Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1630 Esas
KARAR NO: 2023/639
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 15/06/2021
NUMARASI: 2018/484 E. – 2021/272 K.
DAVANIN KONUSU: Fikir Ve Sanat Eseri (Manevi Tazminat İstemli.)|Fikir Ve Sanat Eseri (Tecavazün Meni İstemli)|Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/06/2023
Yukarıda yazılı ilk derece Mahkemesi’nin kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının hazırlıklarına başlamış olduğu ve bütçe sıkıntısı çektiğini müvekkili şirkete bildirmiş olduğu projesi, ölümün ve kabir azaplarının dehşetini konu alan “…” isimli sinema filminde görsel efekt işlerinin yoğun olacağını ancak yeterli bütçeye sahip olmadıklarını, kendilerine görsel efektler konusundaki desteklerine karşılık gişe gelirlerinden kendilerine pay verileceğini ifade ettiklerini, davalı ile 30.05.2018 tarihinde Görsel Efekt ve Post Prodüksiyon Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, efekt çalışmalarının vücuda getirilmesi ve ilgili tasarımlara ilişkin mali hakların davalıya devri karşılığında gişede davalı tarafından elde edilen karın üzerinden müvekkili şirkete nisbi oranda gelir elde edilmesi, münakit sözleşme madde 4.8 hükmü kapsamında kararlaştırıldığını, müvekkilinin bu sözleşme ile birlikte, dava konusu film üzerinde animator sıfatından doğan eser sahibi olduğunu, eser sahipliği haklarını kullanmaya FSEK 18/11 maddesince tek başına yetkili olduğunu, sözleşme kapsamında ödeme vadesinin gelmesini takiben davalı şirketin sözleşmede gelir değil kar yazılmış olduğunu ve filmden zarar etmiş olduğunu söyleyerek müvekkiline ödeme yapmadığını, dava konusu filmin … verilerine göre Türkiye genelinde 120.138 kişi tarafından izlendiğini, müvekkilinde var olan PNL sistemine göre 66.860,47-TL gelirin davalı tarafından müvekkiline ödenmesi gerektiği halde davalıNın zarar ettiğini beyan ederek herhangi bir ödeme yapmadığını, filmin yayının tedbiren durdurulmasına, tecavüzün men’ine, taraflar arasındaki sözleşmeden dönülmesinde kusurU olan davalının ticari defterlerinin incelenerek davacının zararının tespit edilmesine, eser sahipliğinden doğan mali hakkın tespitine, şimdilik 86.860,47-TL maddi, 20.000-TL manevi cezai şart, 20.000-TL post prodüksiyon bedeli, emsale göre mahrum kalınan karın hesaplanarak neticeten toplamda 126.860,47-TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili 20.07.2020 tarihli ıslah dilekçesiyle; toplamda 150.000-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu sinema filmi için vizyon öncesinde %15 net kar payı anlaşması yolunu seçen davacının, filmin kar etmemesi üzerine asılsız beyanlarla filmin hasılatından pay talep ettiğini, müvekkillerinin ilk yapımcılık deneyimlerinde filmin bütçesini ayarlamak amacıyla çeşitli ticari modeller aramakta iken davacı taraf ile görüşmeler yaptığını, bu görüşmelerde kendi projelerini tanıtmak için tahmini gişe beklentisi içeren bir PNL dosyası hazırladıklarını, bu görüşmeler neticesinde işbirliğine gidildiğini, taraflar arasında bir sözleşmenin imzalandığını, davacı şirketin görsel efektler konusunda uzman bir şirket olduğunu, müvekkilinin ise söz konusu filmle ilk sinema filmini yaptığını ve zarar ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi “… Bilirkişiler Radyo TV Sinema alanında öğretim görevlisi … , mali bilirkişi …, sektör bilirkişi … 16/06/2020 tarihli bilirkişi raporlarında özetle; Davacı tarafından sunulan görsel deliller (DVD ve Flash Bellek) ve sözleşmeye göre; davacının dava konusu “…” isimli filme ait görsel efekt hizmetlerini vermiş olduğu, bu hususa davalı tarafından da itiraz edilmediği, Davacının bir diğer iddiasının; dava konusu İlimin post prodüksiyon ve color correction hizmetleri için davacı, kendi stüdyosunu davalının kullanımına açmış olduğunu iddia ettiği, nitekim söz konusu hizmetin de sözleşme kapsamında olduğu, sözleşme dışı olan hizmetin kurgu operatörlüğü/editörlüğü ve colorist’lik olduğu, Söz konusu filmin kurgusunun …, renk düzeltme işlemlerinin … tarafından verildiğinin dosyaya sunulan belgelerden ve dekontlardan anlaşıldığı, ancak sözleşmeye göre davacının sadece kurgu ve color için setlerini kullandıracağı bu setlerde çalışacak bireylerin ücretlerinin davalı tarafından ödeneceği kararlaştırıldığının göründüğünü, Sektörde görsel efekt uygulamaları için uygulanan spesifik bir tarifenin mevcut olmadığı, yapılacak uygulamaya, süresine, kolaylık derecesine, görsel efektleri uygulayan firmaya veya filmin yapımcısına göre ücretlerin görecelilik gösterdiği, ancak dava konusu filmde uygulanan görsel efektler için davacı ile davalı firma arasında yapılan sözleşme ile davacıdan talep edilen hizmetler karşılığı, davacının talep edebileceği bedelin 150.000,00 – 250.000,00-TL + KDV arasında olabileceği, sektördeki uygulamalara göre ve piyasa standartlarına göre bu bedelin çok yüksek bir bedel olmadığı, zira filmin seyirci üzerindeki etkisini ve başarısını arttıran, filmi film yapan faktörlerin görsel efektler ve animasyonlar olduğu, ancak taraflar arasındaki anlaşmanın karın %15’i olarak belirlenmiş olduğu, diğer taraftan sinema eseri meydana getirmek üzere bir araya gelen kişilerin (ışık, kamera, kostüm ve diğer tüm unsurlar) katkılarının, filmin İçinde adeta eriyip kaynaşması suretiyle bir bütün teşkil ettiği, sektörde bazı tür filmlerde görsellik, bazılarında ise hikayenin Ön plana çıkabileceği, netice itibari ile sinemanın kollektif bir iş olduğu, davacının eser sahipliğinden doğan mali hak, cezai şart taleplerinin ve cayma hakkının hukuki bir husus olmaları sebebiyle Mahkemenin takdirinde olduğu, ancak davacının imzaladığı sözleşme ile haklarını devretmiş olduğunun bir kez daha belirtilmesi gerektiği, Davacının filmin ortak yapımcısı olduğuna yönelik iddiaların, dosya kapsamına göre, ispata muhtaç olduğu, zira mevcut sözleşmede Kültür Bakanlığından gönderilen belgelerde davacının filmin ortak yapımcılarından olduğunu gösteren her hangi bir bilginin yer almadığı, davalı dilekçesinde verilmiş olan linkin de bozuk olması sebebiyle de filmin giriş ve çıkış jeneriklerinin değerlendirilemediği, taraftan sözleşmenin 4.1.1 maddesine göre davacının vereceği görsel efekt ve ANİMASYON hizmetlerinin madde madde belirtilmiş olduğu, ayrıca davacının sunmuş olduğu görüntülerden bazılarında modelleme, 3D animasyon tekniklerinin kullanılmış olduğu, bu şartlar altında davacının animator olarak kabul edilip edilmemesinin Mahkemenin takdirinde olduğu, … Ltd, Şti.nin “…” filmi nedeni ile 1.428.017,00 TL. gişe hasılatından 414.126,63 – 456.967,14 TL. arasında bir pay alması gerektiği, bu tutarlardan dağıtımcının film için yaptığı film taşıma, stoklama, kopya, imha, afiş vb. harcamalarının da mahsup edilebileceği, Kapanış tasdiki bulunmayan 2018 yasal defterlerinden 313.887,03 TL, kar elde ettiğinin tespit edildiği, Davalının, davacı firmaya Kadıköy … Noterlîği’nin 17.10.2018 tarih … yevmiye no.lu ihtarnamesi ekindeki tabloda yer alan 397.217,79 TL. zararın nasıl hesaplandığının tespit edilemediği, … İnşaat firmasından 228.200,00 TL. sipariş avansı alındığı, yani davalının 2018 yılı faaliyetinden dolayı 228.200,00/ 1,18= 193.389,83 TL. daha gelire sahip olabileceğinin anlaşıldığı, bu durumda davacı ile yapılan sözleşmenin 4.8 fıkrasına göre elde edilecek net karın %15’inin ödeneceği kabul edildiğinde; (313.887,03 +193.389,83 TL) x % 15 = 76.091,53 TL.nı davacıya ödemesi gerektiği, şayet Mahkeme’ce taşeron hizmet alım sözleşmesi imzalanan …Ltd. Şti.nc ödenen 332.778,46 TL.nın “…” filmine ilişkin bir ödeme olduğunun kabul edilmesi halinde davalının 282.015,64 TL. daha gidere katlanabileceği, (Yani “…” filminden 313.887,03 TL.+193.389.83 – 282.015,64 TL. = 225.261,22 TL. kar elde etmiş olacağı, bu durumda 225.261,22 x % 15 = 33.789,18 TL.nı davacıya ödemesi gerektiği,Ayrıca filmin ileri tarihlerde de televizyonlara satışının olabileceği, DVD- VCD satışlarının da olabileceği hususunun Mahkeme’nin takdirinde olduğunu bildirmişlerdir. … Heyete Fikri Mülkiyet uzmanı eklenmesi suretiyle ek rapor alınmıştır. … Bilirkişiler … 08/04/2021 tarihli bilirkişi raporlarında; Dava konusu … isimli filmin FSEK m.5 anlamında sinema eseri olduğu,davacının davaya konu filmde FSEK 18/2 de dikkate alındığında animatörleri çalıştıran sıfatıyla hak sahibi olduğu, bununla birlikte davacı ile … arasında imzalanan 30.05.2018 tarihli sözleşmenin 4.10 . maddesine göre davacı yarattığı görsel efektlerin tüm mali haklarını yer, süre, sayı, mecra, içerik kısıtlaması olmaksızın sınırsız ve münhasıran davalı yapımcıya devretmiş olmakla davacının işbu görsel efektlere ilişkin herhangi bir mali hakkının kalmadığı, davacının sözleşme gereği ödemeleri alamaması iddiasının FSEK 58 de düzenlenen cayma hakkı kapsamına girmeyeceği, kök rapordaki değerlendirmelerin aynen geçerli olduğu, bu çerçevede; Taraflar arasındaki anlaşmanın karın %15’i olarak belirlenmiş olduğu, Davalı … Medya Ltd. Şti.nin“…” filmi nedeni ile 1.428.017,00 TL. gişe hasılatından 414.126,63 – 456.967,14 TL. arasında bir pay alması gerektiği, bu tutarlardan dağıtımcının film için yaptığı film taşıma, stoklama, kopya, imha, afiş vb. harcamalarının da mahsup edilebileceği, Kapanış tasdiki bulunmayan 2018 yasal defterlerinden 313.887,03 TL. kar elde ettiğinin tespit edildiği, Davalının, davacı firmaya Kadıköy … Noterliği’nin 17.10.2018 tarih … yevmiye no.lu ihtarnamesi ekindeki tabloda yer alan 397.217,79 TL. zararın nasıl hesaplandığının tespit edilemediği,… İnşaat firmasından 228.200,00 TL. sipariş avansı alındığı, yani davalının 2018 yılı faaliyetinden dolayı 228.200,00/ 1,18= 193.389,83 TL. daha gelire sahip olabileceğinin anlaşıldığı, bu durumda davacı ile yapılan sözleşmenin 4.8 fıkrasına göreelde edilecek net karın %15’inin ödeneceği kabul edildiğinde; (313.887,03 +193.389,83 TL) x % 15 =76.091,53 TL.nı davacıya ödemesi gerektiği, Mahkeme’ce taşeron hizmet alım sözleşmesi imzalanan … Ltd. Şti.ne ödenen332.778,46 TL.nın “…” filmine ilişkin bir ödeme olduğunun kabul edilmesi halinde davalının 282.015,64 TL. daha gidere katlanabileceği, Yani “…” filminden 313.887,03 TL.+193.389,83 – 282.015,64TL. = 225.261,22 TL. kar elde etmiş olacağı, bu durumda 225.261,22 x % 15 = 33.789,18 TL.nı davacıya ödemesi gerektiği yönünde görüş bildirmişlerdir. … Toplanan tüm deliller, taraf iddia ve savunmaları, taraflar arasında imzalanan 05.2018 tarihinde Görsel Efekt ve Post Prodüksiyon Hizmet Sözleşmesi içeriği, …i filmine ilişkin fiziki taşıyıcı materyal içeriği, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen 5.12.2018 tarihli eser işletme belgesi, mali kayıtlar ve Bilirkişi raporları bir arada incelendiğinde; … Dosyada mübrez taraflar arasında yapılan sözleşmeden davacının davaya konu … filminde görsel efektlerle animasyonları gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır. 30.05.2018 tarihinde yapılan sözleşmenin 4.1 maddesine göre, davacı davalıya … isimli film için görsel efekt ve post prodüksiyon hizmeti verecektir. … FSEK 8 son hükmüne göre; sinema eserlerinde; yönetmen, özgün müzik bestecisi, senaryo yazarı ve diyalog yazarı, eserin birlikte sahibidirler. Canlandırma tekniğiyle yapılmış sinema eserlerinde, animatör de eserin birlikte sahipleri arasındadır. Bu hüküm çerçevesinde davacının davaya konu filmde FSEK 18/2 de dikkate alındığında animatörleri çalıştıran sıfatıyla hak sahibi olduğu anlaşılmaktadır. Ancak taraflarca imzalanan 30.05.2018 tarihli sözleşmenin 4.10 .md. göre davacı yarattığı görsel efektlerin tüm mali haklarını yer, süre, sayı, mecra, içerik kısıtlaması olmaksızın sınırsız ve münhasıran davalı yapımcıya devretmiş olmakla davacının işbu görsel efektlere ilişkin herhangi bir mali hakkının kalmadığı anlaşılmıştır. … Somut uyuşmazlık tarafların sözleşme ile yüklenilen yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediği ve davacının talep ettiği alacak, cezai şart istemlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği yönünden incelenmelidir. … CAYMA HAKKI AÇISINDAN İNCELEME; … Davacı taraf her ne kadar cayma hakkının kullanmakla hakların kendisine avdet ettiğini ileri sürmüş ise de FSEK 58 gereğince “Mali bir hak ve ruhsat iktisap eden kimse; kararlaştırılan süre içinde ve eğer bir süre tayin edilmemişse icabi hale göre münasip bir zaman hak ve salahiyetlerden gereği gibi faydalanmaz ve bu yüzden eser sahibinin menfaatleri esaslı surette ihmal edilirse eser sahibi sözleşmeden cayabilir. Cayma hakkını kullanmak isteyen eser sahibi sözleşmedeki hakların kullanılması için noter vasıtasıyla diğer tarafa münasip bir mehil vermeye mecburdur. Hakkın kullanılması, iktisap eden kimse için imkansız olur veya tarafından reddedilir yahut bir mehil verilmesi halinde eser sahibinin menfaatleri esaslı surette tehlikeye düşmekte ise mehil tayinine lüzum yoktur. Verilen mehil neticesiz geçerse veya mehil tayinine lüzum yoksa noter vasıtasıyla yapılacak ihbar ile cayma tamam olur. Cayma ihbarının tebliğinden itibaren 4 hafta geçtikten sonra caymaya karşı itiraz davası açılamaz. İktisap edenin mali hakkı kullanmamakta kusuru yoksa veya eser sahibinin kusuru daha ağır ise hakkaniyet gerektiği hallerde iktisap eden, münasip bir tazminat isteyebilir. Cayma hakkından önceden vazgeçme caiz olmadığı gibi bu hakkın dermeyanını iki yıldan fazla bir süre için meneden takyitler de hükümsüzdür…” … FSEK.m.58 gereğince cayma hakkının kullanılabilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir … Cayma için karşı tarafın kusurlu olması şart değildir. Kusur halinde eser sahibinin haksız fiil hükümlerine tevfikan tazminat talep etme hakkı vardır. Karşı tarafın kusuru yoksa veya eser sahibinin kusuru daha ağırsa, hakkaniyetin gerektirdiği hallerde karşı taraf ta münasip bir tazminat talebinde bulunabilir. Ancak eser sahibi kusurlu ise cayma hakkından yararlanamaz. … Somut uyuşmazlıkta davalı yapımcı tarafından mali hakların hiç ya da gereği gibi kullanılmaması durumu söz konusu olmayıp davaya konu film gösterime girmiştir. Davacının sözleşme gereği ödemeleri alamaması iddiasının FSEK 58 de düzenlenen cayma hakkı kapsamına girmeyeceği anlaşılmıştır. Öte yandan bilirkişi raporunda da isabetle belirtildiği üzere davacı 30.05.2018 tarihli sözleşmenin 4.10 uncu maddesine göre davacı yarattığı görsel efektlerin tüm mali haklarını yer, süre, sayı, mecra, içerik kısıtlaması olmaksızın sınırsız ve münhasıran davalı yapımcıya devretmiş olmakla davacının huzurdaki davada görsel efektlere ilişkin herhangi bir mali hakkının kalmadığı gözetildiğinde müdahalenin meni talebinin ve ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir. … SÖZLEŞME HÜKÜMLERİ KAPSAMINDA ALACAK İSTEMİNİN İNCELENMESİ; … Bilirkişi raporu ve sunulu fiziki materyal kapsamına göre davacının, dava konusu filmin görsel efekt ve animasyonlarını hazırlamış ve davalıya hizmet vermiş olduğu anlaşılmaktadır. … Sözleşmenin Sözleşmenin 4.1.1 maddesinde; davacını vereceği görsel efekt ve ANİMASYON hizmetleri madde madde belirtilmiştir. Ayrıca davacının sunmuş olduğu görüntülerden bazılarında modelleme, 3D animasyon tekniklerinin kullanılmış olduğu da anlaşılmıştır. Sözleşmenin 4.1.2. maddesinde ise; davacının, davalıya vereceği post prodüksiyon hizmetlerine yönelik şartlar imza altına alınmıştır. Bu maddeye göre davacıya ait montaj setinin ve renk düzeltme setinin davalı tarafından kullanılabileceği ancak kurgu operatörüne ve coloriste ödenecek ücretlerin davalı tarafından ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davalının sunduğu dekontlara göre de bu ödemeler davalı tarafından post prodüksiyon çalışanlarına ödenmiştir. Ancak davalı tarafından setleri kullanmasından dolayı davacıya bir ödeme yapıldığına dair bir belgeye sunulmamakla birlikte Davalı tarafından setlerin kullanmadığına yönelik bir beyan da dosyada mevcut değildir, ancak heyetin oluşturulmasında sektör bilirkişi de bulunduğundan , rapor kapsamındaki değerlendirmelerde davacının kullanılan setinin bedeli hâlihazırda sözleşme kapsamındaki karın %15’in içinde olduğu belirtilmiştir. … Taraflar arasında yapılan sözleşme görsel efekt ve post prodüksiyon hizmeti sözleşmesidir. Buna göre davacı …, davalı … Medya’ya ait filmin belli sahnelerinde kullanılacak görsel efektleri yapacak, ayrıca post prodüksiyon hizmetleri içinde montaj seti ve renk düzeltme seti sağlayacaktır. Montaj setini kullanacak editör ve renk düzeltmesi yapacak coloroist’e ödemeler davalı … medya tarafından verileceği net bir şekilde belirtilmiştir. Davacı … ise vermiş olduğu hizmetler karşılığında elde edilecek net karın %15i almak üzere anlaşmıştır. Bir başka ifade ile; Sözleşmenin 4.8 maddesinde; sözleşme ve eklerinde belirlenen hizmetlerin, davacı tarafından belirtilen şekilde yerine getirilmesi karşılığında davacı firmaya, davalı tarafından sözleşme konusu filmin yurt içi ve yurt dışı satışlarından, sinemalardaki tüm gişe hasılatlarından, televizyonlara tüm satış hasılatlarıyla sinema ve televizyon dışındaki gelir getiren her türlü yayın vb. paylaşımından kazanılacak tüm hasılatlarından elde edilecek net karının %15’inin ödenmesi kararlaştırılmıştır. Dolayısıyla sözleşme hükümlerine göre davalının tek başına gişe hasılatından kar edememesinin, zarar ettiği anlamına gelmeyeceği ,dolayısıyla filmin yurt dışı satışlarından, TV satışlarından, sosyal medya gösterimlerinden ve/veya sinema ve televizyon dışında gelir getirebilecek her türlü yayınlarından elde etmiş olduğu kazançları da bilirkişi heyetince davalının defterleri incelenerek tespit edilmiştir. … Davalı tarafın 2018 yılı yasal defterleri incelendiğinde, Yıl içerisinde “…” filmi dışında herhangi bir faaliyetin olmadığı, 30.06.2019 tarihinden itibaren üçer aylık dönemler halinde kaydedilen yansıtma hesaplarından; … 30.06.2019 tarihinde : Pazarlama gideri olarak (12.000,- TL. 05.04.2018 tarihli sözleşme gereği temlik edilen alacak tutarı ve 1.500,- TL. kira gideri olmak üzere ) 13.520,- TL. Genel Yönetim Gideri olarak (Mali Müşavirlik Gideri, Kira gideri, Avukatlık Gideri, Gider yazılan Demirbaş ve kargo gideri olmak üzere) 13.983,11 TL. Finansman Giderleri olarak (Banka masrafları) 164,05 TL. nın 6 hesaplara yansıtıldığı ve 30.06.2018 tarihi itibarı ile toplam (13.520,- TL. +13.983,11 TL.+ 164,05 TL=) 27.667,16 TL. zarar hesaplandığı, 30.09.2019 tarihinde : Hizmet Üretim Maliyeti olarak (… ajansı Ltd. Şti. tarafından düzenlenen 115.963,- TL. tutarında fatura dahil) 193.640,94 TL. Pazarlama gideri olarak (promosyon ve diğer pazarlama gideri olmak üzere ) 44.957,02 TL. Genel Yönetim Gideri olarak (Mali Müşavirlik Gideri, Kira gideri, Avukatlık Gideri, Danışmanlık giderleri, noter ve kargo gideri olmak üzere) 16.999,52 TL. Olmak üzere 30.06.2018-30.09.2018 tarihleri arası toplam (193.640,94 TL. + 44.957,02 TL.+ 16.999,52 TL=) 255.597,46 TL. gider hesabının 6 hesaplara yansıtıldığı, Ayrıca 30.09.2018 tarihinde faturası olmadan, davalının fatura düzenlenmesi gerektiği halde düzenlenmediği ifade ettiği, 400.000,- TL.nın 740- hizmet üretim maliyetine borç 381- Gider Tahakkukları hesabına alacak kaydedilmek sureti ile giderleştirildiği, 30.06.2018-30.09.2018 tarihleri arasında Dağıtıcı firma olan …..Film Ltd. Şti.ne toplam 597.489,21 TL. tutarında fatura düzenlendiğine dair yevmiye defteri kayıtlarının yapıldığının tespit edildiği, 31.12.2017 tarihinde: Hizmet Üretim Maliyeti olarak (Amortisman Giderleri) 2.009,81 TL. Genel Yönetim Gideri olarak (Kira gideri, noter, internet, damga vergisi ve oda aidat giderleri olmak üzere) 7.463,65 TL. Finansman Giderleri olarak (Banka masrafları) 864,10 TL. Olmak üzere 30.09.2018-31.12.2018 tarihleri arası toplam (2.009,81 TL. + 7.463,65 TL.+ 864,10 TL=) 10.337,56 TL. gider hesabının 6 hesaplara yansıtıldığı, 03.12.2018 tarihinde … Ltd. Şti.ne 10.000,- TL. tutarında reklam ve logo kullanım bedeline ilişkin fatura düzenlendiğine dair yevmiye defteri kayıtlarının yapıldığının tespit edildiği, 2018 yılında fatura ile tevsik edilen, (27.667,16 TL.+ 255.597,46TL.+ 10.337,56 TL.=) 293.602,18 TL. gider, 607.489,21 TL. gelir kaydının yapıldığı, 607.489,21 TL. – 293.602,18 TL. = 313.887,03 TL. kar elde edildiği, Ancak herhangi bir belge ile tevsik edilmeyen 400.000,00 TL. gider tahakkuku yapıldıktan sonra 313.887,03 TL. – 400.000,00 TL. = -86.112,97 TL. zarar edildiği tespit edilmiş olduğu hususu bilirkişi raporu kapsamından anlaşılmış olup, bilirkişilerin kök Raporda da belirtildiği üzere Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi’nin 26.01.2018 tarih 62030549-125[8-2015/265]-88713 sayılı belgesine göre ; 2018 yılında 400.000,00 TL. gider tahakkukunun yapılması mümkün değildir. … Yine 2018 yılı Alınan ve verilen avanslar hesabı incelendiğinde, … İnşaat firmasından 228.200,00 TL. sipariş avansı alındığı, görülmektedir. Alınan sipariş avanslarından davalının 2018 yılı faaliyetinden dolayı 228.200,00 TL. daha gelire sahip olabileceği anlaşılmıştır. … Davalı … Medya ve Ticaret LTD.ŞTİ. 26.04.2018 tarihinde, Prodüksiyon, ses, kamera, set, ışık, sanat, makyaj-saç, malzeme ve ekipleri, çekim mekanlarının bulunması ve kullanılmasının sağlanması, nakliye ve ulaştırma araçlarının bulunması, şehir dışından gelen oyuncuların ulaştırılması ve konaklamasının sağlanması, ekip yemek ihtiyacının karşılanması, oyuncuların mali haklarının takibi, çekim için kullanılan tüm malzeme ve ekipman için gerektiğinde sponsorluk anlaşması yapılması ve çekim için gerekli izinlerin alınması hususunda … Ltd. Şti. ile taşeron hizmet alım sözleşmesi imzalamıştır. … Söz konusu sözleşmenin mali hükümler ile ilgili 5. maddesinde, firmanın hizmetleri tam ve zamanında eksiksiz olarak vermesi karşılığında hak edeceği ücret ve bu ücretin ödenmesine ilişkin koşulların detaylı olarak her bir projede taraflar arasında ayrıca kararlaştırılacağı belirtilmiştir. … Davalı … Medya ve Ticaret Ltd..Şti., … Ltd. Şti.ne Kadıköy 24. Noterliği’nin 14.08.2018 tarih … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile; çekimler sırasında 14.973,30 TL. tutarında zararlarının oluştuğu, bu tutarın ödemelerden kesileceği ihtar edilmiş, Kadıköy … Noterliği’nin 10.01.2018 tarih … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile; Hizmet bedelinin tamamı olan 501.145,62 TL. nın tamamının banka vasıtası ile ödendiğini, hizmetin fiilen tamamlandığı tarihin üzerinden uzunca bir süre geçmesine rağmen hizmet bedelinin sadece 115.963,- TL. + KDv tutarı için fatura düzenlendiğini, kalan 385.182,62 TL.lık kısmı için herhangi bir belgenin taraflarına sunulmadığını, faturaların kesilerek müvekkili şirket adresine teslim edilmemesi halinde ilgili makamlara şikayette bulunulacağını, oluşacak zarar, vergi ve cezaların rücu edileceği ihtar edilmiştir. … 2018 yılı hesapları incelendiğinde … Ltd. Şti.nin 31.07.2018 tarih 564681 no.lu fatura ile “…” sinema filmi prodüksiyon hizmet bedeli içerikli 115.963,00 TL. + 20.873,34 TL. = 136.836,34 TL. tutarında fatura düzenlediği, ihtarnamede belirtilen ödenmiş 501.145,62 TL.- 136.836,34 TL. = 364.309,28 TL. olmasına rağmen 2019 yılı defterleri incelendiğinde açılış kaydında yer alması gereken 159- verilen avanslar hesabının bulunmadığı, 320- satıcılar … hesabına 316.278,46 TL. borç bakiyesi kaydedildikten sonra, ihtarname tarihinden sonra 20.01.2019 tarihinde 6.500,- TL. ve 25.01.2019 tarihinde 10.000,- TL. daha ödeme yapılarak 31.12.2019 tarih 129 no.lu fiş ile satıcılar hesabı kapatılarak 159- Avanslar hesabına 332.778,46 TL. virman yapıldığı raporda belirlenmiştir. … Söz konusu 332.778,46 TL.nın “…” filmine ilişkin bir ödeme olduğunun kabul edilmesi halinde davalının 332.778,46 / 1,18= 282.015,64 TL. daha gidere katlanılabileceği raporda belirtilmiştir. … Dolayısıyla Davalı … Medya Ltd. Şti.nin “…” filmi nedeni ile 1.428.017,00 TL. gişe hasılatından 414.126,63 – 456.967,14 TL. arasında bir pay alması gerektiği, bu tutarlardan dağıtımcının film için yaptığı film taşıma, stoklama, kopya, imha, afiş vb. harcamalarının da mahsup edilebileceği, Kapanış tasdiki bulunmayan 2018 yasal defterlerinden 313.887,03 TL. kar elde ettiğinin tespit edildiği, Davalının, davacı firmaya Kadıköy … Noterliği’nin 17.10.2018 tarih … yevmiye no.lu ihtarnamesi ekindeki tabloda yer alan 397.217,79 TL. zararın nasıl hesaplandığının tespit edilemediği, … İnşaat firmasından 228.200,00 TL. sipariş avansı alındığı, yani davalının 2018 yılı faaliyetinden dolayı 228.200,00 TL./1,18 = 193.389,83 TL. daha gelire sahip olabileceğinin anlaşıldığı, bu durumda davalının 313.887,03 TL + 193.389,83 TL. = 507.276,86 TL. “…” filminden kar elde edebileceği, davacı ile yapılan sözleşmenin 4.8 fıkrasına göre elde edilecek net karın %15’inin ödeneceği kabul edildiğinde 507.276,86 x % 15 = 76.091,53 TL.nı davacıya ödemesi gerektiği ancak taşeron hizmet alım sözleşmesi imzalanan … Ltd. Şti.ne ödenen 332.778,46 TL.nın “…” filmine ilişkin bir ödeme olduğunun kabul edilmesi halinde ise; davalının 282.015,64 TL. daha gidere katlanabileceği, Yani “…” filminden 507.276,86 – TL. – 282.015,64 TL. = 225.261,22 TL. kar elde etmiş olacağı, bu durumda 225.261,22 x % 15 = 33.789,18 TL.nı davacıya ödemesi gerektiği hususu denetime uygun rapor kapsamı ile belirlenmiştir. … Mahkememizce de … Ltd. Şti.ne ödenen 332.778,46 TL.nın “…” filmine ilişkin bir ödeme olduğu hususu kabul edilmiştir, zira davalının ticari defter ve belgeleri mali bilirkişi tarafından incelenmiş, söz konusu faturanın işlenmiş olduğu resmi kayıtlara geçmiş olup ayrıca davacı ve davalı arasındaki sözleşme tarihi 30.5.2018 tarihi olup, filmin vizyon tarihi 27.8.2018 tarihi olarak öngörülmüş olup, menajerlik firmasına ise fatura tarihi 14.8.2018 tarihi itibarıyla düzenlenmiştir, bu faturanın başka bir film için düzenlendiği hususu da davacı yanca ispat edilmemiş olup, Davalı … LTD.ŞTİ. 26.04.2018 tarihinde, Prodüksiyon, ses, kamera, set, ışık, sanat, makyaj-saç, malzeme ve ekipleri, çekim mekanlarının bulunması ve kullanılmasının sağlanması, nakliye ve ulaştırma araçlarının bulunması, şehir dışından gelen oyuncuların ulaştırılması ve konaklamasının sağlanması, ekip yemek ihtiyacının karşılanması, oyuncuların mali haklarının takibi, çekim için kullanılan tüm malzeme ve ekipman için gerektiğinde sponsorluk anlaşması yapılması ve çekim için gerekli izinlerin alınması hususunda .. Ltd. Şti. ile taşeron hizmet alım sözleşmesi imzaladığından bu şirkete ödenen 332.778,46 TL. “…” filmine ilişkin bir ödeme olup gider kaleminden düşülmüştür. Zira davalının 2018 yılı yasal defterleri incelendiğinde de “…” filmi dışında yıl içinde herhangi bir faaliyetin olmadığı mali inceleme kapsamından anlaşıldığından ; dolayısıyla davalının yaptığı ödemelerden bu gider kalemi düştükten sonra gerek sözleşme hükümleri, gerek filmin hasılatı kapsamında 225.261,22 x % 15 = 33.789,18 TL.nı davacıya ödemesi gerektiği anlaşılmış ve mahkememizce bu bedelin davacıya ödenmesine karar verilmiştir. … CEZAİ ŞART YÖNÜNDEN İNCELEME; … Sözleşmenin 4.8. maddesi kapsamında filmin yurtiçi ve yurtdışı sinema gösterimlerinden doğan gişe hasılatından elde edilecek net karın %15’i oranındaki bedelin davacıya hasılatın elde edilmesini takiben 7 gün içerisinde ödeyeceği hususu düzenlenmiştir. … Davacı sözleşme ile üstlendiği yükümlülüklerini yerine getirmiş olup, davacı aynı zamanda mali haklarını da sözleşmenin 4.10. ve 4.11 hükümleri uyarınca davalıya devr etmiştir. Dolayısıyla mali hakların karşılığı sözleşmenin 4.8. maddesinde yer alan bedel olduğu ve bundan başkaca bir bedele hak kazanılamayacağı hususu da sözleşme hükmü gereği açık olup, davalının Film’den elde ettiği hasılattan yapacağı ödemelerde her halukarda ilk sıranın davacı …’a vereceği hususunun kabul, beyan ve taahhüt etmiştir. Öte yandan ticari alışverişler emniyet ve itimat üzerine kurulmuştur; tacirlerden muamelelerinde beklenen basiret ve alâka alelade vatandaşlarınkinden fazladır. Karşılıklı güven, karşılıklı olarak dürüstlük esaslarına uymayı, kendisinin olduğu kadar karşı tarafın menfaatlerini de gözönünde tutmayı icabettirir. Medenî Kanunu’muzun 2 inci maddesinin koyduğu “Herkes haklarını kullanmakta ve borçlarını ifada hüsn-ü niyet kaidelerine riayetle mükelleftir.” prensibi yalnız dar mânada medenî hukuk sahasına değil, bütün hukuki hayatımıza hâkim olan bir kaidedir, özellikle ticaret hukukunda uygulama alanı bulur. (Belbez, Hikmet: age., Sahife:221). Davalı tacir olup sözleşme hükümleri ile bağlıdır. Filmin zarar etmesi halinde davacının verdiği hizmetin ne şekilde ödeneceği hususu sözleşmede ayrıca düzenlenmediğinden , davalı film gişesinden elde ettiği %15 lik bölümü davacıya ödemekle yükümlü olup, bu yükümlülüğe uymadığı takdirde gelirin % 30 u kadar ayrıca cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir. … Toplanan tüm deliller, taraf iddia ve savunmaları, taraflar arasında imzalanan 05.2018 tarihinde Görsel Efekt ve Post Prodüksiyon Hizmet Sözleşmesi içeriği, …i filmine ilişkin fiziki taşıyıcı materyal içeriği, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen 5.12.2018 tarihli eser işletme belgesi, mali kayıtlar ve HMK 266 madde kapsamında denetime uygun dosyadaki deliller ile uyumlu ve hükme dayanak alınan Bilirkişi raporları bir arada incelendiğinde; Gerek sözleşme hükümleri gerekse bilirkişi raporu dikkate alındığında davacıya film hasılatı olarak hesaplanan 33.789.18 TL ve bu bedelin %30 oranı olan 10.136.76 TL’nin sözleşmesel cezai şart bedeli olarak davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, ıslah ile talep fazla istemin reddine., mali haklar devir edilmiş olmakla; tecavüzün men’i taleplerinin Reddine, Davacının mali haklarını devr etmiş olması keza somut olayda Fsek 58. Maddesinin uygulanma ihtimali bulunmadığından , eser işletme belgesi kapsamı da dikkate alındığında filmin internet ortamında gösterimlerine dair yayın durdurma,eser işletme belgesinin devrinin ve işbu eser işletme belgesi müstenidat kılınarak bandrol alınmasının, filmin yeniden vizyona girmesinin engellenmesi ve hükmün ilanı yönündeki tedbir istemlerinin reddine …” gerekçesi ile davacının davasının kısmen kabulü- kısmen reddi ile; sözleşme hükümleri dikkate alınarak filmin hasılatı kapsamında hesaplanan33.789.18-TL’nin ayrıca bu bedelin %30’u oranında 10.136.76-TL cezai şartın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, ıslah ile talep edilen ve dava dilekçesindeki sair istemlerin reddine, tecavüzün men’i talebinin reddine, davacının mali haklarını devretmiş olması, somut olayda FSEK’in 58. maddesinin uygulanma ihtimali bulunmaması nedeni ile eser işletme belgesi kapsamı da dikkate alınarak filmin internet ortamında gösterimlerine dair yayın durdurma, eser işletme belgesinin devrinin ve işbu eser işletme belgesi müstenidat kılınarak bandrol alınmasının, filmin yeniden vizyona girmesinin engellenmesi ve hükmün ilanı yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi, ıslah dilekçesi, tedbir talepleri ile yargılama aşamalarındaki beyanlarını tekrarla, ilk derece Mahkemesinin kısmen redde ilişkin kararının kaldırılmasını, davanın tam kabulüne karar verilmesini, müvekkilinin davalının prodüksiyonunu üstlendiği … isimli filmden hiç bir mali hak bedeli karşılığını almadan çalıştığını, alacağını hiç bir zaman alamadığını, bilirkişi raporları ile çelişkili karar verildiğini, cayma haklarının bulunduğunu ve tecavüzün men’i taleplerinin kabulünün gerektiğini, tedbir taleplerinin iki seneyi aşkın süre incelenip hükümler birlikte ele alındığını, kanunun ve taraflar arasındaki sözleşmenin hatalı yorumlandığını, taleplerinin dayandığı delilin kanuni sebep olmaksızın kabul edilmediğini, karara etkili yargılama hatası ve eksikliklerinin bulunduğunu, hukukçu bilirkişi raporunun hukuka uygun ele alınmadığını, gerekçeli kararın çelişki içerdiğini, hukukçu bilirkişinin cayma hakkının usule ve esasa dönük şartlarını saymış olduğu raporundan birerir alıntı yapıldığını, cayma beyanlarının şekli ve usuli tüm şartları taşıdığını buna rağmen cayma haklarının yok sayıldığını, bunun dosyanın incelenmediğini gösterdiğini, geçerlilik şartları yazıldıktan hemen sonra bu şartları taşıyan somut durumun hangi hasep ile hakkı verilmemekte olduğunu, hiç anlaşılabilir olmadığını, hukukçu bilirkişilerin ilgi mevzuatı uyarınca görevlendirilmesinin yasak olduğunu, cayma hakkı ile ilgili uygun mehil verilir hükmüne karşın davalının mehil süresini kullanmayacağını cevabında belirttiğini, bu hususun gözden kaçırıldığını, mehilin neticesiz kaldığını, artık yeni mehile/ ihtara gerek olmadığını, caymanın unsurları ile tamam olduğunu, mali hakların devrine/ ruhsat verilmesine ilişkin sözleşme yapıldığını, sözleşmenin sona ermediğini, eser sahibinden bir hak veya ruhsat iktisap eden kimse bu hak veya ruhsatı kullanmamış veya gereği gibi kullanmamış olmalıdır iddialarının zaten bu yönde olduğunu, kararlaştırılan sürenin veya halin gereğine göre münasip bir sürenin geçtiğini, zararlarının raporla sabit olduğunu, kusura ilişkin gerekçede somut olaya uygun değerlendirme yapılmadığını, raporun kendi içerisinde çelişik olduğunu, kararın da bu nedenle çelişik olduğunu, objektiflikten uzak olduğunu, cayma beyanını takiben beyanları kabul görmediği taktirde ihtarname keşidesi yoluna gidilmesinden ötürü FSEK m.69 hükmüne göre muhtemel tecavüzün men’i taleplerinin de reddedilmesinin hatalı olduğunu, ihtiyati tedbire öncelikle karar verilmesi gerekirken hükümle tedbir talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, tazminat taleplerinin hatalı ve çelişkili değerlendirilerek tazminat miktarında hatalı hesaplama yapıldığını, kök raporu takiben davalı tarafından ne olduğu belirsiz nitelikte kalan ödemelere cevaben sunulan bir sözleşme ile … şirketine ne için ödeme yapıldığı, bu şirkete karşı davalının halihazırda mütemerrid konumda olmasından ötürü gelen gelirden müvekkilinin payı ödenmeden kendisine pay ödendiğinin ek raporda anlatıldığını, keza kök rapora istinaden, davalı yanca elde edilen gelirden ilk önce …’a ödeme yapılmaması ve müvekkiline ödeme yapılması gereğinin itiraz ve ıslah dilekçeleri ile üzeri çizilen bir konu olduğunu, buna rağmen davalının müvekkiline yapılacak ödeme ilişkisini kırması ve … şirketine yapılan gecikmeli temerrüt ödemesinin müvekkilinin payından düşmesinin hakkaniyetli olmayacağını, mahkemece aynı kanaat yazılmış ise de farklı sonuca varıldığını, çelişki oluştuğunu, müvekkilinin sorumlu olmadığı giderlere katlanmaması gerektiğini, ispat yükünün kimde olduğu konusunda hatalı değerlendirme yapıldığını, bunun kararın kaldırma gerekçesi olduğunu, müvekkilinin sözleşmeye göre öncelikli alacaklı olduğu kabul edilmesine rağmen tazminat meblağının hatalı belirlendiğini, davalının müvekkiline keşide etmiş olduğu ihtarnamede yer alan sözde mali tabloların neye dayandığının bilirkişi tarafından da tespit edilemediği belirlenmekle davalının suç kastının bir kez daha ortaya konulmasına rağmen müvekkilinden ispat şartının beklenmesinin anlaşılmaz olduğunu, sektör bilirkişi tarafından müvekkilinin hizmetinin piyasada 150.000-250.000-TL+ KDV arasında değişen fiyatlarda bedellendirildiğinin belirlenmesine rağmen müvekkilinin katlandığı maliyetler de hesaba katılmışken davada haklılıkları bu yönden ortaya konulmuşken gerekçede bu hususa hiç değinilmemesinin eksik ve hatalı inceleme olduğunu, ıslah taleplerinin bu kapsamda taban sınırdan olduğunu, sözleşmeyi feshederek menfi zararlarını talep ettiklerini ancak açıklama- gerekçe olmadan taleplerinin reddedildiğini, bir kısım delillerinin hiç değerlendirmeye alınmadığını, kar -zarar hesabına dikkat edilmesi gerektiğini, müvekkilinin payına izleyici sayısına göre düşen makroların incelenmediğini, müvekkilinin çalışanlarına davalı tarafından ödeme yapılmadığını ancak kanaatlerince sehven mahkemece bu yönde karar kurulduğunu, davalını dürüstlük ilkesine aykırı hareketi ile müvekkilinin maddi zararının doğduğunu, buna mahkemece kararda değinildiğini ancak talepleri gibi karar verilmediğini, faiz taleplerinin kararda karşılanmadığını, hükmün tamamlanması istemlerinin reddedildiğini, faize hükmedilmesi gerektiğini beyanla neticeten; münakit sözleşmenin yorumunda tarafların gerçek iradesinin kar değil hasılat paylaşımı olduğunun kabulüne, aksi durumun kabulü halinde davalının sözleşme müzakerelerinde müvekkil şirketi yanıltma iradesi içinde olduğunun kabul edildiği işbu Yerel Mahkeme kararında, münakit sözleşmede müvekkilinin menfaatlerine zarar vermek amacı taşır şekilde filmin maliyetlerini arttırdığına ve/veya müvekkiline film maliyetlerine ilişkin tam, doğru ve zamanında bilgi vermediğine ilişkin tüm mülahazalarımız kapsamında, filmde işlenen Görsel efektlerin mali haklarının devri muamelesinden cayılmasından ötürü, filmin ileriye dönük tüm mecralarda yayın hakkının FSEK md. 69 hükümleri paralelinde durdurulması, fazlaya ilişkin ve doğacak tüm hak ve alacaklarımız ve maddi ve manevi zarar ve ziyanı tazmin hakkımız saklı kalmak ve esas tazminat tutarı, emsal hizmet sözleşmeleri de değerlendirilerek sektör bilirkişisinin yapmış olduğu hesabı ile 76.09,53-TL ve %30 oranında cezai şartı, ilaveten post prodüksiyon işlemleri için olmak üzere emsal hizmet sözleşmelerine göre mahrum kaldığımız kar bedeli ayrıca hesaplanmış olup maddi tazminat; 150.000-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsiline dair karar kurulmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Cevap dilekçesi ile yargılama aşamalarındaki beyanlarını tekrarla, müvekkili şirketin … firmasından aldığı hizmetler karşılığında ödediği bedeller KDV hariç olduğundan ödenen bedellerden KDV kesintisi yapılmasının hatalı olduğunu, mahkeme tarafından bu yönde kabule rağmen hatalı bilirkişi raporun a göre hüküm kurulduğunu, ayrıca ödenen bedellere KDV bedellerinin eklenmesi gerektiğini, müvekkilinin … firması ile ilişkisi ve faturalaşmasına ilişkin olarak bilirkişilerin müvekkilinin defterlerinde avans olarak görülen ödemeyi doğrudan avans olarak görmesi sebebiyle filme ait bir gelir olarak kabul etmelerinin açıkça haksızlık teşkil ettiğini, hesaplanan toplam gelir tutarının gerçeği yansıtmadığını ortaya koyduğunu, iadenin söz konusu olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin gelir kalemleri arasında bilirkişilerce hesaba dahil edilen avans olarak alınmış 228.200-TL’lik bir tutarın yer almadığını, … firmasına kesilen faturaların tümüyle hatalı bir yorumla filmin gelirleri içerisine dahil edilmesinin ve müvekkilinin filmden kar ettiğinin kabulünün hiçbir şekilde mümkün bulunmadığını, müvekkilinin filmden kar elde etmediğini, davacıya ödeme yükümlülüğünün bu sebeple bulunmadığını beyanla ilk derece Mahkemesinin kısmen kabule ilişkin kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin sona ermesinde davalının kusuru bulunduğu davacı iddiası ile; … filminin tedbiren yayının durdurulması, tecavüzün men’i, taraflar arasındaki sözleşmenin sona ermesinde kusuru olan davalının ticari defterleri incelenerek davacı zararının tespiti, eser sahipliğinden doğan mali hakkın tespiti, şimdilik 86.860,47-TL maddi, 20.000-TL cezai şart, 20.000-TL post prodüksiyon bedeli, emsale göre mahrum kalınan karın hesaplanarak toplamda 126.860,47- TL’nin ( ıslah ile 150.000-TL) davalıdan tahsili istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK m.266, 279, 281 uyarınca; bilirkişi raporu çözümü özel ve teknik değerlendirme, uzmanlığı gerektiren hususlarda alınır. Bunun dışında raporda açıklama yapılması, hakim tarafından yapılması gereken hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerin yapılması yasaktır. Rapora itiraz, belirsiz ve eksik olan teknik hususlar için açıklama yapılmasını istemektir. Eğer itiraz yerinde görülürse açıklama yapılması amacıyla ya ek rapor alınması ya da yeni bilirkişi raporu alınması cihetine gidilir. Raporun denetimi hakim tarafından yapılmakla birlikte belirsizlik ve/ veya eksiklik bulunmuyorsa ya da hukuki bilgi ile çözümlenmesi gereken hususlarda açıklama yapılması bekleniyorsa, çözüm hukuki bilgi ile giderilebilecek nitelikte ise, itiraz yerinde bulunmayabilir zaten hukuki konularda bilirkişiye başvurulması da yasaktır. Somut davada raporlara karşı beyanlar ve itirazlar birlikte değerlendirildiğinde açıklanan hususlar gözetildiğinde iddia- savunma- toplanan bilgi, belge, deliller ile itirazların raporlarda ve gerekçeli kararda açık ve net bir şekilde çelişki oluşturmaksızın tam olarak karşılanmadığı saptanmıştır. Her ne kadar mahkemece bilirkişi raporuna atıfta bulunularak hüküm kurulmuş ise de raporun hangi nedenle hangi kısmının neden üstün tutulduğu karar yerinde tartışılmamıştır. Yine mahkeme hakimince hukuki yorum yapılırken de gerekçede çelişik değerlendirmelere yer verildiği belirlenmiştir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; mahkemece, davacının iddiası, davalının savunmaları, rapora tarafların itirazları ve beyanları kapsamında, bilirkişi heyetinden bilimsel ve teknik açıdan denetime elverişli, beyanları karşılar mahiyette ek rapor aldırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Neticeten, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın giderilmesi için gerekli ve esasa etkili olan delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle taraf vekillerinin ayrı ayrı istinaf başvurularının kabulüne, ilk derece mahkeme kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı KABULÜ ile;2-İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 15/06/2021 tarih, 2018/484 E. 2021/272 K. Sayılı Kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı ve davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine iadesine,5-Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 6- İstinaf yasa yoluna başvuran tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. ve 362/1/g. maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 15/06/2023