Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/1328 E. 2022/1410 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1328
KARAR NO: 2022/1410
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 01/07/2022
NUMARASI: 2022/79 E.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Endüstr. Tasarım Hakkına Tecav. Kaynak.)|
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/10/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı birleşen davalı … Anonim Şirketi vekili tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; Davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen …, … ve … sayılı endüstriyel tasarım tescil belgelerinin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince 23.05.2022 tarihli ara karar ile; “İhtiyati tedbir talebinin kabulüne, takdiren 5.000,00 TL teminat karşılığında, davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen …, … ve … sayılı endüstriyel tasarım tescil belgeleri davalı adına kayıtlı ise, 3. şahıslara devrinin önlenmesi açısından TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına,” karar verilmiştir. Davacı birleşen davalı … Ticaret Anonim Şirketi vekili itiraz dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dilekçesinde müvekkili adına tescilli Endüstriyel Tasarımların yenilik ve ayırt edicilik özellikleri bulunmadığını, tasarımların e-tescil edilmeden önce de satılarak kamuya mal olduğunu iddia etmiş ise de; bu soyut iddialarını tevsik edecek hiçbir somut delil, belge tespit ve/veye evrak sunmadığını, sırf “taraf teşkili sağlamamız zorlaşır” gerekçesiyle verilen tedbir kararına itiraz ettiklerini endüstriyel tasarım tescilinin mahkemece hükümsüzlüğüne karar verilmedikçe geçerli olduğunu, yargılama yapmadan, deliller toplanmadan, bilirkişi incelemesi yapılmadan soyut davacı iddiasına dayalı olarak verilen tedbir kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, 5.000,00 TL teminatın da günümüz ekonomik şart ve koşulları dikkate alındığında çok düşük olduğunu, tarafların ticari büyüklüğü ve iş hacmi dikkate alındığında, müvekkilinin uğrayabileceği büyük zararlarında dikkate alındığında, neredeyse asgari ücreti seviyesinde belirlenen teminat tutarına itiraz ettiklerini, tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Bu defa İlk derece Mahkemesince duruşmalı olarak yapılan incelemede, 01.07.2022 tarihli ara karar ile, ”…Somut uyuşmazlık bakımından mahkememizce verilen tedbir kararının davalının endüstriyel tasarımlarının kullanım hakkını kısıtlamadığı, devrin önlenmesine yönelik tedbirin davalının ticari faaliyetlerini engeller mahiyette olmadığı, bu itibarla belirlenen teminatın tedbirin kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşıldığından teminatın miktarına yapılan itirazın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçeleriyle itirazın reddine karar verilmiş, bu karar davalı vekilince istinaf edilmiştir. Davacı birleşen davalı … Ticaret Anonim Şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; Daha tensip aşamasında, hiçbir delil toplanmadan, Endüstriyel Tasarım gibi özel ve teknik bilgi gerektiren bir konuya ilişkin bilirkişi incelemesi yapılmadan, dilekçedeki tamamen soyut ve dayanaksız iddialara dayalı tedbir kararı verilmesi usule ve yasaya aykırıdır. Davalı birleşen davacı yanca, yaklaşık ispat koşulunun sağlanamadığını, teminat miktarının hal ve koşullara uygun olmadığını, kararın gerekçelendirilmediğini, verilen tedbir ara kararının müvekkilinin saygınlığının zedelediğini beyan ederek Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İlk Derece Mahkemesince 23.05.2022 tarihli ara karar ile verilen, endüstriyel tasarım tescil belgelerinin üçüncü şahıslara devrinin önlenmesi şeklindeki ara karara yapılan itirazın reddine ilişkin 01.07.2022 tarihli ara kararın, yukarıda belirtilen sebeplerle davacı birleşen davalı tarafından istinaf edildiği anlaşılmaktadır.Endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğüne yönelik somut davada, dava konusu olan tescil belgesinin üçüncü kişilere devredilmek suretiyle taraf teşkilinde sorunlar yaşanmaması ve usul ekonomisi prensipleri gereği tedbir kararı verilmesi gerek Yargıtay kararları, gerekse Dairemizin kararları ile yerleşik uygulama haline gelmiştir. Tescil belgesinin devrinin önlenmesi tasarruf yetkisine getirilen bir sınırlama ise de, bu yönde tasarrufu gerektiren bir zorunluluğun yada zararın istinaf eden tarafça yaklaşık olarak dahi olsa ispatlanamadığı, istinaf eden şirketin itibarının zedeleneceğine yönelik iddianın yerinde olmadığı, 6100 sayılı HMK’nun 392.maddesi kapsamında durum ve koşullara göre Mahkemece alınan teminat teminat miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı, miktarın takdir kapsamında uygun bulunduğu buna yönelik istinaf sebebinin yerinde olmadığı, ilk derece mahkemesinin tedbire itirazın reddine yönelik kararının yerinde olduğu kanaatiyle, davacı birleşen davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. Sonuç olarak tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı birleşen davalı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 01/07/2022 tarih ve 2022/79 E., sayılı kararına karşı davacı birleşen davalı … Ticaret AŞ. vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcı davacı birleşen davalı … Ticaret AŞ tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davacı birleşen davalı … Ticaret AŞ. tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5- Davacı birleşen davalı … Ticaret AŞ. yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13/10/2022