Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/1425 E. 2021/1374 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1425
KARAR NO: 2021/1374
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/09/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2020/650 E.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/11/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, dava dilekçesinde ve 24/11/2020 tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı şirketin lehdarı olduğu, keşidecisi … Ltd. Şti olan, 6/7/2020 tanzim tarihli, 30/09/2020 vade tarihli, 40.000 TL bedelli, … nolu bononun müvekkilince … T.A.Ş’ye verildiğini, … T.A.Ş Nezdinde (hamil iken) bononun … Kargo tarafından kaybedildiğini, bu hususa ilişkin firmalar nezdinde tutanak düzenlendiğini, … T.A.Ş tarafından senet iptal davası açıldığını, senet hakkında ihtiyati tedbir ile ödeme yasağı konulduğunu, senedi nasıl ele geçirdiği belli olmayan, müvekkili ile aralarında hiçbir ticari ve hususi bağı ve ilişkisi olmayan … Ltd. Şti (Malatya firması) tarafından yine …’un ticari ilişkisinin olmadığı …’a kötüniyetli bir şekilde ciro edildiğini ve ödeme yasağı olduğu bilinen senet hakkında yetkisiz icra dairesinde İstanbul … İcra Md. … E. Sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, takip dosyasına ilişkin yetkisizlik kararı verildiğini, bu kararın kesinleşmesinin gerekmediğini, tatbik edilen hacizlerin kaldırılmasının talep edildiğini, ancak icra müdürlüğünün hacizleri kaldırmadığını beyanla, teminat mukabili olarak tedbiren asıl alacağın %15’ine tekabül eden teminatın alınmasına müteakip İstanbul … İcra Md. … E. sayılı icra dosyasına dosya borcunun %100’ünün yatırılması halinde hacizlerin hukuki yararını kaybedeceğinden müvekkili davacı şirketin malvarlıklarına konan hacizlerin kaldırılmasını, icra dosyasına teminat olarak yatan paranın alacaklıya ödenmemesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 26.11.2020 tarihli ara kararıyla; “Davacı yanın iddiaları, dava konusu senedin takip eden dava dışı ciranta … tarafından ciro edilmesi akabinde kargo firması tarafından kaybedildiği, senedin kötüniyetle ele geçirildiği, senedin arka yüzünde tahrifat yapıldığı ve kötüniyetle ciro edilerek yetkili olmayan hamil tarafından icra takibine konu edildiği noktasında olup, davacı yanın def’i ve itirazlarının yerinde olup olmadığı ve davalıya karşı öne sürülüp sürülemeyeceğinin dosya mevcudundaki bilgi ve deliller kapsamında yargılamaya muhtaç olması, tedbir talebi kapsamında ve mevcut dosya durumu itibariyle yaklaşık olarak haklılığın değerlendirilmesi olanağının bulunmaması nedenleriyle davacı yanın hacizlerin kaldırılması ve icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi noktasındaki tedbir taleplerinin reddine” karar verilmiştir. Birleşen dosya davacı vekili 06/09/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine konu edilen 06/07/2020 tanzim, 30/09/2020 vade tarih ve 40.000,00 TL bedelli, … numaralı senet nedeniyle ileride telafisi imkansız zararların doğmaması için öncelikle teminatsız olarak aksi halde mahkeme tarafından uygun görülecek teminat tutarı yatırılmak suretiyle icra takibinin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 17/09/2021 tarihli ara kararıyla; “Birleşen dosya davacı vekili tarafından her ne kadar icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuşsa da, icra takibinde birleşen dosya davacısı … T.A.Ş’ nın taraf olmaması, Uyap üzerinden yapılan incelemeden ise dosya borcunun 23/11/2020 tarihinde asıl dosya davacısı … Anonim Şirketi tarafından ödenerek icra takibinin infazla kapatılmış olması nedeniyle ihtiyati tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir. Davacı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; -HMK M.394 uyarınca, taraflar dinlenmeden ve duruşma açılmaksızın ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik verilen kararlara karşı itiraz edilebileceğini, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına karşı tarafın itiraz hakkının, ihtiyati tedbir talebinin incelendiği yargılamaya davet edilmeyip tedbir kararının kendisi dinlenmeden verilmiş olmasına bağlandığını, taraflar dinlenmeden verilen ihtiyati tedbir kararının eşitlik ilkesine aykırılık içerdiğini, her ne kadar red ara kararında kanun yolu olarak istinaf yolu gösterilmişse de, Yasa da açıkça öncelikle itiraz yolu öngörüldüğünden itirazlarımız doğrultusunda tedbir talebinin reddine yönelik kararın kaldırılması ve ihtiyati tedbir talebimizin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, -Davaya konu somut uyuşmazlık yönünden müvekkili bankanın ileride daha fazla mağduriyet yaşaması kuvvetle muhtemel olup; iş bu tedbir talebinin reddi ara kararına karşı ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, senedin kargo firması uhdelerinde iken kaybolduğuna dair kargo firmasının 18/08/2020 tarihli yazısı, İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/429 E. Sayılı dosyası ile “zayi nedeniyle senet iptal davası” açılmış ve ödeme yasağı kararı ve davalı ahmet özbay senedin yetkili hamili olmayıp; senedi ne suretle ele geçirdiği anlaşılamaması nedeniyle ileride telafisi imkansız zararların doğmaması için icra takibinin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasına karar verilmesi gerektiğini, -Davaya konu senedin ciro zincirinde kopukluk olduğunun da aşikar olduğunu, öncelikle davaya konu kayıp olan senet aslının ve takibe konulan icra dosyasının huzurdaki dava dosyasına celbi ve akabinde incelenmesi gerektiğini, -İİK 72/3 maddesi uyarınca, alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir denilmekte olduğunu, bu nedenle Mahkemece 17/09/2020 tarihli ara ile verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi kararının kaldırılmasına ve talebimiz doğrultusunda kabulüne; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibine konu edilen 06/07/2020 tanzim, 30/09/2020 vade tarih ve 40.000,00 TL bedelli, … numaralı senet nedeniyle ileride telafisi imkansız zararların doğmaması için öncelikle teminatsız olarak aksi halde mahkeme tarafından uygun görülecek teminat tutarı yatırılmak suretiyle icra takibinin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmişlerdir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. 6100 Sayılı HMK’nın 341. maddeye göre; ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar istinaf edilebileceğinden, istinaf kanun yoluna başvurulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmamıştır. İİK’nın 72. maddesinin 1. ve 2. Fıkrası ile 3.fıkrasının ilk cümlesi; “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” düzenlenmeleri mevcuttur. İhtiyati tedbir, geçici hukuku korumalardandır. İcra İflas Kanunu, takip hukukundan doğan ihtilaflara ilişkin özel bir yasadır. Genel kural; ihtilafa ilişkin özel yasa mevcut ise genel nitelikteki 6100 Sayılı HMK’nın tedbire ilişkin hükümleri uygulanmaz. Tedbir isteyen taraf, icra dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldıktan sonra ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasını talep ettiğinden, talebi takip hukukuna ilişkin olduğundan, uygulanması gereken İcra İflas Kanunu’nun ilgili hükümleridir. İİK’nın 72. maddesinin 3. fıkrasındaki “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” düzenlemesi karşısında; takip başlatıldıktan sonra ihtiyati tedbir talep edildiği taktirde, takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden ve İİK 72/3 maddesindeki takip başlatıldıktan sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğine ilişkin düzenleme karşısında, sunulan belgeler ile yaklaşık ispat kuralının gerekleşmesi halinde dahi, takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden, sunulan belgelerin incelenmemesi sonuca etkili olmadığından, bu yöne ilişkin istinaf sebebi de yerinde olmadığından ve davacı tarafça teminat karşılığı ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi de istenilmediği için ilk derece mahkemesi red kararını aynı gerekçeye dayandırdığından, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı Akbank Türk Anonim Şirketi vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/09/2021 tarih ve 2020/650 E. Sayılı ara kararına karşı davacı … Anonim Şirketi vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 11/11/2021