Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/900 E. 2022/473 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/900
KARAR NO: 2022/473
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/03/2018
NUMARASI: 2016/1009 E. – 2018/280 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/03/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili 10/10/2016 tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin keşidecisi olduğu … no.lu çek üzerinden davalı … Faktoring tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nde … esas sayılı Kambiyo Takiplerine Özgü Haciz yolu ile üzerinden haksız ve mesnetsiz bir şekilde icra takibi başlatıldığını, daha sonra … A.Ş tarafından 06.12.2013 temlik sözleşmesine istinaden dosyanın temlik alındığını ve İstanbul … İcra Müdürlüğü kararı ile kaydı yenilenerek … esas sayılı dosya üzerinden işlemlerin kaldığı yerden devam ettirildiğini, takibe konu çekin; 07.12.2007 tarihinde müvekkili tarafından takip kesinleşme tarihinden önce ödendiğini, icra takibinde daha önce alacaklı olarak görünen … Faktoring tarafından, muhatap bankaya ödeme yapılmış olmasına rağmen ilgili şirketin haricen yapılmış olan bu ödemeyi takibin işlem gördüğünü İstanbul … İcra Müdürlüğü’ne bildirmediğini, ilgili şirket tarafından herhangi bir ödeme olmamış gibi takibin bütün alacak ve ferileri üzerinden devam ettirildiğini ve takibin 06.12.2013 tarihli temlik sözleşmesiyle … A.Ş.’ne devir ve temlik edildiğini, takipte alacaklı görünen … A.Ş.’nin ise takibi yenileyerek … esas sayılı dosya üzerinden ödenen bakiye dikkate alınmadan icra takibinin kaldığı yerden devam ettirildiğini, müvekkilin birçok taşınmazına haciz konulduğunu, müvekkilinin bilgisi dışında yürütülen bu takipten … A.Ş. tarafından müvekkilinin yetkilisine gönderilen, “… Bey Merhaba, Faktoring firmasından tarafımıza temlik olan icra dosyasına konu çek görüntüsü ekte olup detaylar aşağıdaki gibidir. Kontrol ve geri dönüşünüzü talep ederim. İstanbul … İcra …, Anapara: 8.500,00 TL, Bugünkü Toplam Bakiye:24.780 TL” şeklindeki mail vasıtasıyla haberdar olunduğunu, … A.Ş. ile iletişime geçilmesine rağmen geri adım atmadığını, dosya bakiyesi üzerinden dosyanın halen derdest olarak işlem gördüğünü, durumun müvekkili için telafisi olmayan zararlara yol açacağını, müvekkilinin ticari itibarının zedelemesinin yanı sıra devam eden icrai işlemler durdurulmazsa; müvekkili açısından tarifsiz zararlara yol açacağını bildirerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı takip dosyasına konu kambiyo senedi borcunun takip kesinleşme tarihinden önce ödenmiş olması sebebiyle 8.500,0 TL’nin müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, davalılar aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davada diğer davalı … Faktoring A.Ş. ile müvekkili … A.Ş. arasında akdedilen Alacak Devir ve Temlik Sözleşmesi hükümleri uyarınca, … Faktoring A.Ş.’nin dava dışı … A.Ş’den olan ve bu davaya konu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas, (… Yeni esas) dosyasının da dahil olduğu tüm alacak hakları, alacağın tahsiline yönelik her türlü resmi mercii ve yasal yollara başvurma hakları da dahil olmak üzere müvekkiline devir ve temlik edildiğini, müvekkilinin, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 4121 sayı ve 11. 03.2011 tarihli kuruluş izni uyarınca 14.04.2011 tarihinde ticari faaliyetine başladığını, müvekkilinin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 143/5. maddesi hükmü uyarınca kuruluşunu izleyen 5 yıl boyunca “492 sayılı Harçlar Kanunu’na göre ödenecek harçlardan istisna olduğunu, alacağını müvekkile temlik veren … Faktoring A.Ş.’nin BDDK ve Hazine Müsteşarlığı denetiminde ve Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hk. Yönetmelik hükümlerine göre faaliyet gösteren, mal ve hizmet satışlarından doğmuş veya doğacak alacakları temellük ederek tahsilini üstlenen, bu alacaklara karşılık ödemelerde bulunarak finansman sağlayan bir faktoring şirketi olup, temlik aldığı alacaklar, müşterisi olan şirketlerin mali ve hizmet satışlarından doğmuş veya doğacak alacakları olup cari hesaplarına kayıtlı ve faturalandırılan alacaklar olduğunu, Factoring şirketi ile faktoring müşterisi … A.Ş. arasında imzalanan faktoring sözleşmesine istinaden factoring müşterisinin fatura alacaklarını temlik aldığını, bu faktoring işlemine istinaden dava konusu çekin faktoring şirketine verildiğini, … Faktoring A.Ş. ile müvekkili arasında akdedilen temlik sözleşmesine istinaden müvekkilinin; söz konusu çekin yasal ve meşru hamili olduğunu, dolayısıyla; dava konusu çek hakkında Sayın Mahkeme huzurunda açılan davanın reddedilmesi gerektiğini, dava konusu çekin yasal ve meşru hamili olan müvekkilinin haklı alacağının tahsili için gerekli yasal işlemleri başlatmasının kötü niyetli olduğu anlamına gelemeyeceğini, haklı alacağın tahsilini bekletecek ve/veya geciktirecek neden de bulunmadığını, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde Mahkeme’ye sunulan ödeme dekontunun anlaşılmadığını, ödendiği iddia edilen çek’e ilişkin söz konusu ödemenin hangi hesaba ve kime yapıldığının anlaşılamadığını, bu sebeple söz konusu çekin ödendiğine ilişkin beyanlarını kabul etmediklerini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; davacının ödeme iddiasının doğru olduğunu varsayılsa da; davacının sunduğu ödeme dekontundan anlaşılacağı üzere ödemenin 07.12.2007 tarihinde yapıldığını, ancak davaya konu çekin vade tarihinin 31.08.2007 tarihi olduğunu, temlik veren … Faktoring A.Ş.’nin ise zamanında ödenmeyen çeki 27.11.2007 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası ile takibe koyduğunu, davaya konu çeke ilişkin ödeme iddiasının takibin açıldığı tarihten sonra yapıldığını, bu doğrultuda temlik veren … Faktoring A.Ş. ve devamında temlik alan müvekkili lehine vekalet ücreti ve diğer giderler oluştuğunu, bu çekten kaynaklı olarak müvekkilinin hala alacağı bulunduğunu, çekin ödeme tarihi icra takibi başlatılmadan önce yapılmış olsaydı belki davacı tarafın iddialarında haklılık payı olabileceğini, ancak söz konusu ödeme iddiası her halükarda icra takibinden sonra yapıldığından; sadece çekte yazılı bedelin değil, bu bedele ilişkin temerrüt faizi ve vekalet giderlerinin ortaya çıkacağını, sadece bu yönden bile Sayın Mahkeme huzurunda ikame edilen bulunan işbu davanın reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Dosyada bulunan banka dekont örneğinden, takibe konu çek bedelinin davacı tarafından 07/12/2012 tarihinde ödenmiş olduğu görülmüştür. Davacı icra takip dosyasındaki alacağı 06/12/2013 tarihinde temlik almış, davayı ise 10/12/2016 tarihinde açmıştır. Dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi ile de tespit edildiği şekilde, icra takibi 27/11/2012 tarihinde başlatılmış olmasına karşı takip borcu 07/12/2007 tarihinde ödemiş olduğundan, yapılan temliklerin de ödemeden sonra yapılmış olması nedeniyle, davacının takibe konu çekten dolayı borcu olmadığı tespit edilmiş olduğundan, davacının davasının kabulüne, davacının İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında takibe konu … Bankası Batman Şubesi’nden verilme, 31.08.2007 keşide tarihli, keşidecisi … Ltd Şti olan 8.500 TL bedelli … çek numaralı hamiline düzenlenmiş çekten dolayı çek bedeli olan 8.500 TL davalılara borçlu olmadığının tespitine, kötü niyet tazminatı isteminin reddine,” karar verilmiştir. Davalı … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı borçlu tarafından ödeme iddiasının icra takibinin açılmasından sonra yapılmış olması durumunun hiç bir şekilde yerel mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, davacı tarafından iddia edilen ödemenin 07.12.2007 tarihinde yapıldığını, ancak davaya konu çekin vade tarihinin 31.08.2007 olduğunu, temlik veren … Faktoring A.Ş’nin ise zamanında ödenmeyen çeki 27.11.2007 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası ile takibe koyduğunu, söz konusu icra dosyası incelendiğinde ortaya çıkacağı üzere davaya konu çeke ilişkin ödemenin, takibin açıldığı tarihten sonra yapıldığını, bu doğrultuda temlik veren … Faktoring A.Ş. ve devamında temlik alan müvekkili şirket lehine vekalet ücreti ve diğer giderler oluştuğunu ve davacı tarafın sorumluluğunun devam ettiğini, bir an için ödemenin yapıldığı kabul edilse bile, söz konusu ödemenin Borçlar Kanunu 100. Madde kapsamında öncelikle faiz ve ferilerinden mahsup edilmesi gerektiğini, Yerel Mahkemece İstanbul 3. İcra Müdürlüğü dosyasından iddia edilen ödemenin Borçlar Kanunu 100. Maddesi gereğince düşülerek geri kalan miktar üzerinden kapak hesabı dahi alınmadan davacı tarafın İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasından borçlu olmadığı yönündeki kararın usul ve yasalara aykırı olduğunu beyan ederek Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında takibe konu çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığınn tespitine yönelik menfi tespit davasıdır. Davacının keşidecisi olduğu 31.08.2007 keşide tarihli, 8.500,00 TL bedelli … numaralı çek sebebiyle davalı … Faktoring A.Ş tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı, daha sonra takip konusu alacağın diğer davalı … A.Ş tarafından 06.12.2013 tarihli temlik sözleşmesiyle temlik alındığı ve İstanbul … İcra Müdürlüğü kararı ile dosya kaydı yenilenerek … E. sayılı dosya üzerinden işlemlerin kaldığı yerden devam ettirildiği görülmektedir. Davacı, çek bedeli olan 8.500,00 TL’nin icra takibi kesinleşmeden ödendiğini, ancak haricen tahsilin icra dosyasına bildirilmediğini, ödeme yapılmamış gibi icra işlemlerine devam edildiğini iddia etmiş, istinaf eden davalı; ödemenin icra takibinden sonra yapıldığını, temlik alan davalı şirket lehine vekalet ücreti ve diğer giderlerin oluştuğunu, davacı tarafın sorumluluğunun devam ettiğini, ödemenin yapıldığı kabul edilse dahi, söz konusu ödemenin Türk Borçlar Kanunu 100. madde kapsamında öncelikle faiz ve ferilerinden mahsup edileceğini, İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasından borçlu olmadığı yönündeki Mahkeme kararının usul ve yasalara aykırı olduğunu savunmuştur. Dosyaya mübrez banka dekontuna göre, (açıklama kısmında çek bilgileri yer almaktadır.) dava ve takip konusu çek bedeline ilişkin olarak 07.12.2007 tarihinde 8.500,00 TL ödendiği, icra takibinin ise, 27.11.2007 tarihinde yapıldığı, dolayısıyla ödemenin icra takibinden sonra yapıldığı, davalı temlik veren … Faktoring A.Ş’nin takibi başlatmakta haklı olduğu sabittir. Her ne kadar takip tutarı ödenen bedelin üzerinde olsa da; davanın, 31.08.2007 keşide tarihli, 8.500,00 TL bedelli çeke ilişkin olarak yapılan ödeme yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik olduğu ve 8.500,00 TL üzerinden harçlandırıldığı, Mahkemece de, bu miktar yönünden davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, bu kararın, istinaf yoluna başvuran davalı yanca iddia edildiği gibi İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasında davacının borçlu bulunmadığına yönelik olmadığı görülmektedir. Yukarıdaki paragrafta açıklandığı üzere, temlik veren … Faktoring A.Ş’nin takibi başlatmakta haklı olduğu sabit olmakla birlikte, takipten sonra çek bedeline mahsuben yapılan 8.500,00 TL miktarındaki haricen tahsilatın takip dosyasına bildirilmediği, icra işlemlerine ödeme yapılmamış gibi temlik alan davalı tarafından devam edildiği, bu nedenle davacının yapılan ödeme yönünden menfi tespit davası açmak durumunda kaldığı, yapılan ödeme nedeniyle davacının dava açmakta haklı olduğu ve hukuki yararının bulunduğu, Mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı, dolayısıyla davalı … A.Ş’nin istinaf başvuru sebeplerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı … A.Ş vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2018 tarih ve 2016/1009 E., 2018/280 K. sayılı kararına karşı davalı … A.Ş vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 580,64 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 145,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 435,47 TL harcın davalı … A.Ş’den tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davalı … A.Ş tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- Davalı … A.Ş tarafından yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 24/03/2022