Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/2017 E. 2023/1481 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/2017
KARAR NO: 2023/1481
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/01/2020
NUMARASI: 2017/792 E. – 2020/4 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/11/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıdan oluşan alacağın tahsili talebi ile Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun takibe haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini, müvekkilinin … Bankası Muhataptı, … İBAN No’lu, … Çek No lu, 03-04-2017 tarih 34.603,50 TL tutarlı olan çeki … San. ve Tic. AŞ’ye keşide ederek teslim etmiş olduğunu, ancak ciro yolu ile çekin …San Ve Tic. LTD Şti AŞ ye temlik edildiğini ve nihayetinde de anılan çekin davalı elindeyken zayi edildiğini, davalı … San Ve Tic. LTD ŞTİ AŞ’nin Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesine müracaat ederek 13.03.2017 tarih, 2017/161 sayılı dosyasından zayi nedenine dayalı olarak çekin ödenmesinin engellenmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı almış olduğunu ve muhatap bankaya bildirdiğini, iş bu çekin 05.04.2017 tarihinde bankaya ibraz edilmiş olduğunu, çek karşılığı 4.603,50 TL’nin, çekin ibraz edildiği 05.04.2017 tarihinde müvekkilinin hesabında olmasına rağmen, Muhatap Banka’nın iş bu çeke Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 13.03.2017 tarih, 2017/161 sayılı kararı gereğince tedbir en ödemeden men kararı verildiği için çek bedelini son hamile ödemediğini, çek arka yüzüne anılan durumu şerh ettiğini, çek arka yüzünde sanki an itibarı ile müvekkilinin hesabı -0- gibi görünmekte ise de bu yanlış ifadenin sonradan banka tarafından verilen belge ile düzeltilmiş olduğunu, çek’in ibraz edildiği tarih itibarı ile çek bedelinin müsait olduğunun bankaca teyid edilmiş olduğunu, müvekkilinin keşidecisi olduğu çekin ibraz tarihinde karşılığı bulunmasına rağmen, Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı üzere muhatap banka tarafından ödeme yapılmamışken, anılan hususlar Muhatap banka tarafından çek arka yüzüne şerh olarak düşülmüşken, son hamil tarafından Konya … İcra Müd … Esas numara ile takip başlatılmış olduğunu, hacizlerden kurtulmak için taraflarınca icra dosyasına 44.919,02 TL olarak ödenmek zorunda kalındığını, müvekkilinin keşide ettiği çek bedelinin 34.603,50 TL olduğunu, faiz, yargılama giderleri, avukatlık ücreti, tazminat adı altında çek bedelinin dışında 10.315,52 TL fazla ödeme yapmak mecburiyetinde kalındığını, anılan zararın … San ve Tic AŞ’nin çeki zayi etmesi ve Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden aldığı tedbir kararı neticesinde cereyan etmiş olduğunu, müvekkilinin banka hesabında çekin bankaya ibraz edildiği tarih itibarı ile karşılığı bulunduğunu, bu nedenle anılan zararın davalı tarafından karşılanmasını talep ettiklerini beyan ederek, davalının takibe itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket yetkilisi …’in, 28/02/2017 günü saat 19:49 sularında … İli, … İlçesi, … Mah, … Sokak üzerinde park ettiği aracından çantasının çalındığını, müvekkili şirket yetkilisinin çalınan çantası içerisinde; davaya konu çekte dahil olmak üzere başkaca müşteri çekleri ile müvekkil şirkete ait yazılmış ve yazılmamış çek yaprakları mevcut olduğunu, iş bu çeklerin çalınması sebebi ile zayi olduğunu, yaşanan bu hadise üzerine gerekli soruşturmalar açıldığını ve ayrıca müvekkilin hamili olduğu çeklerin iptali için Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/161 E. Sayılı dosyasından dava ikame edildiğini ve ödemeden men yasağı kararı alındığını, dava dışı üçüncü kişi tarafından davalıya ait, … Bankası A.Ş. / İstanbul Girişimci Şubesi nezdinde ki … numaralı hesaptan keşideli 03/04/2017 keşide tarihli ve 34.603,50 TL meblağlı … seri numaralı çek üzerinden müvekkili yerine sahte ciro atmak sureti ile, keşideci ve müvekkil hakkında Konya … İcra Müdürlüğümün … E, Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatılması üzerine; çekin bankaya ibraz edildiğinin taraflarınca öğrenildiğini ve derhal iş bu çek hakkında Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi ’nin 2017/268 E. sayılı dosyası üzerinden menfi tespit ve istirdat davası ikame edildiğini, Konya 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/385 E. Sayılı dosyasından da borca imzaya itiraz edildiğini, İkame edilen Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi ’nin 2017/268 E. Sayılı dosyası üzerinden menfi tespit ve istirdat davasından verilen 20/04/2017 tarihinde alman ara kararla Konya … icra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının müvekkil yönünden durdurulmasına karar verildiğini, Müvekkil hak sahibi olduğu çekin çalınması neticesinde, iş bu çekin iptali içilme kendisine teslimi için ikame etmiş olduğu dava da verilen tedbir gereğince banka tarafından ödeme yapılmamış olduğunu, davacının temerrüde düşmemiş olduğunu, dolayısıyla davacının Konya … icra Müdürlüğümün … E. Sayılı dosyası yönünden, mütemerrit borçlu gibi alacağa tahakkuk ettirilen ferileri ödemesinin düşünülemeyeceğini, icra takibine girişen haksız ve kötüniyetli üçüncü kişiye karşı haklarını savunmak yerine, hukuki mesnetten yoksun talepleri ifa edip müvekkiline rücu etmek istemesinin kabul edilemeyeceğini, müvekkili tarafından hak ve alacak sahibi olduğu çeklerin çalınması neticesinde yasal yollara başvurularak haklarının korunması sağlanmaya çalışıldığını, müvekkiline hak sahibi olduğu çeklerin çalınarak zayi olması neticesinde hakkını korumak için ikame ettiği davalarda mahkemesince verilen ödemeden men yasağı sebebi ile icra takibinin ferilerinden sorumlu tutulmasının düşünülemeyeceğini, müvekkilinin hakkını muhafaza etmek için yasal yollara başvurmuş olduğunu, müvekkilin zaten yaşanan hadisenin tek mağduru olduğunu, üstelik bir de bu gibi taleplerden sorumlu tutulmak istenmesinin kabul edilemeyeceğini, davacı yanın hukuki haklarını dava dışı kötüniyetli üçüncü kişilere yöneltmesi gerektiğini, müvekkiline rücu etme hakkının bulunmamakta olduğunu, davalı tarafın çek tazminatından sorumlu olmamasına rağmen ödeme yapmış olduğunu, dolayısıyla bu bedeli müvekkilinden talep edemeyeceğini, davalı tarafın çek tazminatından sorumlu olmamasına rağmen dava dışı üçüncü kişiye ödeme yapmış olduğunu ve bu ödemeyi müvekkilinden tahsil etmek istediğini, müvekkilin dava konusu çekte ciranta sıfatına haiz olduğunu, (cironun müvekkil şirket yetkilisi tarafından yapılmamış olduğunu) ve kambiyo hukukuna göre çek tazminatından sorumlu olmadığını, aynı şekilde kambiyo hukuku kapsamında davacı da iş bu çek tazminatı ile çek komisyonundan sorumlu olmadığını, 6102 Sayılı TTK’nun 783/3. maddesine göre; muhatap nezdinde karşılığı kısmen veya tamamen bulunmayan bir çek düzenleyen kişinin, çekin karşılıksız kalan bedelin %10’unu ödemekle yükümlü olduktan başka, hamilin bu yüzden uğradığı zararı tazmin eder”, hükmü gereğince davalının keşide tarihinde hesabı ödemeye müsait olduğundan dolayı çek tazminatından sorumlu olmadığını, iş bu durumda davacı tarafça takibin iptalinin talep edilmesi gerektiğini veya ödemeden sonra sebepsiz zenginleşme davası açarak fazla ödemenin iadesi talep edilmesi gerekirken müvekkiline rücu edilmek istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının sebepsiz yere ödeme yapmış olduğunu ve müvekkil de ciranta sıfatına haiz olması sebebi ile çek tazminatından sorumlu olmadığını, dolayısıyla davacının bu yöndeki taleplerinin reddi gerekliğini, kendi kusuru ile zararın artmasına sebebiyet veren davacının, müvekkiline bu nispette rücu edemeyeceğini, davacı tarafın icra vekalet ücreti, faiz, harç ve diğer masraflar yönünden kendi kusuru ile zararın artmasına sebebiyet vermiş olduğunu, bu oranlar nispetinde müvekkiline rücu edemeyeceğini, davacı tarafa ödeme emrinin 12/04/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, fakat yasal ödeme süresi içerinde ödeme yapmayarak; icra vekalet ücretinin 3/4’ü yerine tamamım ödediğini, faizin artmasına neden olduğunu ve davacının haciz talep etmesi neticesinde tahsil harcını %4,55 yerine %9,J0 üzerinden ödemiş olduğunu, işbu fazla ödemelerin davacının kendi kusuru ile gerçekleşmiş olduğunu, müvekkilden talep edemeyeceğini, netice olarak, davacının alacak talebine konu ettiği ödemelere müvekkilin sebebiyet vermemiş olduğunu, müvekkil şirketin yasal haklarını korumaya çalışan ve olayın gerçek mağduru olan kimse olduğunu, işbu nedenle, üçüncü kişinin haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak, mütemerrit olmayan davacıdan tahsil ettiği bedellerin müvekkilden rücu edilemeyeceğini, 6102 Sayılı TTK’nun 783/3. maddesince ve Yargıtay kararlan ışığında davacının mütemerrit olmamasına rağmen yaptığı ödemeleri müvekkilden rücu edemeyeceğinin aşikar olduğunu, aynı zamanda izah olunduğu üzere davacı taraf zararın artışına kendi kusurlu eylemi ile sebebiyet verdiğinden müvekkilinden iş bu tutarların talep edilemeyeceğini, davanın reddi gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesince; ”…, davacının ödeme için tezdi mahalli talebinde bulunması veya çekin karşılığı olan miktarı ibraz süresi içerisinde muhatap banka nezdinde bulundurması zorunlu olup bankanın Aksaray Asliye Hukuk Mahkemesince verilin tedbir kararı gereği ödeme yapılmamıştır şerhi nedeniyle davacının karşılığı bulundurulan çek bedelinin ödenmemesinden dolayı çek tazminatından sorumlu tutulması düşünülemeyeceğinden davacının keşide tarihinde çek bedeli hesabında mevcut olduğundan çek tazminatından sorumlu olmayacağı ancak buna rağmen davacının icra dosyasını çek tazminatını ödemiş olduğu, bundan davalının sorumlu tutulamayacağı ve davalının aynı çek nedeniyle davalının başka davalılar aleyhine Konya 3.ATM de açmış olduğu istirdat davasının kabulüne karar verildiği de göz önüne alınarak davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının reddine…” şeklinde gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalının müvekkilinin keşidecisi olduğu … Bankası Muhataplı, … İBAN No’lu, … Çek No’lu, 03-04-2017 tarih 34.603,50 TL tutarlı çeki,ciro yolu ile temlik almış ve nihayetinde zayi ettiğini,Müvekkili tarafından çekin ödenmesi için çek hesabında çek bedeli kadar tutar hazır edildiğini ancak davalı tarafça İkame edilen Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/161 sayılı dosyasından zayi nedenine dayalı olarak muhatap bankanın çeki ödemeden men edildiğini,Çek bedeli muhatap bankada hazır olarak bulunmasına rağmen yukarıda ifade edilen ihtiyati tedbir kararı kapsamında çek bedelinin ödenmediğini,Bu aşama itibarı ile müvekkilinin çekin ödenmemesinde herhangi bir dahli ve/veya kusuru bulunmadığını, müvekkilinin çek bedelini haciz tehdidi altına ödemek zorunda kaldığını,Müvekkilinin keşidecisi olduğu çekin ibraz tarihinde karşılığı bulunmasına rağmen, Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı üzere muhatap banka tarafından ödeme yapılmamışken, anılan husular Muhatap banka tarafından çek arka yüzüne şerh olarak düşülmüşken, son hamil tarafından Konya … İcra Müd … Esas numarası ile kambiyo senetlerine mahsus yolla takip başlatıldığını işbu takip nedeniyle de icra müdürlüğüne çek bedeli ferileri ve takip giderleri olarak 44.919,02 TL ödendiğini, Bu aşama itibarı ile müvekkilinin anılan yasal takip nedeniyle ödemeden başka bir seçeneği kalmadığını, zira çek bedelinin ihtiyati tedbir kararı kapsamında ödenmediğine dair çek arka yüzüne muhatap banka tarafından düşülen şerh, çek’in kambiyo vasfını etkileyen bir husus olmadığından şikayette bulunmanın da mümkün olmadığını,Müvekkilinin aleyhine yasal takip başlatılması neticesinde çek bedelinden 10.315,52 TL daha fazla ödeme yapmak mecburiyetinde kaldığını, bu nedenle Müvekkilimin davalıdan anılan zararını tazmine hakkı bulunduğunu,Davalı tarafın kendi kusuru ile davacı müvekkilinin çek bedeli dışındaki ilave ödeme tutarının artmasına sebep olduğunu, İlk derece mahkemesinin kararı aksine davacının, davalı tarafından alınan tedbir kararı üzerine tevdii mahalli talebinde bulunma yükümlülüğü bulunmadığını beyan ederek, Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava, itirazın iptali davasıdır.Davalının, davacının keşidecisi olduğu davaya konu … no’lu, 03/04/2017 tarih ve 34.603,50 TL bedelli çeki, ciro yolu ile temlik aldıktan sonra zayi ettiği, davalı tarafça ikame edilen Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/161 sayılı çek iptal davasında verilen tedbir kararı gereğince; muhatap bankanın çeki ödemeden men edildiği hususlarında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak davacı yan; çek bedelinin muhatap bankada hazır olarak bulunmasına rağmen ihtiyati tedbir kararı kapsamında çek bedelinin ödenmediğini, çekin ödenmemesinde herhangi bir kusuru bulunmadığını, daha sonra son hamil tarafından Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numarası ile kambiyo senetlerine mahsus yolla takip başlatıldığını, bu takip nedeniyle de icra müdürlüğüne çek bedeli, ferileri ve takip giderleri olarak 44.919,02 TL ödendiğini, bu takip nedeniyle çek bedelinden 10.315,52 TL daha fazla ödeme yapmak zorunda kaldığını iddia ederek, fazladan ödendiği iddia edilen 10.315,52 TL’nin tahsili amacıyla eldeki davaya dayanak icra takibini başlatmış, borca itiraz üzerine, itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür. Davacının Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyasına; çek bedeli, ferileri ve takip giderleri olarak 44.919,02 TL ödediği, bu takip nedeniyle çek bedelinden fazla 10.315,52 TL ödemede bulunduğu, fazladan ödenen bedelin faiz, yargılama giderleri, avukatlık ücreti ve çek tazminatından ibaret olduğu görülmüştür. Uyuşmazlık da, davacının bu giderlerden sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Gerçekten de, … Bankası yazı cevabına göre, keşide tarihinde söz konusu çekin karşılığının bankada bulundurulduğu ancak verilen tedbir kararı nedeniyle ödemede bulunulmadığı görülmektedir. Ancak, Konya …. İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyası içeriği ve takip dayanağı belgeler incelendiğinde; alacaklısının son hamil dava dışı … olduğu, davalının ise çekte ciranta olan takip borçlusu olduğu, her ne kadar çekin ibraz tarihinde karşılığının bulundurulması nedeniyle davacının çek tazminatından ve ferilerinden sorumlu tutulamayacağı anlaşılıyorsa da, davacı tarafça çek bedelinden fazla ödenen kısım nedeniyle muhatabının davalı olmadığı, davalının bir sorumluluğunun bulunmadığı, Mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı görülmüştür.Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Usûl ve yasaya uygun Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/01/2020 tarih ve 2017/792 E., 2020/4 K. sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 177,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 92,85 TL harcın davacı tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,5-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,6-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 30/11/2023