Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/611 E. 2021/1632 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/611
KARAR NO: 2021/1632
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/12/2016
NUMARASI: 2014/262 E. 2016/1005 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Söz. Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıların batık …bank A.Ş’den kullandıkları krediyi ödemediklerini, kredinin 30/10/1998 tarihi itibarıyla 3.990,00 TL olduğunu, alacağın tahsili bakımından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasıyla yapılan takibe haksız olarak itiraz ettiklerini, müvekkilinin TMSF’ye devredilen …bank A.Ş’nin kredi alacağının TMSF’den temlik alındığını, dolayısıyla TMSF’nin halefi konumunda olup bankacılık yasasında fona tanımlanan haklara haiz olduğunu, anılan yasa gereğince zamanaşımının 20 yıl olarak belirlendiğini ve müvekkili şirketin merkezinin Şişli’de olup icra dosyasındaki yetki itirazının ve borca itirazın haksız olduğunu belirterek davalıların itirazlarının iptaline, takibin devamına, alacağın % 20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılara usulüne uygun tebligat yapıldığı savunmada bulunmadıkları görülmüştür. İlk Derece Mahkemesince; “İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasında, davacı şirketin …bank AŞ. ile davalı arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan temlik aldığı alacağı 3.990,00 TL asıl, 47.319,37 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 51.309,37 TL’nın tahsili için borçlu … ve …’e karşı ilamsız icra takibi başlattığı, borçlu …’in vefatı üzerine, ödeme emrinin mirasçısı … diğer borçlu …’e usulune uygun tebliğ edildiği, borçluların süresi içinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettikleri, takibin durduğu ve davacının İİK 67. maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde davayı açtığı, İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmişse de, davaya dayanak genel kredi sözleşmesinde, İstanbul Mahkemeleri ve icra idairelerinin yetkili olacağına ilişkin yetki şartı bulunduğundan icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın reddi gerektiği, …bank A.Ş’nin TMSF’ye devredildiği, TMSF ile …bank A.Ş arasındaki temlik sözleşmesiyle banka alacağının TMSF’ye temlik edildiği daha sonra TMSF ile davacı arasındaki 15/02/2006 tarihli kredi alacağı temlik sözleşmesi ile alacağın davacı tarafından temlik alındığı, davacının temlik alan sıfatıyla icra takibi yaptığı ve bu davayı açtığı, Mahkemece itibar edilen 17/05/2016 tarihli ek raporda açıklandığı üzere TMSF’ye devrolunan …bank A.Ş ile asıl borçlu … arasında genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, davalı …’in müteselsil kefil olduğu, asıl borçlu …’in vefatı sebebiyle mirasçısının … olduğu, kullanılan kredinin geri ödenmemesi nedeniyle banka tarafından hesabın kat edildiği 30/10/1998 tarihi itibarıyla banka alacağının 3.489,03 TL olduğu, krediye uygulanan akdi faizin yıllık % 67 oranında bulunduğu ve sözleşmenin 51. maddesinde temerrrüt faizinin düzenlendiği maddede, hesapların kat’ı yahut sözleşmenin feshi tarihinde bankaca uygulanan en yüksek faiz oranına % 30 unun ilavesiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizinin tespit edileceğinin kararlaştırıldığı, buna göre uygulanan en yüksek faiz oranı yıllık % 113 ve % 30 fazlasının yıllık %147’ye tekabül ettiği, icra takibinde davalılar yararına olan avans faizinin iki katı tutarında temerrüt faizinin istendiği, taleple bağlılık ilkesi gereğince temerrüt faizinin değişen oranlardaki avans faizinin iki katı tutarında uygulanması gerektiği, Banka tarafından düzenlenen Aydın …Noterliği’nin 30/10/1998 tarihli kat ihtarının davalı kefil …’e 05/11/1998 tarihinde, asıl borçluya 04/11/1998 tarihinde tebliğ edildiği, verilen ödeme süresine göre temerrüdün 07/11/1998 tarihinde oluştuğu hesap kat tarihi itibarıyla 3.489,03 TL olarak belirlenen alacağa temerrüt tarihine kadar yıllık % 67 oranında akdi faizin uygulanması sonucu temerrüt tarihi olan 07/11/1998 tarihi itibarıyla asıl alacağın 3.534,48 TL olduğu, tespit edilen asıl alacağın 4.500,00 TL kefalet limitinin altında kaldığı ve kefilin, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumlu olduğu ilkesi dikkate alınarak işlemiş temerrüt faizi hesabının da yapıldığı, takipteki taleple bağlı kalınarak temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar sözleşmeye göre belirlenen yıllık % 147 ‘yi geçmeyecek şekilde değişen oranlardaki avans faizinin iki katı tutarında temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takip tarihindeki işlemiş faizin 41.882,89 TL olarak belirlendiği, asıl alacak 3.534,48 TL, 41.882,89 TL işlemiş faiz olmak üzere takip tarihi itibarıyla toplam alacağın 45.417,37 TL olarak tespit edildiği, buna göre davalı …’in müteselsil kefil, diğer davalı …’ın da asıl borçlunun mirasçısı sıfatıyla bu miktardan sorumlu oldukları, buna göre icra dosyasındaki itirazlarının tespit edilen miktarlar üzerinden haksız olup iptali gerektiği sonucuna varılmakla anılan icra dosyasındaki davalıların itirazının 3.534,48 TL asıl, 41.882,89 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 45.417,37 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak 3.534,48 TL’ye taleple bağlı kalınarak yıllık % 22 oranını geçmemek üzere değişen oranlardaki avans faizin iki katı oranında temerrüt faizinin uygulanmasına, itirazın haksız, alacağın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıp likit olması nedeniyle kabul edilen kısmın % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesi yönünde davanın kısmen kabulüne” karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararına dayanak olan bilirkişi raporundaki asıl alacak ile takip tarihine kadarki işlemiş faiz hesaplamasının hatalı olduğunu, davalıların 3.990,00 asıl alacak ve 47.319,37 TL takip tarihine kadar ki işlemiş faizden sorumlu tutulmaları gerekirken mahkemece davalıların 3.534,48 TL asıl alacak ve 41.882,89 TLtakip tarihine kadarki işlemiş faiz ile sorumlu olacaklarına dair hükmünün istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasını talep etmiştir.İnceleme 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. Maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafın talebi; davalıların batık …bank A.Ş’den kullandıkları 30/10/1998 tarihi itibarıyla 3.990,00 TL’ye ulaşan krediyi ödemediklerinden, alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasıyla yapılan takibe haksız olarak itiraz ettiklerinden ve TMSF’ye devredilen …bank A.Ş’nin kredi alacağını TMSF’den temlik aldığından, haksız itirazların iptali, takibin devamı, alacağın % 20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline ilişkindir. Mahkemece; TMSF’ye devrolunan …bank A.Ş ile asıl borçlu … arasında genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, davalı …’in bu sözleşmeye müteselsil kefil olduğu, asıl borçlu …’in vefat ettiği, mirasçısı olarak …’ın kaldığı, kullanılan kredinin geri ödenmemesi nedeniyle banka tarafından hesabın kat edildiği ve 30/10/1998 tarihi itibarıyla banka alacağının 3.489,03 TL olduğu, akdi faizin yıllık % 67 oranında olduğu ve sözleşmenin 51. maddesinde temerrrüt faizinin hesapların kat’ı yahut sözleşmenin feshi tarihinde bankaca uygulanan en yüksek faiz oranına % 30’un ilave edileceğinin kararlaştırıldığı, uygulanan en yüksek faiz oranının yıllık % 113 olup, % 30 fazlasının yıllık %147’ye tekabül ettiği, icra takibinde BK 120. maddesinde, tanımlanan avans faizinin iki katı tutarında temerrüt faizinin istendiği, taleple bağlılık ilkesi gereği temerrüt faizinin değişen oranlardaki avans faizinin iki katı tutarında uygulanması gerektiğinin kabul edildiği, Aydın …Noterliği’nin 30/10/1998 tarihli kat ihtarının davalı kefil …’e 05/11/1998 tarihinde, asıl borçluya 04/11/1998 tarihinde tebliğ edildiği, verilen ödeme süresine göre temerrüdün 07/11/1998 tarihinde oluştuğu, alacağa temerrüt tarihine kadar yıllık % 67 oranında akdi faizin uygulanması ile 07/11/1998 temerrüt tarihi itibarıyla asıl alacağın 3.534,48 TL olduğu, kefilin, kefalet limitinin 4.500,00 TL olup, asıl alacağın kefalet limitinin altında kaldığı ve kefilin, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumlu olduğu ilkesi dikkate alınarak ve takipteki taleple bağlı kalınarak temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar sözleşmeye göre belirlenen yıllık % 147 ‘yi geçmeyecek hatta bu miktarın altında kalacak şekilde değişen oranlardaki avans faizinin iki katı tutarında temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takip tarihindeki işlemiş faizin 41.882,89 TL olarak belirlendiği, 3.534,48 TL asıl alacak, 41.882,89 TL işlemiş faiz olmak üzere takip tarihi itibarıyla toplam alacağın 45.417,37 TL olarak tespit edildiği, buna göre davalı …’in müteselsil kefil, diğer davalı …’ın da asıl borçlunun mirasçısı sıfatıyla sorumlu oldukları, icra dosyasındaki itirazlarının tespit edilen miktarlar üzerinden haksız olduğundan, davanın kısmen kabulüne, davalıların itirazının 3.534,48 TL asıl, 41.882,89 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 45.417,37 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak 3.534,48 TL’ye yine taleple bağlı kalarak yıllık % 22 oranını geçmemek üzere değişen oranlardaki avans faizinin iki katı oranında olacak şekilde temerrüt faizinin uygulanmasına, itirazın haksız, alacağın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıp likit olması nedeniyle kabul edilen kısmın % 20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf sebebi; mahkeme kararına dayanak olan bilirkişi raporunda asıl alacak ile takip tarihine kadar işlemiş faiz hesaplamasının hatalı olduğuna ilişkindir. Dosya içerisinde mevcut 30/03/2015 tanzim 20/04/2016 UYAP’a kayıt tarihli bilirkişi raporunda; Davacı tarafından temlik alınan …bank A.Ş .Aydın şubesi ile dava dışı asıl borçlu … arasında bila tarihli limitsiz “Genel Kredi Sözleşmesi” imzalandığı, diğer davalı borçlu …’de söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığından doğan tüm borçlardan 4.500.00 TL kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu, Davacı banka tarafından davalı borçlu …’e keşide edilen Aydın … Noterliği’nin 30.10.1998 tarih 31368 yevmiye nolu ihtarnamesi ile 30/10/1998 tarihi itibariyle nakit alacak 3.990.00 TL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren iki gün içerisinde nakden ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin 16/11/1998 tarihinde tebliğ edildiği, temerrütün 19.11.1998 tarihi itibarı ile gerçekleştiği, takip tarihine kadar işlemiş faizin 23.953,85 TL olup, toplam borcun 27.943,85 TL olacağı, Banka kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu tanzim edilen 17/05/2017 tarihli ek raporda; bankanın kat tarihi itibariyle borç miktarının 3.489,03 TL olduğu, sözleşmenin 51. maddesinde “….Müşteri, cari hesabın veya hesapların kesilmesinden yahut sözleşmenin feshinden sonra borç bakiyelerinin tamamı ödeninceye kadar faiz, komisyon, gider vergisi, fon masraf ve diğer hususların kredinin kesilmesi anında geçerli olan şartlar dairesinde işlemeye devam edeceğini, ancak borcun hangi tür krediden doğduğuna ve bu kredi vadesine bakılmaksızın cari hesabın veya hesapların kat’i yahut sözleşmenin feshi tarihinde Bankaca en yüksek faiz oranı uygulanan kredi türünün faiz oranına, bu konudaki kararnamede belirtilen orandan aşağı olmamak kaydıyla, o oranın % 30’unun ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi, bu faizin gider vergisinin ve fon payının hesaplanmasını kabul eder.” hükmü olduğu davaya konu krediye uygulanan faiz oranı %113 olup 113×1.30= %147 olarak hesaplandığı, davacının bu hakkından vazgeçerek davalı lehine olan avans faizinin iki katı oranında temerrüt faizi tatep ettiği, keşide edilen Aydın … Noterliği’nin 30.10.1998 tarih ve 31368 yevmiye nolu ihtarnamesinin kefil …’e 05/11/1998 tarihinde tebliğ edildiği, 08/11/1998 tarihinde temerrütün gerçekleştiği, borçlu …’e 04/11/1998 tarihinde tebliğ edildiği, 07/11/1998 tarihinde temerrütün gerçekleştiği, hesap kat tarihi 30/10/1998 tarihi ile temerrüt tarihi 07/11/1998 tarihi arası için işlemiş faizin 3.489,03 TLx7 gün x 67/36000=45,45 TL ve borçlu … yönünden toplam borcun 3.489,03 TL + 45,45 TL = 3.534,48 TL olacağı, kefil … yönünden 3.489,03 TLx 8 gün x 67/36000=51,95 TL ve toplam borcun 3.489,03 TL + 51,95 TL = 3.540,98 TL olacağı, kefil …’in 3.540.98 TL asıl alacaklı olduğu hesaplanmakta ise de, kefilin borcu asıl borçlunun borcunu geçemeyeceği ilkesi gereği temerrüt tarihi itibarı ile yukarıda hesaplaması yapılan 3.534.48 TL asıl alacaktan sorumlu olduğu, takip tarihi itibariyle işlemiş faizin 41.882,89 TL ve toplam borcun 45.417,37 TL olacağı belirtilmiştir. Takip konusu alacak genel kredi sözleşmesinden kaynaklanması sebebiyle yerleşmiş Yargıtay uygulamaları uyarınca hesaplamanın, kredinin kullanıldığı tarihten itibaren ödemenin yapıldığı tarihe kadar akdi faizin hesaplanarak, ödemeler düşülmek suretiyle kat ihtarının tebliğ tarihine kadar bakiye kredi borcunun hesaplanması, kat ihtarının tebliğ tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizinin, faizin gider vergisinin ve fon payının hesaplanarak asıl alacağın belirlenmesi gerekir. Alacağın temelini oluşturan genel kredi sözleşmesinin 51. maddesinin; “….Müşteri, cari hesabın veya hesapların kesilmesinden yahut sözleşmenin feshinden sonra borç baklyelerinin tamamı ödeninceye kadar faiz, komisyon, gider vergisi, fon masraf ve diğer hususların kredinin kesilmesi anında geçerli olan şartlar dairesinde işlemeye devam edeceğini; ancak borcun hangi tür krediden doğduğuna ve bu kredi vadesine bakılmaksızın cari hesabın veya hesapların kat’i yahut sözleşmenin feshi tarihinde Bankaca en yüksek faiz oranı uygulanan kredi türünün faiz oranına, bu kortudaki kararnamede belirtileri orandan aşağı olmamak kaydıyla, o oranın %30’unun ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi, bu faizin gider vergisinin ve fon payının hesaplanmasını kabul eder” hükmü uyarınca cari hesabın kesildiği 30/10/1998 tarihi itibariyle bilirkişi tarafından bu ilke doğrultusunda akdi faiz, komisyon, gider vergisi ve fon eklenmek suretiyle; 09.06.1998 tarihinde kullanılan kredi 1.000,00 TLx 20 gün x 113/36000= 62,78 TL 22.06.1988 tarihinde kullanılan kredi 1.500,00 TLx 7 gün x 113/36000= 32,96 TL 29.06.1958 tarihinde kullanılan kredi 3.000,00 TLx 1gün x 113/36000= 9,42 TL 30.06.1998 tarihinde kullanılan kredi 3.000,00 TLx1gün x113/36000=9,42 TL 01.07.1998 tarihinde 33,00 TL ödeme, kalan borç 2.967,00 TLx 40 gün x113/36000= 372,52 TL 10.08.1998 tarihinde 49,00 TL ödeme, kalan borç 2.918,00 TL x 1 gün x113/36000=9,16 T 11.08.1998 tarihinde 161,05 TL ödeme, kalan borç 2.756,95 TLx 15 gün x113/36000= 129,81 TL 26.08.1998 tarihinde 98,00 TL ödeme, kalan borç 2.658,95 TLx 15 gün x113/36000=125,19 TL 10.09.1998 tarihinde 185,00 TL ödeme, kalan borç 2.473,95 TLx 18 gün x113/36000=139,78 TL 28.09.1998 tarihinde 154,27 TL ödeme, kalan borç 2.319,68 TLx 32 gün x113/36000=233,00 TL Kalan Borç 2.319,68TL + İşlemiş Faiz 1.124,03 TL + Komisyon 16,86 TL + Vergi 56,20 TL + Fon 67,44 TL = 3.584,21 TL olup, 1069545 numaralı hesap bakiyesi 95,18 TL’nın mahsubu sonunda hesap kat tarihi itibariyle kalan miktar 3.534,48 TL olarak hesaplanmıştır. Temerrüt tarihinden itibaren takip tarihine kadar temerrüt faizi uygulanması gerekip, sözleşmedeki hesapların kat’i yahut sözleşmenin feshi tarihinde bankaca en yüksek faiz oranı uygulanan kredi ürünün faiz oranına, bu konudaki kararnamede belirtilen orandan aşağı olmamak kaydıyla, o oranın %30’unun ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi uygulanır hükmü uyarınca uygulanması gereken faiz oranı 113 + (113/100×30)= 147 olmasına rağmen davacı banka kredi borçlusunun daha lehine olan avans faizinin iki katını talep ettiğinden, bu talep doğrultusunda; 08/11/1998-24/03/2000 tarihi arası 3.534,48 TL x 502 x 140/36000= 6.900,00 TL 24/03/2000-01/07/2002 tarihi arası 3.534,48 TL x 829 x 140/36000= 11.394,77 TL 01/07/2002-01/07/2003 tarihi arası 3.534,48 TL x 365 x 128/36000= 4.586,97 TL 01/07/2003-01/01/2004 tarihi arası 3.534,48 TL x 184 x 114/36000= 2.059,42 TL 01/01/2004-01/07/2004 tarihi arası 3.534,48 TL x 182 x 96/36000=1.715,40 TL 01/07/2004-01/07/2005 tarihi arası 3.534,48 TL x 365 x 84/36000= 3.010,20 TL 01/07/2005-01/01/2006 tarihi arası 3.534,48 TL x 184 x60/36000=1.083,91 TL 01/01/2006-19/06/2006 tarihi arası 3.534,48 TL x 169 x 50/36000=829,62 TL19/06/2006-01/01/2007 tarihi arası 3.534,48 TL x 196 x 50/36000= 962,16 TL01/01/2007-01/01/2008 tarihi arası 3.534,48 TL x 365 x 50/36000=1.791,79TL 01/01/2008-01/07/2009 tarihi arası 3.534,48 TL x 547 x54/36000=2.900,04 TL 01/07/2009-01/01/2010 tarihi arası 3.534,48 TL x 184 x38/36000=686,47 TL 01/01/2010-10/01/2011 tarihi arası 3.534,48 TL x 365 x32/36000=1.146,74 TL 01/01/2011-01/01/2012 tarihi arası 3.534,48 TL x 365 x30/36000=1.075,07 TL 01/01/2012-01/01/2013 tarihi arası 3.534,48 TL x 366 x 35,5/36000=1.275,65 TL 01/01/2013-27/06/2013 tarihi arası 3.534,48 TL x 177 x 27,5/36000=477,89 TL Toplamından 24/03/2002 tarihinde yapılan 13,22 TL ödeme mahsup edildiğinde işlemiş faiz 41.896,11 TL – 13,22 TL= 41.882,89 TL kalacağından, takip tarihi itibariyle iptali gereken itirazın 3.534,48 TL asıl alacak + 41.882,89 TL işlemiş faiz = 45.417,37 TL olacağından, davacı vekilinin hesaplamanın hatalı olduğuna ilişkin istinaf sebebinin yerinde olmadığından reddi gerekmiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/12/2016 tarih ve 2014/262 E., 2016/1005 K. Sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davacı …m Şirketi harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a ve 362/1-g maddeleri gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.23/12/2021