Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/967 E. 2021/954 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/967
KARAR NO: 2021/954
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/05/2021
NUMARASI: 2021/336
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya ait …com online alışveriş sitesine üye olunmak sureti ile gerek ticari şirketler gerekse de şahıs şirketlerinin ürün satışı yapabildiğini, marka sahibi şirketler markalarının görsel ve grafileri üzerinde çalışma yapılarak, tüketici ile buluşturma konusunda gerekli ürün tanıtım kataloğu ve ürün özellikleri ile ürünün işlevi hakkında bilgi verildiğini ve ürünün kullanımı, pratiği, diğer ürünlerden ayıran özellikleri ve diğer her türlü işlevselliği hakkında ciddi emek verilerek davalının online satış sitesinde ürünlerin satışa hazır hale getirildiğini, ürünün satış bedeli ve görsel özellikleri ile birlikte yayınlanması için davalıya başvurulduğunu, davalı denetiminden geçirildikten sonra ilgili ürünün online satış sitesinde yayınlandığını, ürün sahibi şirketin yayınlanan her ürün için bir barkod numarası aldığını ve bu barkod numarasının başka bir satıcıya verilmediğini, ancak ilgili satıcı tarafından satışa sunulan ürünün …com sitesinde yayınlandıktan sonra, bu ürünün satışını yapmak isteyen başkaca üçüncü kişilerin başvurusu üzerine davalı yanca, bu kişilere aynı ürün görselini, aynı ürün grafisini, aynı ürün özellik ve boyutunu kullanma imkanı verildiğini, hiç emek sarf etmemiş üçüncü kişilerin de ürünü satabildiğini, tüketiciye bu ürüne benzer kalitesiz, markalı olmayan ve taklit ürün gönderildiğini, davalının haksız kazanç sağlama girişimlerine bilerek müdahale etmediğini, platformun haksız kazanç temini için kullanıldığından ve marka hakkı bu suretle ihlal edildiğinden satış platformunun tamamen kapatılması gerektiğini beyan ederek, …com isimli e-ticaret sitesi üzerinden haksız şekilde yürütülen platformun tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; ”Davalı yanın faaliyetlerinin durdurulmasına yönelik talebin, eldeki dava bakımından uyuşmazlık konusu olmadığı gerekçesiyle talebin reddine” karar verilmiştir. Tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu açıklamalara benzer açıklamalarda bulunarak, en son müvekkiline ait … marka ismi kullanılmak sureti ile …com sitesinde satış yapılmakta iken, müvekkili tarafından bu ürünün satın alındığını, ancak davalı tarafça gönderilen faturada “… pratik beslenme kutusu” açıklaması yazıldığı halde gönderilen ürünün … markalı değil, … markalı ve olduğunu, faturanın dilekçe ekinde sunulduğunu beyan ederek tedbir talebinin reddine yönelik Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalıya ait …com isimli online (e-ticaret) sitesi üzerinden yürütülen platformda, davacı ürünlerinin taklidi olan ürünlerin satışını yapmak isteyen üçüncü kişilerin başvurusu kabul edilerek markalı ürünlere ve marka sahiplerine zarar verildiğinden bahisle zararın giderilmesine yönelik açılan tazminat davasında, platformun dava süresince tedbiren durdurulmasına yönelik tedbir talebinin reddi kararına karşı istinaf isteminden kaynaklandığı görülmektedir. Davacı, davalının denetim yükümlülüğüne uymayarak ve taklit ürünlerin satışına açıkça izin vermek suretiyle zarara neden olduğunu, davacının bu eyleminin marka hakkının ihlaline de vücut verdiğini ileri sürmüş olup, bu kapsamda, platformun dava süresince tedbiren durdurulmasına yönelik talebin, doğrudan uyuşmazlık konusuyla ilgili olduğu, bu nedenle İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde isabet bulunmamakla birlikte; davalının eyleminin sözleşmeye aykırılık veya haksız fiilden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, satışına izin verilen ürünlerin taklit ürün olup olmadığı, zararın varlığı gibi hususlar başta olmak üzere, yukarıda tespit edilen tüm uyuşmazlık konularının yargılamayı gerektirdiği, 6100 sayılı HMK’nın 390/3. maddesinde, “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” şeklinde düzenlemenin yer aldığı, düzenleme gereği, ihtiyati tedbir kararının verilmesi için tam bir ispat aranmadığı, talebin yeterliliği hususunda mahkemeye kanaat verecek delilerin varlığının yeterli olduğu, ancak eldeki davada mevcut delil durumuna göre, yaklaşık ispat koşulunun sağlanamadığı, davacı iddialarının yargılamayı gerektirdiği, 6100 Sayılı HMK’nun 396. maddesine göre durum ve şartların değişmesi halinde ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılmasının yeniden talep edilebileceği dikkate alınarak ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde bir isabet bulunmasa da, kararın sonuç itibariyle doğru olduğu, bu nedenle tedbir talebinin reddi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b/1. madddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/05/2021 tarih ve 2021/336 numaralı ara kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Davacıdan alınması gerekli 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 23/09/2021