Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/1653 E. 2022/1616 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1653
KARAR NO: 2022/1616
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 11/10/2022
NUMARASI: 2022/150 Esas
DAVANIN KONUSU: Patent (Patent Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/11/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava/talep dilekçesinde özetle: 6769 sayılı SMK, TTK, HMK ve TRIPs’in ilgili maddeleri gereğince, karşı tarafa tebligat yapılmadan taktir edilecek makul teminat karşılığında, taraflarına 15.08.2022 tarihinde tebliğ edilen ve … sayılı ve 12.08.2022 tarihli “Fikri ve Sınai Haklara İlişkin Gümrük İşlemlerini Durdurma Kararı” kapsamında, davalıya ait … sayılı, 11.08.2022 tarihli ithalat beyannamesi 488 kap muhteviyatı, net:12.200-kg miktarda beyan edilmiş “tekstil reaktif boya” cinsi ve “…” ticari isimli eşyanın davanın kesinleşmesine kadar durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini, gümrük müdürlüğüne yazılacak bir müzekkere ile dava kapsamında yapılacak incelemelerde kullanılmak üzere durdurma konusu ürünlerden yeteri kadar numune istenilmesini, müvekkiline elden takip yetkisi verilmesini, davalının fiillerinin müvekkiline ait TR … numarası ile tescilli patentinden kaynaklanan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini, davalının müvekkiline ait TR… numarası ile tescilli patentinden doğan haklarına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil eden fillerinin durdurulmasını ve önlenmesini, bu itibarla davaya konu patente tecavüz teşkil eden malların ithal- ihraç edilmesi, üretilmesi, pazarlanması, satılması ve her türlü ticaretinin durdurulması ve önlenmesi, davaya konu ürünler de dahil olmak üzere davalının müvekkilinin patentinden doğan haklarına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil eden ürünlerine ve tanıtım vasıtalarına el konularak imhasını, mahkeme karar özetinin tüm Türkiye’de yayınlanan ve en yüksek tiraja sahip ilk 3 gazeteden birinde bir kez ilanını, ilan ücretinin peşin olarak davalıdan alınmasını ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Bilindiği üzere ihtiyati tedbir öğretide: “.Kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca, davacı veya davalının (dava konusu ile ilgili olarak) hukuki durumunda meydanagelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır.” şeklinde tarif edilmiştir (Medeni Usul Hukuku 12.Baskı Sh.714-Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez, Prof. Dr. Oğuz Atalay, Prof. Dr. Muhammet Özekes). Anılan tariften de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbirin diğer fonksiyonları yanında davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde yeni bir takım ihtilafların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır. … 6769 sayılı SMK 159.maddesinde ihtiyati tedbirler düzenlenmekte olup, madde hükmü “(1) Bu Kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkiniğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire kararı verilmesini mahkemeden talep edebilir.” şeklinde olup, söz konusu ihtiyati tedbir kararı, davacının sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesi ve durdurulması, sınai mülkiyet hakkına tecavüz edilerek üretilen veya ithal edilen tecavüze konu ürünlere, bunların üretiminde münhasıran kullanılan vasıtalara ya da patenti verilmiş usulün icrasında kullanılan vasıtalara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engelleyecek şekilde, Türkiye sınırları içinde veya gümrük ve serbest liman veya bölge gibi alanlar dahil, bulundukları her yerde elkonulması ve bunların saklanması, herhangi bir zararın tazmini bakımından teminat verilmesi şeklinde verilebilir. Bu kanunda hüküm bulunmadığı durumda 6100 sayılı HMK hükümleri uygulanır. … Nitekim 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) onuncu kısmının birinci bölümünde düzenlenen ihtiyati tedbir müessesesi 389. madde başlığında “geçici hukuki korumalar” olarak vasıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında; “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep, verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanması gibi sair hususlarda yapılması gerekli usul ve prosedür açıklanmıştır. … Geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekir. Yargılama sırasında mevcut durumun değişmesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkansız hale gelmesi, gecikme sebebinin bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi söz konusu olan hallerde ihtiyati tedbir sebebi var kabul edilmelidir. Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. Tedbir kararı verilebilmesi için davanın ispatına elverişli delil bulunması da zorunlu olmayıp, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olması yeterlidir. … İhtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. … Dava dilekçesi ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: Gümrükte el konulan malların muhafaza edilmemesi durumunda dava konusunun ortadan kalkabileceği, delillerin kaybolabileceği gözetilerek ihtiyati tedbir koşullarının bu aşamada gerçekleştiği kanaatine varıldığından, …” gerekçesi ile “… 1-SMK’nın 159. ve 6100 sayılı HMK’nın 389-390. maddeleri gereğince İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN TAKDİREN 500.000,00 TL (beşyüzbin) nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı şartıyla KABULÜNE, 2-Teminat yatırıldığında T.C Ticaret Bakanlığı Orta Akdeniz Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü Mersin Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğünün … sayılı ve 12/08/2022 tarihli “Fikri ve Sınai Haklara İlişkin Gümrük İşlemlerini Durdurma Kararı” kapsamında davalıya ait … sayılı, 11/08/2022 tarihli ithalat beyannamesi 488 kap muhteviyatı, net:12.200 kg. miktarda beyan edilmiş “tekstil reaktif boya” cinsi ve “…” ticari isimli eşyanın DAVA SONUNA KADAR GÜMRÜKTE BULUNDUKLARI YERDE VE UYGUN SAKLAMA KOŞULLARINDA MUHAFAZASINA, 3-Teminat yatırıldığında, tedbir kararının infazı için ihtiyati tedbir kararının bir örneğinin Mersin Gümrük Müdürlüğüne gönderilmesine,..” karar verilmiştir. Davalı vekili 19/09/2022 tarihli itiraz dilekçesinde özetle: Mahkemenin 02.09.2022 tarihli kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının, hem şartlarına hem de teminat miktarına itirazlarının kabulü ile mahkemece en kısa sürede ve en yakın tarihe duruşma günü verilerek itirazları hakkında karar verilmesini, ihtiyati tedbir kararının derhal kaldırılmasını, aksi takdirde ihtiyati tedbir kararına bağlanan teminat miktarının somut şartlara uygun bir bedel olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece Mahkemesi tarafından 26.09.2022 tarihli ara karar ile “.Davacı vekilinin 09/09/2022 tarihli dilekçesinde özetle: Mahkememizce verilen 02/09/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararı uyarınca hükmedilen teminata ilişkin 500.000.00-TL karşılığı 08/09/2022 tarihli kesin ve süresiz banka teminat mektubunu mahkemeye sunduklarını, tedbir kararının infazını, ihtiyati tedbir kararının 3 numaralı kararı uyarınca kararın infazı için ihtiyati tedbir kararının bir örneğinin Mersin Gümrük Müdürlüğüne gönderilmesini talep ettiği, … Ticaret Bakanlığı Mersin Serbest Bölge Müdürlüğünün 13/09/2022 havale tarihli ve E…-… sayılı yazı ile: Mersin Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğünden alınan 12.09.2022/78093263 sayılı yazı ekinde Davacı … Dıstrıbuton GMBH vekili tarafından Davalı … San. Ve Tic. A.Ş. aleyhine açılan davada, … sayılı, 11.08.2022 tarihli ithalat beyannamesi muhteviyatı, 488 kap 12.200 kg Hindistan menşeli olarak beyan edilmiş “…(tekstil reaktif boyası) cinsi eşyaların dava sonuna kadar gümrükte bulundukları yerde ve uygun saklama koşullarında muhafaza edilmesine karar verildiğinin ifade edildiğini, … Esas numaralı dava dosyasında davalı … A.Ş. MERSİN SERBEST BÖLGE ŞUBESİ’nin MRN-491 sayılı Alım-Satım konulu Faaliyet Ruhsatının süresinin 13.05.2022 tarihinde sona erdiği ve (tasfiye bitiş tarihi:11.08.2022) Mersin Serbest Bölgesi ile ilişiğinin kesilmiş olması sebebiyle, aynı cins eşyalar için mahkemece alınan 20.06.2022 tarihli ve 2021/54 sayılı ara kararında olduğu üzere, 488 kap 12.200 kg miktarda beyan edilmiş “… (Tekstil Reaktif Boyası) cinsi emtia içinde yine Serbest Bölgeden çıkarılmasında herhangi bir sakınca bulunup bulunmadığının bildirilmesinin talep edildiği, … Davacı vekilinin 14/09/2022 tarihli dilekçesinde özetle: Huzurdaki davanın teknik analiz ve incelemeleri gerektirir patent hakkı ihlali konulu bir dava olduğu da değerlendirilerek, Ticaret Bakanlığı Orta Akdeniz Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü Mersin Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğünün … sayılı ve 12/08/2022 tarihli “Fikri ve Sınai Haklara İlişkin Gümrük işlemlerini Durdurma Kararı”na konu davalıya ait …sayılı, 11/08/2022 tarihli ithalat beyannamesi 488 kap muhteviyatı, net:12.200 kg. miktarda beyan edilmiş “tekstil reaktif boya” cinsi ve “…” ticari isimli ürünlerden, farklı kaplardan yeteri kadar numune olacak şekilde, numune talebine yönelik mahkeme tarafından Mersin Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar verilmesini talep ettiği, … Davalı vekilinin 19/09/2022 tarihli dilekçesinde özetle: Mahkemenin 02.09.2022 tarihli kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının, hem şartlarına hem de teminat miktarına itirazlarının kabulü ile mahkemece en kısa sürede ve en yakın tarihe duruşma günü verilerek itirazları hakkında karar verilmesini, ihtiyati tedbir kararının derhal kaldırılmasını, aksi takdirde ihtiyati tedbir kararına bağlanan teminat miktarının somut şartlara uygun bir bedel olarak tespitine karar verilmesini talep ettiği, … Davacı vekilinin 23/09/2022 tarihli dilekçesinde özetle: Mahkemenin ihtiyati tedbir kararına konu davalı ürünlerinin bulundukları gümrük bölgesinde muhafazasında fiili imkânsız bulunduğunun mahkeme tarafından tespit edilmesi halinde, huzurdaki davada henüz yargılamanın devam ettiği de değerlendirilerek, yargılama sonucunda mahkeme tarafından verilecek kararın etkisinin ortadan kaldırılmasını önlemek amacıyla öncelikle ihtiyati tedbir kararı uyarınca gümrükte muhafazasına karar verilen davalı ürünlerinden farklı kaplardan yeteri kadar numune olacak şekilde numune alınmasını, akabinde ihtiyati tedbir konusu ürünlerin bulundukları gümrük bölgesinde gereği gibi muhafazasında fiili imkansızlık bulunduğunun mahkeme tarafından tespiti halinde gümrük müdürlüğünün talebine cevaben dava kapsamında ihtiyati tedbir kararına konu ürünlerin, Gümrük Müdürlüğü nezdinde resmi olarak mühürlendikten sonra gerekli yasal ihtaratların da yapılarak yediemin sıfatıyla davalı … San. Tic. A.Ş. şirketine teslimine karar verilmesini talep etiği görülmekle, dosya incelendi. … 1- DAVACI VEKİLİNİN TALEBİNİN KABULÜNE, Ticaret Bakanlığı Mersin Serbest Bölge Müdürlüğüne müzekkere yazılarak; Dava konusu Ticaret Bakanlığı Orta Akdeniz Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü Mersin Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğü’nün … sayılı ve 12/08/2022 tarihli “Fikri ve Sınai Haklara İlişkin Gümrük İşlemlerini Durdurma Kararı” kapsamında, davalıya ait … sayılı, 11/08/2022 tarihli ithalat beyannamesi 488 kap muhteviyatı, net:12.200 kg. miktarda beyan edilmiş “tekstil reaktif boya” cinsi ve “…” ticari isimli ürünlerinden FARKLI KAPLARDAN yeteri kadar numune olacak şekilde numune alınmasına, GEREKLİ İŞLEMLERİN GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ GÖREVLİLERİNİN GÖZETİM/ SORUMLULUĞUNDA DAVACI TARAFÇA YAPILMASINA, (TALEP EDİLDİĞİ TAKDİRDE, DAVALI/VEKİLİNİN İŞLEM ESNASINDA HAZIR BULUNABİLECEĞİNİN İHTARINA) Ara kararın Ticaret Bakanlığı Mersin Serbest Bölge Müdürlüğüne tebliğine, 2-NUMUNE ALMA İŞLEMİ TAMAMLANDIKTAN SONRA, Mahkememizin 02/09/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararına konu; Mersin Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğü’nün … sayılı ve 12/08/2022 tarihli “Fikri ve Sınai Haklara İlişkin Gümrük İşlemlerini Durdurma Kararı” kapsamında, davalıya ait … sayılı, 11/08/2022 tarihli ithalat beyannamesi 488 kap muhteviyatı, net:12.200 kg. miktarda beyan edilmiş “tekstil reaktif boya” cinsi ve “…” ibareli ürünlerin, MASRAFI DAVACI … TARAFINDAN KARŞILANMAK ÜZERE MERSİN GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ NEZDİNDE RESMİ OLARAK MÜHÜRLENDİKTEN SONRA GEREKLİ YASAL İHTARATLARIN YAPILARAK YEDDİEMİN SIFATIYLA DAVALI … SAN. TİC. A.Ş. ŞİRKETİNE TESLİMİNE, 3-DAVALI VEKİLİNİN İHTİYATİ TEDBİR KARARINA VAKİ İTİRAZLARININ MÜRAFAALI OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİNE, MÜRAFAANIN 07/10/2022 günü saat 11:00’da yapılmasına,” karar verilmiştir. İlk derece Mahkemesi’nin istinafa konu 11.10.2022 tarihli ara kararı ile “07/10/2022 TARİHİNDE MÜRAAFA YAPILMIŞTIR. …Müraafada davacı vekili: “Yazılı beyanlarımızı tekrar ediyoruz. Tedbirin kaldırılması için herhangi bir teknik veya hukuki gerekçe bulunmamaktadır. Yaklaşık ispat açısından yapılmış olan analizler ürünlerin patent kapsamında kaldığına işaret etmektedir. Ayrıca TRİPS anlaşması uyarınca bu ürünlerin ticaret kanallarına girmemesi ile ilgili olarak gümrük durdurma kararına ek olarak verilmiş tedbir kararı uluslar arası sözleşmelere de uygundur. Tedbire itirazın reddini talep ediyoruz.” şeklinde beyanda bulunmuştur. … Müraafada davalı vekili: ” Yazılı beyan – itirazlarımızı tekrar ediyoruz. 19/09/2022 tarihli tedbire ve teminat miktarına ilişkin dilekçemizi tekrar ediyoruz ayrıca tedbir kararının verilmesi için yaklaşık ispat koşulunun ortaya konulamadığı mahkemenizce hiçbir inceleme yapılmadığı, sadece davacı tarafın dava dışında yaptırdığı bir TLC analiz testine dayalı olarak ürün ürün benzerliği ortaya koyulduğu görülerek durdurma kararının bir tedbir kararına dönüştüğü mahkemenizin patent ihlali yönünden hiçbir inceleme yapmaksızın bu tedbir kararını vermesi sebebi ile yasal koşullarının oluşmadığı, ayrıca aynı dilekçemizde belirttiğimiz gibi teminat miktarının da son derece düşük belirlendiği gerekçeleri ile tedbir kararının kaldırılmasını aksi takdirde teminat miktarının yükseltilmesini talep ediyoruz.” şeklinde beyanda bulunmuştur. … Müraafada davacı vekili: “Gümrükte durdurma kararlarını müteakip yasal olarak esas mahkemede dava açılıp tedbir verilebilmesi imkanın getirilmesi mahkemenin esas ile ilgili inceleme yapmasına olanak tanımaktadır. Bu sebeple mahkeme bilirkişi incelemesini yapıp tedbir ile ilgili koşulları değerlendirme takdirine sahiptir. Ayrıca taraflar arasında devam eden diğer davada da halen tedbir geçerli olarak durmaktadır. Bizce Mahkemece belirlenen teminat miktarı uygundur. Teminat miktarının arttırıp arttırılmayacağı konusunu mahkemenin takdirine bırakıyoruz.” şeklinde beyanda bulunmuşur. … Müraafada davalı vekili: “Davacı vekilinin beyanlarına muvafakat etmiyoruz.”şeklinde beyanda bulunmuştur. … Mahkememizin 2021/54 E. sayılı davası incelendiğinde: Davacı- karşı davalının …, davalı – karşı davacının … VE TİC AŞ, uyuşmazlığın: ASIL DAVADA; Davalının fiillerinin davacıya ait TR … sayı ile tescilli patentten kaynaklanan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti, Davalının, davacıya ait TR … sayı ile tescilli patentinden doğan haklarına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil eden fillerinin durdurulmasına ve önlemesi, bu itibarla, sayı ile tescilli patente tecavüz teşkil eden malları ithal-ihraç etmesi, üretmesi, pazarlaması, satması ve her türlü ticaretinin durdurulması ve önlenmesi, Davaya konu ürünler de dahil olmak üzere Davalının , davacıya ait sayı ile tescilli patentinden doğan haklarına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil eden ürünlere ve tanıtım vasıtalarına el konularak imhası,HMK 107. maddesi uyarınca davalının gerçekleşen fiilleri sonucu zarar gören davacının fiili zararları ile yoksun kaldığı kazanç sebebiyle uğradığı maddi zararlarına karşılık şimdilik 2.000.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili,Ürünün satışında müvekkili şirkete ait patentin ekonomik bakımdan önemli bir katkısının bulunması sebebiyle, 6769 Sayılı SMK uyarınca kazancın hesaplanmasında Sayın Mahkeme’ce makul bir payın daha eklenmesi suretiyle yoksun kalınan kazancın artırımı,Davacının manevi zararlarına karşılık, 10.000.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ve hükmün ilanına ilişkin olduğu, KARŞI DAVADA; TR … sayı ile tescilli patenttin hükümsüzlüne ilişkin olduğu, davanın derdest olup, duruşmasının 26/03/2023 tarihine bırakıldığı görülmüştür. … Taraf vekillerinden Mahkememizin 2021/54 E. sayılı davasına konu ürünler ile bu dava konusu ürünlerin aynı olup olmadığı sorulmuştur. … Davacı vekili: “Belgelerden anladığımız kadarı ile, bu ürünler 2021/54 E sayılı dosyadaki ürünler ile aynı mahiyette ürünlerdir. 2021/54 E sayılı dosyadaki ürünler serbest bölge depolarında yer alan 400 küsür kg dava konusu patentli ürünlerdir. Karşı taraf serbest bölgedeki depolarını boşaltmak üzere gümrük idaresine başvuruda bulunduktan sonra aslında yine belgelerden anladığımız kadarı ile bu ürünlerin devamı olan 12.000 kg yine dava konu patentli ürünler olduğu anlaşılmıştır. Yani sorduğunuz üzere 2021/54 E. Sayılı davaya konu ürünler ile bu dava konusu ürünler aynı nitelikteki ürünlerdir.” şeklinde beyanda bulunmuştur. … Davalı vekili: “Davacı vekilinin son beyanlarına muvafatımız yoktur. Müvekkile ait ürünlerin davacı yana ait patentli ürünler olduğunu kabul etmiyoruz nitekim her iki davada da bu konu tartışılmaktadır. Ayrıca davacı yana ait patentin korunamayacağı delilleri ile ortaya konulmuştur. Bu davaya konu ürünler ile önceki davaya konu ürünlerin aynı olup olmadığı hususu da teknik incelemeyi gerektirmektedir.”şeklinde beyanda bulunmuştur. … Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf vekillerinin ihtiyati tedbir kararına karşı beyan – itirazları ve mürafaa duruşmasındaki beyanları ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğine; Gümrükte el konulan malların muhafaza edilmemesi durumunda dava konusunun ortadan kalkabileceği, delillerin kaybolabileceği gözetilerek ihtiyati tedbir koşullarının bu aşamada gerçekleştiği kanaatine varıldığından,..” gerekçesi ile davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması ve teminat miktarının arttırılmasına ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Tedbir kararına itiraz dilekçelerinde açıladıkları sebeplerle, istinaf gerekçelerinin kabulü ile İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin, (07.10.2022) 11.10.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını ve teminat miktarının artırılmasına ilişkin taleplerin reddi kararının ortadan kaldırılmasını, davacı lehine verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, aksi kanaatte ihtiyati tedbir kararına bağlanan teminat miktarının arttırılmasını talep etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Yaklaşık ispat ve tedbir koşullarının oluştuğundan bahisle dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve davalı tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığını beyanla davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi savunulmuştur. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İstinafa konu talep; davacıya 15.08.2022 tarihinde tebliğ edilen ve … sayılı ve 12.08.2022 tarihli “Fikri ve Sınai Haklara İlişkin Gümrük İşlemlerini Durdurma Kararı” kapsamında, davalıya ait … sayılı, 11.08.2022 tarihli ithalat beyannamesi 488 kap muhteviyatı, net:12.200-kg miktarda beyan edilmiş “tekstil reaktif boya” cinsi ve “…” ticari isimli eşyanın davacının tescilli patent haklarına tecavüz ettiği ve haksız rekabet oluşturduğu iddiası ile davanın kesinleşmesine kadar durdurulmasına dair ilk derece mahkemesi tarafından verilen tedbire davalı itirazının reddi kararının denetimine ilişkindir. Davalı itiraz ve istinaf dilekçesi ile, tedbire itirazının reddine ilişkin kararın kaldırılması ile verilen tedbirin kaldırılmasını aksi kanaate teminatın arttırılmasını istemiştir. Tedbir talep edenin tedbir talep edebilmesi için karşı tarafın kullanımının, kendi patentine tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmesi, mevcut durumda değişiklik olacağını, tedbir kararı verilmediği taktirde hükmün infazının zorlaşacağını, imkansız hale geleceğini, bu fiillerden zararının doğduğunu, doğma ihtimali bulunduğunu yaklaşık ispat kuralları çerçevesinde kanıtlaması gerekir. Yargıtay uygulamasında, yaklaşık ispat kuralının uygulanmasında Hakim, iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğruluğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa aksinin mümkün olduğu ihtimalini de gözetmelidir. Hukuken “elverişlilik”, başvurulan önlemin ulaşılmak istenen amaç için elverişli olmasını, “gereklilik” başvurulan önlemin ulaşılmak istenen amaç bakımından gerekli olmasını, “orantılılık” ise başvurulan önlem ve ulaşılmak istenen amaç arasında olması gereken ölçüyü ifade etmektedir. Eldeki davada, ihtiyati tedbir kararının verilmesi için tam bir ispat aranmadığı, talebin yeterliliği hususunda mahkemeye kanaat verecek delilerin varlığının yeterli olduğu, somut olayda mevcut delil durumuna, kararın mahiyetine, teminatın miktarına göre kararda bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu durumda davalının ihtiyati tedbire itirazlarının reddine ilişkin kararın da yerinde olduğu belirlenmiştir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; somut uyuşmazlıkta; iddia, savunma, mevcut delil durumu, patente tecavüz ve haksız rekabet iddiası ile açılan dava dikkate alındığında tarafların menfaatleri arasında ciddi bir denge kurulması bakımından tedbire hükmedilebileceğine kanaat getirilmiştir. Taraflar arasındaki menfaat dengesi gözetildiğinde ilk derece Mahkemesi tarafından yazılı şekilde tedbire hükmedilmesinde usule ve esas yönünden hukuka aykırı bir yön bulunmadığından davalı vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 3. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 11.10.2022 tarih ve 2022/150 Esas sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 22/11/2022