Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/382 E. 2021/1026 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/382
KARAR NO: 2021/1026
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 13/07/2017
NUMARASI: 2015/192 E. 2017/162 K.
DAVANIN KONUSU: (Faydalı Model Belgesinin Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/09/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davalının görme engelliler için Metil Metakrilat (çift kompenant) boyadan mamul durma ve yürüme yolları faydalı model buluşu için 15/06/2012 tarihinde başvuru yaptığını, 15/07/2013 tarihinde TPE’nin 2012/07029 sayılı faydalı model belgesi verildiğini, faydalı modeline tecavüz edildiğini iddia ederek 30/09/2013 tarihinde müvekkiline tebliğ ettirdiğini ve İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2014/57 D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdığını ve faydalı modeline tecavüz edildiği iddiasıyla İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/220 esas sayılı davasını açtığını, dava sonrasında aldıkları Marka ve Patent Vekili Raporundan, davaya konu … sayılı faydalı modelin 551 Sayılı KHK’nin 155. maddesindeki alınabilirlik kriterlerini taşımadığının tespit edildiğini, ürünün yeni bir buluş olmadığını, ürünleri farklı bir usulle ürettiğini, 551 Sayılı KHK’nin 155.maddesinde “Bu KHK’nin 6. belirtilen konuların yanı sıra usuller ve bu usuller sonucunda elde edilen ürünler ile kimyasal maddeler hakkında faydalı model belgesi verilemez” hükmü uyarınca usulleri ve kimyasal maddeleri korumadığını, davalı adına tescilli … sayılı faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkilinin TPE’ye yaptığı başvuru sonucunda “Engelli Vatandaşlar İçin Kılavuz Durma ve Yürüme Yolları” başlıklı buluşu için … başvuru numarası ile faydalı model belgesi aldığını, söz konusu faydalı modelin davacı … şirketi tarafından haksız tecavüz teşkil edecek şekilde uygulanması sebebiyle şirkete önce ihtarname gönderildiğini, sonuç alınanaması üzerine İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ince yapılan tespitte kesin ve hükme esas teşkil edebilecek bir rapor sunulamaması nedeniyle, İstanbul Anadolu 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/103 D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, alınan raporda bilirkişilerin; … şirketinin, davalıya ait faydalı modele konu usulden fikir alarak yapıldığını ve benzerlik arz ettiğini tespit ettiğini, müvekkilinin ilk kez ve tekniğin bilinen durumunu aşacak şekilde, görme engelli kişilerin yürüme yollarında çift kompenant kullandığını, davacıların buluşun yeni olmadığını ispat etmeleri gerektiğini, davacıların davalının uygulama usulünü de gerçekleştirdiğini ikrar ettiklerini, dava konusu faydalı modelin buluş, yeni ve tekniğin bilinen son durumunu aşan nitelikte olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; ”Davanın, 2012/07029 tescil numaralı faydalı modelin yenilik vasfı taşımadığı ve usule ilişkin olduğundan koruma koşullarını taşımadığı iddiası ile açılan hükümsüzlük davası olduğu, … numaralı “Engelli vatandaşlar için kılavuz durma ve yürüme yolları” buluş başlıklı faydalı modelin davalı adına 22.08.2013 tarihinde TPMK’ca tescil edildiği, buluş özetinin “bu buluş; asfalt, parke taşı, granit, andezit taş vb. tüm yapay yollarda kullanılan ve özellikle görme engelli vatandaşların bu yollar üzerinde yürüyebilmelerini sağlayan kılavuz durma ve yürüme yolları ile ilgilidir” şeklinde açıklandığı, Toplanan deliller, davalıya ait faydalı model belgesi, bilirkişi raporları ve dosya kapsamı ile, davalıya ait faydalı modelin daha önce uygulanan görme engelliler için kılavuz durma ve yürüme yollarının çift kompenant boya ile yapılmasına ilişkin olduğu, gerek bu yolların, gerekse çift kompenant olarak tanımlanan maddenin yeni bir buluş olmadıkları, bu kimyasal maddenin daha önce bilinen görme engelliler için kılavuz durma ve yürüme yollarının yapımında kullanılması usulünün faydalı model belgesi ile koruma altına alındığı, buna göre davaya konu 2012/07029 sayılı faydalı model belgesinin birinci ve ikinci istemleri ile bir usulün tarif edildiği, oysa 551 sayılı KHK’nin 155. maddesi uyarınca faydalı model belgeleri ile usullerin korunamayacağının belirtildiği, bu nedenle bu usulün yeni olup olmadığının araştırılmasına da gerek olmadığı, usule ilişkin faydalı modelin korunamayacağı anlaşıldığından, davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; 1- Müvekkili başvuru yaptığında davacılar yada başkaca kişi ve kurumların faydalı model başvurusuna itiraz etmediklerini, müvekkilinin davacılar hakkında İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/103 D.İş dosyasında müvekkilinin fikrinden yola çıkılarak üretildiği ve bu ürünle benzerlik gösterdiği, İstanbul Anadolu 2 Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2014/57 D.İş dosyasında müvekkilinin faydalı modeline tecavüz edip etmediği hususunun uygulama sırasında anlaşılacağı yönünde rapor verilip, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2013/116618 numara ile soruşturma başlatıldıktan sonra davalının tamamen kötü niyetli olarak somut davayı açtığını, genel hüküm ve temel prensip niteliğindeki MK’nın 2. maddesi uyarınca hiçbir hukuk düzeninde kötüniyet korunamayacağından, verilen kararın hukukun temel prensiplerine, usul ve yasaya açıkça aykırılık teşkil ettiği, 2- Davada müvekkilin buluşunun “yeniliği” hususu araştırılmadan, buluşunun içinde yer alan Metil Metakrilatin’in (Çift Kompenant) inceleme konusu yapıldığını, Metil Metakrilatin’in ( Çift Kompenant) müvekkilinin buluşunda kullanılan bir kimyasal madde olup sanayide birçok ürünün imalatında kullanıldığını, müvekkilinin buluşunun, tekniğin bilinen durumunun aşılması sonucunda elde edilen, sökme ve yapıştırma işlemine gerek kalmadan görme engelli vatandaşlar için yapılan yürüme yolları olduğunu, bilirkişiler ve mahkemenin buluşun meydana gelmesinde kullanılan Metil Metakrilatin’i (Çift Kompenant) yani kimyasal maddeyi buluş gibi değerlendirerek hatalı karar verdiğini, Müvekkilinin buluşunun, malzemenin kimyasal tepkimeler sonucunda önce 50-55 dereceye kadar ısıtarak, 30 dakika sonra en az 5 yıl garanti verilebilecek şekilde dayanıklı bir ürün oluşmasını sağladığını, bu nedenle müvekkilinin kaplamalarının yenilik arz ettiğini, tüm diğer engelli malzemeleri araç farı ile parlamadığı halde, müvekkilin malzemesinin reflektif olup, gece araç farı ile parladığını ve diğerlerinden ayrı olarak gece görünürlük sağladığını, diğer malzemeler boyanamazken müvekkilinin faydalı modeli boya kökenli olduğundan boyanabildiğini ve her boyamada tekrar kimyasal tepkimeye girerek yenilenip, ilk günkü haline geldiğini, hiçbir malzeme tpu (termo plastik ürünler)-beton-çelik gibi motor eğitimi almış engellilere anlaşılabilir akustik bir ses vermezken, müvekkilinin faydalı modelinde kullanılan malzemedeki cam kürecikler sayesinde bu özelliğin mümkün kılındığını, Müvekkilinin kullandığı malzemelerdeki teknik farklılık nedeni ile yolların ıslanma, aşınma, kayma, yapıştırıcının çıkması gibi sorunların yaşanmadığını, uygulama yerinde sökme ve yapıştırma işlemine gerek kalmadan kılavuz katmanının mevcut zemin üzerine yönlendirme/klavuz katmanının, boya katmanı üzerine dökme ve serpme aparatları yardımı ile istenilen ölçülerde yerleştirilmesi imkanı olduğundan müvekkilinin modelinin yeni ve ayırt edici olduğunu, Bilirkişi raporunda müvekkilin buluşundaki yeniliklerin incelenmediğini, Yargıtay 11 H.D’nin 2015/12139 E ,2017/1756 K sayılı kararında belirtildiği üzere, müvekkilinin faydalı modelinin yeni olup olmadığının teknik anlamda bir uzmana inceletilmesi gerektiğini, raporun 6. sayfasında açıkça yenilik unsurunun incelenebilmesi için heyete teknik bilirkişinin dâhil edilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen mahkemenin eksik inceleme ile hatalı karar verildiğini, hükmün istinaf incelemesi sonucu kaldırılmak suretiyle davanın tümden reddine, karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. Maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafın talebi; Davalının tescil ettirdiği Görme Engelliler İçin Metil Metakrilat (çift kompenant) boyadan mamul Durma ve Yürüme Yolları faydalı model ürünün yeni bir buluş olmadığı, farklı bir usulle üretim olup, 551 Sayılı KHK’nin 155. maddesindeki “Bu KHK’nin 6. belirtilen konuların yanı sıra usuller ve bu usuller sonucunda elde edilen ürünler ile kimyasal maddeler hakkında faydalı model belgesi verilemez” hükmü uyarınca usuller ve kimyasal maddeler korunmadığından, davalı adına tescilli 2012/07029 sayılı faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne karar verilmesine ilişkindir. Davalı adına tescilli 2012/07029 sayılı faydalı model belgesinin buluş özetinin; “Bu buluş asfalt, parke taşı, granit, andezit taşı vb tüm yapay yollarda kullanılan ve özellikle görme engelli vatandaşların bu yollar üzerinde yürüyebilmelerini sağlayan klavuz durma ve yürüme yolları ile ilgilidir.” İstemlerinin; 1. Engelli vatandaşlar için klavuz durma ve yürüme yolları olup özelliği; kompenant (2K) malzemeden mamul boya katmanına (1), boya katmanı (1) üzerine dökme ve serme aparatları (3) yardımı ile yerleştirilen çift kompenant (2K) malzemeden mamul yönlendirme/kılavuz katmanına (2) sahip olması ile karakterize edilmektedir. 2. İstem 1′ deki yönlendirme/kılavuz katmanı (2) olup özelliği; içerisinde bulunan ve yönlendirme katmanının (2) macun kıvamına getirilerek hızlı bir şekilde kurutulmasını sağlayan sertleştirici madde ve yoğunlaştırıcı agregaya sahip olması ile karakterize edilmektedir.” şeklinde olduğu tespit edilmiştir. Mahkemece; davalı adına tescilli … sayılı Görme Engelliler İçin Metil Metakrilat (çift kompenant) boyadan mamul Durma ve Yürüme Yolları faydalı modelin, faydalı model belgesinin birinci ve ikinci istemleri ile bir usulün tarif edildiği, daha önce uygulanan görme engelliler için kılavuz durma ve yürüme yollarının çift kompenant boya ile yapılmasına ilişkin olduğu, yolların ve çift kompenant olarak tanımlanan maddenin yeni bir buluş olmadıkları, bu kimyasal maddenin daha önce bilinen görme engelliler için kılavuz durma ve yürüme yollarının yapımında kullanılması usulünün faydalı model belgesi ile koruma altına alındığı, 551 Sayılı KHK’nin 155. maddesinde faydalı model belgeleri ile usullerin korunamayacağı belirtildiğinden, bu usulün yeni olup olmadığının araştırılmasına gerek olmadığı, usule ilişkin faydalı modelin korunamayacağı anlaşıldığından, davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-TMK 2. maddesinde; “Herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.” Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sı Madde 36’da; “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.” düzenlemeleri mevcuttur. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 25.01.1984 tarih ve 1983/3 E., 1984/1 K. sayılı kararında, TMK’nın 2. maddesinde düzenlenen hakkın kötüye kullanılması yasağının amacının, hâkime özel ve istisnai hâllerde (adalete uygun düşecek şekilde) hüküm verme olanağını sağlamak şeklinde açıklanmıştır. Anılan kararda, bir hakkın kullanılmasının açıkça adaletsizlik oluşturduğu, gerçek hakkın tanınması ve bireyin korunması için tüm hukuki yolların kapalı olduğu hâllerde, bu hükmün uygulama alanı bulacağı ve olağan üstü bir imkân sağlayarak, haksızlığı düzeltici, yasadaki kuralları tamamlayıcı fonksiyonunu yerine getireceği ifade edilmiştir. 2709 sayılı Anayasa’nın 36. maddesi uyarınca herkes, yargı mercileri önünde hak arama özgürlüğüne sahip olup, bu özgürlüğün en yaygın kullanılma şekli dava açma hakkıdır. Anayasa’nın 13. maddesine göre de temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasa’nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Davacının, davalı tarafça İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2014/57 D. İş ve 2015/103 D. İş sayılı dosyaları ile bilirkişi raporu alıp, aleyhine faydalı modeline tecavüz edildiği iddiasıyla İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/220 esas sayılı davası açıldıktan sonr…tan almış olduğu davaya konu 2012/07029 sayılı faydalı modelin 551 Sayılı KHK’nin 155. maddesindeki alınabilirlik kriterlerini taşımadığına ilişkin raporu dayanak yaparak mevcut davayı açtığı tespit edilmiştir. 551 Sayılı KHK’nin 155.maddesinde “Bu KHK’nin 6. belirtilen konuların yanı sıra usuller ve bu usuller sonucunda elde edilen ürünler ile kimyasal maddeler hakkında faydalı model belgesi verilemez” düzenlemesi karşısında, davacı taraf hakkında açılan tecavüzün önlenmesi davalarında aleyhine karar verilmesini önlemek amacı ile yasanın kendisine tanıdığı savunma ve Anayasa’nın 36. maddesi ile teminat altına aldığı, dava açma hakkını kullanmıştır. Hukuki dinlenilme hakkını düzenleyen HMK’nun 27/1-b. maddesi uyarınca herkes açıklama ve ispat hakkına sahip olduğundan, davacının dava açma sebebi aleyhine açılan ceza soruşturması ve hukuk davasında savunmasının ispatına ilişkin hakkının kullanması mahiyetinde olduğundan, dava açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Hükümsüzlük davasının açılmasına, davalı tarafın 2014 ve 2015 yıllarında yaptırdığı tespitleri ve şikayeti üzerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan 2013/116618 numaralı soruşturma ile faydalı modeline tecavüz edildiği iddiasıyla İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/220 esas sayılı davası sebebiyet vermiş olup, Anayasa ve HMK tarafından güvence altına alınan savunma hakkı niteliğinde olduğundan, her zaman herkese karşı ileri sürülebilen, kanunun kişiye tanıdığı mutlak bir hakkın aradan uzun süre geçtikten sonra ileri sürülmüş olması, dava hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilemeyeceğinden, davalı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebebinin reddi gerekmiştir. 2-551 Sayılı KHK’nin 154. maddesinde; “Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 156.maddesi hükmüne göre yeni olan ve 10. madde anlamında sanayiye uygulanabilen buluşlar, faydalı model belgesi verilerek korunur” 551 Sayılı KHK’nin 155. maddesinde; “Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 6. maddesinde belirtilen konuların yanı sıra usuller ve bu usuller sonucu elde edilen ürünler ile kimyasal maddeler hakkında faydalı model belgesi verilemez” 551 Sayılı KHK’nin 156. maddesinde; “Faydalı model başvurusuna konu olan buluş, başvuru tarihinden önce, Türkiye içinde veya dünyada herkesin ulaşabileceği şekilde yazılı olarak veya bir başka yolla açıklanmış veya yöresel veya ülke çapında kullanılmış ise yeni değildir”551 Sayılı KHK’nin 165. maddesinde; “Aşağıdaki hallerde faydalı model belgesinin hükümsüz sayılmasına yetkili mahkeme tarafından karar verilir. a- Faydalı model belgesi konusunun, bu Kanun Hükmünde Kararname’nin 154. 155. 156. maddelerinde belirtilen hükümlere aykırılığı ispat edilmiş ise” düzenlemelerine yer verilmiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu ile; “davacı tarafın hükümsüzlük talebini 1- Davaya konu faydalı model belgesinin yeni olmadığı (faydalı model belgesine konu ürünün), 2-Davaya konu faydalı model belgesi ile usulün korunduğuna ilişkin olduğu, yenilik araştırması için davacı ve davalı tarafça dosyaya sunulan delillerin incelenmesi, iddia ve savunmanın değerlendirilmesi için “çift kompenant malzemeden boyalar konusunda uzman teknik bilirkişinin heyete atanması gerektiği”, usule ilişkin iddia yönünden yapılan incelemede, davaya konu faydalı model belgesinin tek isteminin “Engelli vatandaşlar için kılavuz durma ve yürüme yolları olup, özelliğinin; çift kompenant (2K) malzemeden mamul boya katmanına (1), boya katmanı (1) üzerine dökme ve serme aparatları (3) yardımı ile yerleştirilen çift kompenant (2K) malzemeden mamul yönlendirme/kılavuz katmanına (2) sahip olması ile karakterize edildiği, İstem 1 ‘in unsurlarına ayrılması halinde a) boya katmanı (çift kompenant (2K) malzemeden mamul) b) yönlendirme/kılavuz katmanı (çift kompenant (2K) malzemeden mamul) olmak üzere iki unsurunun olduğu, (her ikisi de çift kompenant (2K) malzemeden mamul) boya katmanı üzerine yönlendirme/kılavuz katmanının kendi başına yenilik kriterini sağlamadığı ve tekniğin bilinen durumuna dahil olduğunun taraflarca kabul edildiği, Faydalı model belgesi sahibi davalı iddiasının, yönlendirme/kılavuz katmanının, boya katmanı üzerine dökme ve serme aparatları ile yerleştirilme yönteminin (usulünün) yeni olduğuna ilişkin olduğu, bu yöntemin (usulün) yeni olup olmadığının incelenmesi ayrı bir husus olup, bu konuda heyete teknik bilirkişi dahil edilmesi gerektiği, birinci istemin koruma kapsamında “yönlendirme/kılavuz katmanının, boya katmanı üzerine dökme ve serme aparatları yardımı ile yerleştirilmesi” şeklinde tanımlanan bir yöntemin (usul) yer aldığı, davalının delil olarak sunduğu İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/103 D. İş dosyasında mübrez 23.12.2015 tarihli bilirkişi raporunda da, … sayılı faydalı model belgesine konu buluş, engelli vatandaşlar için kılavuz durma ve yürüme yollarına ilişkin olarak malzemenin kimyasal yapısından daha ziyade uygulama yöntemine dayandığı tespitinde bulunulduğu, faydalı model tesciline konu buluşun bir yöntem (usul) olduğunun dile getirildiği, bu durumda; davaya konu faydalı model belgesinin birinci istemi ile bir usulün tarif edildiği sonuç ve kanaatine varıldığı, İkinci istemin, birinci isteme bağımlı olup, ikinci istemde yer alan ek unsurun: “yönlendirme katmanının macun kıvamına getirilerek hızlı bir şekilde kurutulmasını sağlayan sertleştirici madde ve yoğunlaştırıcı agrega” şeklinde olduğu, ikinci istemin bağımlı olduğu birinci istemin bir usul içerdiği, ikinci istem ile getirilen ek unsura rağmen, ikinci unsur, bağımlı olduğu birinci istemdeki usulü içerdiğinden, davaya konu faydalı model belgesinin ikinci istemi ile de bir usulün tarif olunduğu kanaatine varıldığı” belirtilmiştir. Alınan bilirkişi raporu ile davalı tarafa ait … sayılı faydalı modelinde iki istem bulunduğu ve her iki istemi ile de bir usulün tarif edildiği sabit olmuştur. Faydalı model belgesine konu görme engelli yollarında davalı tarafça ilk defa kullanıldığı belirtilen Çift Kompenant ( 2K) yani metil metakrilat kimyasal maddesinin, sanayide daha önce kullanıldığı davalı tarafça kabul edilmektedir. Çift Kompenant ( 2K) (metil metakrilat)’ın kimyasal madde olduğu ve sanayide daha önce kullanıldığı, 2012/07029 sayılı faydalı model belgesinde iki istem bulunduğu ve her iki isteminde usule ilişkin olduğu bilirkişi raporu ile sübuta erdiğinden, 551 Sayılı KHK’nin 155. maddesine göre usul ve bu usuller sonucu elde edilen ürünler hakkında faydalı model belgesi verilemeyeceği, verilmiş olsa dahi 165. uyarınca iptal edileceğinden, 6100 Sayılı HMK 30. maddesi uyarınca hakim, yargılamanın makul süre içinde, düzenli biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğundan, 2012/07029 sayılı faydalı model belgesinin usule ilişkin olması sebebiyle belgeye konu ürünün yenilik vasfını taşıması mahkemece verilecek karara etkili olmadığından, mevcut bilirkişi raporu ile davada karar verilebilecek ise, 6100 Sayılı HMK’nın 30. maddesindeki tasarruf ilkesi uyarınca sonuca etkili olmayacak teknik bilirkişiden rapor alınmadan karar verilmesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığından, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 13/07/2017 tarih ve 2015/192 E. 2017/162 K. sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalıdan alınması gerekli 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından davalı tarafından yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90 TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye GELİR KAYDINA, 3- Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5- Davalı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 30/09/2021