyük hacimli işler yaptığını, müvekkilinin faydalı model hakkından kaynaklanan yasal haklarını kullanması halinde çok büyük zararlarla karşılaşabileceğini ikrar ettiğinden, davacının, dava konusu üründen çok büyük karlar elde ettiğinden dava sürecince bu ürünün üretimi ve satışına devam etmek istediğini, müvekkili şirketin ise verilen tedbir kararı kapsamında yasadan kaynaklanan haklarını kullanamayacağını, davacı tarafın teminat olarak yatırdığı ve yasal mevzuatta faydalı model hakkı sahiplerine tanınan tazminat talep etme hakkı hükümlerine göre gülünç sayılabilecek miktardaki teminatı ödeyerek, tedbir süresince kazançlı çıkacağını, dava sonunda müvekkili şirketin haklı çıkması durumunda müvekkilinin zararının sürüncemede bırakıldığını, belirtilen ve re’sen gözetilecek nedenlerle 24.02.2022 tarihli celsede ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine dair verilen ara kararın kaldırılmasını ve itirazın kabulü ile 20.01.2022 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyat tedbirin kaldırılmasını, aksi takdirde takdir edilen teminat miktarının arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. Maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafın talebi; Müvekkiline ait … kodlu ürünün, yenilik ve buluş basamağı kriterlerini içermeyen davalı adına tescilli … nolu faydalı modele tecavüz etmediğinin tespitini, davalıya ait … tescil nolu faydalı modelin hükümsüzlüğüne karar verilmesini, tescilden doğan haklarını davacı müvekkiline karşı kullanmasının önlenmesiiçin öncelikle teminatsız olarak, aksi halde mahkemece uygun bulunacak teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir. Mahkemece, 20/01/2022 tarihinde tedbir talebinin 50.000,00 TL teminat karşılığı kabulüne karar verilmiş olup, davalı vekilinin itirazı üzerine 24/02/2022 tarihli karar ile itirazın reddine karar verilmiştir. Davalı vekili karar aleyhine istinaf yasa yoluna başvurmuştur. 1-Davalı vekilinin ilk istinaf sebebi; davacı tarafça yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğine ilişkindir. 10/01/2017 tarihinde 29944 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159/1.maddesinde; ” Bu kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkinliğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire karar verilmesini talep edebilir.” düzenlemesi uyarınca tedbir talep edilebilir, 159/3. Maddesinde; “ihtiyati tedbirler ile ilgili bu kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun uygulanacağı” düzenlemesi mevcuttur. 6100 sayılı HMK’nun 389/1. maddesi; “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği”, HMK 309/3. maddesi gereği, tedbir talep eden taraf dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun159. maddesinde, bu kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişilere hükmün etkinliğini temin etmek üzere ihtiyati tedbir talep etme hakkı tanınmış, ihtiyati tedbirlerle ilgili bu kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159. maddesi gereği, delillerin değerlendirilmesi sonucu ulaşılacak yaklaşık ispat, tedbir kararı verilmesi için yeterlidir. İhtiyati tedbir, 6769 Sayılı Kanun’da ve HMK’da düzenlenmiş geçici hukuki koruma türü olup, tedbir talebinin yapıldığı tarihte dosyaya sunulan dayanak belgeler nazara alınarak ve dava sonunda verilecek karar yönünden ihsası rey oluşturmamak kaydı ile gerekçeleri açıklanarak verilmesi gerekir. Dosyada mevcut Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D.İş sayılı dosyası ile davacıya ait … kodlu ürün üzerinde yapılan incelemede; Kapaksız Boş Ağırlığının; 248 gram, Silme Hacminin; 10,125 ml, Gövde Yüksekliğinin; 237,54 mm, Taban Çapının :224,79 mm, Kapak ağzının kapak hariç dış çapının: 260,78 mm, Kova Kapağının Dıştan En Üst Çapının :257,45mm, Kenar Yüksekliğinin;1,23 mm, Dıştan Dışa Feder Çapının;51,97 mm olduğu tespit edilmiştir. Davalıya ait … nolu buluşun özetinin; Bu buluş, 80 mm X 120 mm euro paletlerde, paletlere taşma ve boşluk olmaksızın maksimum miktarda sığmasını ve nakliye esnasında herhangi bir deformasyon oluşmasını engellemek için, yüksekliği 237,60 ? 235,60 mm olan gövdeye (2); çapı 221,8 ? 223,8 mm olan tabana (1); kapak hariç dış çapının Uzunluğu 259,2 ? 261,2 mm olan kapak ağzına (3); dıştan en üst çapının Uzunluğu 250,2 ? 252,2 mm, kenar (5) yüksekliği 10,45 ? 11,45 mm ve dıştan dışa feder çapı 256,40 ? 258,40 mm olan kapağa (4) sahip olan 9 kiloluk – 9980 ml silme hacimli kova ile ilgili olduğu, TPMK kaydında belirtilmiştir. Davacıya ait … kodlu ürünün yükseklik, hacim, feder çap ölçülerinin davalının faydalı modelindeki ölçülerle birebir aynı olmadığı dosya içerisinde bulunan değişik iş bilirkişi raporu ve TPMK kaydı ile karşılaştırılması neticesinde görülmektedir. Davalı vekilinin cevap, tedbire itiraz ve istinaf başvuru dilekçesinde beyan ettiği, ürünlerin Gövde yüksekliği, Kapak ağzı, Kapak hariç dış çapı, Kapak kenar yüksekliği gibi esaslı unsurlarının müvekkili şirkete ait … tescil numaralı faydalı model hakkının referans aralığında bulunduğu, silme hacmi, taban çapı, Kapak dıştan en üst çapı, Kapak dıştan dışa feder çapı, diğer unsurların ise referans aralığı sınırlarında bulunduğu, plastik hammaddesindeki genleşme ve büzülme payları da dikkate alındığında, davacının ürünlerinin birebir müvekkili şirketin faydalı model hakkında belirtilen referans aralığında bulunduğuna ilişkin iddiası yargılama sırasında teknik bilirkişiden alınacak rapor ile tespit edilecektir. Mahkemece tedbir talebinin, yapıldığı tarihte dosyaya sunulan dayanak belgeler nazara alınarak değerlendirilmesi gerekip, mahkemeye sunulan Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/62 D.İş sayılı dosyası ile … tescil numaralı faydalı modelin TPMK kaydı sunulmak suretiyle yaklaşık ispat olgusu gerçekleştiğinden, davalı vekilinin yaklaşık ispatın gerçekleşmediğine ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Mahkemece 50.000,00 TL nakdi veya muteber bir bankaya ait kesin ve süresiz teminat mektubu karşılığı sadece davacının … kodlu ürününe karşı ileri sürülmemesi yönünde karar verildiğinden, davalının faydalı modelden kaynaklanan haklarını, davacının dava konusu ürünü dışında kullanma hakkı devam ettiğinden, dosya kapsamına göre teminat miktarının yeterli olduğu anlaşılmakla birlikte, yargılama aşamasında mahkemece talep üzerine veya re’sen her zaman arttırılabileceğinden, teminat miktarına yapılan istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.İhtiyati tedbir kararı 6769 Sayılı Kanun’da ve HMK’da düzenlenmiş geçici hukuki koruma türüdür. Bu niteliği itibariyle tedbir talebinin yapıldığı tarihte dosyaya sunulan dayanak belgeler nazara alınarak ve dava sonunda verilecek karar yönünden ihsası rey oluşturmamak kaydı ile gerekçeleri açıklanarak verilmesi gerekir. Davacı tarafın iddiasını kanıtlayarak lehine karar alması durumunda, verilecek hükümsüzlük kararı geriye etkili olarak ilk tescil tarihinden itibaren hüküm ifade edeceğinden, mevcut durumda değişiklik meydana geleceği gibi, tedbir kararı verilmemesi ve davalı tarafın faydalı modelden doğan haklarını davacıya karşı ileri sürmesi halinde, davacının … kodlu ürünü piyasaya sunamamaktan kaynaklı zararı olacağından, mahkemece de bu kapsamda sadece davacının … kodlu ürününe karşı ileri sürülmemesi yönünde karar verildiğinden, aleyhine tedbir ve tespit istenen vekilinin tüm istinaf sebeplerinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin tarih ve 2022/14 E. Sayılı kararına karşı talep eden vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- davalı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 14/04/2022