Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/645 E. 2021/916 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/645 Esas
KARAR NO : 2021/916 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/02/2021
NUMARASI : 2018/1100 E., 2021/28 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/09/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacılar hakkında İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1393 D.İş ve 2018/1366 karar sayılı ihtiyati haciz dosyası ile İstanbul 36. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, davacıların davalı şirkete 08.12.2018 vadeli 105.000 TL bedelli … numaralı ve 20.12.2018 tarihli 75.000 TL bedelli … numaralı iki adet çeki cirolayarak teslim ettiğini, bu çeklerin teslimi sırasında davacı şirkete yaklaşık 42 sayfalık tek nüsha sözleşme imzalatıldığını, bunların içinde davacının fark edemeyeceği boş senet de imzalatıldığını, davacının maddi sıkışıklığı sebebiyle çeklerin vadesini beklemeden nakide dönüştürme ihtiyacı olduğunu, bu nedenle davalı şirkete çeklerini götürerek nakit ihtiyacını çek bedelinin %10’u kadar komisyon alarak bedelinin ödendiğini, davacının kızının evine hacze gidildiğinde durumu öğrendiğini, 2 çek dışında davalı firmaya herhangi bir borcu olmadığını, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1393 D.İş ve 2018/1366 karar sayılı ihtiyati haciz dosyasında itirazlarının kabulü ile ihtiyati haciz kararının durdurulmasına karar verilmesini, davalıya borçlu olunmadığının tespitini, yargılama ve vekalet ücretini davalı yana bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 08.12.2018 keşide tarihli, 105.000,00 TL tutarlı, 3002505 seri nolu ya da … Oto keşideli, 20.12.2018 keşide tarihli, 75.000,00 TL tutarlı, 1279227 seri nolu …rol ürün keşideli, Faktoring müşterisi …şirketinin iş bu iki çekin karşılıksız kaldığının T.C.M.B. kayıtlarıyla sabit olmasıyla vadesinde ödenmeyeceği anlaşıldığını bu itibarla Beyoğlu 20. Noterliği … yevmiye Nolu 02.11.2018 tarihli ihtarname ile borçlulara hesap ektresi bildirilmiş olup ödemenin yapılması gereği aksi halde yasal yollara başvurulacağı ihtaratı yapıldığını, bunun akabinde ödemenin yapılmaması neticesinde davacıya ait hesap kat edildiğini, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1393 Değişik İş sayılı dosyasından davacı borçlularla akdedilen 02/08/2018 tarihli faktoring sözleşmesi gereği edimlerin yerine getirilemeyeceği anlaşılmasıyla birlikte anılan dosyadan ihtiyati haciz kararı alındığını, bu itibarla davacı senet borçlusu … Gıda Tarım İnşaat Turizm Petrol Ürünleri San. ve Tic. Şti. ve müteselsil kefil …aleyhine; 31.10.2018 vadeli 02.08.2018 Tanzim Tarihli 300.000,00 TL bedelli munzam senetin ödenmemiş 180.000,00 TL’lik kısmı için ( iki adet çek bedeli) fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak İstanbul 36. İcra Müdürlüğü … Esaslı dosyasından kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığını, Faktoring Sözleşmesi maddesi gereğince vadesi gelmemiş olsa da ihtarname gerekmeksizin takibe konu olabildiğini, bu sebeple ortada hukuka aykırı ve kötüniyet barındıran bir durum bulunmadığını, davacı tarafın çeklerin vadeleri gelmediği beyanında iddiasında bulunmuşsa da bu hususa ilişkin müvekkili şirketçe yapılan araştırma sonucu çeklerin karşılıksız kaldığı ve akabinde taraflar arasındaki Faktoring sözleşmesi uyarınca yapılan icra takibinin hukuka uygun olduğunu, TCMB kayıtlarında belirtilen bilgiler Kişisel Verileri Koruma Kanunu uyarınca saklı olmasından dolayı mahkemece istenerek temin edilebileceğini, takibe konu çek ile ilgili herhangi bir problem olup olmadığının sorulmaması hayatın olağan akışına aykırılık teşkil etmemekte ve iyi niyetli hamil olan müvekkilin takibe konu senedi davacılardan aldığı aşikar olmakla davacı tarafça iş bu senede ilişkin herhangi bir imzaya itiraz yapılmamış olduğunu, mahkemenizce yapılacak bilirkişi incelemesinde de görüleceği üzere taraflarca yapılan Faktoring sözleşmesi uyarınca tarafımızın alacaklı olduğu sabit olacağını, zira davacı 2 adet çekten başka borçlu olmadığının tespitini talep etmiş olup, icra takibe konu edilen senet ile ödenmeyen çek bedelleri takibe konu edildiğini, munzam senedin ödenmeyen çek meblağları toplamının takibe konu edildiğini, davacı tarafından takip konusu 02.08.2018 tarihli munzam senedin iradesi dışında imzalatıldığını iddia edilse de bu durum gerçek dışı olup düzenlenen munzam senet davacının bilgisinde ve el ürünü olup imza da inkar edilmediğini, bu itibarla imzaya itiraz etmeyen davacının menfi tespit davası açması mümkün olmadığını, davacının ihtiyati hacze ilişkin itirazlarının mercisi iş bu mahkeme olmayıp, kararı veren 10.Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1393 D.iş sayılı dosyası olduğunu, davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince; “Davacı kendisine verilen kesin süre içinde delil avansını yatırmamış olmakla, kesin sürenin ihtar edilen sonucuna göre bilirkişi incelemesi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılmıştır. Davacının talebine konu kıldığı hususlar Mahkememiz hukuk bilgisi dışında, teknik bilgi ve incelemeyi gerektiren bir husus olup bilirkişi incelemesi yaptırılması gereklidir. Bu kapsamda, davacı bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı için ispat edilemeyen davanın reddine” karar verilmiştir.Davacılar vekilinin, karara karşı 13/04/2021 tarihinde istinaf başvurusunda bulunduğu, adli yardım talepli istinaf dilekçesini sunduğu, istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderlerini ödemediği, Dairemizin 04/06/2021 tarih ve 2021/645 Esas sayılı kararı ile; 6100 Sayılı HMK’nun 337/1 maddesi uyarınca adli yardım talebinin reddine karar verildiği, karar davacılar vekiline tebliğ edildiği, 1 haftalık kesin süre içinde itirazda bulunmadığı tespit edilmiştir.6100 Sayılı HMK’nun 344. maddesi uyarınca “istinaf dilekçesi verilirken istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderlerinin peşin olarak ödenmesi gerektiği, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödendiği sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağının başvurana bildirilmesi, verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı taktirde başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verileceği” düzenlenmiştir.Davacılar vekilinin, adli yardım talebi reddedildiğinden ve itirazda bulunmadığından, Mahkemece davacılar vekilinin istinaf talebi yönünden 6100 Sayılı HMK’nun 344. maddesi gereğince “istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderlerini ödemesi” için işlem yapılmak ve sonrasında Dairemize gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- İstinaf harcı ile istinaf yoluna başvurma harcının ikmali için 6100 Sayılı HMK’nın 344. maddesi gereğince işlem yapıldıktan sonra istinaf incelemesine gönderilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
6100 Sayılı HMK’nın 344, 352/(1)-ç. maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 16/09/2021