Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/209 E. 2021/10 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/209
KARAR NO : 2021/10
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 30/05/2017
NUMARASI : 2015/12 E. 2017/124 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 14/01/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından davalının adresinde “… Kavacık Otağtepe Veznesi” aracılığıyla “… A.Ş.” unvanını kullanarak fatura tahsilatı yaptığı yönünde duyumlar alındığını, söz konusu duyumlar üzerine ilgili adreste Kartal ….Noterliği tarafından 08.04.2014 tarih ve … yevmiye numaralı tutanakla tespit yapıldığını ve yapılan tespitte davalının “… Kavacık Otağtepe Veznesi” unvanlı olarak faaliyet gösterdiğinin ve … unvanının, markasının, logosunun davalı tarafından kullanıldığının, yetkili işlem merkezi ve yetkili ödeme merkezi sıfatları altında müvekkili şirket ile herhangi bir sözleşmesel ilişki olmadan müvekkili şirket adına fatura tahsilatları yaptığının, müvekkili şirket faturalarından işlem ücreti alındığının ve veznelerin duvarlarına müvekkili şirketin çağrı merkezlerine ait telefonların asıldığının görüldüğünü, bunun üzerine davalıya Kartal …Noterliğini kanalıyla ihtarname gönderildiğini, ihtarnamenin davalıya ulaşmasına rağmen tabelalar ve … unvanlı evrakları kaldırmadığı gibi tahsilat yapmaya devam edeceğini bildirdiğini, davalının yetkisiz olarak işlettiği tahsilat veznesinin şirketin belirlediği kalite standartına uygun olmaması nedeniyle müşterilerde algı karışıklığına sebebiyet verdiğini, ayrıca gerek şirkete gerekse de yetkili ödeme merkezlerine karşı güvende tereddütlere sebebiyet verdiğini belirterek, davalının müvekkili şirket adına hiç bir suretle tahsilat yapmamasına, müvekkili şirketin kalite politikasına, ticari itibarına ve manevi kişiliğine zarar vermesi sebebiyle … unvanını, markasını, logosunu taşıyan tabelaların ve her türlü ilanın kaldırılmasına ve matbu evrakların kullanılmayarak mevcut olanların derhal imha edilmesine, davalının tüm yasal ihtarlara rağmen yetkisiz ve haksız olarak tabela ve ilanlarını kaldırmayıp uygulamalarına ve tahsilat faaliyetlerine devam etmesi sebebiyle müvekkili şirketin manevi kişiliği zarara uğradığından dolayı 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir.İlk derece mahkemesince; davalının iş yerinde, elektrik perakende satış faaliyetini daha önceden yürüten dava dışı … adını ve tescilli markasını kullanarak elektrik fatura tahsilatı yaptığı, halen bu faaliyeti devam ettiren davacı … ile aralarında bu konuda bir sözleşme yapılmadığı, yetkisiz ve izinsiz olarak yapılan fatura tahsilatlarının davacı şirketin sistemine anında girilememesi nedeniyle davacının ve abonelerinin zarar görebileceği, davacının itibar kaybına uğrayabileceği, davalının fatura tahsil etmek için izni ve sözleşmesi olmadığını bilerek eylemine devam etmesi nedeniyle kusurlu olduğu, davalının eyleminin 6102 Sayılı TTK’nun 54 ve devamı maddelerinde tanımlanan haksız rekabet oluşturduğu ve davacının TTK’nun 56/1-e ve TBK’nun 58. maddesi uyarınca manevi tazminat talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.6100 Sayılı HMK’nın 342/2. maddesinde istinaf dilekçesinde bulunması gereken hususlar sayılmış, (e) bendinde istinaf başvuru sebeplerinin ve gerekçesinin bulunması gerektiği öngörülmüş, aynı kanunun 352/1-d maddesinde de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halinde gerekli kararın verileceği düzenlenmiştir.Somut davada, davalı tarafından verilen istinaf dilekçesi incelendiğinde, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama ve verilen kararın içeriği ile ilgili herhangi bir istinaf sebebi gösterilmediği, istinaf gerekçesinin açıklanmadığı, 6100 Sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince re’sen yapılan incelemeye göre de istinafa konu kararda kamu düzenine aykırı bir husus da bulunmadığı anlaşılmakla 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-d maddesi gereğince istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 30/05/2017 tarih ve 2015/12 E. 2017/124 K. sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-d maddesi gereğince REDDİNE, 2- Davalıdan peşin alınan 51,23 TL istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde kendisine İADESİNE,3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,4- Davalı taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,5- Davalı tarafça yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde İADESİNE,6- Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE, 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-d maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 14/01/2021