Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/464 E. 2021/528 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO : 2021/464 Esas
KARAR NO: 2021/528
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 21/1/2021 (Ara Karar)
NUMARASI : 2020/276 E.
DAVANIN KONUSU: Patent (Patent Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/05/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından, davacı adına Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli patentten doğan hakların ihlal edildiğinin tespitine, men’ine, refine ve aynı zamanda davalının işbu eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, patent hakkına tecavüz ve haksız rekabet nedeniyle meydana gelen zararın tespiti tam ve kesin olarak belirlenemediğinden şimdilik işbu davanın açıldığı tarihten itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Usul ve yasaya aykırı bilirkişi raporuna dayanarak açılan haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2020/55 D.İş sayılı 12/06/2020 tarihli kararı ile, “İhtiyati tedbir talebinin kabulüne, ileride muhtemel zarar ve ziyanlara karşılık olmak üzere tedbir talep eden tarafça takdiren 50.000,00 TL ( ellibin türk lirası) nakdi veya muteber bir bankaya ait kesin ve süresiz teminat mektubu ibraz edildiği takdirde, tedbir talep edene ait 2013/15504 b numaralı “termal analiz ve vakum test cihazı” buluş başlıklı patentin koruma kapsamında olan aleyhine tespit istenene ait ürünlerin toplatılarak yeddieminde muhafaza altına alınmasına”, karar verilmiştir.İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2020/55 D.İş sayılı dosyasında, davalı vekili 23/06/2020 tarihli dilekçesi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz etmiş, mahkemesince tedbire itiraz duruşmasının 16/07/2020 tarihinde yapılmıştır. İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2020/55 D.İş sayılı dosyasında 16/07/2020 tarihli tedbire itiraz duruşmasında sonuç olarak, “ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazla ilgili tarafların sunmuş oldukları yeni dilekçeler ve uzman görüşü ve belgeler de incelenerek patent konusunda uzman bir bilirkişi ile makine mühendisi bir bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyetinden yeniden rapor istenilmesine, her bir bilirkişi için 1.300,00’er TL ücret taktirine, takdir edilen toplam 2.600,00 TL masrafın itiraz eden tarafça iki haftalık kesin süre içerisinde yatırılmasına, bu süre içerisinde gider avansı yatırılmadığı takdirde, bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılmasına karar verilerek dosyanın mevcut duruma göre yargılamaya devam edileceğinin kendisine ihtarına (ihtar yapıldı),bilirkişi raporu geldiğinde gün beklenmeksizin taraflara tebliğine, masrafın avanstan karşılanmasına,taraflara raporun tebliğinden itibaren hmk. 281. madde gereğince iki haftalık kesin süre içerisinde rapora karşı yazılı beyanlarını sunmaları için süre verilmesine, (çıkarılacak tebligata hmk. kapsamında iki haftalık kesin süre verildiği hususunun belirtilmesine), mahkememizce rapor geldiğinde itiraz konusunda değerlendirme yapılmasına, mahkememizce verilen 12.06.2020 tarihli ihtiyati tedbir kararının icrasının itiraz konusunda karar verilinceye kadar durdurulmasına”, karar verilmiştir.İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince ara karar gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere bilirkişi … tevdi edilmiştir.Bilirkişiler 16/11/2020 tarihli raporunda sonuç olarak; Aleyhine tespit istenen yana ait ürünün; TR 2013/15504 nolu “Termal analiz ve vakum test cihazı” buluş başlıklı patent belgesinin 1 nolu bağımsız istemini oluşturan unsurların tamamının ürün üzerinde bulunmadığı, Aleyhine tespit edilen yana ait test cihazının TR 2013/15504 nolu “Termal analiz ve vakum test cihazı” buluş başlıklı patent belgesinin koruma kapsamından olmadığı sonuç ve kanaati ile raporu mahkemesine sunmuşlardır.İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2020/55 D.İş sayılı dosyasında 15/09/2020 tarihli ara karar uyarınca, davalı vekilinin 23.06.2020 tarihli ihtiyati tedbir kararına itiraz dilekçesi üzerine itirazların HMK’nın 394/4.maddesi uyarınca duruşmada değerlendirilmesine karar verilerek dosya mahkemeye gönderilmiştir.6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 159/1. maddesinde, sinai mülkiyet haklarına tecavüz olduğunu ispatlamak şartıyla ihtiyati tedbir talep edilebileceği, 159/3. maddesinde ise ihtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.6100 Sayılı HMK’nun 389/1. maddesinde mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, 390/son maddesinde ise tedbir talep edenin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu belirtilmiştir.6100 Sayılı HMK’nın 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz düzenlenmiş ve karşı tarafa ihtiyati tedbirin şartlarına, Mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak kararı veren Mahkeme’ye itiraz edilebileceği, itirazın dilekçe ile yapılacağı, itiraz sebeplerinin açıkça gösterilmesi gerektiği ve itiraza konu tüm delillerin dilekçeye eklenmesi gerektiği belirtilmiştir.Mahkemece talepleri değerlendirilmek üzere mürafaa günü verilmiştir. İlk derece mahkemesinin 21.01.2021 tarihli ara kararıyla; İddia, savunma ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, İstanbul Anadolu 1.Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2020/55 D.İş sayılı dosyasından ikinci defa aldırılan 11.2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda,davalıya ait dava konusu ürünün,davacıya ait TR 2013/15504 numaralı “Termal analiz ve vakum test cihazı”buluş başlıklı patent belgesinin koruma kapsamında olmadığı yönünde rapor tanzim edilmiş,işbu bilirkişi raporunun ilk bilirkişi raporuna göre iki kişilik bilirkişi heyetiyle ve daha kapsamlı inceleme yapılmış olması nedeni ile mahkememizce işbu bilirkişi raporuna itibar edilmiş,bilirkişi raporunun konusunda uzman bilirkişilerce ve mevcut delil durumuna göre tedbir talep ve savunmalarını kapsar şekilde olduğu anlaşıldığından ve uyuşmazlığın teknik ve uzmanlık gerektiren bir konu olması nedeni ile bilirkişi raporu doğrultusunda bu aşamada yaklaşık ispat koşullarınca tedbir verilecek kanaatine ulaşılamadığından, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbirin kaldırılmasına gerekçe yapılan bilirkişi raporunun yanlı değerlendirmeler içerdiğini ve rapordaki tespit ve iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu, raporun ürün görülmeden düzenlendiğini, raporda, ancak ürün görüldüğünde açıklığa kavuşturulacak hususlar tespit edildiği halde, mahkemeden yerinde inceleme yetkisi talep etmek imkanı var iken bu eksiklik dahi ikmal edilmeden doğrudan ve alelacele, aleyhine tespit istenen davalı tarafa ait test cihazının patent belgesinin koruma kapsamı içinde olmadığı gibi haksız, yanlı ve açıkça hukuka aykırı iddiada bulunulduğunu,-Yerel mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki iddianın aksine, patent hakkının ihlal edilmesi açısından tüm istemlerin birebir aynı olmasını gerektiren bir kanun hükmü de olmadığını, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 141. Maddesinin 1. Fıkrasının a ve b bentlerinde patent hakkına tecavüzü düzenleyen ilgili maddesinde açıkça; “kısmen” veya “tamamen üretme” şeklinde bir ayrım yapıldığını, patent ile koruma altına alınan bir ürünün taklit edilmesi için, ürünün birebir aynısının üretilmesine gerek olmadığı da mevzuattan açıkça anlaşıldığını, bir patent, istemlerinden en az birindeki bütün özelliklerin, tecavüz ettiği ileri sürülen ürün veya usulde kullanılması durumunda tecavüze uğramış sayıldığını, önemli olan husus tek tek tüm istemlerin aynı olup olmadığından ziyade, patentin koruma kapsamını ilgili ürünün ne derece ihlal ettiği olduğunu, esasen davalı tarafından üretilen vakum yoğunluk test cihazının en temel özelliği ve bu özelliği sağlayan vakum pompası, patentli ürün ile birebir aynı olduğunu, bununla birlikte karşı tarafa ait üründe kullanılan parçaların tamamının, yukarıda uzman raporunda belirtildiği gibi patentli üründe kullanılan parçalarla tamamen aynı olduğunu, açıklandığı üzere müvekkile ait ürün, aleyhine tespit istenen tarafça birebir kopyalandığını, ancak ara karara dayanak yapılan bilirkişi raporunda aksi yönde iddialarda bulunulmuş olmasına bir anlam verilemediğini, ara karara dayanak rapor eksik, yetersiz, yanlı, mevzuata ve hukuka aykırı olduğunu kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.10/01/2017 tarih ve 29944 Sayılı Resmi Gazete yayınlanıp aynı gün yürürlüğe giren 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun “İhtiyati tedbir talebi ve ihtiyati tedbirin niteliği” başlıklı 159. maddesinde;(1) Bu Kanun uyarınca; dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkinliğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire karar verilmesini mahkemeden talep edebilir.(2) İhtiyati tedbirler özellikle aşağıda belirtilen tedbirleri kapsamalıdır:a) Davacının sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesi ve durdurulması.b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edilerek üretilen veya ithal edilen tecavüze konu ürünlere, bunların üretiminde münhasıran kullanılan vasıtalara ya da patenti verilmiş usulün icrasında kullanılan vasıtalara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde, Türkiye sınırları içinde veya gümrük ve serbest liman veya bölge gibi alanlar dâhil, bulundukları her yerde elkonulması ve bunların saklanması.c) Herhangi bir zararın tazmini bakımından teminat verilmesi.(3) İhtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12/1/2011 tarihli ve 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır.” düzenlemesi yer almaktadır.6100 Sayılı HMK’nın 389/1. Maddesinde ise, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesinin yer aldığı, düzenlemeye göre, tedbir kararına hükmedilebilmesi için; şartlara uygun tedbir kararı verilmemesi halinde mevcut durumda olabilecek değişiklik nedeniyle hakkın elde edilmesinin zor hatta imkansız hale gelmesine yönelik kuvvetli endişenin bulunması gerektiği, ayrıca HMK’nın 390/3. maddesinde, “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” şeklinde düzenleme yer aldığı, düzenleme gereği, ihtiyati tedbir kararının verilmesi için tam bir ispat aranmadığı, talebin yeterliliği hususunda mahkemeye kanaat verecek delilerin varlığının yeterli olduğu, yukarıda içeriği açıklanan deliller dikkate alındığında, somut olayda, patent hükümsüzlüğü davasının yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporunda patent kapsamının aşımı bulunmaması nedeniyle patentin hükümsüz kılınmasını gerektiren bir hususun belirtilmediği, davacı her ne kadar yerinde inceleme yapılması gerektiğini ileri sürmüş ve teknik açıklamalarda bulunmuş ise de, teknik bilgi gerektiren durumlarda bilirkişi raporu ile bağlı olunduğu, yeniden yerinde inceleme ile bilirkişi raporu alınması talebinin yargılama aşamasında dikkate alınabileceği, mevcut durum itibariyle bu durum dikkate alınarak ihtiyati tedbir kararının verilmesi yönünde talepte bulunmuş ve mahkemece de bu talebin reddine karar verilmiş olup, davacı tarafça ileri sürülen hususların yargılamayı gerektirdiği ve tedbir koşullarının henüz mevcut durumda oluşmadığı yönündeki mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı, ilerde değişen koşullara göre yeniden tedbir talebinin değerlendirilebileceği anlaşılmış olmakla, tedbir talep edenin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 2. Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2020/276 E. ve 21/01/2021 tarihli ara kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/05/2021