Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/2032 E. 2023/1553 K. 11.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/2032 Esas
KARAR NO: 2023/1553
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 2. Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 24/12/2019
NUMARASI: 2018/5 E. – 2019/560 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/12/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …. Holding AB’nin Türkiye’de ve Dünya çapında tanınmış ve kayıtlı ticari isminin temel bir parçası olan “…” ibareli marka ve tescilli logolarının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde 26.09.1990 tarih ve … sayı ile tescil edildiğini, ayrıca müvekkili “…” markasının … sayı ile tanınmış marka özel şekilde korunduğunu belirterek davalının www….com alan adlı internet sitesini açarak kullandığını, facebook sitesinde aynı isimle sayfa açtığını, youtube’da aynı isimle kanal açtığını, davalıya ait işyerinde ise müvekkiline ait tescilli ve tanınmış “…” marka ve logolarının tescilsiz ve izinsiz kullanıldığını, davalının belirtilen kullanımının tescilsiz, izinsiz, haksız ve hukuka aykırı kullanımının müvekkilinin marka haklarına tecavüz oluşturduğu iddia edilmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Bu kullanımların davalının bir lisans sözleşmesi olmamasına rağmen davacı şirket ile arasında bir işbirliği bulunduğu izlenimi verebileceği, bu çerçevede özellikle TTK m.55/l-a)-4 uyarınca davacı markasını lisans kapsamında kullanan firmaların işleri ile karıştırabileceği, bu sebeple TTK m.54 vd. uyarınca haksız rekabet oluşturduğu sonuçlarına varılmış olup , davanın kabulüne, davalı şirketin ticaret ünvanının doğrudan davacı markasına gönderme yaptığı ve başka türlü aykırılığın giderilemeyeceği anlaşıldığından davalı şirketin ticaret ünvanın terkinine karar verilmesi,” davanın kabulüne, davalı tarafın “…” ibaresini kullanarak davacı tarafın marka hakkına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabetin tespitine, tecavüzün men’ine ve ref’ine, “…” ibaresinin ticaret unvanı olarak kullanırken markasal kullanım yaptığı anlaşılmakla, davalının “…” ibareli ticaret unvanının sicilden terkinine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince davalarının tüm talepleri bakımından kabulüne karar verildiğini, davaya dair talepleri içerinde davalıların müvekkile ait tescilli “…” ve “…+şekil” markaları üzerinde kullanımlarının ve kendisini “… Özel Servisi” ve/veya müvekkil ile arasında herhangi bir ilişki varmış izlenimi oluşturabilecek herhangi bir şekilde tanıtarak yarattığı marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i yer aldığını ve mahkeme gerekçesinde davalıların … markaları üzerindeki kullanımlarının da marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği kabul edilmekle birlikte hüküm kısmında yalnızca “…” ibaresi üzerindeki kullanımların marka hakkına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabetin tespitine, tecavüzün men’ine ve refine şeklinde karar verildiğini, “…” ibaresinin oluşturularak sanki müvekkil marka sahibinin izni ve onayı ile oluşturulduğu izlenimi verilmek istendiği, bu isim altında internet sitesi, Youtube kanalı ve Facebook hesabı açıldığı ayrıca davalı tarafın işyeri adresindeki tabelaya bu ibarenin yazıldığı bu şekilde kullanımın da tüketiciler nezdinde müvekkil ile davalılar arasında bir ticari ilişki varmış izlenimi oluşturabileceği ve ihlal teşkil ettiği tespit edilmiş olmasına rağmen “…” isimli internet siteleri, ambalajlar, ilan, reklam vb el konularak imha edilmesi yönünde açık hüküm kurulmadığını, mahkemece davalıların müvekkilin “…” ve “…+Şekil” markaları üzerindeki izinsiz kullanımlarının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin açık olarak kabul edildiğini, hüküm kısmında yalnızca … ibaresi açısından hüküm kurulması ve ihlal teşkil eden internet sitesi vb erişimin engellenmesi ve tedbirle el koyulan materyallerin imhası yönünde karar verilmemiş olmasının yerinde olmadığını, davanın tümden kabul edildiği göz önünde bulundurularak ilk derece mahkemesi kararının eksik hükümler yönünden kararın hüküm kısmında açıkça belirtilmek suretiyle tamamlanarak düzeltilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davanın konusu davacı adına tescilli … işaret ve … işaret markalarına ilişkin tescilsiz ve izinsiz markaya tecavüz ettiğinin tespiti ile tescilsiz olarak hukuka aykırı şekkilde kullandığı markaların durdurulması, önlenmesi davasıdır. (Maddi tazminat hakkı saklı tutulmuştur) Dava tarihi itibariyle 6769 sayılı SMK hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. TPMK kaydına göre marka no … – Ticaret … işaret markasının … Holding A.B 01, 02, 03, 05, 06, 07, 08, 09, 11, 12, 16, 18, 20, 21, 22, 24, 25, 27. sınıflarda tescilli olduğu, marka no… Ticaret … markasının … Holding AB adına 01, 02, 03, 05, 06, 07, 08, 09, 10, 11, 12, 16, 18, 20, 22, 24, 25, 27. sınıflarda tescilli olduğu, marka no … -Hizmet … markasının … Holding AB adına 35, 36, 37, 39, 41 sınıflarında kayıtlı olduğu görülmüştür. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, 04.07.2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda; “Yapılan değerlendirmede, somut olarak davacının dünya çapında tanınmış bir otomotiv üreticisi ve bilinen bir marka olmasından hareketle, davalının hizmet verdiği alan ve faaliyetlerinde bilinen markanın tescilli argümanlarını (markanın logo , renk , yazı karakteri, resim , yedek parça vb.) kullanarak ilgili markanın araç sahiplerinden ticaret yaparak ticari kazanç elde ettiğinin görüldüğü, davalıların, davacı şirkete ait “…” markalarını yukarıda açıklanan şekilde izinsiz kullanmalarının 6769 sayılı yasanın 29/1-a maddesi kapsamında marka hakkına tecavüz oluşturduğu, ayrıca … ibaresinin sonuna davalılar tarafından … kelimesinin eklenmesi suretiyle “…” ibaresinin oluşturulduğu bu şekilde sanki davacı marka sahibinin izni ve onayı ile oluşturulduğu izlenimi verilmek istendiği, bu isim altında internet sitesi, youtube kanalı ve facebook hesabı açıldığı ayrıca davalı tarafın işyeri adresindeki tabelaya bu ibarenin yazıldığı bu şekilde kullanımın da tüketiciler nezdinde davacı ile davalılar arasında bir ticari ilişki varmış izlenimi oluşturabileceği, yine davalıların fiillerinin 6769 sayılı yasanın 7/5 c bendinde istisna kapsamında değerlendirilemeyeceği, ayrıca bu kullanımların davalının bir lisans sözleşmesi olmamasına rağmen davacı şirket ile arasında bir işbirliği bulunduğu izlenimi verebileceği, bu çerçevede özellikle TTK m.55/l-a)-4 uyarınca davacı markasını lisans kapsamında kullanan firmaların işleri ile karıştırabileceği, bu sebeple TTK m.54 vd. uyarınca haksız rekabet olarak nitelendirilebileceği,” belirtilmiştir.Mahkemece, 09.01.2018 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile davalının www…..com alan adlı internet sitesine ve … isimli ve uzantılı Facebook ve YouTube hesaplarına erişimin dava sonuna kadar engellenmesine, bu hususta erişim sağlayıcı birliğine müzekkere yazılmasına, davalının … ve … + şekil ibareli markalarının davalı tarafından tek başına yahut tali unsurlarla birlikte ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, tabela vs. her türlü malzeme ve tanıtım malzemesi, basılı evrak ve ticari evraklarda kullanımının önlenmesine ve söz konusu kullanım malzemelerine el konulmasına karar verilmiş olup, işbu karar İstanbul Anadolu …. İcra Müd. … Talimat sayılı dosyasında 12.01.2018 tarihinde infaz edildiği, … harflerinin söküldüğü, boya ile boyanarak … ibarelerinin kapatıldığı görülmüştür. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de dava dilekçesinde davacı vekilinin netice-i talebinin 2-a ve 2-b bentlerindeki maddelerde yer alan … ve …+şekil markaları üzerindeki kullanımı www…..com alan adlı internet sitesine ve … isimli facebook ve YouTube hesaplarına erişimin engellenmesi ve ihtiyati tedbir kararı sonucu el konulan materyallerin imhasına dair bu talepleri hakkında olumlu-olumsuz herhangi bir hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, öncelikle davacının talepleri konusunda hüküm kurulması gerektiğinden, davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 355-26-297/son 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın ait olduğu mahkemeye iadesine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Davacının istinaf isteminin KABULÜ ile;2- İstanbul 2.fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 24/12/2019 tarih, 2018/5 E. 2019/560 K. Sayılı Kararının 6100 Sayılı HMK’nın 355, 26,297/son ve 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine iadesine,5- Dosya üzerinde inceleme yapılması sebebiyle vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,6- İstinaf yasa yoluna başvuran tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. ve 362/1-g. maddeleri gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 11/12/2023