Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/2117 E. 2020/145 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/2117 Esas
KARAR NO: 2020/145
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 02/06/2020
NUMARASI: 2020/61 D.İş. – 2020/60 K.
DAVANIN KONUSU: Tespit (D.İş)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/10/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati tedbir talep eden vekili yerel mahkemeye vermiş olduğu dilekçesinde özetle, müvekilinin Türk Patent nezdinde tescilli ve tanınmış “…” markası başta olmak üzere müvekkilleri şirketin ticari faaliyetleri sırasında gerçekleştirdiği olağan denetimleri sırasında …site adlı internet sitesinin, müvekkilinin marka tescillerinden doğan hakları ihlal edilerek, karşı yan tarafından izinsiz ve hukuka aykırı olacak biçimde alan adı olarak ve ilgili internet sitesi içeriğinde kullanıldığını, özellikle internet arama motorları üzerinden yapılacak aramalarda müvekkillerinin itibarından ve tanınmışlığından faydalanılması suretiyle hukuka aykırı menfaat temin edilmeye çalışıldığının açık olduğunu, karşı yanın açıklanan bu şekilde marka hakkına tecavüz teşkil eden fiillerinin aynı zamanda TTK hükümleri uyarınca haksız rekabete de sebebiyet vermekte olduğunu beyan ederek tespit edilecek içeriklerin ilgili internet sitesinden kaldırılmasını, bu mümkün olamıyorsa anılan internet sitesine erişimin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir uygulanmasını talep etmiştir. Mahkemece tespit talebine yönelik olarak bilirkişi incelemesi yaptırılmış, sunulan 24.06.2020 tarihli bilirkişi raporu da dikkate alınarak tedbir talebinin, bahse konu internet sitesinde ticari etki yaratacak nitelikte bir kullanımın mevcut olmadığı, yaklaşık ispat koşulları oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; “…” markasının karıştırılmaya yol açacak biçimde, karşı yan tarafından hiçbir hak veya meşru bağlantı olmadan ticari etki yaratacak şekilde ….site internet sitesi için alan adı olarak kullanılmasının marka tescilinden doğan haklara tecavüz oluşturduğunu, ”…” kelimelerinden oluşan alan adında özellikle ilk sözcüğün aynı olmasındaki amacın … markasının tanınmışlığından yararlanılması olduğunu, müvekkili şirketin sahibi olduğu www…com internet sitesi ile işitsel benzerlik sebebiyle karıştırılmaya yol açan trendyallthats.site internet sitesi arasında ticari bir bağ bulunduğunun düşünülmesi ihtimalinin, şirketin zarara uğrama ihtimalini ortaya çıkardığını ve bu nedenle ihtiyati tedbir kararı verilmesi için şartların oluştuğunu,
erişimin engellenmesi talep edilen internet sitesine her ne kadar içerik eklenmiş olmasa da, söz konusu alan adının satın alınmış olması, daha sonra kullanılma ihtimalinin bulunması ve alan adı ve/veya içeriğinin müvekkili şirket markasına oldukça yakın olması HMK bağlamında aranan yaklaşık ispat bakımından yeterli olup, bu doğrultuda ihtiyati tedbir talebinin kabulü gerektiğini, müvekkili şirketin markası ülke sınırları içerisinde bilinirliği oldukça yüksek ve tüketici nezdinde güven uyandıran bir marka konumunda olduğunu, markasının herhangi bir ticari platformda bulunmasının tüketici bakımından tercih sebebi oluşturacak nitelikte olduğunu, bu doğrultuda söz konusu “…” markasının yahut bu isme benzer olan ve tüketici nezdinde karıştırılabilecek nitelikteki hukuka aykırı kullanımların, şirketin markası üzerinden haksız ticari kazanç elde edilmesine yol açması, bu yolla karşı yanın satın aldığı alan adı ile davacı şirketin sahibi olduğu www…com internet sitesiyle bağlantı olduğu düşünülerek tüketicilerin aldatılmasının da kuvvetle muhtemel olduğunu beyan ederek tedbirin reddine ilişkin kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Talep, yerel mahkemece verilen ihtiyati tedbirin reddine ilişkin kararın kaldırılması talebidir. Geçici hukuki koruma türlerinden olan İhtiyati Tedbir 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 390. Maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir. HMK’nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir. Yine aynı Yasa’nın 390/3. Maddesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunluluğu koşulu aranmıştır. Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bilirkişi raporunda, internet sitesinin aktif olmaması, bahse konu internet sitesinde tedbir isteyen tarafa ait markaların kullanılmadığının tespit edilmesine ve tedbir talep eden tarafa ait ileri sürülen istinaf sebeplerine göre; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmaması, ihtimale binaen karar verilmesinin hukuken mümkün olmaması, 6100 Sayılı HMK.’nun 355. maddesi gereğince, kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, tedbire itiraz eden tarafın istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 02/06/2020 tarih ve 2020/61 D.İş., 2020/60 K. sayılı kararanı karşı talep eden vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcı talep eden tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4- Talep eden tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA, 5- Talep eden tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE, 6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-f ve 394/(5). maddeleri gereğince, kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 08/10/2020