Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/415 E. 2021/737 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/415 Esas
KARAR NO: 2021/737
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 09/06/2017
NUMARASI: 2015/1368 E., 2017/614 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/06/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil banka Şehremini Şubesi müşterisi dava dışı …’ın 05.01.2015 tarihi itibariyle Şehremini Şubesine tevdi ettiği talimata istinaden kendisine 170.000,00 TL tutarında, 05.07.2015 vadeli, davalı … Gayrimenkul emrine … nolu bloke çek düzenlenerek elden teslim edildiğini, dava dışı … söz konusu çeki davalı … Gayrimenkul firmasına verdiğini, 15.04.2015 tarihinde davalı … Gayrimenkul yetkilisi … ve …’ın bloke çeki Şehremini Şubesi Operasyon yetkilisine teslim ettiğini, anılan çekin şifahen iptal edilmesi talimatını verdiklerini, çekin iptal edildiğini, çekin aslı şubede bulunduğunu, davalı … Gayrimenkul ile dava dışı … arasında ticari ilişkiden dolayı yaşanan gelişmeler sonrasında, davalı … Gayrimenkul yetkilisi … Şehremini şubesine geldiğini, çek bedeline ilişkin tahsilat yapamadığı iddiasıyla kendisine aynı tutarlı yeni bir bloke çek düzenlenerek verilmesi talebinde bulunduğunu, Şehremini şubesi tarafından 170.000,00 TL tutarında, 05.07.2015 vadeli, davalı … Gayrimenkul emrine … nolu yeni bir bloke çek düzenlendiğini, davalı … Gayrimenkul yetkilisi …, … nolu çekin üzerine sehven iptal edilen … nolu çekin yerine elden teslim aldım ibaresini ekleyip imzaladığını ve çeki teslim aldığını, … nolu çekin düzenlenmesine istinaden dava dışı …’ın müvekkil banka nezdindeki vadesiz TL hesabındaki 170.000,00 TL 15.04.2015 tarihinde … nolu bloke çekler hesabına aktarıldığını, dava dışı … müvekkil bankanın Şehremini şubesine İstanbul …Noterliğinin 17.04.2015 tarihli … nolu ihtarnamesini gönderdiğini, 05.07.2015 tarihli 170.000,00 TL tutarlı … nolu çekin iade edilmesine rağmen, iradesi dışında blokeli çekin davalı tarafa teslim edilmiş olduğunu, hesabı üzerindeki blokenin kaldırılmasını ve davalı aleyhine çekin hükümsüzlüğüne dair dava açılmasını ihtaren bildirdiğini, dava konusu bloke çek nedeniyle müvekkil bankanın borçlu olmadığının tespitini, ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesini, bloke çekin iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu çekin banka tarafından davalı müvekkil emrine keşide edilen bloke çek olduğunu, bloke çek üzerindeki tasarruf yetkisi sadece lehtar/hamil konumundaki davalı müvekkil şirkete ait olduğunu, bloke çek üzerinde tasarruf yetkisi bulunmayan, hile ve desiselerle hareket etmek suretiyle haksız menfaat temin etmeye çalışan dava dışı davacı banka müşterisinin tek taraflı irade beyanı ile çek iptal eden davacı bankanın T.M.K 2.maddesi kapsamında kendi kusurundan doğan zararını davalı müvekkil şirkete yansıtması ve bunun hukuki açıdan korunmasının talep etmesi mümkün olmadığını, bloke çekin hukuki mahiyeti gereği davacı bankanın çek bedelinden sorumlu olduğunun kabulü ile haksız ve mesnetsiz olan ve hukuki yaranı bulunmayan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İhbar olunan … beyan dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … Aş ile davalı arasında yeni kira sözleşmesi olduğu, önceki kiracı olan … şirketinin açmış olduğu davayla ilgili olarak müvekkilinin arabulucu olduğunu ve davalı şirket yetkilisi ile müvekkilinin bankaya giderek çeki iptal ettikleri ancak daha sonra davalı şirket yetkilisinin yeniden bankaya giderek müvekkilinin haberi ve talimatı olmadığı halde banka görevlileriyle anlaşarak 170.000,00 TL tutarındaki başka bir çeki bankadan aldıklarını, davacı bankanın hukuka ve bankacılık kurallarına aykırı hareket ettiğini beyan etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “İhbar olunan …’ın sahibi olduğu … Aş ile davalı arasında 21.01.2015 tarihli kira sözleşmesi olduğu, ihbar olunan …’ın kira sözleşmesini şirketi temsilen kiracı ve müteselsil kefil olarak imzaladığı, sözleşmenin 11. Maddesine istinaden ihbar olunan tarafından 05.07.2015 tarih … nolu ve 170.000,00 TL bedelli çekin 05.01.2015 tarihinde …’ın yazılı talimatı ile davalı lehine bloke edildiği ve bloke çekin dava dışı … tarafından davalı … Gayrimenkul firmasına verildiği, 15.04.2015 tarihinde davalı … Gayrimenkul yetkilisi … ve … tarafından bloke çekin Şehremini Şubesi Operasyon yetkilisine teslim edilerek dava konusu çekin şifahen iptal edilmesi talimatını vermeleri üzerine dava konusu çekin üzerine İPTAL yazılmak suretiyle edildiği, çekin aslının şubede bulunduğu, davalı … Gayrimenkul yetkilisi …’nın daha sonra Şehremini şubesinden çek bedeline ilişkin tahsilat yapamadığı iddiasıyla kendisine aynı tutarlı yeni bir bloke çek düzenlenerek verilmesi talebinde bulunduğu, Şehremini şubesi tarafından 170.000,00 TL tutarında, 05.07.2015 vadeli, davalı … Gayrimenkul emrine … nolu yeni bir bloke çek düzenlendiği, davalı … Gayrimenkul yetkilisi …’nın, … nolu çekin üzerine “sehven iptal edilen … nolu çekin yerine elden teslim aldım” ibaresini ekleyip imzaladığı ve çeki teslim aldığı, … nolu çekin Şehremini şubesi operasyon yetkilisi … ve nakit işlem yetkilisi …’in imzası ile düzenlendiği, … nolu çekin düzenlenmesine istinaden ihbar olunan …’ın davacı banka nezdindeki vadesiz TL hesabındaki 170.000,00 TL’nin 15.04.2015 tarihinde … nolu bloke çekler hesabına aktarıldığı, ihbar olunan …’ın davacı bankanın Şehremini şubesine İstanbul …Noterliğinin 17.04.2015 tarihli … nolu ihtarnamesini gönderdiği, 05.07.2015 tarihli 170.000,00 TL tutarlı … nolu çekin iade edilmesine rağmen, iradesi dışında blokeli çekin davalı tarafa teslim edilmiş olduğunu, hesabı üzerindeki blokenin kaldırılmasını ve davalı aleyhine çekin hükümsüzlüğüne dair dava açılacağını ihtaren bildirdiği, davacının da dava konusu bloke çek nedeniyle bankanın borçlu olmadığının tespiti ile bloke çekin iptalini talep ettiği, davacı bankanın ilk düzenlenen çeki davalı şirket yetkilisi ve ihbar olunan …’ın talimatıyla iptal edildiği halde hesap sahibi … olmasına rağmen … nolu çekin yalnızca davalı şirket yetkilisi …’nın şifahi beyanıyla düzenlemesinin banka mevzuat ve sorumluluk ilkeleriyle bağdaşmadığı, konu ile ilgili idari soruşturma da banka çalışanlarının anlatıldığı şekilde ifade verdikleri anlaşılmakla davanın reddine” karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Davacı Banka müşterisi ihbar olunan …’ın 05.01.2015 tarihi itibariyle Şehremini Şubesi’ne tevdi ettiği talimata istinaden kendisine 170.000,00 TL tutarında, 05.07.2015 vadeli, davalı … Gayrimenkul emrine … nolu bloke çek düzenlenerek elden teslim edildiğini, dava dışı …’ın da söz konusu çeki davalı … Gayrimenkul firmasına verdiğini, 15.04.2015 tarihinde davalı … Gayrimenkul yetkilisi … ve …’ın Şehremini Şubesi’ne gelerek … nolu bloke çeki, Şehremini Şubesi Operasyon yetkilisine teslim ederek, anılan çekin şifahen iptali edilmesi talimatını verdiklerini, … nolu çek söz konusu talimata istinaden üzerine İPTAL yazılmak suretiyle iptal edildiğini, aynı gün kısa bir süre sonra, davalı … Gayrimenkul ile ihbar olunan … arasında ticari ilişkiden dolayı yaşanan gelişmeler sonrasında, davalı … Gayrimenkul yetkilisi …’nın Şehremini Şubesi’ne gelerek çek bedeline ilişkin tahsilat yapamadığı iddiasıyla kendisine aynı tutarlı yeni bir bloke çek düzenlenerek verilmesi talebinde bulunduğunu, bu talebe istinaden Şehremini Şubesi tarafından 170.000,00 TL tutarında, 05.07.2015 vadeli, davalı … Gayrimenkul emrine … nolu yeni bir bloke çek düzenlendiğini, Davalı … Gayrimenkul yetkilisi …, … nolu çekin üzerine “sehven iptal edilen … nolu çekin yerine elden teslim aldım” ibaresini ekleyip imzalamak suretiyle … nolu çeki teslim aldığını, … nolu çekin düzenlenmesine istinaden dava dışı …’ın davacı Banka nezdindeki vadesiz TL hesabındaki 170.000,00 TL’nin 15.04.2015 tarihinde … nolu bloke çekler hesabına aktarıldığını, sonrasında dava dışı …’ın, müvekkil Banka Şehremini Şubesi’ne İstanbul … Noterliği nin 17.04.2015 tarihli … nolu ihtarnamesini göndererek, 05.07.2015 tarihli 170.000,00 TL tutarlı … nolu çekin iade edilmesine rağmen, iradesi dışında blokeli çekin davalı tarafa teslim edilmiş olduğunun hesabı üzerindeki blokenin kaldırılmasını ve davalı aleyhine çekin hükümsüzlüğüne dair dava açılmasını ihtaren bildirdiğini ve işbu ihtar üzerine huzurdaki davanın ikame edildiğini, hatta ihbar olunan … tarafından daha sonra, müvekkil Banka aleyhine İstanbul 3. Tüketici Mahkemesi’nin 2015/865 E. sayılı dosyasından, dava konusu bloke çekin hükümsüz kılınması, bloke çekin müvekkil Bankadan tahsili amacıyla davanın ikame edildiğini, ihbar olunan … bloke çeke ilişkin olarak davalıya ödeme yaptığını iddia etmekte, davalı ise kendisine ödeme yapılmadığını belirtmekte olduğunu, söz konusu kişiler kendi aralarındaki husumet ile ilgili birbirlerine karşı hileli davranışlarda bulunurken müvekkil Banka arada kalmakta olduğunu, davacı Banka’nın işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğunu, Bankanın mağdur edildiğini, bilirkişi raporunda açıkça ihbar olunan ile davalı arasında ihtilafta ihbar olunanın davalıya borcunu ödemediği, bu nedenle blokede bulunan tutarın davalıya ödenmesi gerektiğinin tespit edildiğini, daha öncesinde söz konusu bloke çek davalı tarafından ibraz olunduğunu ve çek bedeli 06.07.2015 tarihinde davalıya ödendiğini, yani bilirkişi raporunda nihai görüş olarak belirtildiği şekilde, blokedeki tutarın davalıya ödendiğini, bilirkişi raporunda, ticari ilişkiden kaynaklanan kira sözleşmesinin 11. maddesinde belirtilen teminat olarak 170.000 TL’lik bloke çek alınması şartına karşılık dava konusu bloke çekin düzenlenmesi garanti teminatı olarak kabul edildiği dikkate alındığından ihtilaf nedeniyle bu borcun ödenmediğinin anlaşıldığının ifade edildiğini, oysa söz konusu tespitin müvekkil Banka ile ilgili değil, davalı ile ihbar olunan arasındaki ticari ilişkinden kaynaklı bir tespit olduğunu, söz konusu hususta detaylı araştırma yapılmadığını, taraflar arasındaki bu konudaki ihtilafın detaylı olarak irdelenmediğini, taraflar arasındaki ilişkiden kaynaklı alacak-borç ilişkisi hususunda tam bir tespit yapılmadığını, ayrıca işbu davayı açmak üzere taraflarına ihtar çeken ve dava açan ihbar olunan …’ın da rapordaki bu tespite karşı bir beyan da itirazda bulunmadığını, davacı Banka’nın işbu davayı, ihbar olunan … tarafından dava açılması hususunda ihtar çekilmesi ve bloke çeke ilişkin olarak davalıya ödeme yaptığını iddia etmesinin üzerine açmış olduğuna göre, bilirkişi raporunda da ihbar olunanın haksız olduğu, davalıya borcunu ödemediği, nihai olarak blokede bulunan tutarla borcun ödendiği tespit edilmiş olduğuna göre, ihbar olunan …’ın söz konusu dava konusu olayla ilgili olarak herhangi bir zararının oluşmadığını, hu haliyle işbu davanın konusunun kalmadığını bu nedenle Yerel Mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini, -İş bu davanın açılmasına müvekkil Banka’nın sebebiyet vermediğini, bu suretle, müvekkil Banka aleyhine vekalet ücretine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiğini, kararın kaldırılması gerektiğini yeniden esas hakkında talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini, aleyhine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmesi nedeniyle bu yönden de kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; -Bloke çek üzerindeki tasarruf yetkisinin sadece lehtar/hamil konumundaki müvekkil şirkete ait olduğunu, dava dışı davacı banka müşterisi olan …’ın tek taraflı irade beyanı ile çeki iptal eden davacı bankanın, T.M.K. 2.maddesi kapsamında kendi kusurundan doğan zararını davalı müvekkil şirkete yansıtmasının ve bunun hukuki açıdan korunmasının talep etmesinin mümkün olmadığını, …’ın dava konusu bloke çeki kira sözleşmesinin “DEPOZİTO/TEMİNAT” maddesini düzenleyen 11.maddesi kapsamında kiraya verenin uğrayabileceği her türlü zararlara ve kira alacağının teminatını teşkil etmek üzere teslim ettiğini, davacı bankanın, dava dilekçesi ve ekinde yer alan savunma dilekçe içerinde belirttiği üzere bloke çekin iptal edilmesine ilişkin talimatı şifahi olarak dava dışı banka müşterisi … tarafından verildiğini açıkça ikrar ettiğini, kusurun, davacı bankanın kusuru olduğunu, huzurdaki dava menfi tespit talepli çek iptal davası olup, dava dışı banka müşterisinin davaya konu çekin bedelsiz kaldığına ilişkin hiçbir açıklaması bulunmadığını, dava dışı banka müşterisinin davalı müvekkil şirkete karşı bu hak ve alacak iddiası ile istirdat yönünden bir dava açmamışken davacı bankanın kendini bu hukuki ihtilafın içine çekerek işbu huzurdaki davayı açmasına hukuki manada herhangi bir anlamı bulunmadığını, istinaf taleplerinin reddini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, bankanın kusurundan kaynaklanan zararın tazmini talebine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu’nun 50. maddesinde; “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu madde hükmüne göre zarar gören zararını, zarar görenin kusurunu ve zarar verenin kusuru ile zarar arasındaki illiyet bağını ispatlamakla yükümlüdür. Dava konusu çekin, dava dışı kişinin bilgisi ve onayı olmadan düzenlenerek davalıya verildiğinin davacı banka tarafından ikrar edildiği, dava dışı kişi tarafından davalıya yapılmış bir ödeme de bulunmadığından çekin bedelsiz kalmaması nedeniyle iptalinin mümkün olmadığı, çekin bedelsiz kaldığının ispatından sonra ancak çekin iptali husususun değerlendirilebileceği ancak dosyada çekin bedelsiz kaldığına ilişkin delil bulunmadığı, dava tarihi itibariyle davalının çeki kullanmakta haklı olduğu, kararın da dava tarihindeki duruma göre verilmesi gerektiği, davacı bankanın kusurundan kaynaklanan bir zararının varlığı söz konusu olup, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/06/2017 tarih ve 2015/1368 E., 2017/614 K. sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 27,90 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye GELİR KAYDINA, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin üzerilerinde BIRAKILMASINA, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 24/06/2021