Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/281 E. 2021/579 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/281
KARAR NO : 2021/579
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul (kapatılan) 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 04/05/2017
NUMARASI: 2016/13 E. 2017/66 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/05/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkilinin akademik ve bilimsel çalışmalar yapan kurumlar nezdinde saygın bir bilim adamı ve İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nde Parazitoloji Anabilim Dalında öğretim üyesi olduğunu, dava konusu … isimli kitabın özel bir yazılım programıyla hazırlandığını, orijinal şekil ve çizimlerde bilimsel aidiyet yönünden şekillerin kenarlarında “…” ifadesinin yer aldığını, kitabın ders kitabı olması nedeniyle İstanbul Üniversitesi 5064 yayın nosu ile yayınladığını, Kitabın ISBN(International Standard Book Number)’sının … olduğunu, kitabı yayınlayan İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün kullandığı ISBN kaydının internet ortamında sorgulandığında herhangi kayda rastlanılmadığını, kitabın künyesinde yayınevi ve matbaanın belirtilmediğini, bu nedenlerle 10.000TL maddi tazminatın 01/01/2013 tarihinden itibaren, 20.000TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, Tecavüzün Ref’i amacıyla kitabın usulünce yeniden basılmasına ve yayınlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Dava konusu uyuşmazlığın idari eylemden dolayı oluşan zarardan kaynaklandığını, idare mahkemesinin alanına girdiğinden öncelikle görev yönünden davanın reddine karar verilmesini, İstanbul Üniversitesi’nin davacının kitabını bilimsel açıdan yeterli gördüğünü ve kendi yayınları arasına aldığını, üniversitenin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ISBN doğrulama sisteminin çalışması üzerinde üniversitenin bir etkisinin olmadığını, davacının taleplerinin üniversitenin mevzuatında bulunan hükümlerin hiçbirine uymadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.İlk Derece Mahkemecesin; ”Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Ana Bilim Dalında profösör ünvanıyla öğretim üyesi olduğu, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü ile Helmitoloji isimli kitabını ders kitabı olarak yayınlanması için telif sözleşmesi yaptığı, davalı Rektörlük tarafından kitabına ISBN numarası verilmediği, kitabının künyesinde yayın evinin, matbanın belirtilmediği, baskısının özensiz, sayfa boşluklarının oluşacağı şekilde yapıldığı, bu itibarla bilim camiasında yıllarını verdiği, söz konusu kitabın ciddiyetsiz ve bilim adamına yakışır bir şekilde olmadığından rencide olduğu, maddi ve manevi zarara uğradığı, dava konusu kitabın üzerinde bandrol bulunmadığı, ISBN numarasının olmadığı, kitabın künye sayfasının yetersiz, akademik dünya açısından ciddiyetsiz olarak algılandığı, özensiz bir baskının olduğu anlaşıldığı, davacının kitabının baskı adedinin üniversiteden gelen baskı adet yazısı ile 450 adet olduğu, davacıya ödenmesi gereken telif bedelinin 2.011,50TL olduğu, davacının bu miktar maddi tazminata hak kazandığı, ancak davacının söz konusu eserinin 22 yıllık emeğinin karşılığı olduğu, bu çizimlerinin korsan görünümlü bir kitap şeklinde basılmasının, künye ve ISBN’ sinin olmaması akademik dünyada davacıyı zor durumda bıraktığı ve bu şekilde akademik kariyerinin zirvesinde, tüm bilim camiasında rencide olduğu, tarafların sosyo ekonomik durumu, ünvanları ve çalışmaları değerlendirildiğinde davalı lehine 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir’.’Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; 1-Tecavüzün Ref’i amacıyla kitabın usulünce yeniden basılması ve yayımlanması ( FSEK 66.maddesi) talepleri ile ilgili mahkemece olumlu veya olumsuz bir karar verilmediğini,
2- 19/01/2016 tarihli tensip zaptının 16 numaralı ara kararı uyarınca 1.650,00 TL ek bilirkişi ücreti yatırdıklarını, 06/04/2017 tarihli ara kararında 1.200,00 TL ek ücret takdir edilmesine rağmen hükümde, davacı masrafı olarak 1.500,00 TL bilirkişi ücreti gösterildiğinden eksik olduğunu,3- Kitabın usulüne uygun basılması ve ISBN numarasını alması halinde ulaşacağı rakamın 40.000 adet olduğunu tespit ettiklerini, taleplerinin kitabın usulünce basılmamış olmasından doğan maddi zarar olduğunu, kitabın İngiltere-Bristol Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Başkanlığı’na gönderildiğinde, kitabın içeriğindeki şekil ve çizimlerin özgün ve bilimsel olduğu, ISBN kaydı olmaması sebebiyle üniversitede yararlanılabilecek kaynak olamayacağının bildirildiğini, büyük emek ve bilgi birikimi ile oluşturulan eserin korsan muamelesi gördüğünü, ulusal ve uluslararası düzeyde kitap içeriği ile ilgili kaynak arayanların İnternet üzerinden erişimin engellendiğini, kitabın atıf listesine girmediğini, referans kitap olmadığını bu nedenle davacının akademik çerçevede ve mesleğin uygulayıcıları arasında itibarsızlaştığını, kitabın basılmasında davalı tarafın kusurlu olduğunu, Tecavüzün Ref’i amacıyla kitabın usulünce yeniden basılması ve yayımlanmasına, hükmedilmemiş olan 7.988,01 TL maddi tazminatın 01/01/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesi ile;1-Davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini,2- Davacının eserinin yayına uygun olduğuna ilişkin yayın komisyonu raporu olduğunu, ISBN sisteminin çalışmasında İstanbul Üniversitesi’nin bir etkisi olmadığından, kitabın ISBN kontöründe doğrulanmamasında davalının kusurunun bulunmadığını, 3- Üniversitenin davacının kitabını bilimsel açıdan yeterli görüp, kendi yayınları arasında yayınlamayı kabul ettiğini ve kitabın mizanpaj, baskı ve dağıtımı görevini tam olarak yerine getirdiğini, davacı tarafın maddi tazminata ilişkin taleplerini dayandırdığı belgeleri dosyaya sunup talebini somutlaştırmadığını, 4- Davacı ve kitabın diğer yazarının telif haklarını Veteriner Fakültesine devrettiklerini, bu nedenle telif bedeline hükmedilmesinin hatalı olduğunu, eserin tamamının piyasaya sürülmediğini, 110 adedinin İstanbul Üniversitesi Kütüphanesine, YÖK’e ve diğer üniversitelerin kütüphanelerine ücretsiz dağıtıldığını, dosyada mevcut kitap bilgi kaydına ilişkin formda (Dekan tarafından imzalanmış Kitap Bilgi Kartı) esere ilişkin telif ücreti ödeneceği belirtildiğinden, telif ücreti ödenmediğinin kabul edilemeyeceğini,5- 2547 Sayılı Kanun’un 56.maddesi uyarınca harçtan muaf olmalarına rağmen mahkemece harca hükmedilmesi sebebiyle İstanbul(Kapatılan) 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2016/13 Esas ve 2017/66 Karar sayılı kararın kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili istinafa cevap dilekçesi ile; Davacının istinaf başvurusunun istinaf dilekçelerinde belirtilen nedenlerle reddine, İstanbul 4, Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2016/13 E., 2017/66 K. sayılı 04.05.2017 günlü kararının (lehlerine olan kısımlar saklı kalmak kaydıyla) aleyhlerine olan kısımlarına ilişkin istinaf taleplerinin kabulüne, kararın kaldırılarak davanın tümüyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı tarafın talebi “Veteriner Helmintoloji” kitabının davalı tarafça yayınlanmasına rağmen İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün kullandığı ISBN kaydının internet ortamında sorgulandığında kaydına rastlanmaması, kitabın künyesinde yayınevi ve matbaanın belirtilmemesi, kitap baskısının özensiz yada sayfa boşlukları oluşacak şekilde basılması nedeniyle zarara uğradığından bahisle 10.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı taraftan tahsili ile Tecavüzün Ref’i amacıyla kitabın usulünce yeniden basılmasına ve yayınlanmasına karar verilmesine ilişkindir.Mahkemece; -Davanın kısmen kabul kısmen reddine, 2011.50 TL nin kitabın basım tarihi 01/01/2013 den itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine,-Davacının manevi tazminat talebinin kabulüyle 20.000TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, karar verilmiştir. Bilirkişi raporu ile; ISBN (International Standard Book Number) kitap numaralarının uluslararası bir yöntemle standardize edilerek belirli bir yayıncının yayınladığı bir materyalin kimliğini tanımlamak amacı ile 1970 yılında uluslar arası standart organizasyonu ( ISO ) 2018 standardı olarak üye ülkelerin onayı ile yürürlüğe giren bir numaralama sitemi olduğu, yayıncıların ön sayısı verilen yayınlara ilişkin 6 ayda bir ISBN merkezine bildirimde bulunduğu ve merkezin üye ülkelere uluslararası yayıncı kataloğu ile duyurulduğu, telif hakları yönetiminin çoğunlukla ISBN temelinde yürütüldüğü, ISBN’nin ürünün üzerinde yer almasının zorunlu olduğu, üniversite yayını olarak basılacak materyallerin, üniversite yayın komisyonu onayı, kurum kaşesi, yetkilisinin ad soyad ve imzası ile ajansa gönderilmesi gerektiği, ISBN numarası alınması zorunluluğu olmadığı ancak, bir eserin uluslararası alanda değerlendirilmesi, yazarın itibarının eseri ile birlikte artması, hatta eseri basan yayınevi ve/veya kurumun itibarınında yayınladığı eser ile artması esas olup, bunların yok sayılarak üniversitenin yayınladığı eserde ISBN başvurusu yapmamasının yazarın ve kitabın itibarını düşüreceği, Türkiye’deki akademik eğitim kurumlarının eserlerine ve yazarlarına gerekli itibarı göstermesi ve bunları uluslararası standartlarda lanse etmesi aynı zamanda kurumun önemini ve itibarını arttırdığı, ISBN alınmaması yazarın uluslararası itibarının düşmesine, eserin önemsizleşmesine sebep olduğu, kitap satışı yapan web sitelerinde eserin satılması için ISBN numarasının tanımlanması gerektiği, kitabın üniversiteler arasında tanınması ve kullanılması, özellikle yurt dışında bulunan üniversiteler için ISBN numarası ile yapıldığı, ISBN tanımlaması yapılan kitabın e-kitap ve dijital kitap olarak pazarlanabileceği, dava konusu kitabın Türkiye ISBN Ajansına kaydı yapılmadığı için ISBN arama motorlarında bulunamadığı, kitabın künye kaydı da olmadığından, kitabın değerinin düştüğü, düşük kalite baskı yapıldığı intibaını yarattığı, kitabın cilt, baskı ve mizanpajının düşük olduğu, sayfalarda boşluk bulunduğu, düzensiz ve özensiz bir görüntü yarattığı, FSEK 81. maddesi uyarınca bandrol alınmasının zorunlu olduğu halde bandrol alınmadan basıldığı, akademik düzeyde basılan bir eserin belli standartlara sahip olması gerektiği halde “Veteriner Helmintoloji” kitabının bu standartlarda olmadığından FSEK 70. maddesi kapsamında kişilik haklarının ihlal edildiğini, davacının kitabın tekrar ve muntazam olarak basılması ve tazminat hakkının doğduğunu, Ek raporda; bilimsel kitapların genelde ilk basımda 1.000 adet olarak basıldığı, telif bedelinin % 10 -15 oranında olduğu, eserin iki bilim adamı tarafından hazırlanmış olması nazara alınarak telif bedelinin %15 olacağı, davacı payının 4.470,00 TL olduğu, 30/03/2017 tarihli ek rapordan davacının talep edebileceği tazminatın 2.011,50 TL olduğu tespit edilmiştir.FSEK 13.maddesi uyarınca eser sahibinin, mali ve manevi hakkı mevcuttur. Manevi hakları, umuma arz yetkisi, adın belirlenmesi yetkisi, eserde değişiklik yapılmasını men etme yetkisi olup, eser sahibinin mali hakları, işletme hakkı, çoğaltma hakkı, yayma hakkı, temsil hakkı, umuma iletim hakkıdır.FSEK 48. maddesi uyarınca, eser sahibi veya mirasçıları kendilerine kanunen tanınan mali hakları süre, yer veya muhteva itibariyle mahdut veya gayrimahdut, karşılıklı veya karşılıksız olarak başkalarına devredebilirler.
FSEK 52. maddesi uyarınca mali haklara dair sözleşmede, tasarrufların yazılı olması ve konuları olan hakların ayrı ayrı gösterilmesi şarttır.FSEK 66. maddesi uyarınca; manevi ve mali hakları tecavüze uğrayan kimse tecavüz edene karşı tecavüzün ref’ini dava edebilir. Tecavüz, hizmetlerini ifa ettikleri sırada bir işletmenin temsilcisi veya müstahdemleri tarafından yapılmışsa işletme sahibi hakkında da dava açılabilir.Tecavüz edenin veya 2. fıkrada yazılı kimsenin kusuru şart değildir.Mahkeme, eser sahibinin manevi ve mali haklarını, tecavüzün şümulünü, kusurun olup olmadığını, varsa ağırlığını ve tecavüzün ref’i halinde tecavüz edenin düçar olması muhtemel zararları takdir edilerek halin icabına göre tecavüzün ref’i için lüzumlu göreceği tedbirlerin tatbikine karar verir.FSEK 68/1. maddesi uyarınca; “Eseri, icrayı, fonogramı veya yapımları hak sahiplerinden bu Kanuna uygun yazılı izni almadan, işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan, temsil eden veya her türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletenlerden, izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması hâlinde isteyebileceği bedelin veya bu Kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok üç kat fazlasını isteyebilir.” hükmünü haizdir.FSEK 70. maddesi uyarınca manevi hakları haleldar edilen kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat ödenmesi için manevi tazminat davası açabilir. …. mali hakları haleldar olan kimse, tecavüz edenin kusuru varsa haksız fiillere müteallik hükümler dairesinde tazminat talep edebilir. Birinci ve ikinci fıkradaki hallerde tecavüze uğrayan kimse tazminattan başka temin edilen karın kendisine verilmesini de isteyebilir. Bu halde 68. madde uyarınca talep edilen bedel indirilir, düzenlemeleri mevcuttur.1-Davacı tarafın ilk istinaf sebebi, Tecavüzün Ref’i amacıyla kitabın usulünce yeniden basılması ve yayımlanması ( FSEK 66.maddesi) talepleri ile ilgili mahkemece olumlu veya olumsuz bir karar verilmediğine ilişkindir.Mahkemece;-Davanın kısmen kabul kısmen reddine, 2011.50TL nin kitabın basım tarihi 01/01/2013 den itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine,-Davacının manevi tazminat talebinin kabulüyle 20.000TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş olup, davacı tarafın “Tecavüzün Ref’i amacıyla kitabın usulünce yeniden basılması ve yayımlanması ( FSEK 66.maddesi) talepleri ile ilgili mahkemece olumlu veya olumsuz bir karar verilmediğinden davacı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebebinin yerinde olduğundan kabulü gerekmiştir.2- Davacı tarafça, mahkemenin 22/01/2016 tarihli tensip zaptının 16 numaralı ara kararı uyarınca, 09/02/2016 tarihinde 6729 seri numaralı makbuz ile 1.650,00 TL, 27/09/2016 tarihli oturumdaki 2 numaralı ara kararı ile heyete katılan bilirkişi … için 400,00 TL ücret takdirine karar verildiğinden, 18/07/2017 tarihinde 31919 seri numaralı makbuz ile 1.200,00 TL avans yatırıldığı, 18/08/2016 tarihinde … ve … sayılı reddiyat fişi ile bilirkişi … ile … 550,00’şer TL, 12/12/2016 tarihinde 4101 sayılı reddiyat ile 400,00 TL ödeme yapıldığı, 03/08/2017 tarihinde 603 sayılı reddiyat fişi ile bilirkişi … 400,00 TL ödeme yapıldığı, toplam ödemenin 550,00 TL + 550,00 TL + 400,00 TL + 400,00 TL= 1.900,00 TL olmasına rağmen, mahkemenin gerekçeli kararındaki masraf dökümünde, bilirkişi Ücreti olarak 1.500,00.TLgösterildiği tespit edilmiştir. Davacı vekilinin masraf kısmında bilirkişi masrafının eksik gösterildiğine dair istinaf sebebinin de yerinde olduğu anlaşıldığından kabulü gerekmiştir. 3- Davacı tarafın maddi tazminat talepleri, kitabın usulünce basılmamış olmasından doğan maddi zarara ilişkindir. Dosyada mevcut “telif ve tercüme eser temliknamesi” başlıklı belgede eserin 450 adet basılacağı belirtilmiştir. FSEK 70.maddesi uyarınca; manevi hakları haleldar edilen kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat ödenmesi için manevi tazminat davası açabilir. …. Mali hakları haleldar olan kimse, tecavüz edenin kusuru varsa haksız fiillere müteallik hükümler dairesinde tazminat talep edebilir” düzenlemesi mevcuttur. Eserden doğan bir hakkı ihlal edilen hak sahibi mütecavize karşı dilerse 5846 s. FSEK 68.maddesi uyarınca üç katı tazminat talep edebileceği gibi, dilerse FSEK 70.maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat davası da açabilecektir. Bilirkişiler tarafından kök raporda, ilk basımda muhtemel basım adedi tespit edilerek, tespit edilen bu miktar üzerinden muhtemel telif ücreti oranı üzerinden tazminat hesaplandığı, itiraz üzerine alınan raporlarda davalı taraf ile davacı taraf arasındaki sözleşmedeki basım miktarı üzerinden tazminat hesaplandığı ve mahkemece de bilirkişi raporuna itibar edilerek tahsiline karar verildiği tespit edilmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 20/05/2019 tarih ve Esas 2018/1591-Karar 2019/3938 sayılı kararında belirtildiği üzere; “tazminat hesabında, Dairenin yerleşik uygulamaları doğrultusunda, gerçek baskı sayısının esas alınması gerekir, baskı sayısı esas alınırken, eserin niteliği, baskı yeri, şekli ve okuyucu çevresi itibariyle en az kaç adet baskı yapmış olabileceğinin bilirkişi yardımıyla tespit edilerek, muhtemel baskı adedi esas alınarak hesap yapılması ve bu şekilde tazminat miktarının belirlenmesi, davalı tarafından söz konusu eser için her hangi bir telif ödemesi yapılmış ise, borcu söndüren bir işlem olmakla ödeme miktarının dikkate alınması suretiyle tazminat hesabının yapılması gerekmektedir. Davalı tarafça telif ödemesi yapıldığına ilişkin belge sunulmadığından, ek raporda 450 adet eser esas alınarak yapılan hesaplama doğru ise de eserin satış bedeli 74,50 TL, öğrencilere indirimli satış bedeli 59,50 TL olmasına rağmen, bilirkişiler tarafından sadece öğrencilere yapılacak indirimli satışlara ilişkin 59,50 TL’nin esas alınmasının doğru olmadığı tespit edilmiştir. Davacı taraf maddi tazminat olarak kitabın usulünce basılmamış olmasından doğan maddi zarar talep etmiş olup, dosya kapsamı ile davalı tarafın belgeleri hazırlayarak ISBN başvurusu yapmamak suretiyle zararın oluşmasında kusurlu olduğu sübuta ermiştir. Eserden doğan bir hakkı ihlal edilen hak sahibi mütecavize karşı dilerse 5846 s. FSEK 68.maddesi uyarınca üç katı tazminat talep edebileceği gibi, dilerse FSEK 70. maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat davası da açabilecektir. Davacı taraf açıkça FSEK 68 ve 70.maddeye dayanıldığını belirtmediğinden talebinin “haksız fiillere müteallik hükümler dairesinde tazminat ” olduğu anlaşılmaktadır. FSEK 70. maddesindeki “tecavüz edenin kusuru varsa haksız fiillere müteallik hükümler dairesinde tazminat talep edebilir” hükmü doğrultusunda hesaplanması gereken gerçek zarardır. Bilirkişiler tarafından davacının bu olay sebebiyle maruz kaldığı gerçek zararın araştırılarak tazminat miktarı belirlenmesi gerekirken bu yönde alınmış rapor bulunmadığından, davacı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebebinin yerinde olduğundan kabulü gerekmiştir.1-Davalı tarafın ilk istinaf sebebi, davanın idari yargıda görülmesi gerektiğine ilişkindir. Davanın idari yargıda görülebilmesi için idarenin eylem ve işlemlerinden doğan hizmet kusuru zararının bulunması gerekir. Davacı tarafın talebi, FSEK hükümleri doğrultusunda özel hukuk hükümlerine göre davalı taraf ile arasındaki telif hakkı devri sözleşmesine aykırı davranıldığından bahisle uğranılan zarar ve eserin yeniden basılmasına ilişkin olduğundan, davanın çözüm ve görüm yeri Adli Yargı ve Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesidir. Davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebebinin reddi gerekmiştir.2- Bilirkişi raporu ile; ISBN (International Standard Book Number) kitap numaralarının uluslararası bir yöntemle standardize edilerek belirli bir yayıncının yayınladığı bir materyalin kimliğini tanımlamak amacı ile 1970 yılında uluslararası standart organizasyonu ( ISO ) 2018 standardı olarak üye ülkelerin onayı ile yürürlüğe giren bir numaralama sitemi olduğu, yayıncıların ön sayısı verilen yayınlara ilişkin 6 ayda bir ISBN merkezine bildirimde bulunduğu ve merkezin üye ülkelere uluslararası yayıncı kataloğu ile duyurulduğu, telif hakları yönetiminin çoğunlukla ISBN temelinde yürütüldüğü, ISBN’nin ürünün üzerinde yer almasının zorunlu olduğu, ISBN numarası alınabilmesi için üniversite yayını olarak basılacak materyallerin, üniversite yayın komisyonu onayı, kurum kaşesi, yetkilisinin ad soyad ve imzası ile ajansa gönderilmesi gerektiği anlaşıldığından, davalı taraf dava konusu kitabın üniversite yayın komisyonu onayını, kurum kaşesini, yetkilisinin ad soyad ve imzası ile birlikte ajansa gönderilmesine rağmen ISBN numarası verilmediğini, bu suretle Üniversitenin üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini kanıtlamadığından, ISBN sisteminin çalışmasında İstanbul Üniversitesi’nin bir etkisi bulunmadığı, davacının kitabının ISBN kontöründe doğrulanmamasında davalı tarafın kusurunun bulunmadığına ilişkin istinaf sebebinin yerinde olmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.3- Bilirkişi raporu ile; kitabın cilt, baskı ve mizanpajının düşük olduğu, sayfalarda boşluk bulunduğu, düzensiz ve özensiz bir görüntü yarattığı tespit edildiğinden, Üniversitenin davacının kitabını bilimsel açıdan yeterli görüp, kendi yayınları arasında yayınlamayı kabul ettiği ve kitabın mizanpaj, baskı ve dağıtımı görevini tam olarak yerine getirdiğine ilişkin istinaf sebebinin yerinde olmadığı ve reddi gerektiği tespit edilmiştir. Davacı tarafın dava dilekçesinde; “taleplerinin kitabın usulünce basılmamış olmasından doğan maddi zarar olduğunu,” açıkça belirttiği gibi, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde de “kitabın akademik yayınların kalitesine uygun basılarak, IBSN sistemine kayıt edilmesi halinde ulusal ve uluslararası akademik alanda talep göreceği ve sayı itibariyle daha fazla sayıda basım yapılarak daha fazla telif ücreti kazanma imkanı olacağı belirtildiğinden, davacı tarafın maddi tazminata ilişkin taleplerini dayandırdığı belgeleri dosyaya sunup talebini somutlaştırmadığına ilişkin davalı tarafın istinaf sebebinin yerinde olmadığından reddine karar vermek gerekmiştir. 4- Davalı taraf telif hakkının ödendiğine ilişkin belgesini dosyaya sunmadığından, dosyada mevcut kitap bilgi kaydına ilişkin formda (Dekan tarafından imzalanmış Kitap Bilgi Kartı) esere ilişkin telif ücreti ödeneceğinin belirtilmesi, ödendiğini kanıtlamayacağından, telif ücreti ödenmediğinin kabul edilemeyeceğine ilişkin istinaf sebebinin yerinde olmadığı, mahkemece hükmedilen 2.011,50 TL maddi tazminat olup, telif ücreti olmadığından ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 20/05/2019 tarih ve Esas 2018/1591-Karar 2019/3938 sayılı kararında belirtildiği üzere; “tazminat hesabında, Dairenin yerleşik uygulamaları doğrultusunda, gerçek baskı sayısının esas alınması gerektiği, baskı sayısı esas alınırken, eserin niteliği, baskı yeri, şekli ve okuyucu çevresi itibariyle en az kaç adet baskı yapmış olabileceği tespit edilerek, muhtemel baskı adedi esas alınarak hesap yapılması ve bu şekilde tazminat miktarının belirlenmesi, davalı tarafından söz konusu eser için her hangi bir telif ödemesi yapılmış ise, borcu söndüren bir işlem olmakla ödeme miktarının dikkate alınması suretiyle tazminat hesabının yapılması”na ilişkin tazminat hesabı yöntemine uygun rapor düzenlendiğinden, eserin tamamının piyasaya sürülmediği, 110 adedinin ücretsiz dağıtıldığından, telif bedeline hükmedilmesinin hatalı olduğuna ilişkin, istinaf sebebinin yerinde olmadığından reddi gerekmiştir.5- Davalı Üniversite 2547 Sayılı Kanun’un 56. maddesi uyarınca harçtan muaf olmasına rağmen mahkemece hükmün 3. maddesinde “Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince 1.503,60.TL karar harcından, peşin yatırılan 512,33.TL harcın mahsubu ile bakiye 991,27.TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına”, karar verildiği tespit edildiğinden, davalı vekilinin harca tahsili gerekmediğine ilişkin istinaf sebebinin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir. İstanbul 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2016/13 E.- 2017/66 K. Sayılı kararına karşı davalı tarafın 1-2-3-4. maddelerde belirtilen istinaf sebeplerinin HMK 353/1-b/1. maddesi uyarınca reddine, davalı tarafın 5. maddede belirtilen istinaf sebebi ile davacı tarafın istinaf sebeplerinin kabulüne ve 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Davacı vekilinin tüm istinaf sebeplerinin, davalı vekilinin 5. maddede belirtilen istinaf isteminin KABULÜ ile, 2-İstanbul (Kapatılan) 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 04/05/2017 tarih ve 2016/13 E. 2017/66 K. sayılı kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,5- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü harçtan muaf olduğundan, istinaf incelemesi için harç alınmadığından bu yönde karar verilmesine yer OLMADIĞINA
6- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,7- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı ve davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 27/05/2021