Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/691 E. 2021/804 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/691
KARAR NO : 2021/804
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 26/11/2020
NUMARASI : 2020/136 E. 2020/415 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Fikir ve Sanat Eseri Söz. Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 08/07/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Yargılamanın iadesini talep eden vekili dilekçesi ile; Ekte sundukları 20/02/2020 tarih ve 2020/382-2020/61 sayılı ıslak imzalı belge ile müvekkili firmanın … Mah. … Cad. … Sok. N…. Beyoğlu/İstanbul adresindeki iş yerinin kapandığının, dosyada mübrez ve taraflar arasında münakit sözleşmenin 8.4 maddesi uyarınca 31/12/2013 tarihinden itibaren feshedildiğinin ve kayıtlarının da bu yönde güncellendiğinin kendilerine bildirdiğini, ıslak imzalı belge doğrultusunda, davaya konu alacak iddiasının 2015 yılını da kapsaması nedeniyle bu başvuruyu yaptıklarını, davacının iptalini istediği icra dosyasındaki itirazlarının konusu olan ve konusu olmayan faturaları içerdiğinden haksız bir talep olduğu yönündeki iddia ve savunmalarına dair en sağlam delili davacının bizzat kendilerine verdiğini, iş bu davanın halen haksız bir talebi içermeye devam ettiğini belirterek, davalı tarafın bizzat ıslak imzalı ikrarı ile savunmalarını tesvik eden belgenin hükmün verilmesinden sonra ellerine geçmiş olması ve hükmün İstinaf kanun yollarının olmaması sebebiyle yargılamanın iadesi taleplerinin kabulüne, yeniden yapılacak yargılama neticesinde itirazın iptaline yönelik haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Aleyhine yargılamanın iadesi talep edilen vekili cevap dilekçesi ile; Mahkemece 2018/152 esas, 2020/50 karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiğini, davacının ıslak imzalı ve savunmasını tesvik eden bir belgenin hükmün verilmesinden sonra eline geçmiş olması ve istinaf yolunun kapalı olması iddiaları ile yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunduğunu, davacının talep dilekçesinde belirttiği ve mahkemece istenilmesine karar verilen Müyap ve Müyorbir Meslek Birlikleri Ortak Lisanslama Birimi başlıklı 2020/382-161 sıra nolu evrak tarihinin 20/02/2020 olduğunun anlaşıldığını, HMK’nın 375/ç maddesi ve Yargıtay içtihatlarından bilindiği üzere; söz konusu kanun hükmüne dayanılarak yargılamanın iadesinin talep edilebilmesi için söz konusu senet veya belgenin davaya bakıldığı sırada mevcut olması, ancak davacının elinde olmayan bir nedenle bu evrakın elde edilememiş olması gerektiğini, hüküm verildikten sonra düzenlenmiş bir belgeye dayanılarak yargılamanın iadesi talebinde bulunulamayacağını, mahkemenin karar tarihinin 23/01/2020 olduğunu, dosyaya sunulan belgenin ise 20/02/2020 tarihli olduğunu, söz konusu evrakın hüküm kurulduktan sonra tanzim edilmiş bir belge olduğundan, yargılamanın iadesi talebinde bulunulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının talebine konu evrakın başlığının Müyap ve Müyorbir Meslek Birlikleri Ortak Lisanslama Birimi olup, ilgili yazının Müyap ve Müyorbir vekilince düzenlendiğini, ayrı meslek birlikleri olduğunu ve müvekkili meslek birliği ile bir bağlarının bulunmadığını, söz konusu meslek birlikleri eliyle kendi adlarına düzenlenmiş ve müvekkili … ile hiçbir ilgisi ve bağı bulunmayan evraka dayanılarak yargılamanın iadesi talebinde bulunulamayacağını, talebin reddine karar verilmesini istemiştir.İlk Derece Mahkemesince; ”Davanın, taraflar arasında akdedilen lisans sözleşmesine dayalı yapılan takibe vaki itirazın, İİK.’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkin mahkemece 2018/152 esas üzerinden yapılan yargılamanın HMK 375/1-ç bendine dayalı olarak yenilenmesine ilişkin olduğu, yapılan yargılamada 23/01/2020 tarihli 2020/50 karar sayılı karar ile davanın kabulüne, İstanbul 11. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına karar verildiği, kararın miktar yönünden kesin olduğu,Davacı vekili tarafından yargılamanın yenilenmesi talebine dayanak olarak sunulan belgenin MÜ-YAP ve MÜYORBİR Ortak Lisanslama Birimince bahse konu meslek birlikleri vekilince 20/02/2020 tarihli olarak, Müyap 2020/382 Müyorbir 2020/161 evrak sıra no ile düzenlendiği, “Kapanış beyanınız Meslek Birliklerimiz “MÜ-YAP ve MÜYORBİR” tarafından işleme alınmıştır, ilgili beyanınıza istinaden sözleşmeniz 31/012/2013 tarihinden itibaren feshedilmiş ve kayıtlarımız bu yönde güncellenmiştir.” ibaresini içerdiği,Tüm dosya kapsamı ve mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde her ne kadar davacı vekili 23/01/2020 tarih 2018/152 esas 2020/50 karar sayılı karara karşı HMK 375/1-ç bendine dayalı olarak yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuş ise de; dayanak belge olarak sunmuş olduğu belgenin dava dışı meslek birlikleri vekili tarafından kesin olarak verilen karar sonrası düzenlendiği, belgenin “Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması” kapsamında değerlendirilemeyeceği, yargılama sonrası düzenlenen belgeye dayalı yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulamayacağından, davacının sübut bulmayan davasının usulden reddine” karar verilmiştir. Yargılamanın iadesini talep eden vekili istinaf dilekçesi ile; İade-i muhakeme talebinde bulunabilmesi için esas olan şartın, davanın esasına şamil olan delilin hükmün açıklanmış olmasından sonra vücut bulmuş veya bulunabilmiş olması hali olduğunu, yargılama aşamasında makul bir gerekçe ile bulunamamış ve/veya o zaman diliminde hiç olmamış olmaması gerektiğini, Yerel Mahkeme tarafından “iade-i muhakeme talebine dayanak belgenin dava dışı bir meslek birliğinin düzenlemiş olmasının” red gerekçesi yapıldığını, Yargılama aşamasında talep etmelerine rağmen mahkeme tarafından davalı/İtirazın iptali davasında davacı meslek birliğinin müvekkili firma hakkında hangi bilgi ve/veya belgelerine dayanılarak dava konusu faturaları kaleme aldıklarının sorgulanmadığını,Dava içinde bahsi geçen “meslek birlikleri” nin adresleri, kurucu üyelerinin sorgulanması gerektiğini, bu “birliklerin” içindeki özel ve tüzel kişilerin kim olduğunun sorgulanarak organik bağın tespitinin mümkün olacağını ve savunmalarının hak kazanacağını,Müzik yayıncılarının kendi içinde, durmadan “birlik” adı altında şekil değiştirip, bu değişikliğin sade vatandaşlar tarafından takip edilmesinin istendiğini, davacı ve sundukları belgede adı geçen “birlik”’in “aynı şey” sayılması gerektiğini,Dosyada mübrez sözleşmenin MESAM-MSG-MÜYAP-MÜYOBİR birliklerini temsilen imza altına alındığını, davanın esasını teşkil eden faturalara dayanak olan, yargılama aşamasında ve bilirkişi incelemesinde baz alınan taraflar arasında münakit sözleşmede müvekkili firma karşısında yer alan taraf olarak (MESAM – MSG – MÜYAP – MÜYOBİR) unvanları olduğunundan, birlikteliğin delili olduğunu, beyanları ve dayanak sözleşme münzilerinin tetkik edilip irdelenmiş olmamasının davanın esasına şamil eksiklik olduğunu, belirtilen sebeplerden dolayı usul ve esasa aykırı İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar (Hukuk) Mahkemesi’nin 2020-136 E., 2020-415 K. ve 26.11.2020 günlü kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı tarafça İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 23/01/2020 tarihli 2018/152 esas – 2020/50 karar sayılı miktar itibariyle kesin olan kararı aleyhine, MÜ-YAP ve MÜYORBİR Ortak Lisanslama Birimi vekilince 20/02/2020 tarihli olarak, Müyap 2020/382 Müyorbir 2020/161 evrak sıra no ile düzenlenen belgenin yargılamadan sonra ele geçirildiğinden bahisle HMK 375/1-ç bendine dayalı olarak yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin olduğu tespit edilmiştir. İstinaf yasa yoluna başvurulabilecek kararları düzenleyen HMK 341/2. maddesinde “miktar ve değeri 1.500,00 TL’sını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir” düzenlemesi ile kesinlik sınırını belirlemiştir. 2020 yılı için kesinlik sınırı 5.390,00 TL’dır. HMK’da kesinlik sınırı açısından yargılamanın iadesi talepleri yönünden ayrık hüküm bulunmadığından, yargılamanın iadesi talepleri sonunda verilen kararlar hakkında da HMK’daki 341/2 maddesindeki kesinlik sınırı nazara alınacaktır. Aksinin kabulü halinde; istinaf yolu açık olmayan kararlara, yargılamanın iadesi yolu ile istinaf yasa yolu açılmış olur. Yargılamanın iadesi talebinde bulunulan İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 23/01/2020 tarihli 2018/152 esas – 2020/50 karar sayılı kararında harca esas değer 4.278,98 TL olup, 2020 yılı istinaf edilebilirlik sınırı olan 5.390,00 TL’nın altında kaldığından, HMK 346/1 ve 352/1-b maddesi uyarınca istinaf dilekçesi kesin olan bir karara ilişkin olduğunda, istinaf dilekçesinin usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 Sayılı HMK’nın 346/1. ve 352/1-b. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinin USULDEN REDDİNE, 2- İstinaf talebinin esası incelenmediğinden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talep halinde kendisine İADESİNE,3- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan diğer giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle vekalet ücreti takdirine yer OLMADIĞINA, 6100 Sayılı HMK’nın 346/1-352/1-b maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince, KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 08/07/2021