Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/331 E. 2021/779 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/331
KARAR NO: 2021/779
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 31/01/2017
NUMARASI: 2015/311 E. 2017/78 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/06/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesi ile; Davalı tarafından davacı şirkete 17.675,08 TL değerinde mal satıldığını, gelen malların 8.830,05 TL ‘lik kısmının iade edildiğini, iade edilen mallardan 2.329,14 TL’lik kısmı için fatura düzenlenerek davacı şirkete geri gönderildiğini, davacı şirkete toplamda 11.174,17 TL’lık mal satışına karşılık davalı şirketin, icra takibine konu edilen 3 adet bono ile henüz takibe konulmayan 1 adet bono aldığını, vadeye bağlanmış alacaklardan vadesi gelmeyen alacak için takip yapılamayacağından, icra takip tarihi itibariyle 6.107,17 TL borç olmasına rağmen, davacı şirketin davalı tarafa 15.000,00 TL – 6.107,17 = 8.892,83 TL fazladan takip yaptığını, davacı şirketin İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasında 8.892,83 TL borçlu olmadığının tespitini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile: İcra takibinin senede dayalı olarak yapıldığını, mal alış verişine ilişkin olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Toplanan deliller, takibe konu bonolar, Denizli … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasında ödenen bono, bilirkişi raporu ile dosya birlikte değerlendirildiğinde; Davacının davalı şirketten toplam 20.004,43 TL mal alımı yaptığı buna karşın 8.830,05 TL iade faturası kestiği, her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının davalıya 11.174,38 TL borcunun olduğu, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … e sayılı dosyasında takibin 3 adet bonoya dayalı olarak 15.000,00 TL üzerinden başlatıldığı nazara alındığında, 3.825,62 TL fazladan takip başlatıldığı, davacı şirket yetkilisi her ne kadar Denizli … İcra Müdürlüğü’nün dosyasında takibe konu yapılan bono bedelininde 04/12/2015 tarihinde ödediğini beyan etmiş ise de, ödemenin dava tarihinden sonra yapıldığından, eldeki davada nazara alınmasının mümkün olmadığı, davanın İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasından davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine ilişkin olduğu, Denizli … İcra Müdürlüğü’nün dosyasında ödenen bedelin ve bononun davaya konu olmadığı, dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin infazda nazara alınması gerektiği sonucuna varılarak davanın kısmen kabulüne, -Davacının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takipten dolayı 3.825,62 TL asıl alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine, şartları oluşmayan kötü niyeti tazminat talebinin reddine” karar verilmiştir. Davacı istinaf dilekçesi ile; Davalı taraf ile aralarında 19/11/2014 tarihinde başlayan ticari alış-veriş sebebiyle 18/04/2015 ve 02/05/2015 vade tarihli 5.000,00’er TL tutarlı iki adet bono verildiğini, ilk bonoyu vadesinde ödeyemediği için, mal iadesinde bulunduğunu, ikinci bono kadar borç olmamasına rağmen protesto gönderilerek takip başlatıldığını, davalı şirkete 02/07/2105 vade tarihli 5.000,00 TL ve 05/09/2015 vade tarihli 5.067,00 TL tutarlı iki adet daha bono verildiğini, aralarındaki anlaşmazlık çözülemediği için 3. bononun ödenemediğini ve davalı tarafça İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden dava tarihinden sonra 16/09/2015 tarihinde 18.652,89 TL ödeme yapıldığını, davalının 6.107,17 TL alacağı için 15.000,00 TL tutarlı takip başlattığından, Denizli C. Başsavcılığı’na 2015/8309 muhabere evrakı ile suç duyurusunda bulunulduğunu, davalının elinde bulunan 5.067,00 TL’lık son bononun Denizli … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyası ile işleme konulduğunu, tedbir talebinin reddine karar verildiğinden, borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığını, son bono için Denizli C. Başsavcılığı’na 2015/28129 soruşturma evrakı ile bedelsiz senedi kullanmaktan suç duyurusunda bulunduğunu, davalı şirkete 11.174,38 TL borçlu olmasına rağmen 25.069,36 TL ödeme yaptığını beyan ederek, 1-Dava dilekçesinde 4 adet bono için dava açtığını belirtmesine rağmen 5.067,00 TL’lık son bono için talep yokmuş gibi hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, 2-Dava dilekçesinde 11.174,38 TL borçlu olduğunu beyan edip 20.067,00 TL tutarlı 4 adet bonodan mahsubu sonucu 8.892,23 TL için borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmesine rağmen, mahkemece dikkate alınmadan kısmen kabul kararı verilmesinin ve karşı tarafa vekalet ücreti ödemesine karar verilmesinin hatalı olduğunu, kararın kaldırılmasını, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından dolayı 8.892,23 TL asıl alacak için borçlu olmadığının tespitine, davalı taraftan %20 kötü niyet tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesi ile; İlk derece mahkemesinde tarafların defter ve kayıtlarının incelendiğini, tanzim edilen rapora dayanılarak hüküm kurulduğunu, verilen hükmün usul ve yasaya uygun olup, davacı tarafın istinaf dilekçesinde, dava konusu olmayan bir kısım senet ve icra dosyalarından bahsettiğini, dava konusu olmayan iddiaların davada değerlendirilmemesi doğru olduğundan, istinaf talebinin reddini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; davalı takip alacaklısı … Tic. Ltd. Şti. tarafından davacı aleyhine 05/08/2015 tarihinde 15/01/2015 tanzim 18/04/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli, 15/01/2015 tanzim 02/05/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli ve 19/02/2015 tanzim 02/07/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli keşidecisi … Otomotiv, lehtarının … Otomotiv olduğu bonolara dayalı takip başlatıldığı, borca itiraz edilmediğinden, takibin kesinleştiği tespit edilmiştir. Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 72. maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir. Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez. Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine mündericatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz.” şeklinde düzenlenmiştir. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasında takip konusu yapılmayan 16/04/2015 tanzim 05/09/2015 vade tarihli 5.067,00 TL bedelli bononun Denizli … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takibe konulduğu, 04/12/2015 tarihinde davacı tarafından ödendiği … Bankası dekontu ile anlaşılmıştır. Mahkemece alınan 27/06/2016 havale tarihli SMMM bilirkişi raporunda; Davacının defterlerinin açılış tasdiklenin zamanında yaptırıldığı, 2014 yılı defterlerinin kapanış tasdikinin olmadığı, davacı defterlerine göre; davacı tarafından 2014 yılında 6.609,35 TL, 2015 yılında 11.065,94 TL ve 2015 yılında iade fatura ile 2.329,14 TL olmak üzere toplam 20.004,43 TL mal satın alındığı, 5.000,00 TL bedelli 3 adet senet ile 5.067,00 TL bedelli bir adet senet verildiği, 8.830,05 TL iade faturası kesildiği, davacı defterlerine göre; 8.892,62 TL fazla ödeme olduğu, davalının defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklenin zamanında yaptırıldığı, davalı defterlerine göre; davacıya 2014 yılında 6.609,35 TL, 2015 yılında 11.065,94 TL ve 2015 yılında iade faturası ile 2.329,14 TL olmak üzere toplam 20.004,43 TL mal sattığı, bunun 8.830,05 TL’lık kısmını iade fatura ile geri aldığı, ayrıca 5.000, TL’lık iki adet senet aldığı, senetlerin davalı cari hesabında kayıtlı olması ve üzerinde malen kaydı bulunması nazara alındığında, senetlerin mal karşılığı verildiği kanaatinin oluştuğu, 20.004,43 TL’lık mal satılmasına rağmen 18.830,05 TL’lık ödeme alındığı, bakiye alacağın 1.174,38 TL olduğu, 05/08/2015 tarihli takipte 8.892,62 TL istendiği, takibin 6.107,38 TL üzerinden yürütülmesi gerektiği tespit edilmiştir. Alınan bilirkişi raporu ile; davalı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin bulunması, usule uygun tutulmaları nedeniyle HMK 222.maddesi uyarınca lehine delil vasfı olmasına rağmen, davacı defterlerinin açılış tasdikleri mevcut ise de, 2014 yılı defterlerinin kapanış tasdiki olmadığından, sahibi lehine delil olmayacağı, her iki tarafın ticari defterlerinde 20.004,43 TL tutarında mal satışı olduğu, karşılığında 5.000,00 TL tutarlı iki adet senet ve 8.830,05 TL tutarlı iade fatura düzenlendiğine ilişkin kayıtların birbirini teyit ettiği, 5.000,00 TL tutarlı 3. senet ile 5.067,00 TL tutarlı 4. senedin davacı defterlerinde kayıtlı olmakla birlikte, davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir. Denizli … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; davalı takip alacaklısı … Ltd. Şti. tarafından, davacı aleyhine 05/08/2015 tarihinde 16/04/2015 tanzim 05/09/2015 vade tarihli 5.067,00 TL bedelli, keşidecisi … lehtarının … olduğu bonoya dayalı takip başlatıldığı, borçlunun 04/12/2015 tarihinde 6.416, 47 TL ödeme yaptığı, ödeme belgesi sunarak İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/311 esas sayılı davası üzerinden, Denizli … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki takibin durdurulması için tedbir talep ettiği, mahkemece davanın konusu olmadığından talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı taraf 16/09/2015 tarihinde menfi tespit davası açarak, aynı gün İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasına 18.652,89 TL ödeme yaptığı, icra veznesine yatırılan paranın 8.892,83 TL’nın verilen tedbir kararı ile alacaklıya ödenmesinin durdurulduğu tespit edilmiştir. 1-Davacı taraf İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından dolayı 8.892,23 TL asıl alacak için borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiş olup, bu dosyada 15/01/2015 tanzim 18/04/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli, 15/01/2015 tanzim 02/05/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli ve 19/02/2015 tanzim 02/07/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli 3 adet senet için takip yapıldığı tespit edildiğinden, davacı tarafın 4 adet senet için menfi tespit talep edildiğine ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davalı taraf senetlerin temelindeki hukuki ilişkiden ayrık olduğunu iddia etmiş ise de; bilirkişi tarafından takibe konu senetlerin, taraflar arasındaki alım-satım sözleşmesi uyarınca verildiğine ilişkin tespite itiraz etmediği gibi, taraflar arasında başka hukuki ilişkinin varlığını iddia ve ispat etmediğinden, 15/01/2015 tanzim 18/04/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli, 15/01/2015 tanzim 02/05/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli ve 19/02/2015 tanzim 02/07/2015 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli ve 16/04/2015 tanzim 05/09/2015 vade tarihli 5.067,00 TL bedelli senetlerin davalı … davacı arasındaki 20.004,00 TL tutarlı alış-veriş sonucu verildiği sabit olmuştur. Senetlerin 5.000,00 TL bedelli olan 3 adedinin İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasında, 5.067,00 TL bedelli senedin Denizli … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki takibe konu edildiği, her iki takip dosyasında da senetlerin vade tarihlerinden itibaren işlemiş faizi, çek komisyonu, ihtiyati haciz masrafı ve ihtiyati haciz vekalet ücreti ile birlikte talep edilmiş olup, mahkemece Denizli … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası getirtilerek, bilirkişiden, her iki takip dosyası ve ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak, takip tarihleri itibariyle takip konusu alacak miktarı fer’ileri ile birlikte belirlendikten sonra, ödeme tarihi itibariyle işlemiş faiz ve diğer masraflar dahil takip dosyasında tahsili gereken miktar belirlenerek, mevcut ise fazla ödeme miktarının tespiti gerekirken, karar vermeye yeterli olmayan rapora dayanarak karar verilmesi dosya kapsamına uygun olmadığından, davacının istinaf sebebinin kabulüne karar verilmiştir. 3- Davacı tarafın son istinaf sebebi red edilen kısım için karşı tarafa vekalet ücreti verildiğine ilişkin olup, HMK 323/1-ğ maddesine göre karşı taraf vekalet ücreti yargılama gideri olduğundan, HMK 326/1 maddesi uyarıca “kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir” hükmü ve menfi tespit davaları için yasanın aksine düzenleme bulunmadığı nazara alındığında, reddedilen miktar için davalı yararına takdir edilecek yasal vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili gerekip, davalı yararına vekalet ücreti hükmedilmesinde yasaya aykırılık olmadığından, istinaf sebebinin reddi gerektiği kanaatine varılmıştır. Tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin 1 ve 3 numaralı bentteki istinaf sebebinin reddine, 2 numaralı bentteki istinaf sebebinin kabulü ile İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/311 Esas ve 2017/78 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a/6. maddesi uyarınca kaldırılmasına mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜ ile, 2- İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 31/01/2017 tarih ve 2015/311 E. 2017/78 K. Sayılı Kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE, 5- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 6- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 24/06/2021