Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/594 E. 2021/659 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/594 Esas
KARAR NO: 2021/659
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/04/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/222 E.
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/06/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili tedbir talebinde özetle; Dava konusu çeklerin fotokopisinin 02/04/2021 tarihli dilekçe ekinde ibraz edildiği ve dava konusu çeklere ilişkin ödeme yasağı ile çeklerin dava ve icraya konu edilmesinin engellenmesine yönelik tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesi 02.04.2021 tarihli ara kararıyla; “Dava konusu çek fotokopileri incelendiğinde davacı tarafın çeklerde; keşideci, lehdar veyahut ciranta olarak gözükmediği anlaşıldığından ihtiyati tedbir talebinin reddine” şeklinde karar verildiği görülmüştür.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin davaya konu çeklerde her ne kadar keşideci, lehdar veya ciranta olarak gözükmese de ticari ilişki neticesinde çeklerin kendisine teslim edilmiş olduğunu ve hırsızlık suçu neticesinde rızası dışında elinden çıktığını, davaya konu çeklerin aradaki ticari ilişki kapsamında … tarafından müvekkili şirkete verildiğini, söz konusu şirketin çekler üzerinde ciranta olarak gözüktüğünü, (EK: Taraflar arasındaki ticari ilişkiyi gösterir tahsilat makbuzu), söz konusu çekler bakımından tedbir talebinin kabul edilmemesinin müvekkili şirketin zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, bu nedenle, haksız ve hukuka aykırı olarak verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının yeniden incelenmesi ve kararın kaldırılarak tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. 6100 Sayılı HMK 389(2) Maddesi: “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. ” Aynı yasanın 390 Maddesi :”… davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” hükmünü içermektedir. Geçici hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Yaklaşık ispat durumunda; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte; zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Bu sebepledir ki; İhtiyati tedbire, karar verilirken haksız olma ihtimalide dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması öngörülmüştür. Somut olayda davacının ciranta olduğu çekin hırsızlık sonucu elden çıktığı iddiasıyla açmış olduğu davada, çeki ibraz eden davalı aleyhine TTK nun 665(1) maddesi uyarınca istirdat davası açılması için mehil verilmesi üzerine elde ki dava açılmıştır.Davacı tarafça; davalı ile herhangi bir ticari ilişki olmadığı, davacı elindeki çekin davalıya nasıl ulaştığı bilgisi olmadığı, davalıya borç bulunmadığı, çekin kaybından sonraki ciro silsilesinin bilinmediği, ticari defterler incelendiğinde haklılığın ispat olunacağı anlaşılmaktadır.TTK nun 792(1) maddesi “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklindedir. Çekin rıza dışı elden çıkması halinde ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için anılan hususta davacının yaklaşık ispat düzeyinde kanıt sunması gerekmektedir.Dosyaya davacı tarafça sunulan belgeler çekin ön yüzünün sureti ile çekin alındığına ilişkin makbuzdan ibarettir. Çek örneğinde davacı çekte lehdar veya ciranta olarak yer almamaktadır. Sunulanlar ile yaklaşık ispat düzeyinde bir kanaate varılamadığı gibi çekin de halen dava dışı 3.şahıs elinde olduğu anlaşılmakla, davacının dava konusu çek de yetkili hamil olduğunu kanıtlayamadığı bu nedenle ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesinde, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/04/2021 gün ve 2021/222 Esas sayılı ara kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 10/06/2021