Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/235 E. 2021/258 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/235 Esas
KARAR NO: 2021/258
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/11/2020 (Ara Karar)
NUMARASI : 2020/778 E.,
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/03/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 12/11/2020 tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile …. LTD. ŞTİ. arasında finansal kiralama sözleşmeleri akdedildiğini, finansal kiracının, kira bedellerini ödememesi üzerine finansal kiralama sözleşmesinin feshedildiğini ve finansal kiralama konusu gayrimenkulün müvekkili şirkete teslimi hususunda Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/291 D.İş sayılı dosyasından ihtiyati tedbir kararı alındığını ve sözkonusu kararın Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından uygulanarak infaz edildiğini, gayrimenkullerin bir kısmının boş olduğunu, bir kısmında ise üçüncü şahısların bulunduğunun tespit edilerek mahali boşaltmaları için süre verildiğini ancak dolu olan gayrimenkullerin boşaltılmadığı gibi taraflarına da teslim edilmediğini, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finans Kanunu’nun 31/3 maddesi uyarınca teminat yatırmak sureti ile kiralanan mal üzerinde tasarruf yetkisinin kullanılmasının kanundan doğan bir hak olduğunu, dosyaya teminat mektubu ibraz edildiğinde gayrimenkul üzerindeki finansal kiralama şerhinin kaldırılmasını ve bu hususa ilişkin tapu müdürlüğüne müzekkere yazılmasını talep etmiştir.Davacı vekili 26/11/2020 tarihli dilekçesinde özetle; Mahkememiz dosyasında verilen 17/11/2020 tarihli ara kararın kaldırılarak 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Kanunun 31/3 maddesi uyarınca teminat yatırmak sureti ile kiralanan mal üzerinde tasarruf yetkisi kullanılacağından gayrimenkulün kıymeti kadar teminat mektubunun dosyaya alınmasına ve tapu müdürlüğüne müzekkere yazılarak finansal kiralama şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince verilen 17/11/2020 tarihli ara kararıyla; Somut olayda, ihtiyati tedbir istenen Finansal Kiralama sözleşmesine konu malın, finansal kiralama sözleşmesinin kira bedelinin ödenmemesi nedeniyle feshedildiğinin tespiti ile sözleşmeye konu gayrimenkul malın davacıya teslimini talep etmiş olup, tedbiren finansal kiralama şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Şerhten amaç, ilişkin bulunduğu hukuki durumu üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale getirmek, hukuki duruma aleniyet kazandırmaktır. Davacı tarafça finansal kiralama şerhinin kaldırılması talep edilmiş ise de, Bakırköy 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/209 değişik iş sayılı dosyası üzerinden gayrimenkullerin boş olarak teslimine dair karar tesis edildiği, taşınmazın kaydına konulan şerhin, tasarruf yetkisini kısıtlayan mahiyet arzetmeyip üçüncü kişilerin haklarını koruyan mahiyette olduğu, tedbire konu talebin aynı zamanda davacı yanın asıl dava konusuna ilişkin olup, uyuşmazlığın esastan çözümünü sağlayacak nitelikte tedbir kararı verilemeyeceği, şerhin kaldırılamayacağı anlaşılmakla talebin reddine, Davacı vekilinin gayrimenkul üzerindeki finansal kiralama şerhinin kaldırılması ve bu hususta tapu müdürlüğüne müzekkere yazılması talebinin reddine karar verilmiştir.İlk derece mahkemesince verilen 30/11/2020 tarihli ara kararıyla; Davacı vekili 26/11/2020 tarihli dilekçesi ile, mahkememiz dosyasında verilen 17/11/2020 tarihli ara kararın kaldırılarak 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Kanunun 31/3 maddesi uyarınca teminat yatırmak sureti ile kiralanan mal üzerinde tasarruf yetkisi kullanılacağından gayrimenkulün kıymeti kadar teminat mektubunun dosyaya alınmasına ve tapu müdürlüğüne müzekkere yazılarak finansal kiralama şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkememizin 17/11/2020 tarihli ara kararı ile 1-Davacı vekilinin gayrimenkul üzerindeki finansal kiralama şerhinin kaldırılması ve bu hususta tapu müdürlüğüne müzekkere yazılması talebinin reddine karar verildiği, söz konusu talebin reddine ilişkin mahkememiz kararından dönülmesini gerektirir bir husus bulunmadığından talebin reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Kanunu’nun 31/3 maddesi gereği, gayrimenkul üzerinde kanundan doğan tasarruf hakkının kullanılabilmesi için öncelikle, gayrimenkul üzerindeki finansal kiralama şerhinin kaldırılması gerektiğini, zira finansal kiralama şerhi kaldırılmadan gayrimenkuller üzerinde tasarruf edilemeyeceğini, gayrimenkulün satılması akabinde, satış bedeli davalının borcundan düşeceğini, sözleşme gereği temerrüt faiz oranı %20 olup kiracının borcunun USD cinsinden olduğu da düşünüldüğünde her geçen gün kiracının borcunun katlanarak arttığını, ancak sözleşme konusu ve mülkiyeti müvekkile ait olan malların satılması halinde bu borç kiracının borcundan düşülecek ve dolayısı ile kalan borç daha az olacağından daha az temerrüf faizi ödemek zorunda kalacağını, Mahkemenin vermiş olduğu karar her iki tarafın menfaatine değil bilakis her iki tarafın da zararına olduğunu, halihazırda taraflarınca ihtiyati tedbir kararı alındığını, talep edilen hususun yeniden ihtiyati tedbir verilmesi değil kanundan doğan tasarruf yetkisinin kullanılacağının bildirimi ve kanundan doğan hakkın kullanılabilmesi için gayrimenkul üzerindeki finansal kiralama şerhinin kaldırılması istemi olduğunu, fks şerhinin tasarruf yetkisini kısıtlayıcı nitelikte olmadığı görüşü de kanuna aykırı olduğunu, fks şerhinin kaldırılması hususunda mahkeme aksi kanaatte ise ilgili tapu müdürlüğüne müzekkere yazarak fks şerhinin gayrimenkulün satışına engel olmadığını, gayrimenkulün üzerinde fks şerhi varken satılması hususunun herhangi bir engel teşkil etmediğinin ilgili tapuya bildirmesinin talep edildiğini ancak bu konuda işlem yapılmadığını, bu nedenle ilgili kararın kaldırılmasını ve tapuya müzekkere yazılarak gayrimenkul üzerindeki finansal kiralama şerhinin kaldırılmasını talep etmişlerdir.Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde; Kira bedellerini tahsil etmeye yönelik olarak icra dairesi aracılığıyla satış işlemleri gerçekleştirilen davacı şirketin aynı zamanda sözleşmeye konu gayrimenkullerin mülkiyetini de talep etmesinin hukuki bir dayanağı olmadığını, Alacağını icra takibiyle tahsil etmeye çalışan davacı şirketin işbu davayı ikame ederek sözleşmeye konu taşınmazlardaki finansal kiralama şerhinin kaldırılıp tarafına tasarruf yetkisinin verilmesi davacı şirket nezdinde sebepsiz zenginleşmeye neden olacağını, Müvekkil şirketin halihazırda borca yetecek miktarda taşınmazını satışa çıkarmışken, işbu mahkemede ikame etmiş olduğu davanın kabul edilmesi müvekkil şirket nezdinde tahsilde tekerrüre yol açacağını, istinaf başvurusunun usul ve esas bakımından tümüyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. Maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Talep; Finansal Kiralama sözleşmesine konu gayrimenkul malların, Finansal Kiralama Kanunu 31/3.maddesi gereğince sözleşmeye konu malda tasarruf edilmesine izin verilmesine ve tapudan terkini talebine ilişkindir.Somut olayda, Finansal Kiralama Kanunu 31/3.maddesi gereğince, sözleşmeye konu malda tasarruf etmelerine izin verilmesini istemiş olması nedeniyle sözleşme konusu malın dava konusu olduğu anlaşılmaktadır.Şerhten amaç, ilişkin bulunduğu hukuki durumu üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale getirmek, hukuki duruma aleniyet kazandırmaktır. Bu yönü ile şerh ayni bir etki özelliğini gösterir. Hangi hakların tapu kütüğüne şerh edileceğini kanun belirlemiştir.4721 Sayılı TMK’nın 1009 ilâ 1011 ve Tapu Sicil Tüzüğünün 54 ilâ 66. maddelerinde düzenlenen şerhler, üç amaca yönelik bir tapu işlemidir. Şahsi hakların kuvvetlendirilmesini, malikin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını ve muvakkat (geçici) tescilin tapu kütüğüne yazılmasını sağlar. TMK’nın 1010/2 maddesi ise “Tasarruf yetkisi kısıtlamaları, şerh verilmekle taşınmaz üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı ileri sürülebilir” şeklindedir.Uyuşmazlığın, tapudaki şerhin kaldırılması istemine ilişkin olduğu, ancak dava konusu taşınmazın kaydına konulan şerhin, tasarruf yetkisini kısıtlayan mahiyet arzetmeyip üçüncü kişilerin haklarını koruyan, taşınmazla ilgili dava bulunduğunu haber veren mahiyette olduğu, davacı vekili gayrimenkulün tapu kaydındaki finansal kiralama şerhinin tedbiren kaldırılmasını talep etmiş ise de, finansal kiralama şerhi ancak yargılama sonucunda kaldırılabilecek olmakla ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından davacı vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1/b/1. maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/778 E., sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Davacıdan alınması gerekli 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye GELİR KAYDINA, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin üzerinde BIRAKILMASINA,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 11/03/2021