Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/407 E. 2021/687 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/407
KARAR NO : 2021/687
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 12/10/2017
NUMARASI: 2015/9 E. 2017/218 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Tecavüzün Ref’i İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/06/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin müvekkilinin yönetmeni ve senaryo yazarı olduğu “…” isimli belgeselin bazı bölümlerinin, davalı tarafından yayınlanan TV programında izinsiz olarak kullanıldığını, yeni bir kurgu ile yeni bir eser meydana getirerek eseri TV yolu ile yayınladığını, ayrıca youtube kanalına yüklediğini, ayrıca davalının müvekkilinin eserinin bütünlüğünü bozarak bu ihlali gerçekleştirdiğini beyan ederek, FSEK 68. madde kapsamında hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili dava dilekçesinde; Söz konusu programda kullanılan görüntülerin anonim olduğunu, herkes tarafından kullanıldığını, davacının bu görüntüler üzerinde mali ve manevi haklarının söz konusu olmayacağını, aleni olarak her yerde yayınlanan unsurlardan alındığını, ayrıca dava konusu programın içeriğinin …’ hayatı olduğunu, Programda … birlikte yer aldıkları filmlerden görüntülerin yine … bilgisi ve izni dahilinde yayınlandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince; ”Dosyaya sunulan bilirkişi raporlarına itibar edilerek, davacıya ait eserin davalı tarafından izinsiz olarak yayınlandığı gerekçesiyle FSEK 68/1.maddesi hükmü gereğince 7.000,00 TL’nin 3 katı olan 21.000 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline” karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Davacının, dava konusu eserin mali haklarını yapımcı …’a devretmiş olması nedeniyle davacının husumet ehliyetinin bulunmadığını, davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne kararı verilmesinin hatalı olduğunu,Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, eksik incelemeye dayalı olduğunu, raporun, somut olarak ortaya konmayan kayıtlar üzerine oluşturulduğunu, dava konusu yayında herhangi bir kurgulama veya işleme olmadığını, söz konusu görüntülerin herkes tarafından ulaşılabilen görüntüler olduğunu, raporun yoruma dayalı olarak hazırlandığını, yalnızca 37 saniyeli bir yayın için eserin tamamı için belirlenen 7.000,00 TL üzerinden tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu, rayiç bedelin araştırılmadığını, dosyadaki iki raporda davalı lehine yapılan tespitlerin Mahkemece değerlendirilmediğini, hesaplanan tazminatın fahiş olduğunu, manevi tazminat şartlarının oluşmadığını, maddi tazminatta hükmedilen faiz tutarının hatalı olduğunu beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, davacıya ait “…” isimli belgesel niteliğindeki eserin, davalı tarafından yayınlanan TV programında izinsiz olarak alıntı yapılmak suretiyle kullanıldığı iddiasından kaynaklanan ve yasal dayanağının FSEK’ni 68. maddesinden alan maddi ve manevi tazminat sitemine ilişkindir.Dosyaya sunulu dava konusu “…” isimli belgesel niteliğindeki eserin mali haklarının devrine ilişkin sözleşme incelendiğinde, eser üzerindeki mali hakların, davacı tarafından dava dışı …’a tam ruhsat ile süresiz olarak dava tarihinden önce devredildiği, sözleşmenin geçerlilik koşullarına sahip olduğu, aksi yönde bir iddia veya beyanın da bulunmadığı, dolayısıyla mali hakları devreden davacının somut davada aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacının, aktif husumet ehliyet yokluğu bulunmadığından davanın, 6100 Sayılı HMK’nın 114. ve 115. maddelerine göre dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır. Diğer yandan mali hakları sözleşme gereği devralan … vekili tarafından her ne kadar müdahale dilekçesi sunulmuş ve vekili tarafından duruşmadaki beyanında asli müdahale dilekçesi sundukları belirtilerek maktu harç yatırılmış ise de, dilekçenin dava konusu üzerinde herhangi bir talebi ve dolayısıyla dava açma iradesini içermediği, bu haliyle usûlüne uygun bir asli müdahale talebinin bulunmadığı, Mahkemece … hakkında karar verilmemiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bu konuda ileri sürülmüş bir istinaf sebebinin de bulunmadığı re’sen yapılan inceleme sonucunda tespit edilmiştir.Açıklanan sebeplerle davanın, davacının aktif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı görülmüş ise de, belirtilen hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/2. maddesine göre İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın, aktif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Davalı vekilinin istinaf isteminin KISMEN KABULÜNE,2- 6100 Sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 12/10/2017 gün ve 2015/9 Esas, 2017/218 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3- Davacı tarafından davalı aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının, davacının aktif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,4- İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin;4/a- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu harcından peşin alınan 27,70 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 31,60 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 4/b- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4/c- Davalı tarafından yapılan 40,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsiliyle davalıya verilmesine, 4/d- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Av. Asg. Üc. Trf.’ne göre, 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalıya ödenmesine,5- İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin;5/a- İstinaf talebi kabul edildiğinden davalı tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,5/b- İstinaf yargılaması için davalı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 43,00 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 128,70 TL’nin davacıdan tahsiliyle davalıya verilmesine,5/c- İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,6- 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince var ise bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 10/06/2021