Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/806 E. 2021/831 K. 12.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/806 Esas
KARAR NO: 2021/831
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 12/06/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2020/161E.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/07/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı ile davacı arasında ticari anlaşma yapıldığını, davalının davacıya daire kapısı, özel kapı ve parke yapacağını taahhüt ettiğini, toplamda 60.000,00 TL’ ye anlaşıldığını, bu bedelin 10 eşit taksitte ve çek ile ödemesinin kararlaştırıldığını, çeklerin davalı tarafa peşin olarak teslim edildiğini, çeklerin keşidecisinin davacı müvekkili … olduğunu, davacı şirketin ise ciranta olduğunu, 15/05/2020 keşide tarihli 0310253 numaraları 6.000,00 TL bedelli olan çekin cebri icra tehdidi altında davalıya ödendiğini, bu çeke yönelik olarak istirdat taleplerinin bulunduğunu, 15/06/2020 keşide tarihli … numaralı 6.000,00 TL bedelli ve 15/07/2020 keşide tarihli … numaralı 6.000,00 TL bedelli çeklere ilişkin olarak ise menfi tespit taleplerinin bulunduğu, bu çeklerin son cirantasının davalı olduğunu bildiklerini çeklerin hamile yazılı olduğunu, taraflar arasındaki anlaşmaya binaen sıralı olarak düzenlenen çeklerden 15/12/2019 – 15/01/2020 – 15/01/2020 – 15/03/2020 – 15/04/2020 sıralı çeklerin tamamının bedelinin karşı tarafa ödendiğine ancak davalının yapmayı üstlendiği edimlerden olan parke işini yapmadığını, davalının 15/08/2020 ve 15/09/2020 vade tarihli sıralı çekleri davacıya iade ettiğini, 15/05/2020 – 15/06/2020 – 15/07/2020 vade tarihli sıralı çekleri ise müvekkiline iade etmediğini, söz konusu çeklerin icra takibine konu edilmemesi için İİK 72/2 maddesi uyarınca tedbir kararı verilmesini ve çeklerle ilgili olarak ilgili bankaya müzekkere yazılarak ödemeden men kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 12/06/2021 tarihli ara kararıyla; “Kural olarak çekin kambiyo senedi olarak ödeme vasıtası olduğu ve tedavül kabiliyetine haiz bulunduğu; talep konusu çeklerin bedelinin karşılığını oluşturan hizmet ifasının gerçekleşip gerçekleşmediği iddiasının yargılamayı gerektirdiği; bu nedenle uyuşmazlığın esasını çözecek şekilde başlangıçta ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği; kapsamda, davacı tarafından talep konusu çeklerin davalıya verildiği beyan edilen çek tedavül kabiliyetine sahip olduğundan 3.kişiler tarafından muhatap bankaya ibraz edildiğinde; çekin ödenmemesi, çekin arkasının yazılmaması ve ciro edilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararının, dava dışı kişilerin de hukukunu etkileyeceğinden; ayrıca, talep konusu çeklerin 3.kişilere devir, temlik ile cirosunun önlenmesine yönelik ve genişlikte istenilen ihtiyati tedbir talebinin yukarıda açıklandığı üzere çekin tedavül kabiliyeti dikkate alındığında ibrazdan önce dava konusu çek hakkında talep edilen şekilde verilecek ihtiyati tedbir kararının infaz kabiliyeti bulunmadığı gibi davanın tarafı olmayan 3.kişileri bağlar şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden bu yöndeki talebin reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak 15/06/2020 keşide tarihli … numaralı 6.000,00 TL bedelli ve 15/07/2020 keşide tarihli … numaralı 6.000,00 TL bedelli çeklere ilişkin olarak tarafların ileride zarar görmelerine meydan verilmemesi için davalı tarafça ilgili bankaya ibrazı halinde ibraz edene ödenmemesine yönelik ödemeden men yasağı konulmasına karar vermek gerekmiş; 15/05/2020 keşide tarihli 0310253 numaralı 6.000,00 TL bedelli çekin davacı tarafça ödendiği bildirildiğinden bu çeke ilişkin olarak ödeme yasağı verilmesine yönelik talebin reddine karar vermek gerekmiştir. Talep konusu çeklerin icra takibine konulmaması yönündeki talebin; tüm dosya kapsamı ile yapılan değerlendirmede, dava konusu edilen … Biga Şubesine ait keşide yeri Biga 15/05/2020 keşide tarihli … numaralı 6.000,00 TL bedelli, 15/06/2020 keşide tarihli … numaralı 6.000,00 TL bedelli ve 15/07/2020 keşide tarihli … numaralı 6.000,00 TL bedelli çeklere ilişkin olarak ise tarafların ileride zarar görmelerine meydan verilmemesi için İİK’nun 72/2 maddesindeki şartları ihtiva eden ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ” karar verilmiştir.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Yerel Mahkemenin davanın tarafı olmayan 3.kişileri bağlar şekilde ihtiyati tedbir kararı ve ödemeden men yasağı verilemeyeceğinden bu yöndeki talebin reddine, davalı yönünden talebin kabulüne karar verdiğini, ancak red kısmının hatalı olduğunu, çeklerin davalı ya da 3. bir kişi tarafından bankaya ibraz edilmesi veyahut icrai faaliyete konu edilmesinin önemi olmadığını, müvekkilinin her halükarda zorla, borcu olmayan çek tutarlarını ödemek zorunda bırakılacağını, 3. Kişiler açısından ihtiyati tedbir kararı ve ödemeden men yasağı verilemeyeceğine ilişkin de mevzuat da herhangi bir hüküm bulunmadığını, Yargıtay kararları dikkate alınarak dava konusu 3 adet çek ile ilgili olarak ivedi bir şekilde teminatsız, mümkün görülmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 72/2 ve 169. maddesi gereği takdir edilecek teminat bedelinin belirlenerek yatırılacağını bu nedenle kısmi red kararına ilişkin bölümünün istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak; talepleri doğrultusunda gerek davalı nezdinde gerekse bir başka 3. şahıs nezdinde söz konusu çekler ile ilgili olarak icrai faaliyetlerin önüne geçmek amacıyla ihtiyati tedbir ve çeklere istinaden ilgili bankaca ödeme yapılmaması ve/veya karşılıksız ibaresinin yazılmaması taleplerinin tam olarak kabul kararı verilmesini talep etmişlerdir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına karar verilemeyeceği, icra takibine konu edilmemiş senetler bakımından ise dava dışı üçüncü kişi hakkında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle taleplerin kısmen reddine karar verilmiştir. İhtiyati tedbir kararı ancak uyuşmazlık konusu hakkında ve davanın taraflarının hukukunu etkileyecek biçimde verilebilir. Davanın tarafı olmayan üçüncü kişiyi ödeme yapmamaya zorlayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden mahkemece bu konudaki tedbir talebinin reddine karar verilmesi doğrudur. Açıklanan işbu sebeplerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacılar vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/06/2021 tarih ve 2020/161 E. sayılı ara kararına karşı davacılar vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin davacılardan tahsiliyle Hazineye gelir kaydına, 3- Davacılar tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5- Davacılar tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 12/07/2021