Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/381 E. 2023/184 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/381 Esas
KARAR NO: 2023/184
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/04/2017
NUMARASI: 2015/1156 E. – 2017/262 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/03/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:Davacı vekili, davacı ile davalılar arasında açık satış noktası sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin sözleşmeye aykırı olarak işletmeyi izinsiz kapatarak faaliyetini sonlandırdığını, diğer davalı …’ın sözleşmeyi garantör sıfatıyla imzaladığı ve şahsen sorumlu olduğunu, sözleşme nedeniyle davalı şirkete 130.000.- TL katkı bedeli ödendiğini ileri sürerek, 130.000.- TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … vekili, davalının sözleşmenin tarafı olmadığını ve garantörlük yönünde sözleşmede bir taahhüdünün bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti. cevap dilekçesi sunmamıştır. İlk Derece Mahkemesince, davalı …’ın sözleşmede kefil ya da borçlu olarak imzasının bulunmadığı dolayısıyla pasif husumet yöneltilemeyeceği, diğer davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti.’nin sözleşmeye aykırı davrandığı ve sözleşme katkı payı olarak davacı tarafından kendisine 130.000.- TL’nin ödendiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti. yönünden kabulüne, 130.000.- TL’nin dava tarihinden itibaren faiziyle tahsiline, davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir.Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Dairemizin 08.07.2021 tarih,2020/371 Esas, 2021/797 Karar sayılı kararı ile; davalı …’ın şahsi kefaleti ya da garantörlüğünün bulunmadığı, davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti. yönünden faiz başlangıç tarihinin ödeme tarihi olduğu gerekçesiyle istinaf isteminin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı … yönünden davanın usulden reddine, davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın kabulüne, 130.000.- TL’nin ödeme tarihinden itibaren faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 13.12.2021 tarih, 2021/8801 Esas, 2021/7077 Karar sayılı bozma ilamı ile; Davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti.’nin 6102 sayılı TTK’nın Geçici 7. maddesine göre 19/10/2015 tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edildiği ve bu şekilde tüzel kişiliğin sona erdiği, bu itibarla davalı şirketin taraf ehliyeti bulunmadığı, yargılamanın davalının gıyabında sürdürüldüğü ve taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulduğu gerekçeleriyle Dairemizce verilen kararın bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizce, Yargıtay bozma ilamı üzerine duruşma açılarak devam eden yargılamada, davalılardan … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında İstanbul 10. ATM’nin 2022/229 Esas, 2022/584 Karar sayılı kararı ile şirketin davamıza münhasır olmak üzere ihyasına karar verildiği, işbu kararın 10.11.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış olup, taraf teşkili sağlandıktan sonra davalıya savunma olanağı verilmiş ve sona eren yargılamada aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafın talebi; davalıların 01/11/2011 tarihli açık satış noktası sözleşmesinin 2. maddesindeki bira ürünlerini düzenli ve süreklilik arz edecek şekilde satma ve bulundurma, 6. maddesindeki işyerini başkasına devir ve temlik etmeme, 9/b. maddesi gereğince bira satışına ilişkin faaliyetleri kısmama ve bira satışını azaltacak davranış ve eylem içine girmemeyi kabul ve taahhüt etmelerine rağmen, işletmeyi devir ettiklerinden sözleşmeye aykırı davrandıklarından bahisle, davalılara yapılan katkı bedelinin, ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline ilişkindir. Dosya içerisinde mevcut 01/11/2011 tarihli Açık Nokta Satış Sözleşmesi fotokopisinin incelenmesinden; …nin “ŞİRKET”, dava dışı … Dağıtım Tic. Ltd. Şti’nin “BAYİ/DİSTRİBÜTÖR” ve davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’nin “İŞLETİCİ” sıfatı ile sözleşme düzenledikleri, …’ın sözleşmenin son sayfasında İŞLETİCİ ŞİRKET kaşesi üzerinde, diğer sayfalarda şirket kaşesi üzerinde ve şirket kaşesi dışında sayfa sonlarında imzasının olduğu, sözleşme içeriğinde … tarafından verilmiş şahsi kefaletin bulunmadığı tespit edilmiştir. Mahkemece; Davalı …’ın sözleşmenin tarafı olmadığı gibi, müşterek borçlu yada müteselsil kefil olarak imzası bulunmadığından, hakkındaki davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalının sözleşmeye aykırı davrandığı D. İş tespit dosyası ile sabit olduğundan, katkı bedelinin tahsiline, davadan önce temerrüte düşürülmediğinden, faizin dava tarihinden başlatılmasına karar verilmiştir.1-Davacı tarafın ilk istinaf sebebi, davalı …’ın sözleşmenin tüm sayfalarını şahsen imzaladığından, garantör olduğundan bahisle katkı bedelinden sorumlu olduğuna ilişkindir.Taraflar arasındaki sözleşmenin tanzim tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 483. maddesinde kefalet akti; “Kefalet bir akittir ki onunla bir kimse, borçlunun akdettiği borcun edasını temin etmeyi alacaklıya karşı taahhüt eder” 484. maddesinde; “Kefaletin sıhhati, tahriri şekle riayet etmeye ve kefilin mes’ul olacağı muayyen bir miktar iradesine mütevakkıftır” düzenlemelerini içerir.Dosya içerisinde mevcut 01/11/2011 tarihli Açık Nokta Satış Sözleşmesi fotokopisinde; …nin “ŞİRKET”, dava dışı … Dağıtım Tic. Ltd. Şti’nin “BAYİ/DİSTRİBÜTÖR” ve davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’nin ” İŞLETİCİ” sıfatının bulunduğu, …’ın sözleşmenin son sayfasında işleticiyi temsilen, şirket kaşesi üzerinde imzasının olduğu, diğer sayfalarda şirket kaşesi üzerinde ve şirket kaşesi dışında sayfa sonlarında imzasının olduğu, sözleşmede, 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 483 ve 484. maddesi kapsamına uygun … tarafından verilmiş şahsi kefaletin bulunmadığı tespit edilmiştir. Yasada özel düzenleme olmadığı sürece …’ın sözleşme sayfaları sonlarına şirket kaşesi üstüne ve açığa imza atması kefalet verdiği anlamını taşımayacağından, açık nokta satış sözleşmeleri yönünden şirket kaşesi üstüne ve açığa imza atılmasının, şirket yetkilisince şahsi kefalet verildiği anlamını taşıdığına ilişkin özel düzenleme olmadığından, kefalet bir sözleşme türü olması sebebiyle tarafların ortak iradesinin kefalet akdinin kurulması noktasında uyuşması gerektiğinden, … yönünden iradelerin garantörlük veya kefalet verilmesi konusunda uyuştuğu davacı tarafça kanıtlanmadığından, davacı vekilinin …’ın sözleşmenin tüm sayfalarını şahsen imzaladığından, garantör olduğu ve katkı bedelinden sorumlu olduğuna ilişkin istinaf sebebinin reddi gerekmiştir.2- Davacı taraf tahsiline karar verilen 130.000,00 TL için, faiz başlangıcının ödeme tarihi olan 20/12/2011 olarak kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.Dosya içerisinde mevcut 01/11/2011 tarihli Açık Nokta Satış Sözleşmesi fotokopisinin 16. maddesinde; “İşletici, sözleşme süresi içinde işletmeyi kısmen veya tamamen çalıştırmaması, işletmeyi devretmesi veya işletmede iş değişikliği yapması veya iş bu sözleşmede belirtilen hükümlerden herhangi birini ihlal etmesi veya iş bu sözleşmenin feshine sebebiyet vermesi halinde, şirket veya bayi/distribütör kayıtlardaki borçları ile şirketten veya bayi/distribütörden almış olduğu mali yardım, katkılar ve her türlü sabit yatırım harcamalarının tümünü ve uygulanan iskonto tutarlarını, verildiği tarihten itibaren işlemiş faizi de dahil olmak üzere bankalarca uygulanan en yüksek kredi faizi üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte şirket veya bayi/distribütöre nakden veya defaten geri ödemeyi …kabul ve taahhüt eder ” düzenlemesi mevcuttur.6098 Sayılı TBK’nın 27. maddesinde belirtilen kesin hükümsüzlük halleri olan; kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkansız olmadığı taktirde, TBK 26. maddesi uyarınca taraflar bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler. Taraflar sözleşmenin 16. maddesindeki koşullar gerçekleştiği taktirde, mali yardım, katkı ve her türlü sabit yatırım harcamalarının iadesinde, verildiği tarihten itibaren faiz yürütüleceğini serbest iradeleri ile kabul ettiklerinden, TBK’daki sözleşme serbestisi ilkesi uyarınca tarafları bağlayıcıdır. Mahkemece dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verildiğinden, davacı vekilinin katkı bedeline ödendiği tarihten itibaren faiz uygulanması gerektiğine ilişkin istinaf sebebinin kabulü ile bu hususta yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince hükmün kaldırılarak, faizin başlangıcı yönünden yeniden hüküm kurulmasına karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE,2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1156 E. ve 2017/262 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davalı … yönünden açılan davanın, husumet yokluğu sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,4- Davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti yönünden açılan davanın KABULÜ ile 130.000,00 TL’nin 20/12/2011 tarihinden itibaren sözleşme gereğince bankalarca uygulanan en yüksek kredi faizi ile birlikte davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’den tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,5- İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin;5/a- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 8.880,30 TL nispi karar harcından peşin alınan 6.251,92 TL’nin mahsubu ile 2.628,38 TL harcın davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’den tahsiliyle Hazineye GELİR KAYDINA, 5/b- Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan: 6.809,22 TL (peşin harç başvurma harcı vekalet harcı müzekkere gideri tebligat gideri tespit dosyası gideri) yargılama giderinin davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’nden tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE, davalı … için yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5/c- Davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre takdir edilen 13.500,00 TL (bu yönde istinaf olmadığından davalı tarafın kazanılmış hakkı dikkate alınarak) nispi vekalet ücretinin davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’nden tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE, 5/d- Davalı … yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/2. maddesine göre takdir edilen 1980,00 TL (bu yönde istinaf olmadığından davacı tarafın kazanılmış hakkı dikkate alınarak) vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı …’a VERİLMESİNE, 6- İstinaf ve temyiz aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin;6/a- İstinaf talebi kabul edildiğinden davacı tarafından yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,6/b- İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcının davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’nden tahsiliyle davacıya verilmesine, 6/c- Temyiz yargılaması için davacı tarafından yapılan 235,50 TL posta-tebligat giderinin davalı … Rest. İşl. San. Tic. Ltd. Şti’nden tahsiliyle davacıya verilmesine, 6/d- 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, Dair karar, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, davacı vekili Av. … …nın yüzüne karşı davalıların yokluğunda, oy birliğiyle olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2023