Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/287 E. 2021/322 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/287 Esas
KARAR NO: 2021/322
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/176 E.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/03/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Taraflar arasında görülen kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davasının devam eden yargılaması sırasında, davacı talebi üzerine Mahkemece, teminat karşılığında icra dosyasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiği, söz konusu kararın karşı tarafın yokluğunda verildiği, karar karşı istinaf yolunun açık tutulduğu ve kararın davalı vekilince istinaf başvurusuna konu edildiği görülmüştür. 6100 Sayılı HMK’nın 341/1-b maddesi uyarınca, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin kararlara karşı doğrudan istinaf kanun yoluna başvurulamaz, ancak itiraz yoluna başvurulabilir. İtiraz yoluna başvurulduktan sonra verilecek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin ara karar, her ne kadar istinaf yolu açık olmak üzere verilmiş ise de, yukarıdaki yasal düzenleme karşısında, karara karşı ancak itiraz yoluna başvurulabileceği, Mahkemece itiraz üzerine verilmiş bir karar da bulunmadığı, somut karara karşı doğrudan istinaf yoluna başvurulamayacağı anlaşılmakla, itirazın mahkemesine yapılması, mahkemesince duruşma açılarak ve taraflara usulüne uygun tebliğ yapılarak duruşmalı inceleme sonucunda tedbire itiraz hakkında bir karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Açıklanan sebeplerle ortada usulüne uygun verilmiş istinaf kanun yolu açık bir ara karar bulunmadığından Mahkemesince duruşma yapılarak tedbire itirazın değerlendirilmesi, itiraz üzerine yerel mahkemece verilecek karara karşı istinaf talebinde bulunulduğu taktirde dosyanın Dairemize gönderilmesi gerektiği anlaşıldığından, 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-ç. maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf talebinin usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-ç. maddesi gereğince hukuki yarar yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE, 2- İstinaf incelemesi yapılmadığından davalı tarafından yatırılan başvurma harcı ve peşin harcın talebi halinde kendisine iadesine, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4- Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda dikkate alınmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-ç. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 25/03/2021