Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2021/1227 E. 2021/1077 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1227
KARAR NO: 2021/1077
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 2. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 14/07/2021
NUMARASI: 2021/518
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/10/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, marka hükümsüzlüğü, ticaret ünvanındaki markanın sicilden terkini ve internet alan adının iptaline ilişkin olarak açtığı davada, tedbir talepli dava dilekçesinde; davalı … adına kayıtlı olduğu bildirilen …, …, …, … tescil nolu marka tescil belgelerinin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalıların anılan markaları mallar-hizmetler-ambalajlar-sertifikalar üzerinde-her tür mecradaki reklam/tanıtımlarda ve iş evrakı vs üzerinde kullanmasının durdurulmasına ve önlenmesine, ezcümle konu markaların her tür mecrada her şekilde kullanımının durdurulup önlenmesine, bu itibarla davalıların dava konusu markaları kullandığı malların-ambalajların, reklam/tanıtım ve iş evraklarının ve bunların üretiminde kullanılan makine; araç ve her türden vasıtanın tedbiren toplatılmasına, el konulmasına ve muhafaza altına alınmasına, https://www…com alan adına erişimin engellenmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; 14.07.2021 tarih ve 2021/518 Esas sayılı karar ile; ihtiyati tedbir talebinin 10.000,00 TL teminat karşılığında kısmen kabulüne, kısmen reddine, davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen …, …, …, … sayılı marka tescil belgeleri davalı adına kayıtlı ise, 3. şahıslara devrinin önlenmesi açısından TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına, ancak diğer tedbir taleplerinin yaklaşık ispat koşulunun oluşmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Huzurdaki davanın, dava konusu markaların hükümsüzlüğü, davalılardan … şirketinin unvanından … ibaresinin terkini ve www…com.tr alan adının iptaline yönelik olduğunu, yapılacak yargılamanın sonunda haklı çıkmaları halinde dahi, yargılamanın devam ettiği süre içerisinde davalıların bu ibareler üzerindeki tasarruflarının müvekkiline telafisi olanaksız zararlar verebileceğini, hükümsüzlük kararlarının geçmişe etkili olduğu da nazara alındığında, dava konusu markaların hükümsüzlüğü, ticaret unvanının terkini ve alan adının iptali talepli huzurdaki davada davalıların davaya konu ibareleri her türlü kullanmasının tedbiren önlenmesinin talep edilebileceğini, bu hususta dosyada bir tespit raporu bulunmasına gerek olmadığını, dosyaya sunulan deliller nazarında değerlendirme yapılabileceği gibi tespit taleplerinin de olduğunu, taleplerinin kabulüne yönelik emsal kararlar bulunduğunu, İstanbul BAM 16. HD 2019/212E. – 2019/277K. nolu 08/02/2019 tarihli ve 2019/1370E. 2019/1333K. nolu 20.06.2019 tarihli kararının emsal olduğunu, Mahkemece yaklaşık ispat bakımından hatalı değerlendirmede bulunulduğunu beyan ederek Mahkemece verilen tedbir talebinin reddine yönelik kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dava dosyasına sunmuş olduğu cevap dilekçesindeki açıklamalara benzer açıklamalarda bulunarak 14.07.2021 tarihli tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, tedbir kararının doğrudan veya teminat karşılığında kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Talep, İlk Derece Mahkemesince verilen 14.07.2021 tarihli tedbir talebinin kısmen kabul kısmen reddine yönelik ara karara yapılan istinaf incelemesinden ibarettir. Davalı vekilinin istinaf başvursunun incelemesinde; Davalı vekili her ne kadar Mahkemece verilen 14.07.2021 tarihli tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, tedbir kararının doğrudan veya teminat karşılığında kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş ise de; 6100 Sayılı HMK’nun 341.maddesi ”(1) İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a) Nihai kararlar. b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar…” şeklindedir. Yine aynı kanunun 394.maddesi ”(1) Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz. (2) İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/42 md.) Esas hakkında dava açıldıktan sonra, itiraz hakkında, bu davaya bakan mahkemece karar verilir. (3) İhtiyati tedbir kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati tedbiri öğrenmelerinden itibaren bir hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına ve teminata itiraz edebilirler. (4) İtiraz dilekçeyle yapılır. İtiraz eden, itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazının dayanağı olan tüm delilleri dilekçesine eklemek zorundadır. Mahkeme, ilgilileri dinlemek üzere davet eder; gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak kararını verir. İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. (5) İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz.” şeklinde olup, somut olayda, yüze karşı verilen bir tedbirin kabulüne yönelik bir kararı bulunmadığı, karara karşı ancak kararı veren Mahkemeye itiraz yoluna gidilebilecekken istinaf yoluna başvurulmasının hukuken mümkün olmadığı anlaşılmıştır. 6100 Sayılı HMK’nın 341. maddeye göre; ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar istinaf edilebileceğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmeksizin usulden reddine, istinaf dilekçesi itiraz dilekçesi olarak değerlendirilmek üzere dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelemesinde ise; Mevcut delil durumuna göre yaklaşık ispat koşulunun sağlanamadığı, davacı iddialarının yargılamayı gerektirdiği, 6100 Sayılı HMK’nun 396. maddesine göre durum ve şartların değişmesi halinde ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılmasının yeniden talep edilebileceği dikkate alınarak ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin kısmen reddi kararına yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 341. ve 352. maddeleri uyarınca usûlden reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun aynı kanunun 353/1-1.b maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14/07/2021 tarih ve 2021/518 E. sayılı ara kararına karşı taraf vekillerinin istinaf talebinin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, Davalı yönünden; 2-Davalıdan alınması gerekli 59,30 TL maktu harcın davalı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-Davalı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, Davacı yönünden; 6-Davacıdan alınması gerekli 59,30 TL maktu harcın davacı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 7-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 8-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 9-Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 07/10/2021