Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/1525 E. 2021/1537 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1525
KARAR NO: 2021/1537
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/07/2021
NUMARASI: 2021/396 E. – 2021/395 K.
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İlk derece mahkemesinin … D.İş, … Karar numaralı ve 02/07/2021 karar tarihli değişik iş karar evrakı ile borçlular aleyhine 20.000,00 TL üzerinden %15 teminatla ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İtiraz edenler vekili itiraz dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava konusu yapılan çeklerin ciranta eden sıfatı ile borçlusu olduğunu, zayi edilen çeklerin ödenmemesi için Van 4. Asliye Hukuk Mahkemesi 2021/462 esas sayılı dava dosyası ile adli yardım talepli ve çeklerin ödenmemesi tedbir talepli olarak dava açıldığını, adli yardım talebinin ve zayi edilen çeklerin dava sonuçlanıncaya kadar ödenmemesi konusunda tedbir kararı verildiğini bu karar muhatap bankaya bildirildiğini, müvekkili aheyhine açılan ihtiyati haciz kararının yetki açısından ve esas açısından itiraz ettiğini, yetkili Mahkemenin Van Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu sebeple kararın yetki sebebiyle kaldırılmasını, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili karşı beyanında özetle; Müvekkilinin davaya konu çeki usul ve yasaya uygun şekilde ciro yoluyla iktisap etmiş olduğundan iyi niyetli son meşru hamil olduğunu, itiraz eden borçlunun Mahkemenin yetkisine olan itirazlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu, TBK 89.md gereğince alacaklı müvekkilinin yerleşim yerinin yetkili hale geldiğini, yetkili mahkemelerin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli son meşru hamil sıfatıyla işbu çeki icra takibine ve ihtiyati haciz istemine konu etmesinde hiçbir hukuka aykırılık bulunmadığını, Mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, borçlunun ihtiyati haczi kararına itirazlarının İİK 265. md gereği reddi gerektiğini beyanla yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 02.07.2021 tarihli ek kararıyla; “İhtiyati hacze itiraz eden borçlu …’ın adresinin muhatap banka şubesinin ve dayanak çekin keşide yerinin Van olduğu, diğer borçlu adreslerinin de Mahkememiz yargı sınırlarında bulunmadığı, yukarıda açıkça izah edilen sebeplerle de, TBK 89.maddesinin ve yetkiye ilişkin faktoring sözleşmesinde yer alan düzenlemenin somut olayda uygulanma imkanın bulunmadığı, borçlunun seçim hakkını yerleşim yeri adresi yönüyle kullandığı ve itirazının yerinde olduğu sonuç ve vicdani kanaatine ulaşılarak” itirazın kabulü ile, Mahkemece verilen 02/07/2021 günlü ve … Değişik İş sayılı ihtiyati haciz kararının itiraz eden borçlu … yönünden Mahkemenin yetkisizliği sebebiyle kaldırılmasına” karar verilmiştir. İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf süre tutum dilekçesi sunduğu, istinaf dilekçesi sunmadığı görülmüştür. Talep eden vekili süre tutum dilekçesinde özetle; Mahkemenin … E. Sayılı dosyası 19/08/2021 tarihli duruşmasında verilen kararın açıkca usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu sebeple verilen kararı istinaf ettiklerini, kararın kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafça gerekçeli karar tebliğ edildiğinde istinaf sebepleri belirtilmek üzere süre tutum dilekçesi sunulduğu ancak gerekçeli karar tebliğ edilmesine rağmen istinaf sebeplerini bildirir dilekçe sunulmadığı tespit edilmiştir. 6100 Sayılı HMK’nın 352. maddesi ile bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, incelemenin bir başka dairece yapılması gerektiği, kararın kesin olduğu, başvurunun süresi içinde yapılmadığı, başvuru şartlarının yerine getirilmediği, başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmediği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle karar verileceği düzenlenmiştir.İstinaf dilekçesinin unsurlarını düzenleyen 6100 Sayılı HMK’nın 342/1-e bendi uyarınca, “başvuru sebepleri ve gerekçesinin” 6100 Sayılı HMK’nın 342/1-f. bendi uyarınca “talep sonucun” gösterilmesi zorunludur. Gerekçeli kararın e-tebligat ile tebliğ edilmesine rağmen, dosyaya 6100 Sayılı HMK’nın 342/1-e-f bendinde belirtilen “başvuru sebepleri ve gerekçesi” ile “talep sonucu” gösterir dilekçe sunulmadığı, bu hali ile usulüne uygun istinaf dilekçesinin bulunmadığı tespit edilmiştir. 6100 Sayılı HMK’nın 342. maddesinin 3. bendi “istinaf dilekçesi, başvuranını kimliği ve imzasıyla, başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması durumunda, diğer hususlar bulunmasa bile reddolunmayıp, 355. madde çerçevesinde gerekli inceleme yapılır” hükmünü amir olup, 6100 Sayılı HMK’nın 355/1. maddesinde, bölge adliye mahkemesince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak inceleme yapılacağı, kamu düzenine aykırılık görüldüğünde re’sen dikkate alınacağı belirtilmiştir. Davacı tarafça istinaf sebebi ve talep sonucu belirtilmediğinden, mahkemece verilen kararda 6100 Sayılı HMK’nın 355/1-2. cümlesi kapsamında kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan incelemede, kamu düzenine aykırılık bulunduğu tespit edilmediğinden, talep eden tarafın istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 342/1-e-f ve 352/1-d. maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Talep eden vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-d. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE, 2- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine iadesine, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Talep eden tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 5-Talep eden tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-d maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.09/12/2021