Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/2144 E. 2020/115 K. 01.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/2144 Esas
KARAR NO: 2020/115
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
NUMARASI: 2020/66 E.
DAVANIN KONUSU: Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/10/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı şirketin, 2005 yılından itibaren faaliyet alanının dekoratif duvar & tavan & cephe panelleri olduğunu ve davacı şirkete ait dekoratif yüzey tasarımlarının, TPE nezdinde …, …, …, …, …, …, … numaraları ile tescilli olduğunu, davacı tasarımlarının özgün yaratıcılığının ürünü olduğunu ve davalı tarafından birebir olarak kopyalanarak ve ticari olarak satışa sunulduğunu, duvar paneli tasarımlarından bazılarının, davalının yetkilisi olduğu http://..com isimli internet sitesinden ve davalıya ait işyerinin showroomlarından satışa sunulduğunu, davalı hakkında İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2019/759 Es. Sayılı dosyasının ve soruşturma dosyasının bulunduğunu, soruşturma dosyasında, tarafların aynı sektörde faaliyet gösterdikleri, şüphelinin müştekiye ait tescilli tasarımı olay tarihinde kendisine ait internet sitesinde kullanmak suretiyle müştekiye karşı Haksız Rekabet suçunu işlediği hususunda kamu davası açmaya yeterli şüphenin oluştuğu tespit edilerek kamu davası açılmasına karar verildiğini, davalının davacının tasarım hakkına vaki tecavüzü dolayısı ile, haksız rekabet teşkil eden işlem ve eylemlerin durdurulmasını, davacının telafisi mümkün olmayan zarara uğramasının önüne geçebilmek için davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak davacıya ait tasarımların kullanımı nedeniyle haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabetin önlenmesini ve yanlış veya yanıltıcı beyanların düzeltilmesi ile davalının iltibas yaratan tüm ürünlerinin üretiminin, satış ve dağıtımının, ithal ve ihracının, yurt içi ve dışında satışının önlenmesine, bu şekilde üretilmiş ürünlerle ilgili yayın, broşür, ambalaj, ilan, reklam afiş, vs. her türlü tanıtım malzemesi ve basılı materyal ile haksız rekabete konu ürünlerin bulundukları yerden toplatılarak muhafazası yönünde yargılamanın sonuna kadar teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ayrıca müvekkilin tasarımlarının kopyalandığı ürünlerin sergilendiği http://…com adresindeki ürün görsellerine erişimin engellenmesine, bu mümkün olmadığı takdirde http://…com isimli internet sitesine erişimin tümden engellenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın zorunlu arabuluculuğa başvurma şartına haiz olduğunu, davacının iş bu şartı yerine getirmeden huzurdaki davayı ikame ettiğini, iş bu davanın usulden reddi gerektiğini, zamanaşımı itirazları olduğunu, davalının uzun yıllardır akrilik ve vinil polimer esaslı boya ve vernik imalatı ile polyester taş görünümlü panel sistemleri, kompozit panel işi yapmakta olduğunu, davaya konu tescilli tasarımlar incelendiğinde, bu tasarımların dünyanın her yerinde çok uzun yıllardır başka firmalarca üretilen ve satışı yapılan ürünler olduğunu ve aleni olmakla, davacının iddia ettiği gibi özgün ve kendi tasarım ürünleri olmadıklarını, davacının EK olarak dosyaya sunduğu karşılaştırmalı tablo incelendiğinde, bu tabloda yer alan … (…), … (…) ve … (…) Tescil No’lu tasarımlar ile ilgili olarak, T.C. İstanbul 2. Fıkri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2014/140 E. , 2015/263 K. No’lu kararı ile işbu tasarımların hükümsüzlüğüne karar verilmiş olup, hükümsüzlüğü tespit edilen işbu tasarımların davaya konu edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, yurtdışında faaliyet gösteren Hollanda firması olan www…de, İspanya firması olan www…com web siteleri incelendiğinde davacının iddialarının doğru olmadığının anlaşılacağını, ibraz edilen bilirkişi raporu’nun incelenmesinde “www…com” adresinde yapılan incelemede, “site içeriğinde dava konusu tasarım tescilleri ile benzerlik gösteren bir görsel bulunmadığı ve arşivlenmediği” görüş ve kanaatine varılmış olduğunu, tüm dünya piyasasında taş, panel, duvar kaplama ürünlerinin hepsinin aynı yapı malzemelerinden üretildiğini, davalının serbest piyasayı bozan hareketler içerisinde olmadığı, aşırı reklam, promosyon, prim gibi bir takım düzenlemelerle piyasada haksız rekabet yaratmadığı, ürünleri diğer firmaların ekonomik faaliyetlerini etkileyecek şekilde çok pahalı ya da çok ucuz fiyattan satışa çıkarmadığı, davacı tarafı kötüleyici ya da ekonomik olarak zarara uğratacak eylemlerde bulunmadığı, dolayısı ile kanun gereği haksız rekabet olarak nitelendirilecek hiçbir davranışının olmadığını, T.C. İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2019/759 E. No’lu dava dosyasında davalının ifadesinin alınmadığını, dosyaya yönelik hiçbir araştırma ve inceleme yapılmadığını, davalı aleyhine iddianame düzenlenmesinin tek sebebinin savcılık dosyasında yapılan bilirkişi incelemesi olduğunu, iş bu raporda da … (…) , … (…) ve … (…) Tescil No’lu tasarımlar ile ilgili olarak, T.C. İstanbul 2. Fıkri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2014/140 E., 2015/263 K. No’lu kararı gereğince inceleme yapılmadığını, ayrıca ceza davasındaki bilirkişi raporunda da tasarımın yeni veya ayırt edici olup olmadığının inceleme dışında olduğunu, Mahkeme dosyasının ceza davası ile bağlı olmadığını, iş bu davanın ayrı bir incelemeye tabi olduğunu, bilirkişi incelemesi neticesinde; “site içeriğinde dava konusu tasarım tescilleri ile benzerlik gösteren bir görsel bulunmadığı ve arşivlenmediği” yönündeki kanaati içerir rapor da nazara alındığında, davacının İhtiyati Tedbir talebinin de hukuka aykırı olduğunu beyan etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı tarafa ait olduğu iddia edilen http://…com web sitesi incelendiğinde site içeriğinde dava konusu tasarım tescilleri ile benzerlik gösteren bir görsel bulunmadığının, http://…org sitesi üzerinden davalı tarafa ait olduğu iddia edilen http://…com web sitesi incelendiğinde dava konusu tasarım tescilleri ile benzerlik gösterdiği iddia edilen ürünlerin görsellerinin arşivlenmediğinin tespit edildiğini, bu hali ile davacının iddialarının yargılamayı gerektirdiğini bu hali ile HMK 390/3 ve SMK 159.maddesi gereğince yaklaşık ispat kuralı gerçekleşmediğinden ve yine HMK 389/1 gereğince ihtiyati tedbir için gerekli koşullar oluşmadığı kanaatine varıldığından, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda sadece davalı tarafa ait olduğu belirtilen internet sitesinin incelendiğini, dosyaya sunulan delillerin incelenmediğini, davacı tasarımlarının TPE nezdinde kayıtlı olduğunu gösteren web site ekran görüntülerinin, https://… web sitesinde sergilenen duvar panel tasarımların karşılaştırma tablosu, davalının … adlı işyerine ait web sitesi ekran görüntüsü ve savcılık dosyası ile dosyadan alınan bilirkişi raporunun dosyada bulunduğunu, davalı tarafın bu ürünleri internet sitesinden kaldırmış olmasının, ihlalin devam etme ihtimalini ortadan kaldırmadığını, davalı tarafın davacının tasarım hakkına tecavüz etmiş olduğunun sabit olduğunu, eksik inceleme sonucu hazırlanan bilirkişi raporuna bu haliyle itiraz ettiklerini, haksız ve hukuka aykırı olarak verilen ihtiyati tedbir talebinin kaldırılmasını talep ettikleri görülmüştür. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, T.C. İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi tarafından verilen İhtiyati Tedbir talebinin reddine ilişkin kararın hukuka uygun olmakla, davacı tarafın İstinaf gerekçelerinin hukuka aykırı, haksız ve mesnetsiz olması sebebi ile İhtiyadi tedbir talebinin reddine ilişikin kararın kaldırılmasına ilişkin talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Talep, ihtiyati tedbir istemi içeren dilekçede; davalıya ait internet sitelerine erişimin engellenmesi, davacının telafisi mümkün olmayan zarara uğramasının önüne geçebilmek için davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak davacıya ait tasarımların kullanımı nedeniyle haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabetin önlenmesini ve yanlış veya yanıltıcı beyanların düzeltilmesi ile davalının iltibas yaratan tüm ürünlerinin üretiminin, satış ve dağıtımının, ithal ve ihracının, yurt içi ve dışında satışının önlenmesine, bu şekilde üretilmiş ürünlerle ilgili yayın, broşür, ambalaj, ilan, reklam afiş, vs. her türlü tanıtım malzemesi ve basılı materyal ile haksız rekabete konu ürünlerin bulundukları yerden toplatılarak muhafazası yönünde yargılamanın sonuna kadar teminatsız olarak karar verilmesi istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 389/1. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakınca yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Yine HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Görüldüğü üzere HMK’da ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için haklılığın tereddütsüz şekilde ispatı şartı aranmamakta, yaklaşık olarak ispat yeterli görülmektedir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri ve bilirkişi raporu birlikte irdelendiğinde, ihtiyati tedbir talep eden şirket adına TPE nezdinde …, …, …, …, …, …, … numaraları ile tescilli bulunan tasarımların bazılarının (…) T.C. İstanbul 2. Fıkri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2014/140 E., 2015/263 K. No’lu kararı ile hükümsüzlüğüne karar verildiğinin anlaşıldığı, dava konusu tasarımların, Soruşturma ve Ceza dosyalarındaki tasarımlar ile aynı tasarımlar olmadığının görüldüğü (… tescil nolu tasarım hariç), aynı tasarım olduğu düşünülse dahi Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde de dava konusu tasarım tescilleri ile benzerlik gösterdiği iddia edilen ürünlerin görsellerinin arşivlenmediğinin tespit edildiği, mevcut bir ihlalin bulunmadığı, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, iddianın bu aşamada yaklaşık olarak ispat edilemediği, öte yandan koşulların oluşması halinde yargılamanın her aşamasında ihtiyati tedbir istenilmesinin tabii bulunduğu anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2020/66 esas sayılı, 09/06/2020 günlü ara kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4- Taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA, 5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 01/10/2020