Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/744 E. 2020/370 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/744
KARAR NO: 2020/370
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/02/2018
NUMARASI: 2016/419 E. 2018/119 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/12/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının hamili olduğu dava konusu 3 adet çeki davalı …’nın Halkalı şubesine ibraz ettiğini, ibraz edilen çeklerin bankada karşılık bulmadığını, çek garanti bedellerinin ödenmediğini bunun üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takibe geçtiklerini, davalı yanın takibe itiraz ettiğini, davalı yanca yapılan takibin iptaline, davanın kabulüne ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 3 adet çekin yasal sorumluluk tutarının tahsilinin istendiğini ancak keşideci imzası tutmayan bir çek için yasal yükmlülük tutarının ödenmesinin hukuken mümkün olmadığını,davacının davasının reddine, davacı yanın %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; Dava yazılı yargılama usulüne tabi itirazın iptali davasıdır. Davacı şirket davalı muhatap bankanın çek yaprağı sorumluluk bedeli olan toplam 3970 TL (3 adet çek için )’nin davalı banka tarafından ödenmediğinden bahisle takibe girişmiş, davalı banka ise yetkili imzalarının benzerlik taşımadığı gerekçesiyle ödemeden kaçınmıştır. Takip konusu çeklerin veriliş tarihi ilgili bankadan sorulmuş, dava dışı … A.Ş den dava konusu çeklerin ileri tarihli olup olmadığı yönünden bilgi ve belge talep edilmiştir. Davacı yanca ibraz edilen çek teslim belgesi örneği de dosyaya alınmıştır. Dava dışı … Ltd. Şti. nin çek tarihi itibari ile imza yetkilisinin … olduğuna ilişkin yazı da dosyadadır. Tüm dosya içeriğinden; davalı bankanın 3 adet çek yönünden sorumluluk bedeli toplam 3970 TL yi ödemediği, davacının bu yöndeki takibine itiraz ettiği, davacı şirketin çekteki imzaların tanzim tarihindeki keşideci firma (… Ltd.) nın o tarihteki yetkilisince imzalanıp ileri tarihli düzenlendiğini iddia ederek çek teslim bordrosu sunduğu itilafın bedeli ödenmeyen çeklerin ileri tarihli olup olmadığı hususunda toplandığı sabittir. Davacı 18/04/2017 havaleli dilekçe ekinde sunduğu çek teslim belgeleri incelendiğinde tek imzalı olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda her zaman düzenlenmesi olanaklı olan tek imzalı çek teslim belgesinin davacı iddiasını ispata yeterli olmadığı sonucuna varılarak çeklerin düzenlenme tarihinde keşideci firma yetkilisi imzasının yetkili şahsa ait olmadığının kabulü gerekmiş, davacı yanın zımni kabulü doğrultusunda imza incelemesine gerek duyulmamıştır. Şu hali ile keşideci şirket yetkilisi imzasını içermeyen çeklerden dolayı davalı bankanın ödeme yükümlülüğü doğmadığından davanın reddi gerekmiş, her ne kadar kötü niyet tazminatı talep edilse de; dosya içeriği dikkate alındığında bu talep karşılanmamış davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, Çekteki keşideci imzasının sıhhati nedeniyle ödeme yapılmadığı, yapılması gerekenin keşideci imzasının gerçekliğinin araştırılması olduğu, mahkemece eksik araştırma ile karar verildiğini, İhtilafın üç çek’deki keşideci imzaların, keşideci şirketi imzaya ve temsile yetkili kişiler tarafından atılıp atılmadığı olduğunu, icra dosyasında çeklerdeki imzaya olmadığını, bu durumun çekteki imzanın keşideci şirkete ait olduğunu ispata yeterli olduğunu, çeklerin davacıya teslim edildiğine dair belgede tek imza olmasının, bu belgenin her zaman düzenleneceği anlamına gelmediğini, İki imza olsaydı sonradan tanzim edilmesi mümkün olmayan bir belgemi olmayacağını, bu değerlendirmenin hukuk mantığına açıkça aykırı olduğunu, karar gerekçesinde ; davacının zımni kabulü doğrultusunda imza incelemesine gerek duyulmadığı belirtilmiş olmasına rağmen böyle bir kabullerinin olmadığını, kararın kaldırılmasına, bozulmasına, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, kararın usul ve yasa uygun olup haklı ve yerinde olduğunu, istinaf isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, muhatap bankaya tahsil edilmek üzere ibraz edilen çekler üzerinde bankanın imza incelemesi yapıp yapamayacağı ve bankanın çek garanti bedellerinden sorumlu olup olmadığı hususuna ilişkindir. Dava, çek sorumluluk bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Keşidecisi … LTD. ŞTİ. olan üç adet çekin süresi içerisinde bankaya ibraz edildiği ancak çek üzerindeki keşideci imzası ile banka kayıtlarındaki keşideci imzasının birbirine uymaması nedeniyle herhangi bir işlem yapılamamasının uygun olduğuna dair şerh verildiği ve hesabın müsait olmadığının belirtildiği anlaşılmıştır. 5941 sayılı Çek Kanunun 3.maddesinde; “ (1) Karşılığı bulunan çek, hesabın bulunduğu muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir. Ancak çek, hesabın bulunduğu şubeden başka bir şubeye ibraz edildiğinde, o şubece karşılığı sorulmak suretiyle ödenir. (2) “Karşılıksızdır” işlemi, muhatap bankanın hamile kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarın dışında, çek bedelinin karşılanamayan kısmıyla sınırlı olarak yapılır. (3) Muhatap banka, ibraz eden düzenleyici dışındaki hamile, süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için; a) Karşılığının hiç bulunmaması hâlinde, 1) Çek bedeli bin Türk Lirası veya üzerinde ise bin Türk Lirası, 2) Çek bedeli bin Türk Lirasının altında ise çek bedelini, b) Karşılığının kısmen bulunması hâlinde, 1) Çek bedeli bin Türk Lirası veya altında ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmî karşılığı bin Türk Lirasına tamamlayacak bir miktarı, 2) Çek bedeli bin Türk Lirasının üzerinde ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmî karşılığa ilave olarak bin Türk Lirasını,ödemekle yükümlüdür. Bu husus, hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdî kredi sözleşmesi hükmündedir. Bu fıkradaki miktar, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan fiyat endekslerindeki yıllık değişmeler göz önünde tutularak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından her yıl Ocak ayında belirlenir ve Resmî Gazete’de yayımlanır.” şeklinde düzenlenmiştir. Çek kanunun 3/3.maddesine muhatap bankanın her çek yaprağı için belirli bir miktarı ödeme yükümlülüğü bulunduğu, bankanın verdiği çek yaprağından sorumlu tutulabilmesi için çekin zorunlu unsurları ihtiva etmesi ve süresinde muhatap bankaya ibraz edilmesi gerektiği, somut olayda çeklerin bilahare davacı tarafından çeklerin davalı bankaya ibraz edilmesine rağmen davalı bankanın çek yaprağı başına güvence bedel tutarını ödemekle yükümlüdür. Çek asılları muhatap bankaya ibraz edildiğinden davacının sorumluluk bedeli talep etme hakkı bulunmaktadır. Basiretli tacir gibi davranmak zorunda olan banka da ibraz edilen çeklerdeki keşideci imzasını kontrol etmekle yükümlü bulunup imzanın keşideciye ait olmadığını tespit ettiğinde sorumluluk bedelini ödememe hak ve yükümlülüğü bulunmaktadır. Çekin asli unsurlarından olan keşide tarihi, gerçek keşide tarihinden sonraki bir tarih olarak da yapılabilir. Bu durumda ibraz süresi uzatılmış olmaktadır (Fırat Öztan Kıymetli Evrak Hukuku sayfa: 1054). Çekin ileri tarihli düzenlendiği ancak tarafların müşterek imzasını taşıyan bir belgeyle kanıtlanması halinde kabul edilir. Somut olayda; alacaklı çekin ileri tarihli düzenlendiğini, çekin kendisine çek tevdi bordrosu ile teslim edildiğini ileri sürmüş ise de; alacaklının dayanmış olduğu her zaman düzenlenmesi mümkün olan çek tevdi bordrosu, tek taraflı olup, dava dışı şirketin imzasını taşımamaktadır. Alacaklının bu durumda çekin ileri tarihli düzenlendiği iddiasını kanıtlayamadığı, Ticaret Sicil Müdürlüğünün yazısına göre de keşide tarihi itibariyle dava dışı şirket yetkilisinin … olduğu ve davacının da çek üzerindeki imzanın …’e değil, daha önceki şirket yetkililerine ait olduğunu cevaba cevap dilekçesinde beyan ettiği, çek imzası ile keşideci imzalarının farklı olduğunun açıkça görülmüş olması karşısında ve dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK ‘nın 353.1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/419 E., 2018/119 K. ve 07.02.2018 tarihli kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK ‘nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54.40 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 18,50 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- 6100 Sayılı HMK’nin 333.maddesi gereğince var ise gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, 6- Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 03/12/2020