Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/430 E. 2022/597 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/430
KARAR NO: 2022/597
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/07/2019
NUMARASI: 2019/6 E. 2019/702 K.
DAVANIN KONUSU: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/04/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul …İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra takip dosyasından dava dışı …Ltd.Şti.’ nin davacı banka nezdinde ki mevcut hak ve alacaklarının haczi için İİK 89/1 maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderildiğini, 1.haciz ihbarnamesine herhangi bir hak ve alacağa rastlanmadığından itiraz edildiğini ve bildirim yapıldığını, ancak itiraza rağmen İİK 89/2 maddesine göre ikinci haciz ihabarnamesinin gönderildiğini, ikinci haciz ihbarnamesine de itiraz edildiği halde ve üçüncü haciz ihbarnamesinin gönderildiğini, davalıya borçlu olmadığının tespitini, takip dosyasında tedbiren icranın durdurulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, haciz ihbarnamelerinin iptali için İstanbul 1.İcra Hukuk Mahkemesi 2019/20 E. Sayılı dosyası ile şikayet talebinde bulunduğunu ve şikayetin kabulü ile haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiğini, davanın konusuz kaldığını, haciz ihbarnamelerinin gönderilmesinde kusurlarının bulunmadığını, davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletil- mesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; “Davalı tarafça İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. İcra takip dosyasından, davacı bankanın da aralarında bulunduğu birden fazla bankaya İİK 89. Maddesi uyarınca haciz ihbarnameleri gönderildiği, haciz ihbarnamelerinin KEP sistemi üzerinden gönderildiği, davacı tarafından da KEP sistemi üzerinden haciz ihbarnamesine itiraz edildiği, davacı itirazının dosyada bulunmaması nedeniyle, 89/2 ve 89/3 maddeleri uyarınca haciz ihbarnamelerinin davacı bankaya yine KEP sistemi üzerinden gönderildiği ve davacının yine KEP sistemi üzerinden itirazlarını bildirdiği, davacı tarafından İstanbul 1.İcra Hukuk Mahkemesi 2019/20 E. Sayılı dosyası ile icra memur işleminin iptali için şikayet yoluna başvurulduğu, mahkeme tarafından 28/02/2019 tarihinde, şikayetin kabulü ile 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği, kararın kesinleşmediği, davalı vekilinin 10/07/2019 tarihli duruşmada yer alan beyanları dikkate alındığında, icra mahkemesince verilen kararın yalnızca vekalet ücreti yönünden istinaf konusu edildiği ve haciz ihbarnamelerine ilişkin icra işleminin geri çekildiği anlaşıldığından, dava konusu edilen işlemin ortadan kalkmış olduğu belirlenmiş olup; Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1- İstanbul … İcra Md. … Es. sayılı takip dosyasında; aralarında davacı & 3. şahısında bulunduğu muhtelif bankalara, 1. – 2. ve müteakiben 3. haciz ihbarnameleri gönderildiğini, 2- Birinci ve 2. ihbarnamelerine itirazları görülmeyen 3. şahısa, son olarak 89/3 ihbarnamesinin gönderilmesinin talep edildiğini, 2. ve 3. ihbarname taleplerinde; “.. itiraz etmemişler ise ve hukuki bir engel yok ise; İİK md 89 gereğince 2. haciz ihbarnamelerinin KEP ile tebliğini, …”belirttiklerini, 2. haciz ihbarnamelerine bir kısım bankaların itiraz ettiğini, 16 bankaya ise, yine itiraz etmemişler ise ve hukuki bir engel yok ise, İİK md 89 gereğince 3. haciz ihbarnamelerinin KEP ile tebliğini..” talep ettiklerini, 3- Davacının, 1. ve 2. ihbarnamelere verdiği cevapların dosyada bulunmadığını, bulunsa idi İcra Müdürlüğü’ nün 2. ve 3. ihbarnameleri düzenlemeyeceğini, 4- 3. ihbarnameyi tebelluğ eden diğer bankaların bazılarının kendileriyle irtibat kurduklarını, bazılarınında doğrudan İcra Md.’ ne başvurduğunu, cevaplarının dosyaya girmediği sonradan anlaşılan bankalar için iyiniyetli olarak, 3.haciz ihbarnamesi taleplerinin geri alındığını, İcra Md’ nce de KEP sistemindeki aksaklıklar sebebi ile başvuran bankalar için, 89/3. ihbarlarının iptal edildiğini, 5- Davacı ve 3.şahısın, önce alacaklı taraf ile irtibat kurma yada icra md’ ne başvurma imkanının olduğunu, ancak davacının, uzun ve masraflı dava yolunu tercih ettiğini, kusurları olmadığı halde hatalı bir karar ile aleyhlerine yargılama masraflarına hükmedilmesine sebep olduğunu, ayrıca, basiretli bir tacir gibi davranmadığını, itirazlarının dosyaya girip girmediğini kontrol etmediğini, 6- Dava konusuna benzer vakalar için verilmiş ekteki 3 ayrı içtihada göre, tümünde de; davalı alacaklının, dava açılmasına sebebiyet vermediğine işaret edildiğine, 7- Ayrıca cevap dilekçesinin talep kısmında, “davacının borçlu olmadığına itiraz da etmediklerinin açıkça belirtildiğini, yerel mahkemenin, dava açılmasına sebebiyet vermedikleri halde, müvek- kilini “yargılama masrafları ve avukatlık ücretini” ödemeye mahkum etmesinin hatalı olduğunu, Bu sebeplerden dolayı, tehir-i icra talebinin kabulüne, kendilerine atfedilebilecek bir kusur olmadığından, İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.07.2019 tarihli 2019 /6 Es 2019 / 702 K. sayılı kararın- daki, haksız ve mesnetsiz yargılama gideri ile vekalet ücretinin taraflarına tahmiline dair kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, davalı tarafça İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası üzerinden davacı bankaya İİK 89.maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnameleri nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti davasıdır. Davacı vekili, müvekkili Banka tarafından, davalı tarafça gönderilen gerek 89/1 gerekse 89/2 haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde itiraz edildiğini, buna rağmen 89/3 haciz ihbarnamesinin hukuka aykırı olarak müvekkili bankaya tebliğ edildiğini, bu sebeple müvekkili bankanın davalıya bu dosya ile bağlantılı borcunun bulunmadığının tespitini talep etmiş, davalı vekili, bazı bankaların itirazlarının, ,cra dosyasına girmediğini, bu nedenle 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, zira taleplerinde, itiraz edilmemesi halinde sonraki ihbarnamelerin gönderilmesini belirttiklerini, kaldıki davacının, haciz ihbarnamelerinin iptali için İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2019/20 E. sayılı dosyası ile şikayet talebinde bulunduğunu ve şikayetin kabulü ile haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiğini, davanın konusuz kaldığını, haciz ihbarnamelerinin gönderilmesinde kusurlarının bulunmadığını, davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiş, mahkemece dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmiş, iş bu karar davalı vekilince yukarıdaki sebeplerle istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davanın konusuz kaldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davanın açılmasına davacı tarafça sebebiyet verilip verilmediği, bu sebeple, yargılama masraflarının davalıya tahmil edilip edilmeyeceği hususlarındadır. HMK 331/1. maddesinde; “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim, davanın açıldığı tarihte tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder” Mahkemece, davanın konusuz kaldığına karar verilmiş, yargılama gideri ve vekalet ücreti davalıya yükletilmiştir. Dosya kapsamına göre, Davalı tarafça, dava dışı borlu aleyhine başlattığı icra takibi dosyasında davalı banka ile birlikte başka 3. Şahıs ve bankalara haciz ihbarnameleri gönderdiği, bir kısım banka ve 3. Şahısların haciz ihbarnamelerine itiraz ettiği, itiraz eden 3.şahıslara 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin gönderime taleplerinin davalı tarafça geri alındığı ve yeni ihbarname gönderilmediği, davacı bankanında içinde bulunduğu bir kısım 3. Şahsın ise 1. Ve 2. haciz ihbarnamesine itiraz edildiği halde bu itirazların sistemsel hata nedeniyle icra dosyasında görünmediği, bu durumun, 2014/28155 Esas sayılı İstanbul 28. İcra Dairesinin 02.09.2019 tarihli müdürlük kararında; “Üçüncü Şahıs … Bankası A.Ş. Vekili 02/01/2019 havale tarihli dilekçesi ile; İİK’ nun 89/1 ve İİK’ nun 89/2′ ye süresinde cevap verdiklerini buna rağmen İİK’ nun 89/3 gönderildiğini, İİK’ nun 89/3′ e göre gönderilen haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesini vekaleten talep ettiği görüldü. Dosyanın incelenmesinde alacaklı vekilinin talebi uyarınca dosyamız borçlusunun hak ve alacaklarının haczi için 3. Şahıs … Bankası A.Ş ye İİK’ nun 89/1 haciz ihbarnamesi UYAP sistemi üzerinden e- tebligat olarak 30/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği 3. Şahıs tarafından 31/05/2018 tarihinde sistem üzerinden dosyamıza cevap verildği. Cevabın UYAP sistemi üzerinden gönderilmiş olunduğu ancak sistem üzerinden görülmediğinden İİK’ nun 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiği, 08/10/2018 tarihinde tebliğ edildği, 3 Şahıs tarafından 09/10/2018 Tarihinde cevap verildiği görüldü.
Karar: Dosyanın incelenmesinde 3. Şahıs … Bankası A.Ş tarafından İİK’ nun 89/1 ve İİK’ nun 89/2 Maddeleri uyarınca haciz ihbarnamelerine süresinde cevap vermiş olduğu anlaşıldığından, sistem olarak e-tebligatın yeni olduğu ve sistemden gönderilen cevaplar görülemediğinden sehven İİK’ nun 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmiş olunduğu anlaşıldığından 3. Şahıs … Bankası A.Ş vekilinin 89/3 haciz ihbarnamesi iptali talebinin KABULÜNE, Dair İİK. nun 16. maddesi uyarınca İcra Mahkemesi’ne şikayeti haiz olmak üzere karar verildi. 02/01/2019″ şeklinde açıklandığı, bu durumda, itiraza rağmen 2.ve 3.haciz ihbarnamelerinin gönderilmesinde her ne kadar davalı taraf, kusurunun bulunmadığı, bu sebeple yargılama masrafları ve vekalet ücretlinin kendisine yükletilemeyeceğini savunmaktaysa da, birinci haciz ihbarnamesinden sonra itiraz etmesine rağmen 2. ve 3. Haciz ihbarnamelerinin kendisine tebliğ edilmesi üzerine, haciz ihbarnamelerinden dolayı uğrayabileceği zarara karşı davacının menfi tespit davası açmasının yasal hakkı olduğu ve davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, bu sebeple bu davayı açmakta hukuki yararı bulunan davacıya vekalet ücreti ve yargılama masraflarının yüklenemeyeceği, haciz ihbarnamelerine itirazlarının icra dosyasına iletilmemesinde davacının da bir kusurunun bulunmadığı, menfi tespit davasını açtığı işbu dava tarihinden önce, söz konusu haciz ihbarnamelerinin iptali için başvurduğu icra mahkemesinde henüz karar verilmediği, İstanbul 1. İcra Mahkemesi tarafından 28.02.2019 tarihinde, işbu davadan sonra, şikayetin kabulü ile, ihbarnamelerin iptaline karar verildiği, davanın açılmasının sebebinin davalı tarafça başlatılan icra takibi olduğu, bu sebeple davalı hakkında yargılama masrafı ve vekalet ücreti takdirine dair mahkeme kararında bir hatanın bulunmadığı anlaşılmakla, bu doğrultuda ilk derece mahkemesince açıklanan ve benimsenen sebeplerle dosya içeriğine, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/07/2019 tarih ve 2019/6 E. 2019/702 K. Sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a ve 362/1-g maddeleri gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 07/04/2022