Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/419 E. 2021/453 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/419 Esas
KARAR NO: 2021/453
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 04/12/2020
NUMARASI: 2015/830 E., 2020/1010 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/04/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı şirketin, … isimli filmin yapımcısı olduğunu, dava dışı … ile arasında sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre belirli bölge üzerinde ve genelindeki sinema salonlarında gösterimi ile elde edilecek geliri toplama ve tahsil işi %5 komisyon karşılığı dava dışı … firmasına bırakıldığını, … şirketinin sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemesi üzerine sözleşmeyi Beyoğlu … Noterliğini 26/05/2014 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesiyle sözleşmeyi feshettiğini, … AŞ nin 21/10/2013 ve 23/10/2013 tarihli ek sözleşme öncesinde 06/09/2012 davalı … Faktoring AŞ (eski ünvanı … Faktoring AŞ) ile imzaladığı faktoring sözleşmeleri uyarınca, sözleşmenin 16. Maddesindeki temlik yasağına rağmen temlik ettiğini öğrendiğini, … ile olan sözleşmeyi fesheder feshetmez üçüncü kişi sinema işletmelerine noter kanalıyla durumu haber vererek … AŞ nin tahsil yetkisinin kalmadığını, yapılan ödemeler varsa bunları tarih, tutar, bordro ile bildirmelerini istediğini, üçüncü kişi sinema salonları işletmelerinden gelen cevaplara göre … AŞ ve … Faktoring AŞ nin kendilerine yazı yazarak … ile … Faktoring arasında akdedilen 06/09/2012 tarihli faktoring sözleşmesi eklenerek 17/01/2014 tarihinden itibaren … AŞ ye yapılacak ödemelerini … Faktoring şirketine yapılmasının istendiği, 3. kişi sinema salonu işletmelerinin de … Faktorig aş ye ödeme yaptıklarını, temlik yasağı varken faktöring şirketinin tahsilat yapmasının haksız olduğunu belirterek, tahsil edilen paraların faiziyle iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafın temlik sözleşmesinin tarafı olmadığını, müvekkili ile dava dışı … firması arasındaki iş ilişkisinin çok eskiye dayandığını, müvekkili tarafından yapılan tüm faktoring işlemleri mevzuata ve usulüne uygun olduğunu, davacı ile dava dışı … firması arasında akdedilen sözleşmenin lisans devir sözleşmesi olduğunu, bu nedenle dolaylı temsil olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, bu sözleşmeden doğan alacak ile müvekkilinin dava dışı … firmasından temlik alacağının tamamen farklı olduğunu, faktoring alacağı ile davacının lisans bedeli alacağının dava dışı … firmasından tahsil edememesi arasında hiçbir illiyet bağının bulunmadığını belirterek, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; ”Talep konusu alacağın 5846 sayılı FSEK .nun 5,18,56,76 maddeleri uyarınca lisans sahibinin eser sebebiyle sahip olduğu hakka ilişkin olduğu, 5846 sayılı FSEK’nun 76.maddesindeki “Bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan dava ve işler ile bu kanundan kaynaklanan ceza davalarında görevli mahkeme sınai mülkiyet kanunun 156.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen mahkemelerdir….” şeklindeki düzenleme uyarınca ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 156/1 maddesindeki “bu kanunda ön görülen davalarda görevli mahkeme Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi ile Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi…” şeklindeki düzenleme uyarınca, eser sahibi olan davacının alacak talebinin İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği kanaatiyle Mahkemenin görevsizliğine” karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Faktoring işlemi gerçekleştirilirken bir numaralı sözleşmeye ulaşılması zorunluluğunun bulunmadığını, davacı ile dava dışı … arasındaki alacak hususunun kendilerini ilgilendirmediğini, davalı ile davacı arasında bir sözleşme ilişkisi olmadığını, davalı ile dava dışı … arasındaki ilişki Faktoring sözleşmesi olup, bu sözleşmeden doğan ihtilafların Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davacı ile … arasındaki sözleşmenin 5846 sayılı FSEK kapsamında olmasının sadece sözleşmenin tarafları arasında etki doğuracağını, … firmasıyla … şirketi arasındaki temlik yasağının sanıkların yetkilisi oldukları şirketleri bağlamayacağını beyan ederek Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.İlk derece mahkemesince, mahkemenin görevsizliğine, İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verilmiş, verilen karar davalı tarafça istinaf başvurusuna konu edilmiştir. 5846 Sayılı FSEK’nun 76. maddesinde “Bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan dava ve işler ile bu kanundan kaynaklanan ceza davalarında görevli mahkeme sınai mülkiyet kanunun 156.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen mahkemelerdir” hükmü düzenlenmiştir. Davacı ile dava dışı … arasındaki sözleşmede, sinema eserinin, bu sözleşmeye göre belirli bölge üzerinde ve genelindeki sinema salonlarında gösterimi ile elde edilecek geliri toplama ve tahsil işinin %5 komisyon karşılığı dava dışı … firmasına bırakıldığı görülmüş, daha sonra dava dışı … firmasının alacağını davalı faktoring firmasına temlik ettiği, davalı tarafça toplanan gelirlerin haksız olduğu gerekçesiyle bedellerin iadesi istemiyle davacı tarafından davalı aleyhine eldeki davanın ikame edildiği anlaşılmıştır. Uyuşmazlığın konusu, dava dışı … firması tarafından davalı şirkete yapılan temlik işleminin geçerli olup olmadığı ve davalı şirketin tahsil ettiği gösterim bedellerini iade ile yükümlü olup olmadığı oluşturmaktadır. Temlik işleminin geçerli olup olmadığının tespitinde ise davacı şirket ile … arasındaki sözleşme hükümlerinin de incelenmesi gerektiği, bu kapsamda sözleşme incelendiğinde, ihtilafın çözümünde 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerinin de uygulanacağı kanaatine ulaşıldığı, ilk derece mahkemesince FSEK 76. maddesi gereğince görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/12/2020 tarih ve 2015/830 E., 2020/1010 K. sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince 59,30 TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5- Davalı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-g. maddesi gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.15/04/2021