Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/1465 E. 2022/1455 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1465
KARAR NO: 2022/1455
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/09/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/206 E.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/10/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/412 D.İş sayılı dosyası ile 14/03/2022 tarihinde, müvekkili hakkında verilen ihtiyati haciz kararına, itirazlarının kabulü ile söz konusu ihtiyati haczin kaldırılmasını, müvekkilinin mal varlığı üzerine konulan hacizlerin ve blokelerin kaldırılmasını talep etmiştir.İlk derece mahkemesinin 13/09/2022 tarihli ara kararıyla; “İhtiyati hacze itiraz eden vekilince, her ne kadar mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş ise de usulüne uygun yetki itirazında bulunulmadığı, ihtiyati hacze konu çekin çalıntı olduğu çek hakkında Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mah.2021/493 E. Sayılı kararı ile zayi sebebiyle iptali talepli dava açıldığı ve bu dosyadan ödeme yasağı konulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verildiği ve ihtiyati hacze konu olamayacağı, ileri sürülmüş ise de, çek hakkında alınan iptal kararı veya ödemeden men yasağının ihtiyati hacze etki etmeyeceği, itirazda ileri sürülen iddiaların İİK’nun 265. maddesinde belirtilen itiraz sebeplerinden olmadığı, İtiraz edenin iddialarının yargılamayı gerektirdiği, ihtiyati hacze itiraz aşamasında değerlendirilemeyeceğinden ihtiyati hacze itirazın reddine” karar verilmiştir.İlk derece mahkemesinin 06/04/2022 tarihli ara kararıyla da ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verdiği, Dairemizin 23/05/2022 tarih ve 2022/781 E., 2022/848 K. Sayılı kararıyla istinaf başvurusunun reddine karar verildiği görülmüştür.İlk derece mahkemesinin 13/09/2022 tarihli celsesinde, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/412 D.İş sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararına itiraz eden (davacı) yönünden İhtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir.İhtiyati hacze itiraz eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -İhtiyati haciz kararı verilen çekin yetkili hamilinin … Limited Şirketi olup, dava konusu çek ile diğer bir çok çek yetkili hamil tarafından daha ciro edilemeden kargo dağıtımı esnasında çalındığını, aralarında takibe konu çekin de olduğu birden çok çek hakkında, söz konusu çeklerin kargoda çalındığı/kaybolduğu gerekçesiyle Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2021/493 Esas ile çek zayi davası açıldığını, bu konu hakkında Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda da bulunulduğunu, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının 09.11.2021 tarihinde 2021/73965 Soruşturma numaralı dosyada yetkisizlik kararı vererek dosyayı Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiğini, dosyanın derdest durumda olduğunu, davacı ile çekte ciranta görünen kişiler arasında herhangi bir şekilde mal veya hizmet satışını doğuracak bir ilişki de söz konusu olmadığını, ilk derece mahkemesinin yargılama sırasında hukuka aykırı şekilde bu hususu göz ardı ettiğini ve itirazımızın reddine karar verdiğini, faktoring şirketinin alacağı devralabilmesinin ön koşulunun mal veya hizmet satışından kaynaklı olması gerektiğini ve söz konusu alacağın fatura ile belgelemek zorunda olduğunu ve de bu hususun mahkemece resen araştırılması gerektiğini -Çekin keşide yerinin Van olup, müvekkilinin adresinin ise Hakkari olduğunu, bu nedenle ihtiyati haciz talep edilebilecek yetkili yerin Hakkari veya Van mahkemeleri olduğunu, çekten kaynaklı davalarda alacaklının yerleşim yerindeki mahkemenin yetkili olabilmesi için davaya konu çekin karşılıksız olması gerektiğini, dava konusu çekin karşılıksız olmadığını, somut olayda dava konusu çek karşılıksız olmayıp çalıntı olması sebebiyle muhatap banka tarafından bloke konulduğu için ödeme yapılmadığını, ibraz edilen çek için ödeme yapılmamasının borcu götürülecek borç niteliğine getirmeyeceğini, yerel mahkemece taraflarına yapılan yetki itirazına itibar edilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, -İhtiyat haczin şartlarının da oluşmadığını, “ihtiyati hacze itirazın reddine” şeklindeki kararın, hukuka ve hakkaniyete aykırı olup, söz konusu kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Talep; 2004 Sayılı İİK’nın 257. maddesi ve İİK’nın 265. maddesi gereğince süresi içerisinde yapılmış ihtiyati hacze ilişkin mahkeme kararının kaldırılmasına ilişkindir.2004 Sayılı İİK’nın 265/1. maddesi gereğince borçlu, kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haciz kararına karşı; ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı, huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Davacı taraf her ne kadar esas yönünden karara karşı itiraz etmiş ise de, Mahkeme gerekçesinde değinildiği üzere talepler yargılama gerektirdiğinden bu konudaki istinaf istemi yerinde bulunmamıştır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin; 20/09/2016 tarihli, 2016/8892 E.-2016/7362 K. sayılı, 14/11/2016 tarihli, 2016/12481 E.-2016/8797 K. sayılı, 05/12/2016 tarihli, 2016/12815 E.-2016/9299 K. sayılı, 13/09/2017 tarihli, 2017/2488 E.-2017/4324 K. sayılı ilamlarında ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 17/07/2019 tarih, 2019/1365 E. ve 2019/980 K. sayılı kaldırma kararında vurgulandığı üzere; muhatap bankaya ibraz edilen ve karşılıksız kalan çeke dayalı borç, bu şekilde aranması tüketildikten sonra götürülecek borç niteliği kazanacağından ve 6100 Sayılı HMK’nın 10. maddesi gereğince ifa yeri olarak 6098 Sayılı TBK’nın 89. maddesinde belirtilen alacaklının yerleşim yeri mahkemesi de ihtiyati haciz talebinde yetkili mahkeme haline gelecektir. Çekin götürülecek borç niteliği kazanabilmesi için bankaya ibrazı zorunlu ise de, karşılıksızdır işlemi yapılmasına gerek yoktur. Banka tarafından herhangi bir sebeple karşılıksızdır işlemi yapılmayıp çek bedeli de ödenmeyebilir. Çek süresinde ibraz edilmekle götürülecek borç niteliği kazanacaktır. Atıf yapılan Yüksek Mahkeme kararlarında da açıklandığı üzere muhatap bankaya ibraz edilerek bedeli tahsil edilmeyen talep konusu çek, artık aranacak borç olmaktan çıkarak götürülecek borç niteliği kazanmıştır. 6100 Sayılı HMK’nın 10. maddesi gereğince ifa yeri olarak 6098 Sayılı TBK’nın 89. maddesinde belirtildiği gibi ihtiyati haciz talep eden alacaklı şirketin yerleşim yeri de yetkili hale gelmiştir. Ayrıca dava açıldıktan sonra esas davadaki Mahkemede yetkili hale geleceğinden bu konudaki yetki itirazının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamıştır. Borçlunun diğer itiraz sebeplerinin İİK md 265’de sayılan itiraz sebeplerinden olmadığı anlaşılmıştır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, İhtiyati hacze itiraz eden davacı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/09/2022 tarih ve 2022/206 E. Sayılı ara kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/10/2022