Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/1333 E. 2021/1254 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1333
KARAR NO : 2021/1254
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/06/2021 (Ara Karar)
NUMARASI : 2021/396 E.
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/11/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İhtiyati tedbire itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; Zilyetliği kiracı müflis şirkete devredilen finansal kiralama sözleşmesine konu taşınmazların kaydı üzerinde müflis şirket lehine finansal kiralama şerhi bulunduğunu, davaya konu taşınmazların iflas masasından tefrik edildiğini ve taşınmazların satışının yapılması halinde finansal kiralama şerhlerinin terkinine karar verildiğini, finansal kiralama sözleşmesine konu taşınmazların kullanım haklarının iflas masasının tasarrufu altına girdiğini, iflas idaresi denetiminde şirket faaliyetlerinin devam ettiğini ve faaliyetlerinden elde edilecek gelirlerle borçların karşılanma oranının arttığını, taşınmazların kaçırılma durumunun söz konusu olmadığını ileri sürerek mahkememiz dosyasından verilen 29/06/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İhtiyati tedbir talep eden vekili cevap dilekçesinde özetle; Finansal kiralama sözleşmesine konu gayrimenkullerin kira bedellerinin müflis şirket veya iflas masası tarafından ödenmediğini, taşınmazların iflas masasından tefrikine karar verildiğini, bu aşamadan sonra mülkiyeti müvekkili şirkete ait taşınmazların müflis şirket yada üçüncü kişiler tarafından kullanılmasının mümkün olmadığını ileri sürerek itirazın reddini savunmuştur.İlk derece mahkemesinin 29.06.2021 tarihli ara kararıyla; “Somut olaya bakıldığında ihtiyati tedbir isteyen tarafından karşı tarafa çıkarılan 27/08/2020 tarihli ihtarnamede; sözleşmenin fesh edildiği, alacakların 60 gün içinde ödenmesinin, süre sonunda 3 günlük sürede ise sözleşme konusu malların teslimi istendiği, söz konusu ihtarnamenin 31/08/2020 tarihinde karşı tarafa tebliğ edildiği görülmüş olup; ihtiyati tedbir isteyenin iddialarını yaklaşık olarak ispatladığı ve sözleşmenin kiralayan tarafından feshedildiği gözetildiğinde 6361 Sayılı Kanun ve taraflar arasındaki sözleşme hükümleri gereğince talebin kabulüne” karar verilmiştir.İlk derece mahkemesinin 13.07.2021 tarihli ek kararıyla; “HMK 394/2. maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararına itiraz; ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata yönelik olmak üzere sınırlı sayıdadır. İhtiyati tedbir kararının mevcut finansal kiralama sözleşmesi hükümleri ve noter ihtarnamesi birlikte ele alınarak yeniden değerlendirilmesi sonucu kiralayan şirketin 6361 sayılı yasanın 31/1 maddesi kapsamında fesih iradesini ortaya koyduğu, kaldı ki, mülkiyeti davacıya ait taşınmazların müflis şirket iflas masasından tefrikine karar verildiği anlaşıldığından itirazın reddine” karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mülkiyeti davacı şirkete ait olup Finansal Kiralama Sözleşmesine konu edilerek zilyetliği kiracı müflise devredilen taşınmazların kaydı üzerinde halen müflis şirket lehine Finansal Kiralama Şerhi bulunduğunu, davacı tarafından davaya konu taşınmazların iflas masasında tefrikinin talep edildiğini, iflas dosyasından yapılan 1. Alacaklılar toplantısında alınan karar gereğince malların tefrikine, finansal kiralama şerhlerinin ise taşınmazların satışının yapılması halinde terkinine karar verildiğini, yine aynı toplantısında alacaklılar tarafından, müflise, İİK 224. Maddesi uyarınca faaliyet izni verildiğini, alınan kararlara karşı davacı tarafından İİK 225. Maddesi uyarınca şikayet yoluna başvurulması gerekir iken alacaklıların aldığı karara karşı şikayet yoluna başvurulmadığını ve bu suretle alacaklılar tarafından alınan kararların kesinleştiğini, Yargıtay kararları ile davanın İİK 194. Maddesine göre 2. Alacaklılar toplantısından 10 gün sonrasına kadar davanın durdurulması gerektiği hususu zikredilmiş ise de Sayın Mahkeme tarafından bu hususun da gözardı edildiğini, Finansal Kiralama Kanununun 29/1 maddesi gereğince “sözleşme, kararlaştırılan sürenin sonuna kadar iflas masasına karşı geçerliliğini sürdürür.” hükmüne göre davanın neticelenmesine kadar geçecek süre zarfında sözleşmenin iflas masası yönünden geçerliliğini devam ettireceğini, finansal kiralama konusu malların zarar görmesi, kaçırılması, yok edilmesinin de mümkün olmadığını, taşınmazların iflas idaresi denetiminde halen kullanılmakta olduğunu, ek kararının kaldırılarak ihtiyati tedbire itirazlarımızın kabulü ile 29.06.2021 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına yargılama giderleri ve vekalet ücretinin dava sonunda haksız çıkan tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava ; finansal kiralama konusu malın aynen iadesi istemine ilişkindir.Davacı yan davalı finansal kiracının kira bedellerini ödemede temerrüde düştüğü için sözleşmenin feshedildiğini ancak malların iade edilmediğini beyanla aynen iade talep etmektedir.Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararına davalı tarafından yapılan itirazın reddi kararına yöneliktir. Davacı tarafın finansal kiralama sözleşmesini feshettiği ve malların davacıya iade edilmediği, 60 günlük süre verilmesine ilişkin ihtarnamenin de davalıya usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. 6361 Sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu uyarınca finansal kiralama konusu malın mülkiyeti davacı finansal kiralama şirketine aittir. Sözleşmenin sona ermesiyle davacının malın iadesini isteme hakkı mevcuttur. Dolayısıyla davalının hakkında iflas ertelenmesi talebiyle açılan bir davanın bulunması davacının finansal kiralama konusu malı istemesine mani olmaz. Öte yandan Yargıtay 23.HD’sinin istikrar kazanmış uygulamaları ve içtihatlarında (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 19.12.2014 tarih ve 2014/3128 Esas, 2014/8269 Karar sayılı ve 03.07.2013 tarih ve 2013/4678 Esas, 2013/4632 Karar sayılı) açıklandığı üzere finansal kiralama konusu malların mülkiyetinin davacıya ait oluşu karşısında, infaz erteleme kararının, ihtiyati tedbir kararına engel teşkil etmediği, bilakis 6361 sayılı kanunun 23/1 maddesi ve sözleşmenin feshedilmiş oluşu nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilmesinin yerinde olduğu, İİK’nun 179/a ve 179/b maddeleri gereğince iflası erteleme kararları yoluyla mülkiyeti finansal kiralama şirketlerine ait bulunan kira konusu malların geri alınmasının tedbiren önlenemeyeceği) uyarınca finansal kiralama konusu malla ilgili olarak iflas erteleme davasında tedbir kararı da verilmesi doğru değildir. Tüm bu hususlar gözetildiğinde davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde değildir. Açıklanan hususlar gereğince usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelik davalı vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/06/2021 tarih ve 2021/396 E. sayılı ara kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin üzerinde BIRAKILMASINA,4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5- Davacı ve davalı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE,6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 01/11/2021