Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/990 E. 2022/629 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/990 Esas
KARAR NO: 2022/629
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/12/2017
NUMARASI: 2016/1234 E. – 2017/1166 K.
DAVANIN KONUSU: 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/04/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında “1 ADET 2014 MODEL … TESCİL PLAKA NOLU … TİPİ … ŞASİ SERİ NOLU, … MOTOR SERİ NOLU, … MARKA KANAL KAZICI VE YÜKLEYİCİ”nin davalıya teslim edildiğini, davalının sözleşmeden doğan borçlarını ödemediğini, bunun üzerine noter kanalı ile ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen ödeme yapılmadığını, bu sebeple müvekkili tarafından sözleşmenin feshedildiğini belirterek davanın kabulü ile sözleşmeye konu malların müvekkiline iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; “Dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalı kiracının finansal kiralama sözleşmesinde belirtilen ödeme tablosu dahilinde kira bedelini ödemediği saptanmıştır. 6361 sayılı Kanun 23/1.maddesi uyarınca finansal kiralama konusu malın mülkiyeti kiralayana aittir. Yine 6361 sayılı Kanun’un 33/1maddesi hükmüne nazaran da sözleşmenin kiralayan tarafından feshi halinde kiracı malı iade ile yükümlüdür. Davalı, finansal kiralama bedelini ödediğini, yahut ödememesi gerektiğini, bedelin istenebilir olmadığını, Türk Medeni Kanunun 6. maddesi ve HMK. 200 ve izleyen maddeleri hükümleri uyarınca yasal delillerle kanıtlayamadığından sözleşme hükümlerine göre malın aynen iadesi ile yükümlü olduğu sonucuna varılmış, davanın kabulüne” karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Davacı firmadan 1 adet 2014 model … Tescil Plaka Nolu … Tipi Nehho … Şasi Seri Nolu, … Motor Seri Nolu case Marka Kanal Kazıcı Ve Yükleyici’yi 2015 Yılında kiralık olarak 48 aylığına aylık 1475 Euro’ya aldığını, kiraladığı kepçenin aylık kirasını 2015 yılı ile 2016 yılı arasında ödeme yaptığını ancak tam olarak ödediğine dair elinde belge olmadığı için sadece elinde kalan bir adet 21.06.2016 tarihli …’a yatırdığı makbuzun olduğunu, bu makbuzda görüleceği üzere belirtilen tarihte davacı şirketin hesabı olan … numaraya ve İban nosu olan … numaraya yatırdığını, tahminen bu bankaya davacı … şirketine 15-16 makbuz karşılığında para yatırmışlığı olduğunu, mahkemenin bu bankadan 2015 yılı ile 2016 yılları arasında bu hususu sorduğu taktirde gerekli bilgi ve belgenin mahkemeye verileceğini, -2016 yılında bu kiraladığım kepçe ile … fabrikasına çalıştığını, çalıştığı döneme ilişkin … fabrikasının bankaya ödeme yapacak olduğunu, ancak daha sonra çalıştığı ve iş yaptığı … fabrikasının davacı şirkete ödeme yapmadığını, fabrikanın yetkilisinin nakit yönünden sıkışık durumda olduğu gerekçesini … şirketine bildirdiğini ancak … fabrikası ödeme yapmayınca kira sözleşmesinin kendisine danışılmadan fesh edildiğini, sözleşmenin feshinden sonra da gelip kepçelerini geri aldıklarını, -Davacı şirkete yaptığı ödemeleri sayın mahkemenin göz önüne almayarak 22.125 Euro zararına sebebiyet verdiğini, kiralık olarak aldığı aracın kaç ay boyunca kendisinde kaldığı süreler hesaplanarak bu kira bedelinin ödemiş olduğu 22.125 Euro’dan düşülerek geri kalan paranın da tarafına ödenmesi gerektiğini, -Yargılama giderlerinin de kendinden alınmasını kabul etmediğinden dolayı reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın ekipmanı … firmasına kiraya verdiğini, ödemelerin müvekkilinize … firması tarafından yapılacağını iddia etmiş olsa da ödemeleri yapma yükümlülüğünün Finansal Kiralama Sözleşmesi’nin yasal kiracısı olan davalıda olduğunu, davalının iş yaptığı 3. Şahısların zamanında ödememe yapmasının sorumluluğunun müvekkiline yüklenemeyeceği ile cevap dilekçesinde açıklanan sebepler gereğince davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, 6361 Sayılı Finansal Kiralama Factoring ve Finansman Şirketleri Kanununun 31. ve 33. maddesi hükümlerine dayalı olarak, finansal kiralama konusu malın davalı kiracıdan alınarak davacı kiralayana verilmesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında 20.04.2015 tarihli, … tescil numaralı Finansal Kiralama Sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmeye konu malın davacı tarafından kiracı davalıya teslim olunduğu, davalının kira bedellerini ödemeyerek temerrüde düştüğü ve malın iadesinin talep edildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık; Dava ve sözleşme konusu malın davacıya tesliminin gerekip gerekmediği ve sözleşmenin feshinin uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Öncelikle, Mahkemece sözleşme bedeli tespit edilerek, belirlenecek olan değer üzerinden var ise, nispi eksik harç tamamlattırıldıktan sonra davaya devam edilmesi gerekirken anılan husus gözetilmeksizin yargılamaya devam edilip hüküm kurulması hatalı görülmüştür. 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesine göre yapılan incelemede, dava değerinin 50.000,00 TL olarak gösterildiği ve bu miktar üzerinden harç yatırıldığı görülmüştür. Ancak sözleşme bedelinin bu miktar olmadığı anlaşılmıştır.Sözleşme bedeli belirlendikten sonra davanın heyet sınırı içinde olup olmadığı belirlemesi de yapılmalıdır. Nispi harç, konusu belli bir değerle (para veya para ile değerlendirilebilen bir şey) ilgili davalarda, hüküm altına alınan değer üzerinden Tarifedeki belli nispete göre alınan harçtır. ((1) Sayılı Tarife, (A)-III/1-a). Maktu harç ise konusu belli bir değerle tespit edilemeyen davalarda ve davanın reddine ilişkin kararlardan alınan harçtır. ((1) Sayılı Tarife, (A)-III/2-a). 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun “Nispi harçlarda ödeme zamanı” başlığını taşıyan 28/1-a alt bendinin birinci cümlesi; “Karar ve ilam harçlarının dörtte biri peşin, geri kalanı kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir. ” şeklindedir. Kanunun 32. maddesinin birinci cümlesinde ise;“Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz” hükmü yer almaktadır. Bu hükmün, itiraz yoluyla Anayasaya aykırılığının yerel mahkemelerce ileri sürülmesi üzerine Anayasa Mahkemesi, 17.03.2010 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 2009/27 E., 2010/9 K. sayılı kararı ile, 492 sayılı Kanunun 32. maddesinin birinci cümlesinin Anayasaya aykırı olmadığına ve itirazın (iptal isteminin) reddine karar vermiştir. Anayasa Mahkemesi kararının gerekçesinde ise “…Yargılama sürecinde, yasayla harca tabi kılınmış bir hizmetten yararlanmak isteyen ilgili (davalı veya davacı), genel kurallar uyarınca harcını ödeyerek bu hizmetten yararlanabilir. Dava açan veya yargılama sırasında harca tabi bir işlemin yapılmasını isteyen tarafın, harç ödemeden devam eden işlemlerin yapılmasını isteyerek bireysel bir menfaat elde etmesi, harçların konuluş amaçlarına aykırılık oluşturur.Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağını belirten kural, bireylerin özel menfaatleriyle ilgili olarak yargı hizmetinden yararlanmalarını, bu hizmetin karşılığı olan harcın ödenmesi koşuluna bağladığından, hak arama özgürlüğünü sınırlandıran bir nitelik taşımamaktadır.Açıklanan nedenlerle itiraz konusu kural, Anayasa’nın 36’ncı maddesine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.” ifadelerine yer verilmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 120. maddesine göre de “Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.”. Hukuk Genel Kurulunun 04.12.2013 tarihli ve 2013/21-445 E., 2013/1625 K.; 06.06.2018 tarihli ve 2017/13-1984 E., 2018/1172 K. sayılı kararlarında da aynı hususlara işaret edilmiştir. Yapılan bu açıklamalar ışığında, somut olayda dava değeri para ile ölçülebilir nitelikte olduğundan 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesinin 1-a alt bendi gereğince dava değeri üzerinden hesaplanacak karar ve ilam harcının dörtte birinin peşin olarak ödenmesi gerekmektedir. Bununla birlikte davacı, dava açarken nispi harcı 50.000,00 TL üzerinden yatırdığından ve buna göre Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince herhangi bir işlem yapılamayacağından, mahkemece harç eksikliğinin tamamlattırılması ve daha sonra işin esasının incelenmesi gerekmektedir. Sözleşme bedeli tespit edildikten sonra ayrıca 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 18.06.2014 tarih, 6545 sayılı Kanun’un 45. maddesi ile değişik 5. maddesi gereğince dosyanın heyet sınırı içerisinde kalıp kalmadığı hususunun da değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan eksiklikler ikmal edilerek sonuca ulaşılması için davalı vekilinin sair yönlerden incelenmeyen istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının, 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-a/4. maddesi gereğince kaldırılarak mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı tarafın istinaf isteminin KABULÜ ile; 2- İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/12/2017 tarih, 2016/1234 E. 2017/1166 K. Sayılı Kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/4. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan 853,88 TL nispi istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine iadesine, 5- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 6- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/4. ve 362/1/g. maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 14/04/2022