Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2022/1266 E. 2022/1369 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1266 Esas
KARAR NO: 2022/1369
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02.08.2022 & 19.08.2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/553 E.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/10/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu …İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasında vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesini, icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesinin 02/08/2022 tarihli ara kararıyla; “Her ne kadar davacı vekili dava sonuçlanıncaya kadar davacı aleyhine yürütülen icra takibinin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talep etmiş olsa da İİK’nın 72/2 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan davalarda takibin durdurulması mümkün olmayacağından takibin durdurulması talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı vekili icra veznesine yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesine yönelik tedbir talebinde bulunmuş olsa da dosyaya sunulan dekontların davaya konu senetlere yönelik ödeme olup olmadığı hususunun bu aşamada anlaşılamadığı, davacı taraf İİK’nın 72/3. maddesine yönelik talebini yaklaşık olarak ispatlayamadığı anlaşıldığından bu talebin de reddine” karar verilmiştir.Davacı vekilinin 17/08/2022 tarihli dilekçesinde özetle; Davalı büyük çoğunluğu ödenmiş olan borç üzerinden Anadolu …İcra Dairesi … esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatarak alacağı olmayan bir tutar üzerinden faiz, vekalet ücreti, harç ve masraf işletildiğini dosya borcu güncel hali ile 400.000,00 TL’yi aştığını, müvekkilinin araçlarına yakalama kararı çıkartıldığını, 17/08/2022 tarihinde menkul haczine çıkarak mağduriyete sebep olduğunu, takibin durdurulması yönünde değerlendirme yapmasını talep ettiklerini beyan etmiştir. İlk derece mahkemesinin 19/08/2022 tarihli ara kararıyla; “Mahkemece 02/08/2022 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, iş bu kararın istinaf yasa yoluna tabi olduğu, mahkememizce tekrar değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin talebinin reddine” karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Müvekkilİ şirket aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas sayılı dosya ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takip dayanağı yapılan senetlerin büyük bir bölümünün dekontlardan da anlaşılacağı üzere taraflarınca ödendiğini, bedelleri kısmen veya tamamen ödenmiş olan senetlerin, alacaklı tarafından icra dosyasına konu edildiğini, davalı alacaklının kötü niyetli olduğunu, alacaklının söz konusu icra takibiyle müvekkilinden talep ettiği asıl alacak miktarının 300.000,00 TL tutarlı olduğunu ancak toplamda 147.700,00 TL ödeme yapıldığının dekontlarla sabit olduğunu, -Borçlu olunmayan miktar üzerinden takip başlatılmasının ve faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, Mahkemece, davalı tarafa takipte belirtilen miktarda borçlu olmadığına yönelik tespit kararı verilmesi gerektiğini,-Tedbirin konulması ve müvekkilinin zarara uğramasının engellenmesi gerektiğini, müvekkilinden borcundan fazla para talep edilmekle zarara uğratılmaya çalışıldığını, ihtiyati tedbir talebinin reddedilmesinin son derece hatalı olduğunu, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, kambiyo senetlerine mahsus yolla yapılan takipte borçlu olunmadığına dair menfi tespite ilişkin olup; davada davacı tarafından ödeme yapılması sebebiyle icra takibine konu para kadar borçlu hukuksal sebebiyle dayanılmıştır.İlk derece Mahkemesi tarafından, davacının, takibin durdurulması ve icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki ihtiyati tedbir talebi reddedilmiş olmakla, davacı tarafından kararın kaldırılması ve yeniden hüküm kurularak icra takibindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin istinafı bulunmaktadır.İhtiyati tedbirin şartları 6100 Sayılı HMK’nın 389. ve devamı maddelerinde belirtilmiştir. Menfi tespit davasının icra takibine etkisi ise 2004 Sayılı İİK’nın 72. maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. İİK’nın 72/3. uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında özel düzenleme gereğince, ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez ancak borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, Mahkemeden ihtiyati tedbir yolu ile icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir, ihtiyati tedbirin şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında talebin kabulüne veya reddine karar vermede taktir Hakimindir. Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğundan, İİK 72/3. maddesindeki özel düzenlemeye göre, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında tedbir istenmesi halinde icra takibinin durdurulması kararı verilemeyeceğinden, ilk derece Mahkemesinin takibin durdurulmasına ilişkin tedbir talebinin reddine dair ara kararı yasal düzenlemeye uygun bulunmuştur. Ancak somut olayda, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası söz konusu olduğundan, icra takibinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verilemez ise de, İİK 72/3 maddesi kapsamında, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın % 15’inden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yolu ile icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesini isteyebilir. İhtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulması istemi icra takibine başlandıktan sonra talep ve dava edildiği gözetildiğinde davacının tedbir talebinin mahiyetinin İİK 72/2. maddesinde yer alan takibin durdurulmasına ilişkin olduğu anlaşılmakla takibin durdurulması ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkin tedbir talebinin reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır ancak davacının dosyada sunduğu ödeme dekontlarının her ne kadar yargılama gerektiriyor olsa da, yaklaşık ispat için yeterli olduğu, kesin ispatın aranmadığı, bilirkişi incelemesi neticesinde sonuca kesin olarak ulaşılabileceği bu aşamada hak kaybına sebep olunmayacak şekilde davacının icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmesine ilişkin talebi yönünden dava değeri üzerinden hesaplanacak %15 teminat mukabilinde İİK 72/3. maddesi gereğince icra veznesine yatacak paranın alacaklıya ödenmemesine karar vermek gerekmiştir. Ancak tespit edilen bu hukuka aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararda hukuka aykırılıkların niteliğine göre eksikliklerin dairemizce dosya üzerinden tamamlanması mümkün olup davada ihtiyati tedbir talebi yönünden yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılması ve dairemizce ihtiyati tedbir talebinin kabulüne yönünde yeniden hüküm kurulması ve 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/2. maddesi hükmü gereğince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında kararla, davacının tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, 2- İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02.08.2022 ve 19.08.2022 tarih, 2022/553 E. Sayılı ara kararlarının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, ancak belirtilen hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, 3- Davacının İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN KABULÜ ile; 2004 Sayılı İİK’nın 72/3. maddesi gereğince borçlu tarafından gecikmeden doğan zararları karşılamak ve toplam alacağın %15’i oranında nakdi veya süresiz kesin banka teminat mektubu karşılığında ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesine, 4- Teminat yatırıldığında tedbir gereğinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, 5- Davacı tarafından peşin alınan 80,70 TL maktu istinaf karar harcının talebi halinde, kendisine iadesine, 6- İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7- 6100 Sayılı HMK’nın 302/5. maddesi gereğince kararın tebliği ve harç tahsil işlemleri ile tedbir kararının infazının ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına, 8- 6100 Sayılı HMK’nın 359/3. maddesi gereğince kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/2. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 06/10/2022