Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/1261 E. 2021/1202 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1261
KARAR NO: 2021/1202
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 10/06/2021
NUMARASI: 2021/31
DAVANIN KONUSU: Fikir Ve Sanat Eseri (Tecavüzün Tesbiti İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/10/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davalı vekili ihtiyati tedbir talepli dilekçesinde; Davacı tarafça fikri mülkiyet hakkına tecavüzün devam ettiğini, müvekkilinin eserinin izinsiz kullanılıyor olması nedeniyle hak ve menfaatlerinin zarar görme tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını, bu durumun derhal önlenmesi gerektiğini beyan ederek cayma’ya itiraz davasının kesinlik kazanmasına kadar, FSEK m. 77 ve HMK 389 vd. maddeler bağlamlarında, 20/05/2004 tarihli bahse konu Sulh Sözleşmesi kapsamında ve İstanbul, … Noterliği’nin, 01/06/2015 tarihli … yevmiye nolu ihbarnamesi cayma ihbarnamesi gereği, herşekilde kullanılmasını men etmiş bulunduğu … isimli güzel sanat eseri logosunun ihtiyati tedbir yoluyla, yurt içi ve yurt dışı hertürden iletişim mecrasında internet ortamı dahil, kurumsal kimlik ve tüketici markası olarak Tv, sinema benzeri, reklam, PR, kurumsal tanıtım, promosyon, vb. amaçlı etkinliklerde, fuarlarda, bayilerde, satış ve abone noktalarında, kurum binalarında, sosyal tesislerinde, kurumsal resmî/ gayrıresmi basılı evraklarında, dış reklamlarda, bilboardlarda, şehir mobilyalarında kullanılmasının, gerektiği hallerde matbaa, üretim çoğaltma tesislerine müdahale edilerek, çoğaltılmasını, depolamasının, dağıtımının, yayımnın, ihracının ve benzeri uygulamaların derhal durdurulmasına teminatsız olarak karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; ”Mahkemenin 30/05/2017 tarih 2015/98 Esas – 2017/126 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile, caymanın geçersizliğine dair verilen kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesinin 2020/190 E – 2021/4 K. Sayılı kararı ile eksik inceleme nedeniyle kaldırıldığı, iş bu kaldırma kararı üzerine davalı vekili tarafından 19/05/2021 tarihli dilekçe ile davacı şirketin, davalı eser sahibine ait … aplikasyonlarının durdurulması, tecavüzün önlenmesi, her türlü ortamda internet, sinema, reklam v.s. Ve her türlü yazılı belgede kullanılmasının engellenmesi yönünde tedbir talebinde bulunulmuş ise de, öncelikle tedbir talebinde bulunan davalı tarafından ihtiyati tedbire konu eylemlerin tespiti ve önlenmesi ve durdurulmasına ilişkin dava açılmadığı, dosyada davalı durumunda olduğu, bu bakımdan dava konusu olmayan bir hususta ve davalı tarafından da davaya konu edilmeyen hususta tedbir talep edilemeyeceği, yine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesinin iade gerekçesinin de esasa yönelik olmayıp, eksik incelemeye dayalı iade yönünde bir karar olduğu, bu karar kapsamında dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edilme kararı verildiği, yargılamanın halen devam ettiği, tedbir taleplerinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, ileri sürülen yargılamayı gerektirdiği ve yargılama neticesi belirlenebileceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir. Davalı vekil istinaf dilekçesinde; Mahkeme kararında zikredilen SMK 29.maddesindeki hallerin, caymaya itiraz davasıyla bir ilgisinin bulunmadığını, ihtiyati tedbir talebinin, FSEK’in münhasıran kendine özgülenmiş, 77. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, Dava konusu olayın, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun kapsamı içerisinde düzenlenmiş olan, 20/05/2004 tarihi taşıyan bir sözleşmenin eser sahibi (Eser üzerindeki tüm fikri mülkiyet haklarının asıl sahibi) tarafı olan, …’in, sözleşmeden cayması sonucunda; sözleşmenin diğer tarafı olan, … firmasının caymaya itiraz davası açmış olmasından ibaret olduğunu, sözleşmeden kaynaklanan haklar bakımından doğacak uyuşmazlıklarda, hakların ihlâli veya bir tehlikeye maruz kalması durumunda, bu ihlâl ve tehlikelerin bertaraf edilmesi korunmasına bağlı olarak, herzaman, 77 nci maddedeki ihtiyati tedbir yoluyla geçici korumadan yararlanma imkanı bulunduğunu beyan etmiş, dilekçenin devamında cevap dilekçesinde ve dava içeriğine yönelik olarak yapmış olduğu açıklamalara benzer açıklamalarda bulunarak Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 30/05/2017 tarih 2015/98 E – 2017/126 K. sayılı kararının, Dairemizin 14/01/2021 tarih, 2020/190 E – 2021/4 K sayılı ilamı ile kaldırılması üzerine, aynı Mahkemenin 2021/31 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada, 10/06/2021 tarih ve 2021/31 Esas sayılı karar ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, söz konusu bu kararın istinaf başvurusuna konu edildiği görülmektedir. Dava, taraflar arasında FSEK kapsamıda yapılan 20.05.2004 tarihli ”sulh sözleşmesi” başlıklı sözleşmeden caymaya itiraz davası olup, davacı tarafça, sözleşmeden caymanın geçersizliğinin tespitine karar verilmesi talep edilmiştir. Taraflar arasında yapılan 20.05.2004 tarihli ”sulh sözleşmesi” başlıklı sözleşme incelendiğinde, sözleşme konusunun; taraflar arasında İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin 2003/42 Esas, 2003/49 Esas, 2001/891 Esas sayılı dava dosyaları ile davalı tarafından üçüncü kişiler aleyhine açılmış aynı mahkemenin 2003/836 Esas ve 2002/894 Esas sayılı dava dosyalarının feragat ile sonlandırılması, … tarafından kullanılan ”…” logosu üzerindeki mali hakların …’e aidiyeti, ”…” logosunun her türlü mecrada işlenme ve değiştirme yetkisinin …’e devri, logonun işlenmiş ve değiştirilmiş tüm şekillerine ilişkin mali haklarının …’e aidiyeti ve manevi haklarının da yine … tarafından kullanılması olduğu anlaşılmış olup, bilindiği üzere HMK’nun 389/1 maddesi uyarınca uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, davalının ihtiyati tedbir talebinde ileri sürmüş olduğu hususların, uyuşmazlığın konusu olmadığına yönelik Mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla ihtiyati tedbir talep eden davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında ve gerekçede hata edilmediği, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati tedbir talep eden davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 10.06.2021 tarih ve 2021/31 E. sayılı ara kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalıdan alınması gerekli 59,30 TL maktu harcın davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5- Davalı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f. ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 21/10/2021